Gönderen Konu: Çocuğa isim ne zaman konmalıdır?  (Okunma sayısı 42814 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı hizmetci

  • yazar
  • ****
  • İleti: 551
  • Evladim sen dogru ol, egri belasini bulur
Çocuğa isim ne zaman konmalıdır?
« : 17 Haziran 2009, 23:27:42 »

arkadaslar birkac sorum olacak yardimci olursaniz memnun olurum.1) cocuga isim nezaman koyulur gerci 1. 3. ve 7. gün biliyorum

2) hani bebegin 7. günü saclari kesilir ve gramina göre altin tesadduk edilir ya peki günümüze göre kac euro verilir ve saclari kesilmedende verilebilirmi?

3) akika kurbani nezaman kesilmesi gerek? cocuk dogar dogmaz neler yapilmasi gerekli? Allah razi olsun
« Son Düzenleme: 12 Temmuz 2009, 18:33:26 Gönderen: duha »
AllahIM BANA SENIN SEVGINI; SENIN SEVDIKLERININ SEVGISINI VE BENI SANA YAKLASTIRAN HERSEYIN SEVGISINI VER!!!AMIIN.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: cocuga isim koyma
« Yanıtla #1 : 22 Haziran 2009, 17:49:54 »

Mahi

  • Ziyaretçi
Çocuğa Nasıl İsim Koyulur
« Yanıtla #2 : 23 Haziran 2009, 16:57:52 »
Çocuğa, doğunca veya doğumu müteakip yedinci günü adı konur. Birçok Hadis-i Şerifte 7. günü konulacağı anlaşılıyor.Amr b. Şuayb’ın dedesi  (Resulullah, yeni doğan çocuğa yedinci günü isim verilmesini ve akika kesilmesini emretti.) dedi. [Tirmizî]

Yine Hz. Âişe validemizin rivâyetine göre, Peygamber Efendimiz (s.a.s.) , torunları Hasan ile Hüseyin'in doğumlarının yedinci günü akika kurbanlarını kesmiş ve adlarını koymuştur. (Tecrid-i Sarih Tercümesi, XI, 401)

Peygamber efendimiz: "Her çocuk, akika kurbanı karşılığı rehin olmuştur. (Doğumunun) 7. günü ondan bedel olarak kurban kesilir, saçı tıraş edilir ve ismi konulur." buyurmuşlardır. (İbni Mâce c.2, s.1057)

Hz. Ebû Mûsel eş’arî, (Çocuğumu doğduğu gün Resûlullaha götürdüm, adını İbrahim verdi.) dedi.
Buharî’de, “Eğer akika kesilmeyecekse, çocuk doğduğu vakit isim konur ve ağzına tatlı bulaştırılır.” deniyor.

Çocuğa isim koyduktan sonra hayır duâda bulunmalıdır. Peygamber Efendimiz, (Ya Rabbi, bu çocuğu hayırlı ve salihlerden eyle ve onu güzel bir şekilde yetişmesini sağla!) diye duâ etmiştir.

Doğduktan sonra hemen ölen çocuğa da ad konur, yıkanır, cenaze namazı kılınır. Ölü doğan çocuklara isim vermek gerekmez. Ölü olarak dünyaya gelene İmam-ı Azam indinde isim verilmez. İmam-ı Muhammed’e göre verilir Fetavilhindiye  C.5  S.362 )


Çocuğun doğumunun yedinci gününde hem kurban kesilir hem de çocuğun saçları kesilip tartılır, ağırlığınca altın (veya o kıymette para) tasadduk edilir.Saçlarının gramına denk düşecek altın veya gümüşün değeri kaç euro'ya denk geliyorsa ona göre hesap etmeniz gerek kardeşim bu hususta kuyumcularda yardımcı olur.
Kesilmedende olabilir mi? Sünnet olan keserek değerince vermektir.

