Gönderen Konu: Çocukların Hayat Egzersizi: Oyun  (Okunma sayısı 3467 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Çocukların Hayat Egzersizi: Oyun
« : 13 Aralık 2013, 10:54:08 »

Çocukların Hayat Egzersizi: Oyun

Bazen bahçede oyun oynayan cocukları izliyorum. Yorulmak bilmeden, büyük bir hevesle ve organize olarak oyun oynuyorlar. Keşke oyun oynadıkları zamandaki motivasyonu ders çalışırken ve eğitimlerini devam ettirirken sağlayabilsek, ne güzel olurdu.

Arkadaş sohbetlerinde mevzu çocukların eğitimine geliyor. Nasıl bir çocuk yetiştirmek istediğimizi ‘tartışıyoruz. Neticede istekler ortak; çalışkan, milli manevi değerlere saygılı, etrafına faydalı, sadece dünyasını değil ahiretini de düşünen, gayretli, girişken biri. Bunun nasıl olacağı, çocukları eğitirken nasıl motive edilmesi gerektiğinde hepimiz susuyoruz maalesef.

Bir çocuğun bedeni ve ruhi yönden gelişimi ve eğitimi için oyun; beslenme ve uyku kadar önemli bir ihtiyaçtır. Düşünelim; sizi oyun arkadaşı gibi can kulağıyla dinleyen, oyunda başarılı olabilmek için beni terbiye edip eğitse diye etrafınızda dolaşan ve bir dediğinizi iki etmeyen, sizi model alan, verdiğiniz bilgilerle yetinmeyip “daha yok mu” diye gözlerinizin içine bakan bir çocuğun öğretmeni olmak ne harika olurdu. Bu ancak oyundaki motivasyonu hayata uyarlamakla olacaktı.

Oyun en etkili öğrenme aracı

Oyun, fiziki ve zihnî yeteneklerle sosyal uyumu ve duygusal olgunluğu geliştirmek maksadıyla yapılan ve zevk alınan faaliyetlerdir. Oyunun, oynayanların hepsini etki altında bırakan bir öğrenme süreci olduğunu söylemek de yanlış olmayacaktır. Oyunu, çocukların yeteneklerini fark ettiği, potansiyelini kullandığı, haz ve mutluluk kaynağı olan bütün gelişim alanlarını uyaran, yetenekleri kadar diğer duyu organlarını (dokunma, görme, koklama, işitme ve bazen de tat alma) ve duygularını harekete geçiren etkinliklerin tamamı diye de tanımlayabiliriz.

Ayrıca oyun, beslenme ve uyku kadar önemli bir ihtiyaçtır. Okul öncesi çocuklarının öğrenme yaşantısı genelde oyun tecrübelerine dayanır. Çocuklar oyun vasıtasıyla kolay ve kalıcı öğrenirler. Çünkü çocuklar oyun süresinde faaliyet içerisindedirler. Beş duyuları da aktiftir. Bedenleri kadar zihinlerini ve kelimeleri kullanırlar. Çünkü oyun hayat ile alakalı tecrübelerin kazanıldığı, rollerinin üstlenilerek dünyanın ve çevrenin algılandığı bir keşif sürecidir. Bu açıdan oyun bir öğrenme aracıdır ve her çocuğun kullandığı ayrı öğrenme dili vardır. Bu sebeplerden dolayı çocuk oyun oynamayı sever, bıkmadan usanmadan oynar.

