"Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
Allâh’ım,nimetlerin adedince,yüceliğin ve azâmetin kadar,ilminin ihâta ettiği kadar,hoşnut ve râzı olduğun şekilde ve miktarda sana hamd-ü senâlar olsun.Ne kadar da az şükrediyorsunuz, (Araf,10/Müminûn,78/Secde,9/Mülk,23) ayet-i kerimesine muhatap olan bizler,bu nankör- lüğümüzden ötürü senden afv-u mağfiret diliyoruz...
Bizleri,râzı olduğun şekilde,sana şükreden kullarından eyle.Âmîn.
Müslümanların önderi ve en büyük eğitimci olan Hz.Muhammed(sav)’e salât-ü selam olsun.
Şimdi,çocuklarının eğitimine önem verenler ve onların hem dünyevî hemde uhrevî(âhiret) huzûrunu talep edenler,bu mektuba kulak versinler.
İnsanları en iyi bilen,yine onu bizzat yaratanın kendisidir.Bizleri kendisine kulluk etmek için yaratan Allah(c.c),bizlere,hem dünyada,hemde öldükten sonra başımıza gelecek olan olaylara en iyi bir şekilde hazırlanmamız için,mutluluk yollarını,kitablar ve peygamberler aracılığıyla, göstermiştir.
Bize düşen görev,bu bilgileri öğrenip tatbik etmektir.Örneğin,şu misalde verece- ğimiz gibi,yalnız bilgi ve tasdik mutlu bir hayat için kâfî değildir:Arabanızla kırmızı lamba- dan geçtiğiniz için sizi bir polis memuru durduruyor.Bunu neden yaptınız sorusuna karşılık siz:Kırmızı lambada durulması gerektiğini biliyorum ve buna katılıyorum, derseniz,cezadan kurtulabilirmisiniz?Polis şöyle karşılık verebilir:Bilip katılıyorsan,o halde niçin geçiyorsun?
Sürücünün yasaları bilmesi ve onlara katılması onu cezadan nasıl kurtaramıyorsa,bizlerin, sadece dille sağlıklı bir evlat yetiştirmek istiyorum deyip de hiç bir işe girişmemesi,iki yüzlülükten başka birşey değildir.İstediğiz kadar itiraz etsenizde,bu davranış,bizlerim, çocuklarımızı hiç sevmeyip önemsemediğimizi gösterir.Çocuklarımız hergün biraz daha ateşe yaklaşıyor,bizler ise lâkayt kalıyoruz.Bumu sevgimiz?Her derdin bir devası olduğu gibi,bu meselelerin de çareleri vardır,yeter ki istek,niyet olsun.
Şunu bilelim ki,çocuk,en iyi ve sağlıklı bir şekilde ancak aile ortamında yetişir.Anne-Babanın görevi,topluma katılacak ve hizmet edecek sağlıklı bir ferd yetiştirmektir.Bir cemaata veya topluma katıldığımız zaman biliriz ki,herkes birilerinin babaları,oğulları,kızları,torunlarıdır vs.
Topluluklar,cemaatlar aile mensublarından oluşur,yani bir ailede yaşayan kişilerden oluşur.O kişiler ise bizlerim oğullarımız,kızlarımız,torunlarımızdır vs.İmdi,topluluklar,cemaatlar bozul- muş ise,bu ancak şu anlama gelir:Bizler,topluma eğitimsiz,kalitesiz çocuklar yetiştirip salıve- riyoruz.Eğer toplumumuza veya ülkemizde yaşayan insanlara kızacaksak,önce kendimize kızalım,eğer biz çocuklarımıza sağlıklı bir eğitim verseydik,toplum bu hale gelmeyecekti.Bir devleti kalkındıran onun eğitilmiş üyeleridir,eğitimsizlik ise bir devleti batırıp yok eder.Bütün zulümler,kargaşalar,geçimsizlikler,musîbet ve belalar eğitimsizlikten kaynaklanır.Bu yasayı bilen herkes bilir ki,eğer bir devleti yok etmek istiyorsan,zahmet çekerek ve can endişesi ile savaşmaya ihyiyaç yoktur,yapman gereken o milleti,türlü vasıtalarla eğitimden uzaklaştırmak- tır.
Çocuk eğitimi ailede başlar..Belirli bir yaşa kadar,çocuklar,anne-babadan gördüğü her şeyi,kendisi de yapmaya çalışarak,taklit eder. Konuşmayı da çocuk yine bu taklit yoluyla öğrenir.Bu yaşdaki çocuk,aynı kopya makinası gibidir.Anne-babanın davranışlarını kopya eder.Çocuğun yanında sergilediğimiz hal ve hareketlerimize dikkat etmezsek,çocuk,bu bozuk ve yanlış davranışlarımızı da kopya edecektir.Bu yaşdaki çocuklar yanlış ve doğruyu ayırd edemedikleri için,onların doğruları,anne-babanın doğrularıdır.Yani çocuk bir nevî sizin bir minyatürünüzdür,sizin küçük şeklinizdir.Bu yüzden anne-baba çocuğun huzurunda çok titiz davranmalı ve her şeyin çocuk tarafından kaydedildiğini bildiği için,kâmil bir model/örneklik sunmalıdır.Bütün gün kameraya çekildiğinizi bilseniz hiç bir yanlış yapmamaya çalışırsınız.Çocuk da bir canlı kamera gibidir.Bizleri zihnine kaydeder.Yanlışlık yaparsak,kayıt da yanlış olur ve bu çocuğu kötü bir şekilde etkiler.
