Gönderen Konu: Cama düğme dikmek  (Okunma sayısı 5404 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Cama düğme dikmek
« : 16 Nisan 2008, 04:31:20 »



Özür dilemek de, affetmek de büyük birer erdemdir...
Hatalar elbet yapılır ve kırılanlar elbet helal eder hakkını. Fakat camı kıran ile kırılan camı ayakta tutmaya çalışan arasında fark vardır.
Bak, sana bir hikâye anlatayım da; dersini kendin çıkar içinden...

Küçük bir çocukken gittiğimiz bazı köylerde, camlara dikilmiş düğmeler görürdüm...
Para olmadığı, para bulunsa bile satın alınacak mal bulunamadığı zamanlardan kalma küçük yapılardı bunlar. Kendi döneminin numunesi olan bu evlerin içinde yaşayanları da vardı. Huzurlu ve masrafsız bir hayat sürmeye alışmış kimselerdi bunlar.
Yaşlıları barındırdığı için bayramlardan bayramlara dolardı bu evler. Çoğu kimse birbiriyle buralarda karşılaşır; içindekiler de bu durumdan ve hatırlanmaktan memnun olurdu...

Küçük bir çocuktum ama herkes birbiriyle konuşup hasret giderirken ben bu işe kafa yorardım:
Dışına baston gibi çubuklar konmuş, ahşap kasalı pencerelerdi bunlar. Genellikle maviye veya yeşile boyanmış olurlardı. Birer ikişer karış, küçük kesilmiş camlarından ışık girerdi içeriye... Böyle olsun istemezdim ama böyleydi işte; camların birçoğu düğmeliydi...
Yani, aldığı darbeden çatlamış veya kırılıp yere düşmüş olan cam tekrar toplanıp yerine konmuş; çerçeveye gelen kenarları cam macunuyla sabitlenmiş; kırığın ortasındaki bir noktaya da hem içeriden hem dışarıdan birer tane düğme konarak birbirine dikilir ve böylece camın düşmesi engellenmiş olunurdu.

Fakat hangi bahçeden eve doğru bakılsa, pencere göze çarpar; pencereye bakılırken de cama dikilmiş düğme!.. Ben de hep düğmeleri görürdüm; dışarıdan içeriye bakarken de, içeriden dışarıya bakarken de: Bahçe, arka planda ağaçlar, ağaçlarda kuşlar ve ortasında kara bir düğme!.. Gökyüzü, pamuk gibi bulutlar, parıldayan güneş ve ortasında koca bir düğme!.. Seksek oynayan çocuklar, seni çağıran sesler, ama hepsinin ortasında düğmeler!

Biliyor musun; bütün camlar kırılsaydı çok üşürdü insanlar ve odaların mahremiyeti azalırdı.
Biliyor musun; camlar, kırılmamak için direniyor ve kırılsa bile, ayakta kalmak için!
Bu sırrı anlıyor musun?

Öyleyse şunu da anla: Hangi camın ne zaman kırılacağı belli değil... Atılan hangi taşın, hangi camın canına değip onu kıracağı belli değil... İşte bu yüzden, ellerinde taş bulundurmamaya çalış ve elindeki taşı da atmamaya alış!..

Biliyor musun; camlar kırılmamak için direnir! Kırılırsa da, üzerine dikilmiş düğmelerle, biraz daha dayanmaya çalışır...

Ama sen, ne zaman pencere önüne gelsen; arada hep kırıklar olur bundan sonra. Ve bundan sonra yüzün hep kırık çizgileri arasına dikilmiş kara kara düğmeler ardından görülür...
Dilini tutmazsan, yazık olmaz mı sana?


 

Stop


Muammer Erkul
18 Ocak 2008 Cuma

Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı faanii

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 104
  • Dinin kökü rabıta'dır!
Ynt: Cama düğme dikmek
« Yanıtla #1 : 16 Nisan 2008, 10:32:36 »

 Hangi camın ne zaman kırılacağı belli değil... Atılan hangi taşın, hangi camın canına değip onu kıracağı belli değil... İşte bu yüzden, ellerinde taş bulundurmamaya çalış ve elindeki taşı da atmamaya alış!..

Biliyor musun; camlar kırılmamak için direnir! Kırılırsa da, üzerine dikilmiş düğmelerle, biraz daha dayanmaya çalışır...

Ama sen, ne zaman pencere önüne gelsen; arada hep kırıklar olur bundan sonra. Ve bundan sonra yüzün hep kırık çizgileri arasına dikilmiş kara kara düğmeler ardından görülür...
Dilini tutmazsan, yazık olmaz mı sana?

Her zamanki paylaşımlarınız gibi, bu paylaşımınızda,çok güzel ve anlamlı Allah c.c razi olsun..

 




« Son Düzenleme: 16 Nisan 2008, 10:35:49 Gönderen: faanii »
Biz evlatlarımızdan iki şey bekleriz.SADAKAT ve AZİM. 

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Cama düğme dikmek
« Yanıtla #2 : 16 Nisan 2008, 11:46:18 »
Teşekkürler lika

Çevrimdışı zambak313

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 187
Ynt: Cama düğme dikmek
« Yanıtla #3 : 16 Nisan 2008, 15:04:52 »
Alıntı
Teşekkürler lika
Çocuk olsam yeniden..
Bir tek düştüğüm için acısa içim.. Kalbim; çok koştuğum için çarpsa sadece...

Çevrimdışı Uludag

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 928
  • man daqqa, duqqa.
    • www
Ynt: Cama düğme dikmek
« Yanıtla #4 : 16 Nisan 2008, 19:57:29 »

 Hangi camın ne zaman kırılacağı belli değil... Atılan hangi taşın, hangi camın canına değip onu kıracağı belli değil... İşte bu yüzden, ellerinde taş bulundurmamaya çalış ve elindeki taşı da atmamaya alış!..

Biliyor musun; camlar kırılmamak için direnir! Kırılırsa da, üzerine dikilmiş düğmelerle, biraz daha dayanmaya çalışır...

Ama sen, ne zaman pencere önüne gelsen; arada hep kırıklar olur bundan sonra. Ve bundan sonra yüzün hep kırık çizgileri arasına dikilmiş kara kara düğmeler ardından görülür...
Dilini tutmazsan, yazık olmaz mı sana?

Her zamanki paylaşımlarınız gibi, bu paylaşımınızda,çok güzel ve anlamlı Allah c.c razi olsun..

Doğru bir yorum...
İnsan her zaman
diline sahip çıkmalı....

Ya rabbi, şu acizi ümmeti Muhammede hizmet etmeğe muktedir kıl.

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Ynt: Cama düğme dikmek
« Yanıtla #5 : 17 Nisan 2008, 03:26:30 »
Hz.Allah cümlemizden cümlemizden razı olsun ..Bizler aktramına vesile olduk..Güzel kalemlerin ince anlamlarındaki, ince nüanslarda, satır aralarında gizli tüm anlamlar..Tıpkı bu güzel anlatımda olduğu gibi..Satır aralarını okuyan, istifade eden tüm değerli kardeşlerim, bizler de sizlere teşekkür ederiz :)
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim