Gönderen Konu: BAHAÜDDİNE TABİ OL  (Okunma sayısı 3767 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı gallantor

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 11
    • http://www.hakyolislam.org
BAHAÜDDİNE TABİ OL
« : 04 Ocak 2005, 02:40:16 »

BAHAÜDDİNE TABİ OL

Şöyle anlatıldı:

-ilim sahiplerinden bazıları, Şah Nakşıbend (k. s.) Hazretleri'nin müridlerinden oluşan bir toplulukla Irakla gittiler.İçlerinden biri şöyle anlattı:

- Semman'a geldiğimiz zaman, orada şöyle duyduk:

- Burada mübarek bir zat var. Onun adı şudur: Seyyid Mahmud Şah Nakşıbend (k.s.) Hazretlerine samimi duyguları var.Birlikte onun ziyaretine gittik. Şah Nakşıbend (k. s.) Hazretleri ile nasıl buluştuğunu, buluşma sebebini sorduk. Şöyle anlattı:

- Rüyada Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafa'yı gördüm. O değilse bile, büyük zatlardan biri idi.Kendisi güzel bir yerdeydi. Yanında da, heybetli biri duruyordu. Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafa'ya sordum:

- Sizinle sohbet şerefine eremedim. Zamanınızın uğurundan bereketinden faydalanamadım. Sizinle buluşup görüşemedim. Bu saadeti kaybettim; şimdi ben ne yapayım?Bu sorumu; tevazu, saygı ve edeple sormuştum; bana şöyle buyurdu:

- Bana kavuşma bereketine, beni görme faziletine ermek istiyorsan,Bahaüddin'e tabi ol.

Böyle dedikten sonra, yanında duranı işaret etti. Daha önce de, o yanında duran zatı hiç görmemiştim.Uyandıktan sonra bana verilen ismi, o zatın şeklini, bir kitabın arkasına yazdım.

Aradan bir müddet geçmişti. Bezci dükkanında oturuyordum. Bir şahsı gördüm. Gayet nurlu ve heybetli idi. Geldi, o da dükkana oturdu.Onun yüzünü görünce, gördüğüm rüyayı, rüyadaki şahsın şeklini hatırladım. Aynısıydı.Bunun üzerine bana büyük bir hal geldi. O hal benden gittikten sonra ona:

- Bizim fakirhaneye teşrif etseniz? dedim. O da kabul etti.Birlikte kalktık, o önde, ben arkada yürüyorduk. Evime gelinceye kadar hiç bir yere bakmadı. Onun bu hali, kendisinde gördüğüm ilk kerameti idi. çünkü, daha önce evimi hiç görmüş olamaz.Eve geldikten sonra, benim hususi odama girdi. Orada gizli bir dolap vardı. Kitaplarımı koymuştum. Mübarek elini uzattı, onların arasından bir kitap çıkardı, bana uzattı; sonra da şöyle dedi:

- Bu kitabın arkasına ne yazmışsın?

Bir de baktım ki; o kitap, rüyamı yazdığım kitap.Gününü, tarihini oraya işlemiştim.Aradan yedi sene geçmiş.Onun, bu durumu bilmesi, beni öncekinden daha da şaşırttı; büyük bir hale kapıldım.Bu halim de geçtikten sonra, beni lütufla karşıladı. Müridleri arasına girmemi kabul buyurdu. Kapısında hizmet şerefini bana bahşetti.

Çevrimdışı mahmud_sami

  • okur
  • *
  • İleti: 62
BAHAÜDDİNE TABİ OL
« Yanıtla #1 : 30 Ağustos 2005, 23:51:44 »
Allah dostlarının halleri akıl ile idrak edilemez.Zaten tasvuvuf aklın bittiği yerde başlar...Diğer bir ifade ile akıl ilmi değil hal ilmidir.Rabbim cümlemizi sevdiği kulları sevmeyi ve onlara bende olmayı nasip etsin...Amin...

Böyle bir yazıyı bizimlede paylaştığın için Allah c.c. senden razi olsun.Rızasına muvaffak olan salih kullarından eylesin...Amin
ŞARET OLSA YOL SAPTIRMAZ,BİLGİ OLSA SÖZ SAPTIRMAZ.