Gönderen Konu: Başkasının ayıbıyla uğraşmak  (Okunma sayısı 6139 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Başkasının ayıbıyla uğraşmak
« : 15 Şubat 2009, 06:33:50 »

İnsanların gizli hallerini, ayıp ve kusûrlarını araştırmaya, öğrenmeye, tecessüs denir. Tecessüs ise,harâmdır, günâhtır. Hucurât sûresinin 12. âyet-i kerîmesinde meâlen;

(Ey îmân edenler! Zannın birçoğundan kaçının. Çünkü bâzı zan vardır ki günâhtır. Tecessüs etmeyiniz. Biriniz diğerinizi gıybet etmesin) buyurulmuştur.

Hiç kimsenin ayıbını, kusûrunu meydâna çıkarmaya çalışmamalı, kimsenin gizli hâllerini araştırmamalıdır. Peygamber efendimiz buyurdu ki:

(Mi’râc gecesi birtakım insanlar gördüm ki, çok fecî ve elîm bir şekilde kendi kendilerine azâb ederler. Cebrâîl aleyhisselâma sordum ki, yâ Cebrâîl, bunların günâhı nedir? Niçin böyle kendi kendilerine azâb ederler? Cebrâîl aleyhisselâm dedi ki, bunlar başkalarının ayıblarını meydâna çıkaranlardır.)

Müslümânların ayıblarını örtmek, gizli günâhlarını yaymamak ve kusûrlarını affetmek çok sevâptır. Küçüklere, emri altında bulunanlara, fakîrlere merhamet etmeli, kusûrlarını yüzlerine vurmamalıdır. Olur olmaz sebeplerle onları incitmemelidir. Herkes, kendi kusûrlarını görmeli, Allahü teâlâya karşı yaptığı kabâhatleri düşünmelidir. Allahü teâlânın, kendisine cezâ vermekte acele etmediğini, rızkını kesmediğini bilmelidir.

Peygamber efendimiz, Mu’âz bin Cebel hazretlerine hitaben;

(Yâ Mu’âz! Ayıbları gizle, kimsenin ayıbını yüzüne vurma! Farzlardan başka kıldığın namâzları ve ibâdetleri kimseye söyleme! Dünyâ işini âhiret işinden büyük görüp, evvel yapma! Hiç kimseye hor bakma! Kimsenin gönlünü kırma, herkesle hoş geçin. Eğer bu şekilde hareket etmezseniz elem verici azâba uğrarsınız) buyurmuştur.

Bir Müslümanın veyâ bir gayr-i müslimin ayıbını, kusûrunu, onu kötülemek için arkasından söylemek, gıybet olur. Zira gıybet, bir kimsenin gizli ve açık kusûrlarını arkasından söylemek demektir ki harâmdır. Din kardeşinin ayıbını, kusûrunu görünce, ona hüsn-i zan etmeli, tevîline çalışmalı ve onu ıslâh etmelidir. Süleyman bin Cezâ hazretleri buyuruyor ki:

“Sana nasîhatim şudur ki, şu dört huy ile huylanırsan, iyiler zümresinden olursun.

1-Genişlikte zekât, darlıkta sadaka vermek.
2-Gazab zamânında gazabını ve hırsını yenmek.
3-Başkasının ayıbını görünce, onu açmayıp, kapatmaya çalışmak.
4-Hizmetçiye, ehline, evlâd ve akrabâya ihsân ederek onları hoş tutmak.”
Peygamber efendimiz, kimsenin ayıbını yüzüne vurmaz, kimseden şikâyet etmez, arkasından söylemezdi. Bir kimsenin sözünü veyâ işini beğenmediği zamân;
(Bâzı kimseler, acabâ neden şöyle yapıyorlar?)
buyururdu.

İmâm-ı Rabbânî hazretleri, bir talebesine hitaben buyuruyor ki:

“Kusûrlarını düşünüp, bunları yaptığına mahcûp olmalı, utanmalıdır. Pişmân olup üzülmelidir. Kulluk böyle olur. Din büyükleri ile görüşmek, kendi ayıplarını, kusûrlarını anlamak ve gizli kötülüklerini meydâna çıkarmak içindir.”

Hakiki bir Müslüman, başkalarının ayıblarını gizler, onları ifşâ etmez. Resûlullah efendimiz;

(Kim insanların ayıblarını, kusûrlarını örterse, Allahü teâlâ da, onun ayıblarını, kusûrlarını örter) buyurmuştur.

İnsanların kabahatlerini, noksanlıklarını değil, iyi şeylerini görmek, güzel ahlâktandır. Bir gün Îsâ aleyhisselâm, havârîleri ile birlikte bir yere giderken, yolda, kokmakta olan bir köpek leşi görürler. Havârîlerden bazısı, köpek leşinin çok pis koktuğunu söyleyince, Îsâ aleyhisselâm;
“Ne kadar da beyaz, güzel dişleri varmış” buyurur.

Kendi kusûrlarını araştırıp düzeltmeye çalışan bir kimse, başkalarının ayıplarını görmeye vakit bulamaz. Hep, kendinden dahâ iyi olanları görür ve her gördüğünü kendinden dahâ iyi bilir.

Netice olarak, Allahü teâlânın sıfatlarından biri Settârdır yani günâhları örtücüdür. Müslümânın da din kardeşinin ayıbını, kusûrunu örtmesi lâzımdır. Bir kimsenin ahmak olduğuna alâmet, kendi ayıbını bırakıp, başkasının ayıbıyla uğraşmasıdır. Peygamber efendimizin buyurduğu gibi:

(Kendi nefislerinizin ayıblarını araştırınız, başkalarının ayıblarını araştırmayınız!)

Osman Ünlü

Çevrimdışı ihvan

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 2399
Ynt: Başkasının ayıbıyla uğraşmak
« Yanıtla #1 : 15 Şubat 2009, 15:19:25 »
emeğine saglık.  kusuru hep kendimde ararım ne mutlu.

Çevrimdışı lalegül

  • yazar
  • ****
  • İleti: 513
    • Sidre.net
Ynt: Başkasının ayıbıyla uğraşmak
« Yanıtla #2 : 15 Şubat 2009, 15:29:39 »
(Kendi nefislerinizin ayıblarını araştırınız, başkalarının ayıblarını araştırmayınız!)

Allah razı olsun.
Şu rahmete bakın ki,
insanlar bütün azalarıyla günah işlerken,
sadece diliyle yaptığı tövbeyle affolunuyor.

Aziz Mahmud Hüdai (k.s)

Çevrimdışı neyzen.lal

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 160
Ynt: Başkasının ayıbıyla uğraşmak
« Yanıtla #3 : 04 Mart 2009, 15:07:20 »
Peygamber efendimiz, Mu’âz bin Cebel hazretlerine hitaben;

(Yâ Mu’âz! Ayıbları gizle, kimsenin ayıbını yüzüne vurma! Farzlardan başka kıldığın namâzları ve ibâdetleri kimseye söyleme! Dünyâ işini âhiret işinden büyük görüp, evvel yapma! Hiç kimseye hor bakma! Kimsenin gönlünü kırma, herkesle hoş geçin. Eğer bu şekilde hareket etmezseniz elem verici azâba uğrarsınız) buyurmuştur.

öğüt çokkk yerinde...

emeğinize sağlık kardeşim...
Hüzünle titreyen gönle ince bir ah dokunur....
Kalbi kırık olanın kalbine Allah dokunur...