Gönderen Konu: Affet Babacığım  (Okunma sayısı 10764 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Affet Babacığım
« : 14 Ekim 2005, 09:08:27 »


Evliliğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyor ve onun evde bir fazlalık olduğunu düşünüyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara ulaşıyordu. Yine böyle bir tartışma anında eşi bütün bağları kopardı ve "Ya ben giderim, yada baban bu evde kalmayacak" diyerek rest çekti. Eşini kaybetmeyi göze alamazdı. Babası yüzünden çıkan tartışmalar dışında mutlu bir yuvası sevdiği ve kendini seven bir eşi ve birde çocukları vardı. Eşi için çok mücadele etmişti evliliği sırasında.

Ailesini ikna etmek için çok uğraşmış ve çok sorunlarla karşılaşmıştı. Hala ona ölürcesine seviyordu. Çaresizlik içinde ne yapacağını düşündü ve kendince bir çözüm yolu buldu. Yıllar önce avcılık merakı yüzünden kendisi için yaptırdığı kulübe tipi dağ evine götürecekti babasını. Haftada bir uğrayacak ve ihtiyacı neyse karşılayacak, böylelikle eşiyle de bu tür sorunlar yaşamayacaktı.

Babasına lazım olacak bütün malzemeleri hazırladıktan sonra yatalak babasını yatağından kaldırdı ve kucakladığı gibi arabaya attı. Oğlu Can "Baba bende seninle gelmek istiyorum" diye ısrar edince onu da arabaya aldı ve birlikte yola koyuldular. Karakışın tam ortalarıydı ve korkunç bir soğuk vardı. Kar ve tipi yüzünden yolu zor seçiyorlardı. Minik can sürekli babasına "Baba nereye gidiyoruz ?" diye soruyor ama cevap alamıyordu. Öte yandan nereye götürüldüğünü anlayan yaşlı adamsa gizli gizli gözyaşı döküyor oğlu ve torununa belli etmemeye çalışıyordu. Saatler süren zorlu yolculuktan sonra dağ evine ulaştılar. Epeydir buraya gelmemişti. Baraka tipindeki dağ evi artık çürümeye yüz tutmuş, tavan akıyordu. Barakanın bir köşesini temizledi hazırladı ve arabadan yüklendiği yatağı oraya itina ile serdi. Sonra diğer malzemeleri taşıdı en sonda babasını sırtlayarak yatağa yerleştirdi.

Tipi adeta barakanın içinde hissediliyordu. Barakanın içinde fırtına vardı adeta. Çaresizlik içinde babasını izledi. Daha şimdiden üşümeye başlamıştı.Yarın yine gelir bir yorgan ve birkaç battaniye getiririm diye düşündü. Öyle üzgündü ki Dünya başına göçüyor gibiydi. O bu duygular içindeyken babası yüreğine bıçak saplanmış gibiydi. Yıllarca emek verdiği oğlu tarafından bir barakaya terk ediliyordu. Gururu incinmişti içi yanıyordu ama belli etmemeye çalışıyordu. Minik Can ise olanlara hiçbir anlam veremiyordu. Anlamsızca ama dedesinden ayrılacak olmanın vermiş olduğu üzüntüyle sadece seyrediyordu.

Artık gitme zamanıydı. Babasının yatağına eğildi yanaklarını ve ellerini defalarca öptü. Beni affet der gibi sarıldı, kokladı. Artık ikisi de kendine hakim olamıyor ve hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Buna mecburum der gibi baktı babasının yüzüne ve Can'ın elini tutup hızla barakayı terketti. Arabaya bindiler. Can yola çıktıklarında ağlamaya başladı neden dedemi o soğuk yerde bıraktın diye. Verecek hiçbir cevap bulamıyordu, annen böyle istiyor diyemiyordu.

Can "Baba sen yaşlandığında bende seni buraya mı getireceğim" diye sorunca Dünyası başına yıkıldı. O sorunun yöneltilmesiyle birlikte deliler gibi geri çevirdi arabayı. Barakaya ulaştığında "Beni affet baba" diyerek babasının boynuna sarıldı. Baba oğul sıkı sıkı sarılmış ve çocuklar gibi hıçkıra hıçkıra ağlıyorlardı. Oğlu "Baba beni affet, sana bu muameleyi yaptığım için beni affet" diye hatasını belli ediyordu.. Babası oğlunun bu sözlerine en anlamlı cevabı veriyordu...

