Çikolatanın İyisi Nasıl Anlaşılır?

Başlatan Ay Iıığı, 23 Ekim 2008, 21:44:54

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ay Iıığı

   
Çikolatanın tarihi 19.yy'da başlasa da öyküsü çok eskilere dayanıyor. İspanyol kaşifler Christophe Colomb ve Hernan Cortes, 16 yy'da orta Amerika'ya yaptıkları gezilerden yanlarında içecekle döndüler. Çokolatl isimli bu içecek Mayalar ile Azteklerin kakao çekirdeklerinden elde edilen bir içecekti. Fransa ve Avrupa'ya ancak 17. yy'da yani 100 yıl sonra yayılabilen çokolatl'a 1700'lerde İngilizler süt de ilave ederek tadını geliştirdiler.

Yumuşak, tatlı ve yenebilir çikolata yapma yöntemi 19.yy'ın ortalarında Deivid Chaillou tarafından bulundu. 1825'te Antonie Brutus Menier, Noisel-sur-Marne'de ilk çikolata fabrikasını kurdu.

Çikolatanın iyisi nasıl anlaşılır?

Kokusu, rengi, parlaklığı ve kadifemsi dokusundan belli olur. Ne çok acı, ne çok tatlı olmalıdır. Çikolata kırıldığında kenarı düz olmalı, kırılma sesi duyulmalı. Ağızda kolayca erimeli, dilinize pürüz gememeli.

Çikolata nasıl tadılır?

Çikolatayı ağzınıza koyduktan sonra ağzınızda erimesine izin verin. Daha sonra birkaç kez çiğneyerek küçük parçalara ayırın. Yavaş yavaş erimesini bekleyin.

Nasıl saklamalısınız?

Çikolatanın tadının bozulmaması için güneşte bırakmayın, oda ısısında 10 - 15 santigrad derecede ve kapalı bir kapta koruyun.


mynet

Devri Âlem

Çikolatanın tarihini anlatan çoğu kaynakta Aztek Medeniyeti'nin bir ürünü olduğundan bahsedilir. Ama bu bir yanılgıdır. Zira İspanyolların yeni dünyadan Aztekler'den alıp eski dünyaya getirdiği bu içecek (evet içecek) Orta Amerika'da Aztek'lerden evvel yaşamış medeniyetlerin de içeceğiydi. Eğer onlardan bahsetmezsek haksızlık yapmış oluruz. Onun için gelin biz Sezar'ın hakkını Sezar'a vermek için hikayeyi baştan alalım.

Öykümüz İ.Ö 1500 civarında Meksika Körfezi'nde yer alan Yucatan Yarımadası'nda başlar. O tarihlerde bu coğrafyada Olmek'ler yaşamaktadır. Onlardan bu güne granitten dev kral başları kalmış, mısırı haşladıktan sonra kurutup öğütme teknolojisi ve son olarak da telaffuz edildiği şekli ile yazarsak “kakawa” kelimesi. Ama o dönemde kakao içkisinin kullanımını kanıtlayacak bu kelimeden başka herhangi bir arkeolojik buluntu var mı elimizde? Şimdilik yok.

Olmek'ler İ.Ö 400'e kadar bölgedeki hakimiyetlerini sürdürmüşler. Sonra Arkeologların İzapan Medeniyeti dedikleri Maya'lara geçiş süreci yaşanıyor bölgede. Yani İ.Ö 400-100 arasında. Onlar da “kakao” demişler.

İ.S 250'de Klasik Maya dönemi başlıyor ve 9. yüzyıla kadar devam ediyor. İşte 1950 yılında Yuri V. Knorosov, bu dönemden kalan Dresden ve Madrid kitaplarının şifresini kırıyor ve bu kitaplarda bulunan çizimlerin etrafına serpiştirilmiş yazıları şimdi okuyup anlayabilmekteyiz.

İşte bu kitaplarda kakaonun Maya'ların güncel hayatındaki yeri belli olduğu gibi fonetik olarak yine bu içkiye “kakaw”, kakao denildiği ortaya çıkmakta.

Çikolata kelimesi bazılarına göre Mayalar'ın sıcak anlamına gelen “ choco ” ve su anlamına gelen “ ati ” kelimelerinin birleşiminden oluşmuş. Diğer bir görüş ise yine Azteklerin, sıvı kıvamındaki çikolatayı kaynar su dolu kap üstünde köpük tutması için karıştırırken çıkan sesleri ifade etmek için kullandıkları “ xocoati ”sinden türediği doğrultusunda.

Kakao ile ilgili en eski arkeolojik bulgu Meksika ile Guatemala ve Belize sınırına yakın bir yerde olan Blue River (Mavi Nehir) kazısında 19 numaralı mezarda bulunmuş olan bir vazodur. Bu vazonun içinde kakaodan hazırlanmış bir içkinin tortuları bulunmuştur. Vazonun dış yüzeyinde de iki fonetik sembol yer almaktadır. Kakaw veya kakao. Bu vazonun çıktığı mezarın bir din adamına ait olduğu bilgisi de eklendiğinde o zamanlar kakao içkisinin yalnızca aristokrat içeceği olmayıp aynı zamanda dini öneme sahip bir içecek olduğu ortaya çıkmaktadır.