Akika kurbanı: Akika, çocuk nimetine karşılık, Allahü teâlâya şükretmek için hayvan kesmektir. Akika, çocukları belâlardan, hastalıklardan korur. Yaşlı kimse, kendisi için de kesebilir. Peygamber efendimiz de, kendisi için kesmiştir. Akîka, erkek çocuğu için iki, kız çocuğu için bir koyun kesmektir. (Hadîs-i şerîf-Şir'ât-ül-İslâm) Bu kurban ve tasadduk, çocuğun sıhhatli, kaza ve belalardan uzak olarak büyümesine vesiledir.Hz. Peygamber bu kurbanın kesilmesi sırasında bir örf olarak başa kan sürülmesi âdetini yasaklamış, (Ebu Dâvud, Edahî, 20)

Hicretin sekizinci yılında, oğlu İbrâhim dünyâya gelince, yedinci günü Resûlullah sallAllahü aleyhi ve sellem İbrâhim'in başını traş ettirip, saçının ağırlığı kadar gümüş sadaka verdi ve akîka olarak iki koç kesti. Saçlarını gömdü. (İmâm-ı Kastalânî)

Resulullah (sav), Hz. Hasan (ra) için akika olarak bir koyun kurban etti ve: "Ey Fatıma!" dedi, "Çocuğun başını tıraş ettir ve saçının ağırlığınca gümüş tasadduk et!" Bu emir üzerine saçı tarttık, ağırlığı bir dirhem veya buna yakın bir şeydi. Tirmizi, Edahi 20, (1519)

Cafer İbnu Muhammed babasından o da Hz. Fatıma (ra)'dan rivayet ettiğine göre, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in, Zeyneb'in, Ümmü Külsüm (ra)'ün saçlarını tarttı. Bunların ağırlığınca gümüş tasadduk etti. Muvatta, Akika 2, (2, 501)


Sağ kulağına Ezan sol kulağınada kâmet getirmek yine sünnettir. Zira Hazreti Hasan efendimiz dünyaya geldiğinde Efendimiz sağ kulağına ezan sol kulağınada kamet getirmişlerdir.
Bir hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Yeni doğan çocuğunun sağ kulağına ezan, sol kulağına da ikamet okunursa, "Ümmü sıbyan" denilen hastalıktan korunmuş olur.) [Beyheki]

Azına tatlı birşet sürmekte sünnettir. Esma validemizin medineye hicretinden sonra bir oğlu dünyaya geliyor efendimize getiriyor efendimiz ismini Abdullah koyup Sahabeden bir hurma isteyip mubarek eli ile ezip çocuğun damağını oğuşturmuşlardır. Ve böyle yapılan çocukların tatlı dilli olacağını büyükler ifade ediyor.
« Son Düzenleme: 23 Haziran 2009, 17:05:59 Gönderen: Mahi »

Çevrimdışı hizmetci

  • yazar
  • ****
  • İleti: 551
  • Evladim sen dogru ol, egri belasini bulur
Ynt: cocuga isim koyma
« Yanıtla #3 : 23 Haziran 2009, 22:55:48 »
Allah razi olsun
AllahIM BANA SENIN SEVGINI; SENIN SEVDIKLERININ SEVGISINI VE BENI SANA YAKLASTIRAN HERSEYIN SEVGISINI VER!!!AMIIN.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Bebeğe isim nasıl ve ne zaman koyulur?
« Yanıtla #4 : 15 Haziran 2016, 02:09:47 »
Bebeğe isim nasıl koyulur?

1- Çocuk doğunca ağzına tatlı bir şey (hurma) sürülür.
Doğumu müteakip yedinci (7.) günü;
    2- Akika Kurban/Kurbanları kesilir, (Kız bebek için 1, erkek bebek için 2 akika kurbanı kesilir.)
    3- Saçları kesilip tartılır, ağırlığınca altın veya gümüş (veya o kıymette para) sadaka verilir,
    4- Abdestli bir şekilde bebek, kıbleye doğru olacak şekilde kucağa alınır. Sağ kulağına ezan okunur (Essaletü hayrun Minennevm dahil), sol kulağına da kâmet getirilir,
    5- Annesinin ismiyle birlikte (Yâ Ahmed bin Amine gibi) seslenilir.

