DÎNDE DELÎL OLARAK SÜNNET
Dînî hükümlerin çıkarıldığı ve dayandıkları kaynaklar dörttür:
1- Kitap: Kurân-ı Kerîm,
2- Sünnet,
3- İcmâ-ı ümmet,
4- Kıyâs-ı fukahâ,
Edille-i Şeriyyeden olan sünnet: Peygamber (s.a.v.) Efendimizin sözleri, fiilleri ve takrirleri yâni tasvip mâhiyetindeki sükûtlarıdır. Nitekim Allâhü Teâlâ meâlen: Beyyineler ve kitaplarla; sana da bu zikri indirdik ki kendilerine indirileni insanlara anlatasın ve gerek ki tefekkür ederler. (Nahil Sûresi, âyet: 44) buyurmuştur.
a) Kavlî sünnet: Buna daha çok hadîs-i şerîf denir. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) dinî hükümlere ait olan bütün sözleri birer vahy-i ilâhî neticesidir. Çünkü Kurân-ı Kerîmde O (Rasûlüllâh) hevâsından konuşmaz. (Her ne konuşmuş ise) O kendisine vahyolunan bir vahiydir. (Necm Sûresi, âyet: 3/4) buyrulmuştur.
b) Fiilî sünnet: Rasûlüllâhın (s.a.v.) mübârek sözleri birer sünnet olduğu gibi zât-ı nebevîlerine mahsûs hasâis-i nebevîyyeden olmayan, kasıd ve ihtiyâra müsteni bulunan fiilleri de birer sünnettir.
c) Takrîrî sünnet: Dinen yasak olduğu evvelce malûm olmayan bir fiilin Rasûlüllâh Efendimizin (s.a.v.) huzurunda müslümanlardan sâdır olması hâlinde sükût etmeleri de o şeyin câiz olduğuna işâret olacağından o da bir sünnettir. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) sükûtu kâfirin kiliseye gitmesi gibi dinen yasaklanmış bir fiile âit ise takrîrî sünnet değildir
ayyy kusura bakmayın yanlış bölüme açtım sünnetleri veya fıkıh bölümüne açacaktım yanlış oldu yönetim değiştirirse sevinirim..