Gönderen Konu: Alimin farz veya haram deme yetkisi *  (Okunma sayısı 4894 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fırka-i naciye

  • okur
  • *
  • İleti: 51
    • http://www.dinibilgiler.org
Alimin farz veya haram deme yetkisi *
« : 23 Eylül 2005, 15:21:51 »

Sual: Ebu Hanife, imam arkasında Fatiha okumak tahrimen mekruh derken, imam Şafii farz diyor. Peygamberin bile, haram etme, farz kılma yetkisi yokken, farz Allah’ın emri iken nasıl olur da bu âlimler, farzdır, haramdır diyebiliyorlar?

CEVAP

Resulullahın ve müctehid âlimlerin yetkisi iyi bilinmediği için böyle garip sorular geliyor. Bir kimse suç işleyince, savcının isteği üzerine getirilip hakim tarafından ceza verilir ve hapse atılır. Hapse atanlar polis veya jandarmadır. Ama bunu savcının emri ile yapmaktadır. Hücreye konmuşsa gardiyan koymuştur. Şimdi gardiyana, jandarmaya veya polise, siz kim oluyorsunuz da beni hapse attınız diyemeyiz. Onlar savcının emrini uyguluyorlar. Savcı da kim oluyor denemez. O da kanun adına bunu yapıyor. Şu halde yetki kanundan geliyor. Ama bu yetki, polis ile, savcı ile, kullanılıyor. Polise, savcıya karşı gelen kanuna karşı gelmiş olur. Polis, savcı devletin ortakları değildir, devlete hizmet veren kişilerdir. Suç işledikleri takdirde onlar da cezalandırılır.

Farz ve haram Allah’ın emri ile olur. Ancak Allah, bu yetkiyi Resulüne de vermiştir. Birkaç örnek verelim:

1- Kur’anı açıklamakta yetkilidir. Bir âyet meali:

(Kur’anı insanlara beyan et!) [Nahl 44] (Beyan etmek, başka kelimelerle açıklamak demektir.)

2- Bir şeyi haram etme ve farz kılmada da yetkilidir. İşte iki âyet-i kerime meali:

(O ümmî Peygamber, temiz şeyleri helal, pis, çirkin şeyleri haram kılar.) [Araf 157]

(Kendilerine kitap verilenlerden, Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resulünün haram ettiği şeyi haram tanımayan ve hak dini [İslamiyet'i] din edinmeyen kimselerle; zelil bir halde kendi elleriyle [boyun eğerek] cizye verinceye kadar savaşın.) [Tevbe 29]

Resulullah açıklama yetkisine dayanarak buyuruyor ki:

(Peygamberin haram kılması, Allah’ın haram kılması gibi geçerlidir.) [Tirmizi]

(Eğer meşakkat vermeseydi, gece namazını ümmetime farz kılardım.) [Deylemi]

Şu halde, (Allah’tan başkası farz kılamaz, haram edemez) demek yanlıştır.

3- Resulullahın emrine uymak, ona itaat etmek farz, isyan etmek haramdır:

(Resule itaat, Allah’a itaattir.) [Nisa 80]

(Allah ve Resulüne itaat eden Cennete, isyan eden Cehenneme gider.) [Nisa 13,14]

(Allah ve Resulü, bir işte hüküm verince, artık inanmış kadın ve erkeğe, o işi kendi isteğine göre, tercih etme, seçme hakkı kalmaz.) [Ahzab 36]

Allah’ın emrine olduğu gibi Resulünün emrine de, uymak şarttır. Peygamberin emrini kabul etmem, yalnız Kur’ana uyarım diyen kâfirdir.

4- İman konusunda da aynı yetkiye sahiptir. Resulullaha iman etmeyen kâfirdir:

(Allah’a ve ümmi nebi olan Resulüne iman edin!) [Araf 158]

(Allah’a ve Resulüne inanmayan [kâfir olur] kâfirlere de çılgın bir ateş hazırladık.) [Feth 13]

5- İman gibi, Allah’ın emrine itaat ile Resulünün emrine itaat de aynıdır. Ben yalnız Allah’a [Kur’ana] uyarım, Resule [hadislere] uymam diyen kâfirdir. İşte bir âyet meali:

(Allah ile resullerinin emirlerini birbirinden ayırıp ikisi arasında bir yol tutmak isteyen kâfirdir.) [Nisa 150,151]

 Allahü teâlâ, Resulüne böyle yetkiler verip, (Resulüme tâbi olun) buyurduğu gibi, Resulü de, âlimlere yetki verip (Âlimlere tâbi olun!) ve (Âlimler benim vârislerimdir) buyuruyor. Yani (Bana tâbi olduğunuz gibi, âlimlere de tâbi olun) buyuruyor. Peki vâris olan bu âlimler, hiç hata etmez mi? Hatta birinin ak dediğine öteki kara demiyor mu? Ne olacak şimdi? Resulullah onu da açıklamış, (Âlim ictihadında yanılırsa bir, isabet ederse iki sevap alır) buyurmuştur. (Buhari)