    6- Bebeğe hayır duâ edilir. (Hayırlı mübarek olsun, Alem-i İslama hizmette hadim eylesin...)

Ebü'l Faruk Hazretleri bebeklere "Akıllı doğsun, aklı çok, rızkı bol, ömrü uzun ve hayırlı olsun" diye duâ buyururlarmış. "Allah analı-babalı büyütsün" diyenlere "Peygamber Efendimiz analı-babalı mı büyüdü?" buyur; bunu edebsizlik olarak addederlermiş. Ehemmiyetine binaen hatırlatırız.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Bebek için doğumunun yedinci (7.) günü Akika Kurbanını Kesmelidir...

Doğumunun yedinci (7.) günü, çocuğun adını koymak ve kurban kesmek, Resullüllah Efendimizin edeblerindendir. Peygamber Efendimiz buna NESİKE adı vermişlerdir. Erkek çocuklar için iki (2), kız çocukları için bir (1) kurban kesilir. Erkekler için de bir kurban kesileceğine dair rivayetler vardır. Eti, kurban eti gibi, hem yenilir hem de fakirlere tasadduk edilir. Allame İmam Abdü'l-Vehhab Şa'rani, Resullüllah Efendimize Peygamberlik vazifesi geldikten sonra kendisi için akika kurbanı kestiğini ve boğazlarken, "Bismillah, vAllahü ekber" dedikten sonra "Bu benim akika kurbanımdır" buyurduğunu rivayet etmektedir.

Resulüllah Efendimizin oğlu İbrahim, dünyaya geldiği zaman, Ebu Raf'i (r.a.)'in zevcesi Selma ebeliğini yapmıştı. Bu sebeple Ebu Raf'i, Peygamber Efendimize oğlunun doğumunu müjdelediğinde çok sevindiler. Müjdesine karşı bir köle vererek taltif ettiler. Doğumunun yedinci (7.) günü, çocuğun saçını tıraş ettirerek gümüş ile tarttırıp gümüşü tasadduk etti ve saçlarını gömdürdü.

Fahr-i Kainat Efendimiz torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in doğumlarında (2) ikişer -diğer bir rivayete göre birer- kurban kesmişlerdir.

Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmaktadır:

"Çocuk, akika karşılığında rehin alınmıştır. Onun için (kurban keserek) kan akıtınız ve ondan eza (verecek saçları) gideriniz.”

Peygamber Efendimiz, torunu Hz. Hüseyin doğduğu zaman kızı Hz. Fatıma'ya hitaben şöyle buyurmuşlardır: "Hüseyin'in saçını (gümüş ile) tart ve onun ağırlığında gümüş tasadduk et (kesilecek) akika kurbanının bir ayağını (budunu) ebeye ver.”(20)

Aişe validemiz (r.a.) Allah Resulünün erkek çocuk hakkında iki koyunu, kız çocuğu hakkında da bir koyunu "akika" olarak kesmeyi, emir buyurduğunu rivayet etmektedir. Ve yine rivayet ediliyor ki. Allah'ın Resulü (s.a.v.) Hazret-i Hasan'ın akikası olarak bir koyun kesmiştir. Resulüllah'ın böyle yapması bir koyun ile iktifa etmenin de ruhsatlı olduğuna delalet eder.

Hadis-i şerifte Buyuruluyor ki:

"Akikayı doğan çocuğun ismi üzerine (niyet ederek) kesin. ‘Bismillah. Allahım falan çocuğun akikası senin içindir ve senin rızana yöneliktir’, deyin."

Akika, hayat belirtisi görülen çocuğu Allah’a yaklaştırmaya vesile olan bir kurbandır. Çocuğu bela ve afetlerden korur; İsmail (a.s.) için gönderilen koç gibi. İslam dininin bir vecibesini yerine getirmenin bir sevincidir. Mü’min bir kimsenin hayata başladığının sevincinin ifadesidir.

