Gönderen Konu: Diyet 'out' Sağlıklı Beslenme 'in'  (Okunma sayısı 4676 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Diyet 'out' Sağlıklı Beslenme 'in'
« : 16 Aralık 2008, 20:25:53 »


10 Kestane Kaç Dilim Ekmeğe Eşit?
 
Yıllardır kilo verme takıntısı yüzünden yağlı yiyecekleri ve karbonhidratlı besinleri tüketmiyorsunuz. Dünyada ise trend aç kalarak zayıflatan sıkı diyetler yerine sağlıklı besin tüketerek zayıflamak..

Amerika'da Şubat 2008'de yapılan bir araştırmaya göre, kadınların yüzde 26'sının ve erkeklerin yüzde 16'sının zayıflama diyeti uyguladığı belirlendi. Bu veriler 1990'larda erkeklerde yüzde 29, kadınlar da yüzde 39'du.

Aynı dönemde yapılan diğer bir araştırmada, yaklaşık 800 yetişkinin yüzde 79'u sadece mutlu olmak için yediklerini ve yüzde 73'ü de favori yiyeceklerinden vazgeçemedikleri için diyet yapmayı bıraktıklarını söyledi.

Amerika Diyet Kurumu Sağlıklı Beslenme Uzmanı Jeannie Gazzaniga Moloo, sağlıklı tüm yiyecekleri tüketip, egzersiz yaparak sağlıklı kalınabileceğini belirtti.

Sağlıklı beslenme, diyet..

Bazı uzmanlara göre insanların geçmişteki yanlış beslenme alışkanlıklarını değiştirmek için diyet yapmaya devam ediyor. Kişilerin çevresindekiler kiloluysa şişmanlamamaları imkansız. Bu nedenle uzun uzadıya yapılan diyet planlarından daha önemlisi sağlıklı beslenme ve yaşama planı oluşturmak.

Çok değil ama iyi yiyecekler tüketin

Organik ya da yörenizde yetişen yiyecekleri yiyin. Her meyve ya da sebzeyi mevsiminde tüketin. Kendinizi kötü hissettiğiniz zamanlarda sağlıklı besinler yiyin için. Yapılan araştırmalara göre obez kadınların yüze 20'inden fazlası sebze ve meyve yiyerek, yağlı yiyeceklerden uzak durarak zayıflayabildi. Sağlıklı beslenmek için daha çok bitkisel ve kepekli, doğal olarak düşük yağlı, tuzlu ve şekerli besinleri tüketin.

Yavaş çiğneyin

Kilo vermek için sadece ne yediğiniz değil, nasıl yediğiniz de önemli.. Sağlıklı beslenmek için dikkat etmeniz gereken diğer konu ağırlıklı olarak ev yemekleri yiyin. Yemeklerin ne kadar, ne içerdiğini bilirseniz kilonuzu daha rahat kontrol edersiniz.

Aynı zamanda, acele yemek yemeyin. Yemek yerken keyif alırsanız daha az yersiniz. Masa da sohbet etmeyi seviyorsanız beyninize doyduğunuz sinyalleri gönderin. Daha az yerseniz daha mutlu olacağınızı hatırlayın.

village
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Diyet 'out' Sağlıklı Beslenme 'in'
« Yanıtla #1 : 16 Mart 2010, 01:11:28 »
Yeterli ve dengeli beslenme, vücudun büyümesi, yenilenmesi ve çalışması için gerekli olan besin öğelerinin her birinin yeterli miktarlarda alımasıdır.

Hangi besinleri, ne kadar tüketmeliyiz?

1.grup: 

Süt ve süt ürünleri (süt, yoğurt, ayran, peynir)

Bu grup besinlerin içindeki kalsiyum kemiklerin oluşumunu, kanın pıhtılaşmasını, anne karnındaki bebeğin kemiklerinin oluşumu ve çalışması için gereklidir.
Kemiklerde kalsiyum birikimi 30 yaşına kadar devam eder.

30 yaşından sonra ise yavaş yavaş kemikteki kalsiyum azalır. Menopozla azalma hızlanır. Çocukluk ve gençlikte kemikteki kalsiyum birikimi en üst düzeyde olursa, yaşlılıkta kemik erimesi daha az olur.

•Her gün 3 su bardağı kadar süt ya da yoğurt ve 1 kibrit kutusu büyüklüğünde peynir tüketilmelidir.