Maya'lardan sonra bölgede Toltek'lerin hakimiyeti başlıyor. Mayalar hala bölgede yaşamaya devam ediyor. Toltek'ler bölgede 10. Yüzyılda Maya'lardan devraldıkları yüksek medeniyet unsurlarını sanata çok ilgi duyan bir kavim olarak Aztek'lere taşıyarak tarihte kayıp halka oluşturmayan topluluk olarak bilinir.

Çikolata severlerin çok azı kakaonun Toltek göğünden hediye olarak indiğini bilir.

Şimdi geldik Azteklere ... Bölgede Toltek'lerden 12.yüzyılda aldıkları yönetim sorumluluğunu 1521 yılındaki İspanyol hakimiyeti altına girdikleri güne kadar devam ettirmiş Aztekler. Aztek'lerin Nahuati denilen bir lisanları varmış. İşte o lisanda “tchocolati” diyorlarmış İspanyolların hışmına uğradıkları sırada bu içeceğe. Aztekler'e göre kakao tohumları cennetten gelmişti ve bu yüzden de kakao ağacı güç ve bilginin simgesiydi. Kakao içenlerin akıl sahibi olacağına inanılırdı.

Aynı dönemlerde, Peru topraklarında yaşayan İnkalar'ın da çikolata tükettikleri biliniyor. Ancak, aradaki tek fark İnkalar'da halk kesimine de inen bu lezzet Aztek ve Mayalar'da sadece soylular sınıfına hitap ediyordu. Aztekler'in çikolataya en büyük katkıları bal eklemek olmuştur.

Amerika keşfedilmeden önce kakao taneleri o kadar değerliymiş ki para yerine kullanılırmış. 10 kakao tanesine bir tavşan, 100 kakao tanesine bir köle, 3 kakao tanesine bir hindi yumurtası satın alınabiliyormuş.

17. yüzyıla kadar kakao ağacı yalnızca Amerika'da da ekiliyordu. Karaib Adaları, feci bir kasırga tüm ağaçları yere indirene kadar, hızla gelişen kakao endüstrisinin merkeziydi.

Meksika'da kakaoyu keşfeden İspanyollar, az sonra, Batı Afrika'nın açıklarındaki Fernando Po Adasına kakao tohumunu getirdiler. Bu günkü kakao endüstrisinin merkezi olan Afrika kıtasında 1879 senesine kadar kakaonun ne olduğu bilinmezdi. O tarihte, Teette Quet isminde bir nalbant, beraberinde birkaç tane kakao çekirdeği getirerek, Fernando Po'dan Altın Sahil Gana'yı seyahat etti. Bu adamın ektiği çekirdekten, Gana'nın kakao endüstrisi gelişti. Çağımızda yeryüzündeki kakaonun yarısı Gana'dan ihraç ediliyor. Gerisi Gana'nın komşuları olan diğer Afrika ülkelerinden ve Brezilya'dan çıkıyor. Küçük çapta da Amerika ve Asya'da yetiştiriliyor.
اَلْعِلْمُ يَرْفَع بُيوتًا لاَعِمَادًا لَهَا وَالْجِهلُ يَهْدِم بِيُوتَ اْلعِزَّ وَلْكَرَمِ

Tuğra

Çikolota sadece damak zevkine hitap etmiyor. İngiliz araştırmacılar çikolatının yeni bir faydasını daha ortaya çıkardılar.

Çikolata yemenin, beynin matematik işlemlerini yapabilme kabiliyetini geliştirdiği bildirildi.

İngiliz Psikolojik Toplumu'nun Brighton kentinde düzenlediği konferansta açıklanan bir araştırma sonucuna göre, yüksek miktarda çikolata içeren içecek ve gıdalardan alan gönüllülerin zihin hesaplarını daha kolay yaptıkları tespit edildi. Ayrıca gönüllülerin, bu işlemleri yaptıktan sonra kafa olarak kendilerini daha az yorgun hissettikleri ortaya çıktı.

İngiltere'deki Northumbria Üniversitesi'nde beyin performansı araştırma merkezinin başkanı Profesör David Kennedy'nin yaptığı araştırmaya göre, özellikle öğrencilerin sınava girmeden önce yaptıkları 'yeniden gözden geçirme' işleminde çikolata yemek çok faydalı. Kennedy, çikolata içinde bulunan kimyasal madde flavanol'un beyindeki kan dolaşımını hızlandırdığını kaydetti.

Araştırmaya katılan 30 gönüllüden 800 ve 999 arasında üçer üçer geri saymaları istendi. 500 miligram flavanol içeren çikolata yiyen deneklerin sayıları daha hızlı ve doğru okudukları görüldü. Koyu çikolanın matematiksel işlemlerde sade ve sütlü çikolatalara göre daha fazla etkili olduğu da farkedildi.

İnternet Haber
〰〰〰〰🐠