"Geri geleceğini biliyordum yavrum. Ben babamı dağ başına atmadım ki, sen beni atasın. Beni bu dağda bırakamayacağını biliyordum  

(alıntı)
« Son Düzenleme: 12 Aralık 2010, 03:42:27 Gönderen: İsra »

Çevrimdışı chechen

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1194
Affet Babacığım
« Yanıtla #1 : 14 Ekim 2005, 10:34:03 »
okuyupta üzülmemek elde değil
:cry:
Kim Allah'ı, Resûlünü ve iman edenleri dost edinirse (bilsin ki) üstün gelecek olanlar süphesiz Allah'ın tarafını tutanlardır.(Maide 55,56)

Çevrimdışı chechen

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1194
Affet Babacığım
« Yanıtla #2 : 14 Ekim 2005, 10:49:44 »
Genç bir Yönetici, yeni Jaguari içinde kurulmus, biraz da hizlica,bir mahalleden geçiyordu. Park etmis arabalarin arasindan yola firlayan bir çocuk olabilir düsüncesiyle dikkatini daha çok yol kenarina vermisti. Bir seyin yola firladigini görünce hemen fren yapti ama araci durana kadar geçen mesafede yola çocuk firlamadi. Bunun yerine, yepyeni arabasinin yan kapisina büyükçe bir tas çarpti. Adam hizlica frene yüklendi ve tasin firlatildigi bosluga dogru geri geri gitti.

Sinirlenmis olan genç adam arabasindan firladi ve tasi atan çocugu kaptigi gibi yakinda park etmis olan bir arabanin gövdesine sikistirdi. Bunu yaparken de bagiriyordu : Sen ne yaptigini saniyorsun serseri? Bu yaptigin ne demek oluyor? O gördügün yepyeni ve pahali bir araba ve attigin o tasin mahvettigi yeri düzelttirmek için kaportaciya bir sürü para ödemek zorunda kalacagim. Neden yaptin bunu???'

Küçük çocuk üzgün ve suçlu bir tavir içindeydi. 'Lütfen, amca, lütfen kizmayin. Ben çok üzgünüm ama baska ne yapabilirdim, bilemedim. Tasi attim çünkü isaret etmeme ragmen diger arabalar durmadi. Çocuk, gözlerinden süzülen yaslari elinin tersiyle silerek park etmis bir aracin arkasina isaret etti. 'Abim orada.Yokustan asagi yuvarlandi ve tekerlekli sandalyesinden düstü ve ben onu kaldiramiyorum.'

Çocugun simdi hiçkiriklardan omuzlari sarsiliyordu ve saskin adama sordu ' onu kaldirip tekerlekli sandalyesine oturtmama yardim edebilir misiniz? Sanirim abim yaralandi ve benim için çok agir. Ne diyecegini bilemez halde, genç yönetici bogazindaki dügümden yutkunarak kurtulmaya çalisti. Yerde yatan sakat çocugu kaldirip tekerlekli sandalyesine oturttu, cebinden temiz ve ütülü mendilini çikartip, çesitli yerlerinde olusmus ve kanayan yara ve siyriklari dikkatlice silmeye çalisti.

Bir seyler söyleyemeyecek kadar duygulanmis olan genç adam, abisinin tekerlekli sandalyesini iterek yavas yavas uzaklasan çocugun ardindan bakakaldi. Jaguar marka arabasina geri dönüsü yavas yavas oldu ve yol ona çok uzun geldi.