2.grup:

 Et ve ürünleri (et, tavuk, balık), kuru baklagiller (nohut, kuru fasulye vb.), yumurta

Bu grup besinlerdeki protein, vücudun canlılığını ve vücudun dışarıdan gelen mikroplara karşı savunmasını sağlar.

•Et, tavuk, balık grubundan birini her gün 3 köfte parçası büyüklüğünde,
•Kurubaklagiller gününde 1 porsiyon (1 tabak ve tabakta 4-5 yemek kaşığı olacak),
•Yumurta günde 1 adet tüketilmelidir.

3.grup:

Sebze ve meyveler

Bu grup besinlerde bulunan vitaminler, kanser ve kalp-damar hastalıklarına karşı koruyucudurlar. Vücudun hastalıklara karşı savunma sistemi oluşumu için gereklidir.

•Günde 7-9 porsiyon tüketilmelidir. Örneğin; 1 elma 1 porsiyon, 1 su bardağı üzüm tanesi 1 porsiyondur. 1 tabak sebze yemeği (4-5 yemek kaşığı) 1 porsiyondur.

Sigara içen kişilerin günlük vitamin C gereksinimi 5-10 kat artmaktadır.

4.grup:

Tahıllar (ekmek, pirinç, makarna vb.)

Bu grup besinlerin içerdiği karbonhidratlar vücuda enerji sağlarlar. Ağır beden hareketleri için en elverişli enerji kaynağıdırlar. Kalın bağırsakların çalışmasını artırarak, zararlı atık maddelerin bağırsaklarda uzun süre kalmasını önler.

•Günde 6-11 porsiyon tüketilmelidir.

Örneğin;

1 tabak (4-5 yemek kaşığı) 1 porsiyondur.
1 dilim ekmek 1 porsiyondur.

Vücudumuzun ayrıca şeker ve tatlı tüketimine ihtiyacı yoktur.

SU

Normal koşullarda vücuttan 2,5 litre civarında sıvı atılır. Bu sıvı kaybı su, besinler ve içecekler ile karşılanır. Günde 2-2,5 litre su tüketilmesi gereklidir. Su kaybı temin edilmese ölümle sonuçlanabilir. İnsan besin almadan vücudundaki depoları kullanarak günlerce, fakat susuz birkaç gün yaşayabilir.

Kaynak: Kadın ve Aile Sağlığı Merkezi
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Hızlı verilen kiloyla kas da gidiyor
« Yanıtla #2 : 24 Mart 2010, 14:01:52 »

Hızla kilo verenlerde kayıpların yüzde 50'si yağlardan, yüzde 50'si kaslardan oluyor maktadır. Bu da kişinin metabolizmasının yavaşlamasına neden oluyor.

Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Mehmet Akman, mevsimsel olarak zayıflamanın mevsim sonunda hızla kilo almaya neden olabileceğini ifade ederek, "Fakat hızlı verilen kilolar birçok sağlık sorununu beraberinde getirmektedir. Hızlı kilo verdiren diyetler yapıldığında böbrek, karaciğer gibi organlar bu durumdan etkilenir ve bu organlara ekstra yük biner'' diye konuştu.

Akman, ayrıca hızlı kilo verildiğinde yağsız vücut kitlesi kaybının daha fazla olduğunu, bu durumda da kişinin yağ yerine kas kaybettiğini belirterek, insanların harcadığı kaloriden fazla enerji almaları durumunda kilo alabileceğini kaydetti.

Vücutta artan kitlenin genellikle yüzde 75 yağ kitlesi, yüzde 25 yağsız kitle olduğunu söyleyen Akman, şöyle konuştu:

''Zayıflarken de bu oran korunmalıdır yani kişi daha çok yağ kaybetmelidir. Ancak hızla kilo veren bireylerde genellikle kayıpların yüzde 50'si yağlardan, yüzde 50'si kaslardan olmaktadır. Bu da kişinin metabolizmasının yavaşlamasına neden olur. Vücut az enerjiyle metabolizmayı yürütme çabası içine girerek otomatik olarak kendini koruma yolunu seçer ve böylelikle kilo verme süreci durabilir.''

Zayıflamak için diyet yapmanın tek başına yeterli olmadığını ifade eden Akman, diyete başlayan kişinin uygun egzersiz programıyla bu süreci sağlıklı sürdürmesinin önemli olduğunu belirtti.

Akman, hızlı kilo vermenin tercih edilmemesi gerektiğine dikkati çekerek, kendi kendine ev ortamında haftada en fazla bir kilogram ağırlık kaybının ideal olabileceğini bildirdi.

