NAFILE IBADETLERIMIZ.
Nafile: lügatte “ziyade” demektir. Nafile yapmak, “tatavvu” yapmak demektir. Fakat Şer’an nafile: “Farz, vacib yahut Sünnet olmayan meşru bir işten ibarettir.”
Nafilelerin meşruluğu, bizzat Hz. Peygamber’in (sav) uygulaması ile sabittir.
Rabia b. Mâlik el– Eslemi’den (ra) nakledilir:
"Resulullah (sav) bana ’iste’ buyurdu. Ben de: ’Cennette Sana arkadaş olmak isterim.’ dedim. ’Bundan başka’ buyurdu. ’Aynı şeyi istiyorum.’ cevabını verdim. Bunun üzerine buyurdular ki: ’Çok secde ederek kendin için bana yardımcı ol".
Beden ile yapılan ibadetlerin en üstünü namazdır. Çünkü Hz. Peygamber (sav) namazla ilgili olarak şöyle buyurmuştur.
“Dosdoğru olun, fakat bu da pek zordur. Biliniz ki, sizin en hayırlı ameliniz namazdır. Abdestli olmaya ancak Mü’minler devam ederler.”
Ayrıca namaz, diğer ibadetlerin ihtiva etmediği bir çok taatleri ihtiva eder.
Mesela, namazda temizlik, kıbleye yönelmek, Kur’an okumak, Allah Teala’yı zikretmek, Hz. Peygamber’e (as) salavat getirmek vardır.
Hz. Ümmü Habibe: “Peygamber’in (sav), ’Öğle namazından önce dört ve öğleden sonra dört rekat kılan kimseye, Allah, cehennem ateşini haram kılar’ buyurduğunu işittim" demiştir.
KUSLUK NAMAZI[/color
Ebu bekri-l verrak Hazretleri senelerce dört sey istedim aradigim dört seyi dört seyde buldum diyor. 1-Allahin rizasini aradim Allaha itaatda buldum.2-Maiset genisligini aradim kusluk namazinda buldum.3-Dinimin selametini aradim dilimi muhafaza etmekde buldum.4-Kabrimin nurlu olmasini aradim teheccüt namazinda buldum.
Peygamberimiz, Kuşluk namazını iki, dört, altı ve sekiz rekat olarak kılardı.
Abdullah b. Saib: “Rasulullah (as), öğleden önce, zevalden sonra dört rekat namaz kılar (Müsned: Ahmet b. Hambel) ve: “Bu öyle bir saattir ki gök kapıları açılmıştır." (Tirmizi)
EVVABIN NAMAZI
Ammar b. Yâsir’in oğlu Babasının, akşamdan sonra altı rekat namaz kıldığını görünce: “Babacığım! Bu namaz, nedir?” diye sormuştu.
Ammar b. Yasir: “Rasulullah Aleyhisselam’ın, akşamdan sonra altı rekat kıldığını gördüm.
’Kim, akşamdan sonra altı rekat namaz kılarsa, onun günahı denizin köpükleri gibi çok olsa da, bağışlanır’ buyurdu."
Peygamberimizin “Kişinin, akşamla yatsı arasında kıldığı şey, Evvabin namazındandır" buyurmuştur . (Tefsir–i Taberi)
TEHECCÜT NAMAZI
Süleyman .a.s.ma annesisöyle nasihat eder yavrum geceleyin uyuma cünkü gecelerini uyku ile gecirenin kiyamet günü elinde sevap kalmaz.
Abdul aziz bin Revvad r.a.yatagini serip tam yatacagi sirada eli ile yatagini oksar ne kadar yumusaksin amma cennet köskleri senden daha yumsak der sabaha kadar ibadet ederdi.
Ibrahim bin edhem hazretleri bir gece beyti makdisde uyuyunca
sahradan bir ses gece ibadeti cehennem alevini söndürür ayaklari siratda sabit tutar.gece ibadetind gevseklik gösterme denir.
Peygamberimiz: “Farz namazlardan sonra, namazların efdal ve üstünü, gece namazıdır."
“Kim, geceleyin uyanır ve zevcesini de, uyandırarak iki rekat namaz kılarsa, kendileri, yüce Allah’ı çok zikr eden erkekler ve kadınlar zümresinden yazılır ve sayılırlar!” buyurmuştur.
Gönüllere Kevser serinliği veren, nur yumakları dökülen bu kudsi sevabı kazananlara ne mutlu...
TESBIH NAMAZI
Peygamberimiz (sav), Hz. Abbas b. Abdulmuttalib’e: “Ey Abbas! Ey Amcacığım! Ben sana bir ihsan’da bulunayım mı?
Sana, akrabalık hakkını ödedeyim, sana yararlı olayım mı?” diye sordu.
Hz. Abbas “Evet, Ya RasulAllah!” dedi. Peygamberimiz: “Ben sana on şeyi haber vereyim ki, onları işlediğin zaman, Allah, senin günahının evvelini ve ahirini, yenisini ve eskisini, kasıtlısını ve kasıtsızını, küçüğünü ve büyüğünü, gizlisini ve açığını bağışlasın..." (Hadis–i Şerif’in devamında Resulullah (sav) Efendimiz, Tesbih namazının kılınışını tarif etmişlerdir.)
Resulullah (sav) Tesbih namazının kılınması ile ilgili olarak:
Bunu hergün, bir kerre kılmaya gücün yeterse, kıl !” buyurdu.
Hz. Abbas: “Ya RasulAllah! Bunu hergün söylemeye kimin gücü yetebilir?” dedi.
Peygamberimiz “Her gün kılmaya gücün yetmezse, her cuma bir kerre kıl!
Her cuma kılmaya gücün yetmezse, her ay bir kerre kıl.
Her ay kılmaya gücün yetmezse, her yıl bir kerre kıl.
Her yıl kılmaya gücün yetmezse, ömründe bir kez olsun kıl” buyurdu. (Ebu Davud– Sünen)