Arabanin yan kapisinda tasin biraktigi iz çok derin ve net görülür sekildeydi ama adam orayi hiçbir zaman tamir ettirmedi. Oradaki izi, su mesaji hiç unutmamak için sakladi : Hiçbir zaman yasamin içinden, seni durdurmak ve dikkatini çekmek için birilerinin tas atmasina mecbur kalacagi kadar hizli geçme. Tanri ruhumuza fisildar ve kalbimizle konusur. Bazen, onu dinlemek için vaktimiz olmuyorsa, bize tas firlatmak zorunda kalir. Fisiltiyi dinle. veya tasi bekle. Seçim senin Bir insani fark etmek için 1 dakika , Onun hakkinda fikir üretebilmek için 1 saat, Ondan hoslanabilmek için 1 gün Onu sevebilmek için 1 hafta Ama Unutabilmek için bir ömür yetmezmis.
« Son Düzenleme: 12 Aralık 2010, 03:44:56 Gönderen: İsra »
Kim Allah'ı, Resûlünü ve iman edenleri dost edinirse (bilsin ki) üstün gelecek olanlar süphesiz Allah'ın tarafını tutanlardır.(Maide 55,56)

Çevrimdışı venhar

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 29
  • ben bir dertliysem, dermanım nerde
Affet Babacığım
« Yanıtla #3 : 14 Ekim 2005, 15:47:16 »
arkadaşlar bu iki olayda çok ibret verici. paylaşımınız için,teşekkürler.
karlı dağların ardında yaşayan bir kız varmış...

Çevrimdışı ebrarrana

  • okur
  • *
  • İleti: 76
Affet Babacığım
« Yanıtla #4 : 14 Ekim 2005, 17:05:57 »
Allah razı olsun isra kardeşim inan ağlalarak okudum
her ikiside çok güzeldi...
KULA BELA GELMEZ HAK YAZMADIKÇA....

HAK BELA YAZMAZ KUL  AZMADIKÇA.....

Çevrimdışı ASUDE

  • yazar
  • ****
  • İleti: 632
Affet Babacığım
« Yanıtla #5 : 14 Ekim 2005, 21:45:38 »
:cry:  :cry:  :cry:  :cry:  :cry:  :cry:

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Affet Babacığım
« Yanıtla #6 : 14 Ekim 2005, 22:22:33 »
Allah hepimizden razı olsun

 bu güzel hikaye için teşekkürederim chechen kardeşim
« Son Düzenleme: 12 Aralık 2010, 03:45:38 Gönderen: İsra »

Çevrimdışı chechen

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1194
Affet Babacığım
« Yanıtla #7 : 15 Ekim 2005, 09:32:03 »
Alıntı yapılan: "isra"
Allah hepimizden razı olsun

Gönderdiğiniz güzel hikaye için teşekkürederim cahitdurgun kardeşim



Allah RAZI OLSUN İSRA KARDEŞİM
BÜTÜN YAZILARINIZI OKUYORUM. AllahIM BÜTÜN HARFLER ADEDİNCE SEVAPLARINIZA SEVAP EKLESİN İNŞAAllah
AMİN
Kim Allah'ı, Resûlünü ve iman edenleri dost edinirse (bilsin ki) üstün gelecek olanlar süphesiz Allah'ın tarafını tutanlardır.(Maide 55,56)

Çevrimdışı dihancioglu

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 244
Affet Babacığım
« Yanıtla #8 : 15 Ekim 2005, 14:00:59 »
AMİN... Ellerinize sağlık.Çok duygulandım okurken....
Of eşrafından 80 yıllık bir M E K T U P

Çevrimdışı Mstfx67

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 354
Affet Babacığım
« Yanıtla #9 : 15 Ekim 2005, 20:10:28 »
Allah  senden  razi   olsun
BA$KASININ AYIBINI SÖYLEMEYi DÜSÜNDÜGÜN ZAMAN NEFSININ AYIBINI hATIRLA!!!

Çevrimdışı akasya

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 48
Affet Babacığım
« Yanıtla #10 : 15 Ekim 2005, 22:55:32 »
sagol isra kardesim yine cok güzel bir yaziyi bizlerle paylasmissin..........Allah RAZI OLSUN......... :x
ünya üc günlüktür,Dün gecmistir.Bir daha ele gecmez.
Yarin gelecektir.Ona kavusabilecek miyiz?Süphelidir.
O halde yasadigin bugünü ganimet bil ve degerlendir.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Affet Babacığım
« Yanıtla #11 : 16 Ekim 2005, 09:21:33 »
Allah sizlerden de razı olsun arkadaşlar

Çevrimdışı chechen

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1194
Affet Babacığım
« Yanıtla #12 : 21 Ekim 2005, 12:28:56 »
SINIR POLISI