Çocuğun kesilen saçının karşılığı altın veya gümüş tartıp sadaka olarak vermek sünnet-i seniyyedendir. Bu hususta bir haber varid olmuştur ki, Allah'ın Resülü (s.a.v.) Hazret-i Hüseyin'in doğumunun yedinci gününde Hazret-i Fatıma'ya emretti: "Onun saçını kes ve karşılığında gümüş tart, sadaka ver."

Aişe validemiz (r.a.) buyuruyor:  "Akika olarak kesilen hayvanın kemikleri kırılmamalıdır."

20) İslamda Kadın ve Aile, Mehmed Emre

[Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri]



Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Çocuğa isim ne zaman konmalıdır?
« Yanıtla #6 : 15 Haziran 2016, 02:14:18 »
Yeni doğan bebeğe nasıl isim konulur, sonrasında nasıl dua temenni  edilmelidir, ya da edilmemelidir? Kısa ama önemli bu hususu hatırlamakta fayda var.

Öncelikle bebeğin isminin islama uygun olup olmaması çok mühimdir. Dünyadaki karakterinin, dolayısıyla ahiretinin ismiyle şekilleneceği unutulmamalıdır. Ağır isimler konulduğu takdirde çocuk isminin durumuna göre, hastalıktan hiç kurtulamayan, hırçın, savaşçı, çok uysal vb. olabilmektedir.

Abdestli bir şekilde bebek, kıbleye doğru olacak şekilde kucağa alınır. Sağ kulağına doğru ezan(Essaletü hayrun Minennevm dahil), sol kulağına doğru kamet getirilir.

Daha Sonra İsmiyle hitap edilerek kısaca dua yapılır.

يا محمد صاليح

كُنْ مُعَمَّراً فادنيا باسعادة واسَّلامة

كُنْ مُعَمَّراً فادنيا باسعادة واسَّلامة

كُنْ مُعَمَّراً فادنيا باسعادة وآلإيمآنِ والاسلامِ والاخلاصِ ومسعوداً فى الاخرة



Daha sonra; Hayırlı Mübarek olsun, Alem-i İslama hizmette hadim eylesin vb. temennilerde bulunulur.

Büyükler akıllı olsun, aklıyla büyüsün, rızkı bol olsun diye dua ederlermiş. Peygamberimiz s.a.v. anne ve babasız büyüdüğü için, ona hürmeten, analı babalı büyüsün ifadesinden kaçınırlarmış. Bunlar incemeselelerdir. Dikkat etmek gerekir.

Kemal Ekrem Soylu / Mayıs 2016

incemeseleler.com | http://www.incemeseleler.com/guncel-meseleler/1812-bebe%C4%9Fe-isim-nas%C4%B1l-konulur.html

Çevrimdışı leyya

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 116
  • şukran lillah
Ynt: Çocuğa isim ne zaman konmalıdır?
« Yanıtla #7 : 27 Haziran 2016, 05:04:00 »
Cocugun sacindan bir tutammi kesilir yoksa tamami mi kesilir?
Başaramassan bir daha dene, bir daha dene..Bir daha..Bir daha..Bir daha dene...
Unutma ''pes etmek intihar etmek'' gibidir...

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Çocuğa isim ne zaman konmalıdır?
« Yanıtla #8 : 27 Haziran 2016, 11:46:55 »
Cocugun sacindan bir tutammi kesilir yoksa tamami mi kesilir?

Tamamı kesilir...


Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Çocuklarımıza Güzel İsimler Yakışır
« Yanıtla #9 : 24 Temmuz 2016, 03:41:24 »
Çocuklarımıza Güzel İsimler Yakışır



Bazı insanlar isimlerini çok sever, bazıları ise ‘ismim söyle olsaydı daha havalı olurdu’ derler.
Halbuki isimlerde önemli olan, manasının güzel olması, peygamberlerin veya evliyaullahın kullandığı bir isim olmasıdır.
[ Cemile Özdemir ]


Kişiler isimleri ile bilinir, onunla çağırılıp onunla ağırlanırlar. Zamanımızda ebeveynler, farklı olmak için çocuklarına daha önce duyulmamış ve güzel bir manası da olmayan isimler veriyorlar. Bu, onların kişiliklerine sirayet eden aidiyet problemi yaşamalarına sebep olmaktadır. Dinimizde yer alan güzel isimler, herkeste var denilerek hiçe sayılmış durumdadır. Hâlbuki isim deyip geçmemeli, kişiye ömür boyu tesir ettiği unutulmamalıdır.

İsim hayata tesir eder mi?

İsme ait hususiyetlerin kişinin hayatına tesir ettiği, karakterine işlemiş olduğu araştırmalar ve tecrübeler neticesinde tesbit edilmiş ve kabul görmüştür.

Sürekli hasta olan bebeklere ‘ismi ağır gelmiş’ denilerek değiştirilmesi, sadece bir hikâyeden ibaret değildir. Erkek çocuğu ölen, bir sonraki çocuğuna ‘Satı, Satılmış’ gibi isimler verir; çocuğu yaşamayanlar ‘Yaşar, Durdu’ gibi isimlerle çocuğun yaşayacağını ümit eder. Art arda kız çocuğu dünyaya gelen ise erkek çocuk sahibi olabilmek için ‘Döne, Döndü, Saadet, Kudret, Fikret’ diye müsemma kıldıkları kızlarıyla, ismin cinsiyete dahi tesir edeceği kanaatindedirler.


İsim koyarken nelere dikkat etmeliyiz?

Her hususta bize doğruyu gösteren Peygamberimiz Efendimiz “Sizler kıyamet gününde isimleriniz ve ecdadınızın isimleriyle çağrılacaksınız. O halde isimlerinizi güzelleştirin (Yani çocuklarınıza güzel isimler verin.).” buyurmuşlardır.

İsimlerin, kişiliğe tesir ettiği göz önüne alınarak belirlenmesi gereklidir. Hatta insanların işlerine dahi etki etmektedir.

Bir Müslüman’ın, manası uygun olmayan ismi varsa, o ismi değiştirmek onun için müstehaptır. Nitekim Resûlüllah (s.a.v.), El-As’ın ismini Abdullah ile değiştirmişti. Ümmü Seleme validemizin kızı Zeynep’in ismi ‘Berre’ idi. Resûlüllah (s.a.v.) ‘O kendi nefsini temizler.’ buyurarak ismini ‘Zeynep’ olarak değiştirmişti.

Hazreti Ali oğlu Hazreti Hasan’a ‘Harb’ ismini koymuştu. Ancak, Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem ‘‘Harb silah ve ölümü hatırlatan bir isimdir. Ona Hasan ismini koyalım.’ buyurmuşlardı.

Peygamberimiz (s.a.v.) Hazreti Ömer’in kızı Asiye’nin ismini değiştirmiş, Cemile adını vermişti. Çünkü ‘Asiye (ayın harfi ile olursa), isyan eden, baş kaldıran; Cemile ise güzel manasındadır.

İsimlerin, kişiliğe tesir ettiği göz önüne alınarak belirlenmesi gereklidir. Hatta insanların işlerine dahi etki etmektedir.