Demek ki Resulullahın vârislerinin de ictihad etme, haram ve helal deme yetkileri vardır. Bugünkü âlim taslakları müctehid değildir. Onların sözleri dinde senet olmaz. Bu yüzden, Yusuf-i Nebhani hazretleri, (Bugün müctehidlik taslayanın ya aklı veya dini noksandır) buyurmuştur.
« Son Düzenleme: 05 Nisan 2009, 15:15:07 Gönderen: mystic »
"Mezhepsizlik Dinsizliğe Köprüdür." [ Zahid-ül-kevseri ]

Çevrimiçi Miftahulkuluub

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 1959
    • http://www.sadakat.net
Alimin farz veya haram deme yetkisi
« Yanıtla #1 : 04 Ekim 2005, 08:57:18 »
Müctehidin tanımı yapılırken şu ifadeler geçer.Ayet ve hadislerde açık delil bulunmayan hükümleri açıkları ile kıyas ve tatbik etmekdir.Buradan da anlaşılacağı gibi ihtiyaç ve gereksinimlerin zenginleşmesi ve zamanında farklılaşması ile yerine göre çeşitli durumlara karşı dinimizin evamir ve nevahisinin de olması lazımdır.Haddi zatında dinimizin tüm emir ve nehileri açıktır ama bazılarını müşahede etmekyeyiz bazılarını da edememekteyiz.İknci seçenektede devreye mücethidler girmektedirler.
Efendimiz sa.v. döneminde bile ictihad oluyor idi.Mesela Peygamberimiz Muaz Bin Cebel r.a. hı Yemene vali olarak gönderirken
Peygamber Efendimiz, Sahabilerin âlim ve fakihlerinden
Muâz bin Cebel(i (r.a.) Yemene hâkim olarak tayin ettiğinde ona sordu:

Oraya vardığın vakit ne ile hükmedeceksin? Sana bir şey sorulduğu yahut bir
dâvâcı geldiğinde o müşkülü nasıl halledeceksin?
Muâz: Allahın kitabı
Kurân ile.
Resulullah: Kitapta bulamazsan?
Muaz: Resullullahın
sünnetiyle.
Resulullah: Onda da bulamazsan?
Muaz: Onda da bulamazsam
kendi içtihadımla hükmederim.
Bunun üzerine Resul-i Ekrem Efendimiz,
Allaha hamd olsun ki, peygamberlerin elçisini {Muâz},
peygamberlerinin razı
olduğu şeye muvaffak buyurmuştur diyerek Muazın bu sözlerinden dolayı
memnuniyetini dile getirdi.
Ama bunlar günümüz müctehidleri için geçerli değil tabiki.Bırakın müctehidliği islamla alakası olmayan b haşeratı la yuflihunlara kabilseler Allah hidayet versin.
İncemeseleler    Sadakat.Net    İns SadakatForum  Sevadı Azam


" Derviş isen kardeş takvaya çalış.."

Çevrimdışı racül

  • Moderatör
  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1267
Alimin farz veya haram deme yetkisi
« Yanıtla #2 : 05 Ekim 2005, 03:23:11 »
Yerini bulmam zor:
Müctehid bir hususun vacib oldugu kanaatine varirsa o husus onun icin vacib olur. yaziyordu. Galiba süneni ebu davud serhinde, ramazan gecelerini ihya bahsinde idi..

Mezhep müntesipleri icin asl olan müctehidlerine tabi olmaktir. Müctehid icin vacib olan, ona bagli olan mezheb müntesipleri icin de vaciptir.
Es ist keine Schande hinzufallen, aber es ist eine Schande einfach liegen zu bleiben.
                                                Theodor Heuss
                             ehemaliger Bundespräsident

Çevrimdışı müteallim

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 4785
  • gizli mahzenlerde kalan tarihin yeni adresi
    • www.Libv- kamp-lintfort.de
Alimin farz veya haram deme yetkisi
« Yanıtla #3 : 05 Ekim 2005, 23:19:08 »
Islamda aciklanmayan gizli bir sey kalmamistir.Ehli sünnet alimleri müctehitlerimiz hepsini izah etmis bize bir sey birakmamislardir.bize düsen onlarla amel etmektir.
  Kuslar gibi ucmasini baliklar gibi yüzmesini ögrendik amma kardesce yasamasini ögrenemedik

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Ynt: Alimin farz veya haram deme yetkisi *
« Yanıtla #4 : 18 Mart 2010, 12:06:27 »
Teşekkürler.
〰〰〰〰🐠