Araplar, kendisi nükleer silahlara sahip olmasına rağmen İran'ın nükleer programını sürekli gündemde tutan İsrail'e tepkili.
Mısır lideri Hüsnü Mübarek'ten sonra Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa da Arap dünyası için gerçek nükleer tehlikenin, İran'dandeğil, İsrail'den geldiğini söyledi. Musa, "Neden İran ve nükleer programı tartışılıyor da İsrail'e aynısı yapılmıyor?" diye sordu.
Nükleer güç sahibi olduğu halde İran'ın nükleer programı konusunda dünyayı ayağa kaldırarak hem kendi silahlarını gündemden düşürme ve hem de izlediği yeni Filistin politikası konusunda ABD baskısından kurtulma politikası izleyen İsrail'e Araplar sert tepki gösteriyor. Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'ten sonra Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa da Arap dünyası için gerçek nükleer tehlikenin, İran'dan değil, İsrail'den geldiğini söyledi.
Ürdün'deki Dünya Ekonomik Forumu toplantılarına katılan Musa, "Neden İran ve nükleer programı tartışılıyor da İsrail'e aynısı yapılmıyor?" diye konuştu. ABD Başkanı Barack Obama'ya seslenerek İran'dan çok İsrail'in nükleer programına odaklanmasını isteyen Musa, "Arap ülkelerinin büyük bölümünün İran'ın nükleer programının özel bir sorun olmadığını düşündüğünü" söyledi.
Bu ay başında ilk yurtdışı gezisini Mısır'a gerçekleştirerek Devlet Başkanı Mübarek'le görüşen İsrail'in aşırı sağcı hükümetinin başbakanı Binyamin Netanyahu, İran konusunda Mısır'dan destek alamamıştı. Mübarek, Netanyahu'nun İsrail'in daha önce altına imza attığı anlaşmalara sadık kalmasını, iki devletli çözüm modelini desteklemesi gerektiğini söylemişti.
WASHINGTON'A GİDEN NETANYAHU OBAMA'YA İRAN TEHDİDİNİ ANLATACAK
Bugün Beyaz Saray'da ABD Başkanı Obama ile görüşecek olan Netanyahu'nun aynı şekilde yine İran konusunu gündeme getirerek Amerika'nın muhtemel baskısından kurtulmaya çalışacağı belirtiliyor. Ancak İran'la yeni bir strateji izleyerek, yumuşama politikası takip eden Obama'nın Netanyahu'ya yeni ABD vizyonunu anlatacağı ifade ediliyor. İki devletli çözüm modelini destekleyen ve İsrail'in son günlerde izlediği Kudüs'ü Yahudileştirme politikasına karşı çıkan Obama, Batı Şeria'da yeni yerleşim birimleri kurma çalışmalarının da bir an önce sona erdirilmesini istiyor. ABD Dışişleri bakan yardımcılarından Rose Gottemoeller de geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, İsrail'in de Nükleer Silahsızlanma Anlaşması'nı (NPT) imzalamasını istemiş, bu açıklama İsrail'de büyük bir hayal kırıklığı meydana getirmişti.
İsrail basını ise Obama ile görüşmesinde Netanyahu'nun Filistin devletinin kuruluşuna destek vermesinin beklenmediğini öne sürdü. İsrail Haaretz gazetesi, Netanyahu'nun çevresine dayanarak, İsrail Başbakanı'nın Filistinlilerle barış görüşmelerinin pek yakında yeniden başlatılması niyetini ortaya koyacağını, buna ılımlı Arap ülkelerinin de dahil edilmesini önereceğini yazdı. Gazeteye göre Netanyahu, Obama'ya, İsrail ile ılımlı Arap ülkeleri arasında diplomatik ilişkiler kurulmasının, Filistinlilerle barış sürecinin önemli ölçüde ilerlemesini sağlayacağını söyleyecek. Fakat özellikle Hamas, İsrail'in sürekli oyalama taktikleri geliştirerek Filistin barış sürecini yavaşlatmaya, hatta sekteye uğratmaya çalıştığını öne sürüyor. Hamas, İsrail'in 1967 sınırlarına çekilmesini, Doğu Kudüs'ün bağımsız Filistin devletinin başkenti olarak kabul edilmesini ve topraklarını terk eden 5 milyondan fazla Filistinlinin evlerine geri dönmesini istiyor. Hamas, İsrail'in varlığını tanımalarının da çözüm için hiçbir fayda getirmeyeceğini, çünkü Tel Aviv'in başka şartları da önlerine koyacağını ifade ediyor.
İsrail, geçtiğimiz günlerde Filistinli gruplardan bu kez de İsrail'in Yahudi kimliğinin tanınmasını şart koşmuş, bu dayatmaya Filistinli tüm grupların yanı sıra El Fetih de karşı çıkmıştı. Bu arada İsrail-Filistin görüşmelerinin tıkanmasının yanı sıra Filistinli gruplar arasındaki uzlaşma görüşmelerinden bir sonuç alınamaması da bölgedeki tansiyonu yükseltiyor. Mısır'da yeniden başlayan görüşmelerden bir sonuç alınması zor bir ihtimal olarak görülüyor. (zaman)