Yahya Bin Said (r.a) şöyle anlatıyor:

“Peygamber Efendimiz (s.a.v) bol sütlü bir deve hakkında; ‘Bunu kim sağacak?’ diye sordu. Bir adam ayağa kalkmıştı ki Peygamber Efendimiz ‘İsmin ne?’ diye sordu. Adam ‘Mürre (acı)’ deyince, ona ‘Otur’ buyurdu. Tekrar ‘Bunu kim sağacak?’ buyurdu. Bir başkası ayağa kalktı; ‘Ben sağacağım’ diyecekti ki Peygamber Efendimiz ona da ‘İsmin nedir?’ diye sordu. Adam ‘Harb (savaş)’ diye cevap verdi. Ona da ‘Otur’ dedi. Resûlullah Efendimiz ‘Bu deveyi kim bize sağıverecek?’ diye sormaya devam etti. Bir adam daha kalktı. Ona da ismini sordu. ‘Yaiş (yaşıyor)’ cevabını alınca ona ‘Sen yaşıyorsun’ diyerek onun sağmasına müsaade ettiler.

Peygamber Efendimiz isimlerin manalarına göre muamele etmekle lafzın değil mananın ehemmiyetine dikkat çekmiştir. Zamanımızda manalarına dikkat etmeden sırf kulağa hoş geliyor diye isim konulmaktadır ki bu hatadır. Şiddet manası olan isimler vermekten kaçınmak gerekir. Doğa, Bora, Rüzgar, Fırtına, Su, Yağmur, Nehir, Kaya, Ateş gibi isimler de uygun olmayacaktır. Kuran-ı Kerim’de geçtiği halde güzel bir manası olmayan veya manasız kelimeler de isim olarak konulmamalıdır.

Öyle ise hangi ismi koyacağız yavrularımıza diye düşünülebilir. Hadisi Şerifler bize beyan buyurmaktadır: “Yavrularınıza peygamberlerin isimlerini isim olarak koyunuz.” (Et-Tac 5/247) “Üç oğlu olup da birine adımı vermeyen cahillik etmiş olur.” (Taberani)

Abdüssamed, Abdurrahim gibi isimleri de başındaki ‘Abd’ kelimesiyle beraber kullanmak lazımdır. Samed, Rahim gibi isimler Cenâb-ı Hakk’ın isimlerinden olduğu için sadece Samed veya sadece Rahim koymak ve kullanmak doğru olmaz.

Bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmuştur: “Allâhü Teâlâ’ya en sevimli olan isimler, Abdullah ve Abdurrahmân’dır.” (Müslim, İbni-Mace: 2/1229)


İsim değiştirmek

Resûlüllah Efendimiz, en büyük dostu Hz. Ebu Bekir (r.a)’ın cahiliye dönemindeki ismini değiştirip ‘Abdullah’ koymuşlardır. Bu, bize kaç yaşına gelirse gelsin kişinin isminin değiştirilebileceğini gösterir. Bilhassa İslamiyet’i seçen kişiler o anda isimlerini de değiştirirlerdi. Öyle ise ismi ‘Hasan’ olup da Almanya’da yaşayan gençlik, kendini arkadaşlarına ‘Hans’ diye tanıtması küçümsenecek bir şey değildir. Kişi, safını belli etmiş, güzel isimleri varken gayrımüslimlere özenmemelidir.


İsimleri kısaltmamak gerekir

İsimleri olduğu gibi telaffuz ederek ilk sahibine saygısızlık etmekten de kaçınmak gerekir: Fatoş demek yerine Fatma, Fatıma; Memo yerine Mehmet; İbo yerine İbrahim denilmelidir.

İsim koyanların hayırla yâd edilmeleri için onların da mahcup olmayacakları, manası ve lafzı kültürümüze uygun olan isimleri tercih etmelerini tavsiye ediyoruz. Zira; dini, soyu, özü güzel olan evlatlarımıza güzel isimler yakışır.

“Çocuğuna güzel isim vermesi ve güzel bir edeb ve ahlak ile onu yetiştirmesi çocuğun babası üzerindeki haklarındandır.” (Hadîs-i Şerîf, Feyzu’l-Kadîr)

YAZAR: CEMİLE ÖZDEMİR | TARİH: HAZİRAN 2016  AİLE | İNSAN VE HAYAT DERGİSİ | http://insanvehayat.com/cocuklarimiza-guzel-isimler-yakisir/

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."