Oyun hayata hazırlıktır

Çocuklar kendilerini oyunla daha rahat ifade edebildikleri için oyun, çocuğun lisanıdır. Oyunun çocuğa faydalarını okuyunca çocuklarımızla alakalı şikâyetlerimize oyunun ilaç olacağını fark edecek, çocuklarımızı televizyonun ve internetin başından hemen kaldıracaksınız. Çünkü oyunun çocuk için ciddi bir anlamı vardır. Beş duyusunu aktif olarak kullanmaktadır. Oyun çocukta üretkenliği arttırır. Çocuğun kendini tanımasını ve yeteneklerini keşfetmesini sağlar. Öğrenmede motivasyonu yüksek tutar. Ferdi ve ictimai ilişkileri güçlendirir. Beceri kazandırır ve yetenekleri geliştirir. Çocuğun kendine olan güvenini arttırır. Problem çözme becerisini geliştirir. Duygu ve düşünceleri ifade etme egzersizidir. Dikkati uzun süre uyanık tutma yeteneği kazandırır. Eğitimci, anne-baba ve çocuk arasında işbirliği başlatır. Bu kısım çocukların oyun oynamalarını teşvik için önemli. Ama çocukların oyunlarına dahil olmak da önemli.

Anne babalar olarak çocuklarımızın oyunlarının içerisinde ne kadar varız?

Anne babalar çocuk terbiyesinde oyunu ve dramatizasyonu, müşahhaslaştırmayı (somutlaştırma) ne kadar kullanıyorlar? Çocuklar çoğunlukla görerek ve dokunarak öğrenirken biz neden sadece işitmeye yönelik nasihatleri ve sözleri kullanırız?

Muhatabımızı etkilemekte, onlarla iletişim kurabilmekte ve iletişim kanallarını açık tutmakta temel iki usul vardır. Ya anlattıklarınızın her zamanki gibi olmaması için çerçeveyi değiştirirsiniz ya da önce onların çerçevesine girer, sonra istediğiniz noktaya getirirsiniz. Zaten Peygamber Efendimiz (s.a.v); “Çocuğu olan onunla çocuklaşsın.” (Camiüssağir [6:209, Hadîs No: 8975]” buyurarak dilimizde tüy bitmemesi, söylediklerimizin bir kulaktan girip diğerinden çıkmaması için bize ipuçları veriyor. Çünkü oyun sırasında iletişim engellerinin kalktığı, çocuğun alıcılarının açık olduğu çok harika bir eğitim fırsatıdır. Onun oyunlarına katılan anne babalar için onların çerçevesine girerek çocukları daha iyi anlamalarına oyun en tesirli yardımcıdır. Çocukların oyunlarına müsafir olarak, arkadaş olarak, onların seviyelerine inmek hem onlarla iletişim kurmanıza imkân sağlar, hem de mevcut problemleri çözmenize fırsat verir.

Oyun, çocukla geçirilen kaliteli zamandır.

Yapılan araştırmalarda anne ile çocuğun birlikte oynamasının ilişkilerinde gelişme sağladığı ve bu sayede çocukların problemlerinde azalma olduğu gözlemlenmiştir. Oyundaki etkileşimin,
anne çocuk iletişiminin kalitesini arttırdığı, çocukların duygusal, sosyal, bilişsel becerilerini geliştirdiği saptanmıştır. (Driscoll, 2007) Çocukların oyunlarına dâhil olmak onlarla zevkli vakit geçirmek demektir. Ebeveynlik bir tarafa, oyunlarına dahil olarak, ara sıra arkadaş rolüne de girmek icap ediyor. Çünkü çocuklar sığınılacak liman arıyorlar. Oyunda kendilerini rahat hissediyor, iletişime ve etkilenmeye açık oluyorlar. Bu zamanlar çocuk için anne babayla geçirilen zevkli ve anlamlı bir zaman olduğu gibi anne baba için de iyi bir terbiye fırsatı oluyor.

Okulöncesi çağda evcilik oyunlarına dâhil olmak işe yaradığı gibi okul dönemi çocuklarınızla da oynanacak oyunlar vardır. isim şehir oyunları, sözlükten kelime bulma, kelimelerin bitiş harfleriyle yeni kelimeler bulma gibi oyunları bitirdiyseniz, oyunla zekayı birleştiren pratik, stratejik ve diğer akıl oyunlarına başvurabilirsiniz.


Arzu AKÇA | 11 Aralık 2013 | http://insanvehayat.com/cocuklarin-hayat-egzersizi-oyun/