Gönderen Konu: Batının kucağında büyüttüğü çocuk: İRAN  (Okunma sayısı 2176 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Batının kucağında büyüttüğü çocuk: İRAN
« : 11 Eylül 2013, 11:52:53 »

Batının kucağında büyüttüğü çocuk: İran



Ülkemizde islamcıların büyük çoğunluğunun İran'a sempati ile baktığı bir gerçektir. Peki İran'ın gerçek yüzünü ne kadar biliyorsunuz?

Bugün yaşadığımız dünyada Amerika başta olmak üzere Batı ülkelerine hangi Müslüman ülke kafa tutabiliyor? Diye sorulsa şüphesiz büyük bir çoğunluk cevap olarak "İran" diyecektir. Peki bu söze dayanak nedir? "İran'ın yaptığı açıklamalar..." Gerçekten de İran Batıya posta mı koyuyor yoksa çok ilginç bir durum mu söz konusu gelin hep birlikte inceleyelim.

İran'ın siyasi duruşunu ve hamlelerini anlayabilmek için öncelikle İran'ı yöneten insanların ve halkının inançlarını iyi tanımak gerekiyor. Çünkü bu inanç ülkenin siyasetini belirleyen en büyük unsurdur.

ŞİİLERDE İKİ YÜZLÜLÜK İMAN ESASIDIR

Şiiler diğer Müslümanlardan farklı olarak Takiyye inancına sahiptirler. Hem de bunu bir iman esası olarak kabul eder ve ona göre yaşarlar peki nedir bu takiyye?

Takiyye, özel manada, Şiilik inanç ve düşüncelerini başkalarından gizleme anlamına gelmektedir.

Şiiler, 6. İmam Cafer-i Sadık’ın “Takiyye benim ve babalarımın dinidir. Takiyyesi olmayanın dini de olmaz” dediğine inanırlar. Şiiler, 5. İmam Muhammed Bakır’ın da “Takiyye benim yolumdur, ceddimin yoludur. Takiyyesi olmayanın imanı da olmaz” dediğini savunurlar. Oysa İslami kaynaklarda, Cafer-i Sadık’ın “Mü’mine karşı takiyye yapmak şirktir” dediği nakledilir.

HZ ALİ'Yİ DE TAKİYECİ YAPIYORLAR

Bilindiği üzere Hz. Ebubekir ve Ömer halife seçildiklerinde ilk biat edenler arasında Hz. Ali de vardı. Hz. Ali’nin ilk üç halifeye biat ettiği kesin iken, Şiiler Hz. Ali’yle çelişkiye düşerek ilk üç halifeye lanet etmektedir. Bu duruma mantıklı bir izah getiremeyen Şiiler, bu çelişkiyi gidermek için, Hz. Ali’nin takiyye yaptığını (ikiyüzlü davrandığını) iddia ederler.

İKİ YÜZLÜLÜĞÜN DİN ESASI OLDUĞU BİR ÜLKE...

Şimdi böyle bir inanç sisteminin varlığı düşünüldüğünde İran'ın yaptığı açıklamalara ne kadar güvenebilirsiniz? Ayrıca açıklamaları bir kenara bırakıp İran'ın icraatlarına da bakabiliriz

İran’ın, Şia’nın tarihinde İslam ülkeleri dışında bir coğrafyayla girdiği bir savaş yoktur. İran'ın Müslümanlar dışında birileriyle mücadelesi hiç olmamıştır.

Araplarda ya da Türklerde olduğu gibi Şia’da bir fetih kültürü, gaza kültürü, ihtida çabası yoktur. İran tarihi boyunca İslam topluluklarından kendi mezheplerine adam devşirmeye uğraşmıştır. İran gayri müslimleri müslüman şia yapmaya çalışmaz. İran nerede Müslüman topluluklar varsa oradadır. Bütün çabası gayreti, zaten Müslüman olan toplumları, kişileri Şiiliğe devşirmek içindir.

Bu gün bütün Arap ülkeleri ve Sünni dünya İran’dan fevkalade rahatsızdır; zira kendi ülkelerinde İran’ın çok ciddi bir Şiileştirme çalışması vardır. Orta Asyada ve Balkanlarda İran’ın yoğun Şiileştirme faaliyetleri vardır. Dünyanın heryerindeki Şiilere ulaşma ve onları organize etme gibi planları-çalışmaları vardır İran’ın.

Dünyadaki bütün Şii din adamları (Türkiye’deki caferiler dahil) İran’da eğitim alır ve ülkelerinde İran’ın tabii elçisi, savunucusu olurlar.

İRAN NASIL BATIYA POSTA KOYABİLİYOR?

İran, bilindiği üzere sürekli Batıya diklenir ama bunun karşılığında İran'a hiçbir şey olmaz. Acaba İran'dan çok mu korkuyorlar? Ya da nedir İran'ı İran yapan?

Az önce de söylediğimiz gibi İran'ın Müslüman coğrafyası dışında başka bir yere dağılma politikası yoktur. Onların asıl amacı Müslüman dünyasında hakimiyet kurmaktır. Bu da kısa vadede Batının işine gelir. Gayri Müslim coğrafyasında yayılmacı politika izleyecek biri yerine İran'ı seçmek kendileri açısından kusursuz bir karar.

Yazının en başında bir soru sormuştuk. Cevanı İran olan. İşte herkese bu sorunun cevabına İran'ı verdirtmektir asıl istenen... Yani İran'ı bilerek kendilerine dikleştirler. Kamuoyu oluşturur ve sapkın şii inancını Müslümanların içine sokarak birliği bozmak isterler. Hala anlatamadıysak son delili de sunuyoruz. Dileyen araştırabilir...

AHMEDİNEJAD YAHUDİDİR

Ahmedinejad kamuoyunda büyük Yahudi ve batı düşmanı olarak bilinir değil mi?.. Okuyun...

Mart 2008′de Mahmud Ahmedinecad’ın İran Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasının ardından havaya kaldırdığı seçim kartı çok büyük bir tartışmayı beraberinde getirmişti. Hatırlayanlar hatırlar bu kart Ahmedinecad'ın büyük "takiyye"sini bir anda ortaya çıkardı.


Mart 2008 seçimlerinde, seçim kartını havaya kaldırarak çektirdiği fotoğraf ile Yahudi bir ailenin çocuğu olduğunu ilan ediyordu.



Bu fotoğrafla birlikte Ahmedinecad’ın gerçek soy isminin Saborciyan (Sabourjian) olduğu ortaya çıkmış oldu. Sabourjianlar etnik köken olarak, Ahmedinecad’ın da doğum yeri olan Aradan şehrinden geliyorlar.“Sabourcu, Sabour” dokuyan demektir. Sabour Yahudilerin taktığı Tallit şalının Farsçadaki ismidir. Sabourciyan ismi, İran İçişleri Bakanlığının Yahudi soy isimleri olarak derlediği listede de yer alır...

DEVAM EDECEK... Bir sonraki yazı İran Vatikan İlişkileri...

Sezgin AKAR | 11.09.2013 10:19 | Haberkita


mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Batının kucağında büyüttüğü çocuk: İran
« Yanıtla #1 : 12 Eylül 2013, 02:02:56 »
Bu fotoğrafı çözemedim. ABD bayrağına sarılı bir tabut ve dua eden İran'lılılar...
Mücteba kardeşim biraz bu fotoğraf hakkında bilgi verirmisiniz..?