Gönderen Konu: Aile ve İnsan  (Okunma sayısı 3745 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ay-yüzlüm

  • yazar
  • ****
  • İleti: 641
Aile ve İnsan
« : 01 Eylül 2006, 15:39:42 »

Aile ve İnsan

Allah'ın belirledi i, insanlara rahmet ve birlik kurumu olarak gönderdi i İslam, fıtrat hukukunu temsil eder.(1) Her insan, ancak bu iIahi sistem içinde huzur bulur ve kurtuluşa erer.(27

İslam'ın kaynak kitabı Kur'an, Allah'ın, insan hayatını kadın ve erke e dayalı olarak kurdu unu, aralarına karşılıklı bir ünsiyet koydu unu, onları birbirlerinde sevgi ve sükunet bulacak şekilde hazırladı ını şöyle beyan eder: "O'nun Ayetlerinden biri de kendi cinsinizden sizi cezbeden eşler yaratması, aranıza sevgi ve şefkat yerleştirmesidir. Bunda, iyice düşünen bir toplum için mesajlar vardır."(3) Ayette açıkça belirtildi i gibi, insan hayatı, aile üzerine kaimdir. Tabii ki bu hayat, iman de eri ve İslam prensiplerine göre tanzim edilmelidir. İslami hayat prati inin, gerek ailede gerekse di er sosyal ünitelerde takva bilincinin sürekli canlı tutulmasıyla gerçekleşece i de şöyle dile getirilir:

"Ey insanlar! Sizi bir tek canlıdan yaratan, ondan da onun eşini yaratan ve ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üreten Rebbinize karşı gelmekten sakının.."(4)

İslam fıkhının "sünnet" kavramıyla ifadeye koydu u evlilik,(5) Peygamber Aleyhisselam tarafından uygulamaya konulmuş bir fıtrat tavrıdır. Demek ki İslam'a göre evlilik, anlamsız bir fantezi veya imtiyaz de il, en tabii bir ihtiyaç ve meşru bir hak olmaktadır.

Müslüman, bir ailenin en önemli ve öncelikli görevi, "Allah'a şeksiz inanan ve İslam'ı şirksiz yaşayan kişilikli insanlar yetiştirmektir." Kuran, de inilen görevin önceli ine şöyle dikkat çeker: "Hani Lokman, o luna öğüt vererek şöyle demişti: O ulcu um, sakın Allah'a ortak koşma. Çünkü Allah'a ortak koşmak (şirk), büyük bir zulümdür.(6)

Koruyucu Kale: Aile

Aile kurumunun fert ve toplum hayatında icra etti i başka fonksiyonlar da vardır. Aile, cinsel güdünün denetim ve tanziminde, güzel ahlak ve Adabın kazanılmasında çok önemli bir misyona sahiptir. Evlilikle oluşan aile, tabii arzuların meşru biçimde giderilmesini ve soyu sopu belli nesillerin yetiştirilmesini sa lar. Aile, sefahat hayatına karşı koruyucu bir kaledir. Çünkü insan tabiatının kendini en iyi biçimde ifade edebildi i; sevgi, saygı, şefkat ve fedakarlık gibi yüksek de erleri realize edip prati e dönüştürdü ü yer ailedir. İnsan kişili inin kazanılması, geliştirilmesi ve olgunlaşması için en uygun iklimi sa layan aile, bir nevi yüksek ahlak okuludur. Evlilik sonucu oluşan ailenin, insan açısından ne kadar gerekli oldu u, Kur'an'da şu anlamlı ifadelerle dile getirilir: ".. Onlar (erkekler) kadınlar için giysidir, siz kadınlar da onlar için giysisiniz.."(7) Bu ayet, kadın ve erke i birbirlerinin giysileri olarak tanımlamaktadır. Bilindi i gibi elbise vücudu örter, giyeni güzelleştirir. Elbisesiz insan, kendini eksik ve güvensiz hisseder. Kadın ve erke in birbirlerinin giysileri olmaları, evlilik yoluyla gerçekleşir. Çünkü evlilik, eşleri zina ve benzeri pek çok günahlardan korur, maneviyatı kuvvetlendirir ve ahlaki güzelleştirir.