Sadrettin Bey, Artvinden Rusyaya gecisi saglayan Sarp sinir kapisindan, sarisin sinir polisine pasaprotunu ve aramasi icin valızini uzatirken kalbinin yerinden cikacagini saniyordu. T rginligini bir türlü atamamisti üzerinden. Sakin olmaya calisiyor, beceremedigini kendisi de fark ediyordu. Bir sucu, bir nokasini oldugundan degildi stresi. Yillar yili Sovyetler Birligi hakkinda sagdan soldan duydugu, dogru-yanlis seylerden kaynaklaniyordu.



            Polis de hic orali degildi isin dogrusu. Pasaporta bakma isini yarim  saatte ancak bitirmisti. Polis agirdan aldikca Sadrettin Bey iyice öfkeleniyor, “mübarek adam sanki resmimi ciziyor, ne varsa bu kadar bakacak?”  diye söyleniyordu. Polis pasaportu kendisine dogru uzatti. Sonra önündeki valizi kaldirip hemen yanindaki masanin üzerine koydu. Yine yavas yavas cekim hareketlerle valizin fermuarini acti, karistirmaya basladi.



            … Bir iki pantolon, bir iki gömlek, bir iki kazak, birkac kat ic camasiri, corap, tras takimi, dis macunu, dis fircasi, tarak… derken polisin gözü bir kitaba ilisti. Eline aldi. Uzun uzun kabina bakti. Sonra sayfalarini cevirdi usul usul… Kapatti, tekrar kapagini seyretemeye basladi. Sonra tekrar sayfalarini cevirdi. Gözlerini kitaptan alamiyordu bir türlü.

            Cani dudagina gelmis Sadrettin Bey “acaba kitaba mi işkillendi bu adam?” diye icinden gecirirken inanamadigi bir sey oldu.



            Uzun boylu sarisin polisin yosun yesili gözlerinden iki damla yas kitabin kapagina düsüverdi. Sonra da yarim yamalak bir Türkceyle kisik bir ses izledi bu gözyaslarini.



            - Bu Kur’an mi?

Sadrettin Bey’in kafasi allak-bullak olmustu. „Evet“ diyebildi yalnizca.



            Sarisin sinir polisinin sesi titriyordu.



           - Dedem, ben kücükken kardeslerimle beraber bunu ögretiyordu bize. Daha sonrasini ne siz sorun ne ben söyleyeyim.



Sonra yalvarmayi andiran bir ses tonuyla,



-Bunu bana verir misin, dedi ve de vam etti. Eger bunu bana verirsen cocuklarima gösterecegim. Ve imda ne kadar kaldiysa onlara ögretecegim.



            - Ne demek, dedi Sadrettin Bey, ne demek…

            Aslen Batumlu sarisin sinir Polisi, yillar sonra yeniden kavustugu Kur’ani bagrina basarken Sadrettin Bey’in koluna girmis, onu aziz bir misafir gibi sinirdan içeriye buyur ediyordu…
Kim Allah'ı, Resûlünü ve iman edenleri dost edinirse (bilsin ki) üstün gelecek olanlar süphesiz Allah'ın tarafını tutanlardır.(Maide 55,56)

Çevrimdışı GEZGİN

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 353
Affet Babacığım
« Yanıtla #13 : 21 Ekim 2005, 15:39:30 »
aktardıklarınız cidden muhteşem ve düşünenler için çok ibret verici
bir konuyu tam olarak kavrayabilmemiz için mutlaka onu yaşamamız mı gerekiyor?
Ahhh insanoğlu
bu ince sınırı ne zaman yakalayacaksın???

ARO kardeşlerim ellerinize sağlık...
An oluyor bir garip hisse kapılıyorum...
Ben bu sefil dünyada acep ne arıyorum?'..........

Çevrimdışı EFSuN

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 192
Affet Babacığım
« Yanıtla #14 : 02 Aralık 2005, 01:30:56 »
Hepsi çok anlamlı ve ibret dolu..
Allah razı olsun paylaşımlarınız için.
Yüzleri dost, özleri düşmandan usandım..
Hata değil, ettiğim isyandan utandım..