Piskologlar veya eğitimciler bu bilgilere sahip oldukları için,çocuğu tanımakla,anne-babasını hiç görmeden,belki onu kendisinden daha iyi tanır.Nitekim çocuk,sizi kamera gibi,zihnine kaydeder ve bu kayd ettiklerini tatbik eder.Dolasıyla çocuğun davranışı bir nevi sizin karakterinizi,aile hayatınızdaki durumları ve davranışlarınızı yansıtır.Piskolog,filme bakıyor gibi çocuğun davranışlarında sizi izler.O halde kendisi hakkında dışarıya bilgi aktarmak istemeyen ,çocuklarını sağlıklı bir şekilde eğitsin.Yoksa,evde olup bitenleri,dışarıya aktarmak istermisiniz?
Peygamberimizin şu meşhur hadisini yaklaşık herkes bilir:Çocuk islam fıtratı üzere doğar, sonra onu anne-babası mecusi,yahudi,hıristiyan veya müslüman yapar.
Bunun gibi,çocuğun ne ve nasıl olması bizim elimizdedir.Temeli sağlam atmazsak ev yıkılır ve bunun üzerine bina edilen diğer şeyler de öyle.Çocuğumuzun temelini sağlam atmazsak (doğru eğitimi vermezsek),çocuk,hayatta başarılı olamaz ve sonunda ondan şikayetci oluruz, fakat iş işten geçmiştir.Artık ona kızmanın bir anlamı kalmaz artık.
Çocuğu sağlıklı yetiştirmek için önce bizler eğitime muhtacız.Çocuğa neyi ve nasıl öğretmemiz gerektiğini,ya bilenlere soracağız(eğitimcilere,hocalara),yada bu hususda yazılan bir çok kitab vardır ,alıp okuyacağız.
Şunu unutmayalım ki çocuğun huzurunda her zaman sözümüz ve özümüz bir olmalıdır.Yani çocuğa tembih ettiğimiz her şeyi önce kendimiz tatbik etmek zorundayız.Şu misalde olduğu gibi,amelimiz sözümüzle bağdaşmazsa,eğitim tesirli olmaz:Mesela,anne sigara içiyor ve çocuğa sigaranın kötü olduğunu ve içmemesi gerektiğini tembih ediyor.Sizce bu tesirli olurmu?Elbette hayır.Bunu gören çocuk şöyle düşünür:Annem bana şaka yapıyor,benimle oyun oynuyor,eğer söylediği gibi kötü olsaydı,kendiside yapmazdı.
Çocuk doğru ve yanlışı ayırd edemez demiştik.Çocuk sizin bu davranışınızı anlamlandıramaz.
O halde çocuklara birşeylar tembih ediyorsak,söylediğimiz sözlerin yapmış olduğumuz işlelerle uyuşmasına çok dikkat gösterelim.
İlk ve en sağlıklı eğitim,aile ortamı demiştik.Çocuğun yaşı ilerledikten sonra,kurduğu yeni ilişkiler sayesinde,eğitimcileri çoğalır.Arkadaşlar edinir,okula başlar,televizyon izler vs. Çocuk,iletişim kurduğu herkesden birşeyler koparır,yani onlardan etkilenerek eğitilir.Bu yüzden kimlerle arkadaş kuruyor,televizyonda hangi saçmalığı izliyor,bunlara çok dikkat etmeliyiz.Bu devirde en güçlü,en başarılı ve tesirli eğitimci televizyondur.İnsanların ahlakını bozan,onları sapıttıran en büyük düşmandır.Dünyada zuhur eden her pislik,ânîden evimize kadar ulaşıp,çocuklarımızı kötü yönde etkileyebiliyor.Çocuklarınıza dikkat etmişşseniz,hiç durmadan,televizyonlarda izledikleri şeyleri sayıklarlar.Bu da gösteriyor ki,televizyon,en büyük düşmanlardan birisidir.Bunu bilen düşmanlar,bilerek insalığı sapıttırmak için,çok zekice planlar üretip uyguluyorlar.Bizzat televizyonun kendisi kötü değildir.Kötü olan ahlaklarımızı bozan programlardır.Televizyona iyi niyetle yaklaşırsak(faydalı şeyleri izlersek) bize fayda verir,aksi takdirde hem kendimizin hemde çocuklarımızın ahlâkını bozar.
Çocuklarımız aynı bir kayıt cihazı gibi demiştik.Zihinlerine neyi kaytettiklerine çok önem vermeliyiz.Zihnimize yerleştirdiğimiz her tohum bir gün yeşerir.O halde,çocuklarımızın zihnine nelerin ekildiğine dikkat gösterip,zararlı olanları ayıklayalım.
Elhamdulillâhi rabbil âlemîn.