Gerek ailede gerekse di er sosyal ünitelerde İslam e itimi uygulamalarımız ya lafta kalmış ya da hatalı olmuştur. Bu durumda yapılması gereken ilk iş, kişi ve toplum yapısının en hayati besleyicisi olan aileyi ve di er kurumları yeniden gözden geçirmek, onları asıl yapı ve fonksiyonlarına kavuşturup İslam insanı yetiştiren kurumlar haline getirmektir

Ailenin Tanımı ve Tabii Faaliyetleri

Ana - baba ve çocuklardan oluşan, yakın akrabalar vasıtasıyla da daha geniş bir alana uzanan aile, toplumun bütün katmanlarına etkili olan temel bir ünitedir. Onun en önemli rolü ise, "neslin devamını ve iyi yetiştirilmesini sa lamaktır". Ancak ailenin bu faaliyetini sürdürebilmesi, onun düzenli ve uyumlu olmasına ba lıdır. Böyle bir aile, duygusal, sosyal, ekonomik ve ahlaki şartlar yerine getirilerek kurulabilir. Sadakat, samimi sevgi, şuurlu itaat ve güzel ahlak gibi yüksek de erler üzerine kurulmuş aileler, İslam toplumunun en büyük güvencesidir.

Aile, toplumsallaşmada da önemli rol oynar. İnsanlar arasındaki akrabalık ba larını geliştiren, bu ba lar, büyük ölçüde sosyo - ekonomik dayanışma ve karşılıklı destek haline dönüştüren kurum, ailedir. Yine, nesillerin islami de erlerle tanışmasına, sosyal de işimlerin sa lıklı ve istikrarlı biçimde oluşmasına katkıda bulunan kurumların başında aile gelir. Zaten bir kurumun varlı ı, onun etkinli i ile ölçülür. Etkinli ini yitirmiş kurumlar, bir bakıma yok gibidir.

Aileye Yönelik Saldırılar

Günümüzde aile, birtakım ça daş saldırılarla karşı karşıyadır. Çünkü, İslam dışı sistemler ve bu sistemler do rultusunda oluşturulmuş kurumlar, aileyi temelinden sarsacak tehlikeler üretmektedir. Özellikle İslam'a düşmanlık ederek kadın haklarını savunduklarını sanan şehvet tacirleri, her fırsatta evlili i kötü göstermekte ve ailenin etkinli ini yok etmek istemektedirler. Kadını zevk aleti olarak kullananların kurdukları iblis tuza ına yakalanan çok sayıda insan, aile ve İslam dışı arayışların peşine düşerek ça daşlık adına her çeşit günahı işleyebilmektedir. Ayrıca e itim kurumları, genç nesillere büyük ölçüde İslam dışı de erleri taşımakta, kitle-iletişim araçları da adeta İslam dışı bir hayat tarzı oluşturmaya soyunmuş bulunmaktadır. Birtakım ba ırgan seslerin, "cinsel özgürlük" sloganları atması, ~nikahsız beraberli in" bazılarınca ça daş yaşamın bir gere i sayılması gibi olumsuz gelişmeler, aileye yönelik saldırıların ve tehlikelerin hangi boyutlara ulaştı ını gözler önüne sermektedir. İslam'a ve onun önerdi i evlili e karşı çıkanlar kadını zevk aleti olarak kullanabilmek için fesat özgürlü ü istemektedirler.

Bütün bu olumsuzluklar karşısında müslümanlar, inandıkları ve söyledikleri do ruları hayata geçirmek; yeni nesillerin Allah sevgisi ve islami hayatı yaşama arzusu içinde yetiştirilmelerini sa lamak için yılmadan çalışmalıdırlar. Bu çalışmaya, Öncelikle ailede islami bir hayat modeli ortaya koymakla başlanmalıdır. İyi müslümanların geçmişte kaldı ını söylemenin artık hiçbir yararı yoktur. Bugün, hayatın her alanında, iyi müslüman örneklerine ihtiyaç vardır. Çünkü dün hazırlanan, bu gün gerçekleşir ve yarını hazırlar.
Gerçe i görmenin ve açıkça söylemenin zamanı gelmiştir.Gerek ailede gerekse di er sosyal ünitelerde İslam e itimi uygulamalarımız ya lafta kalmış ya da hatalı olmuştur. Bu durumda yapılması gereken ilk iş, kişi ve toplum yapısının en hayati besleyicisi olan aileyi ve di er kurumları yeniden gözden geçirmek, onları asli yapı ve fonksiyonlarına kavuşturup İslam insanı yetiştiren kurumlar haline getirmektir.

Dipnotlar:
1) Rum, 30,
2) Bakara, 112, Nisa, 125; Enam, 125,
3) Rum, 21,
4) Nisa, 1,
5) Fetevayı Hindiyye, 1, 267,
6) Lokman, 13,
7) Bakara, 187

Yürü dünya yürü bu yol dergaha gider.
Bu yol gama,kedere,acıya,aha gider.
Çıkablirsen eyer bu yokuşu zirveye,
Hüzünlenme o zaman sonu felaha gider.