Gönderen Konu: Bu gidişât nereye  (Okunma sayısı 2575 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ücharfbeşnokta

  • Tarih öğrenmek farzdır...
  • aktif okur
  • **
  • İleti: 180
  • Kabı ayrı olanın Tadıda ayrı olur
    • zat-ı muhterem
Bu gidişât nereye
« : 28 Nisan 2013, 19:11:49 »


Tabi bu yazıyı yazarken üzülerek, kederlenerek, ne yazıkki birazda hayıflanarak yazıyoruz.
Nerden nereye diyoruz, hep beraber Dünyaya hükmederken, kendi kendimizi idare etmez hale düşmüşüz
Neden bu hale düştük, niçin bu hale düştük, nasıl  bu hale düştük veya niye bu hale düştük. Hep merak etmişimdir/etmişizdir.
Zamanında Ecdadımız neler yapmamış kı, bizler için neler işlemişler, neler yapmamışlar ki deriz. Yeri geldiğinde onlara Minnettarız, onlara borçluyuz deriz, yerden göğe kadar anlatırız, hatta sığdıramayız ama o minnettar kelimesi ne yazıkkı hep ağzımızda kalır yani hep onları biliriz ama icraata gelince amel etmeye gelince hep bomboş. Hani halk arasında bir tabir var ne derler "Mangalda kül bırakmadı" ta kendisi...

Geçenlerde şu yazıyı okudum. Osmanlı Devleti altı yüz yıl boyunca hiçbir şey yapmamış, savaş meydanlarından başka bir yerde işi olmamış, padişahların saray hayatları ise haremden başka bir yerde geçmemiş gibi ortaya konuluyor. Şunu da söyleyeyim ki, doğru gibi görünen bazı tarihçilerin eserlerinde de Osmanlı Devleti’nin mefkuresinden, inancından, itikadından eser bulunmuyor. Bu devlet adeta toprak kazanmak ve dünyayı işgal etmek için kurulmuş imajı veriliyor. Hangisi doğru bunu kestirmek mümkün olmuyor.
Yine bir yerde okumuştum. "El alem film yapıp Rambosunu kahraman yapar, Bizimkiler film yapıp, Padişahını zampara yapar"... ne derece doğru bu takdir sizin.
Bir asırdan beri milletimize çeşitli masallar, efsaneler, hikâyeler, romanlar ve mühendislik eseri kurgulamalar maalesef tarih diye okutturulmaktadır. Altı buçuk asırlık bir tarih, birkaç masaldan ibaret gibi gösterilmiş, hâlen de gösterilmeye devam edilmektedir.
Yedikıta Dergisi’nde Osmanlı tarihinin yayınlanmamış ve hatta yayınlansa bile yanlış aksettirilmiş vesikalarını yeniden ve ilk defa yayınladığımızdan, bugün bazı tarih kitaplarının masal olduğu ortaya çıkıyor.
Şu soruyu sormaya hakkımız vardır: “Niçin böyle bir yola başvuruluyor ve niçin bu milletin, en azından bu tarihi kendi tarihi kabul edenlerin tarihi bu kadar açık bir şekilde çarpıtılıyor?”
Hakıkaten bahsettiğimiz gibi ilginç, İlginç, İlginç...

Biz değilmidik!!! bizim dedelerimiz ecdadımız değilmiydi dünyaya kafa tutan!!!
Osmanlı devletinin sınırları Avrupa içlerine kadar uzandığı Kanıuni devrinin fransa'sınında kadın ve erkeğin birbirine sarılarak dans ettikleri haberi Kanuniye ulaşınca Osmanlı hakanının zamanın Fransa kralına bir mektup yazıp, mektupda
Ben Sultan Süleyman Han'ım. Seferimden aldığım habere göre, memleketinizde dans namı altında kadın-erkek birbirine sarılmak suretiyle herkesin gözü önünde faydasız işler işlemekte olduğunu işitmişimdir.
İşte bu rezaletin memleketime de sirayeti ihtimali muvacehesinde name-i hümayunum elinize bulaşmasından itibaren derhal son verildiği taktirde,bizzat orduya hümayumumla gelip men'e muktedirim .diyerek gözdağı verdiğini ve bunu üzerine Fransada bu dans adetinden hemen vazgeçti bunları biliyoruz. Neden bu Millet bir gecede cahil oluverdi, Reva mıydı bu millete...

Veya nerde bu formun bu kadaar üyesi ki, bir burası değil, bütün dîni formlar böyle, burası yine azda olsa aktif.
Diğer dini bütün formlar bitmiş, hiç üyesi yok sanki.
Ama bir Ecnebinin Kurduğu facebook veya bir Twitter veya bir sosyal medya kalabalık ve hepsi aktif.
Kime hizmet ediyoruz veya farkındamıyız veya hata nerde veya yanlışı nerde yapıyoruz veya bu noksanlık kimin  hepsi birer soru işareti?????.

Laf lafı açıyor Geçenlerde Fazilet takvim yaprağında yazıyordu.
Karanlık gece parçaları gibi birtakım fitneler (harbler, zulümler) ortaya çıkmadan önce sâlih ameller işlemeye koşun, acele edin.
İnsan (o fitneler içinde) mü’min olarak sabahlar, kâfir olarak akşamlar. Mü’min olarak akşamlar, kâfir olarak sabahlar. Onlar dinlerini, dünyânın küçük bir menfaati karşılığında satarlar. Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Tirmizî) Aman Allahım!!! Tam o zaman mı acaba. Her şey para olmuş, paran varsa her şey var, paran yoksa hiç bir şey yok.
Neyse yazacak öyle çok şey var ki içimize atalım demekle kendimizi avutalım demekten başka çaremiz yok...
( sadakat.net // ücharfbeşnokta )

İhmal ihanete eşittir...

Tarih yazılırken okunmaz, yazıldıktan sonra okunur...