Bu değerin üzerindeki ağırlık kaybının sağlıklı olmadığını ifade eden Akman, şunları kaydetti:

''Obezite epidemiyolojisiyle mücadelede diyete geçmeden önce çevresel faktörleri düzeltmek önemlidir. Öncelikle yiyeceklerin porsiyonlarını küçültmek konusunda eğitim şarttır. Böylece 'pasif aşırı yeme' engellenmelidir.

Ayrıca restoran endüstrisi yüksek enerji içerikli yiyeceklerde porsiyonları küçültme açısından yüreklendirilmelidir. İkinci adım ise düşük yağ ve düşük enerji dansiteli (yoğunluklu) besin (sebze, meyve ve tahıl gibi) kullanımının artırılmasıdır. Bu tip besinler restoran, lokanta ve benzeri toplu beslenme yapılan yerlerde daha kolay kullanılır hale gelmelidir.''

Obez ve kilolu hastalar için düşük kalorili diyet uygulandığını belirten Akman, diyetteki kalori miktarını azaltmanın pratik yolunun yağ miktarını azaltmak olduğunu ifade etti.

İnternethaber
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Diyet ürünler size ne kadar dost?
« Yanıtla #3 : 30 Mart 2010, 12:15:31 »

Diyet ürünler günümüzde hayatımızın ayrılmaz parçalarından biridir. Peki kilo vermek isteyenler için uygun mudur? İşte yanıtı;

Şişmanlığın günümüzde çok sık görülmesinin nedenlerinden biri de yeme alışkanlıklarımızın değişmesidir. En yüksek enerji içeren yiyeceklerden biri olan yağ, yiyeceklerin lezzetini artırmak için bol miktarda kullanılmaya başlandı.

Pizzaların, hamburgerlerin, poğaçaların içine, salataların üzerine bol bol dökülerek yenilen yağlar ve soslar kendi yağ hücrelerimizde birikerek bizleri şişmanlattı. Yine şeker kamışından veya şeker pancarından elde edilen şekerin de, günlük hayatımız da çok kolay ulaşılabilir olması ve şeker içeren yiyeceklerin daha çok tercih edilmesi, şişmanlığın daha da çok yaygınlaşmasına ve halk sağlığını etkileyen ciddi bir sorun olmasına neden oldu.

Herhangi mucize bir yiyecek veya içecek yiyerek ya da içerek zayıflama fikri, uzun yıllardan beri insanlığın en önemli rüyalarından biri oldu. Henüz şimdiye kadar böyle mucizevi bir ürün keşfedilemedi ama bilim adamları uzun yıllar süren uğraşları sonucu bir çok yiyeceğin daha az enerji içeren formlarını geliştirdi. Bu enerjisi azaltılan hazır yiyeceklere hafif anlamına gelen ‘light’ adı konuldu.

Market raflarında yerleri gittikçe daha da genişleme başladı. Önceleri sadece diyet bisküviler bulabilirken, günümüzde dondurmalardan mayonezlere, mayonezlerden peynirlere, peynirlerden çikolatalara kadar geniş bir yelpazede her çeşit ürünün daha az enerji içeren formlarını bulabilir olduk. Kilo problemi olan çoğumuz bu yiyecekleri tercih ettiğimizde hiç kilo almayacağımızı ve hatta bu yiyeceklere bağlı olarak zayıflayabileceğimizi düşünürüz. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, diyet ürünler insanı zayıflatmaz.

Bunlar aynı yiyeceğin enerjisinin % 30 ile 50 oranında düşürülmüş formatıdır. Yani bir yiyeceğin light olması bu yiyeceği sonsuz sınırsız tüketebileceğimiz anlamına gelmez. Bu ürünler genelde yağı ve şekeri azaltılmış ürünlerdir, sıfır kalorili değildir.

Örneğin normal bisküvinin 2 tanesi diyet bisküvinin 4 tanesi ne denk gelir bu da ortalama 1 ince dilim ekmeğin karşılığıdır. Acıktığımızda doymak için 4 paket diyet bisküvi yediğimizde aslında 8 dilim ekmek yemiş oluruz. Light çikolatalar, reçeller de aynı şekilde kalorisi dikkate alınarak yenmeli abartıya kaçılmamalıdır. Kişinin sağlıklı beslenmesine hizmet edecek ürünün doğru miktarda kontrollü seçimi önemlidir.

Diyabetik, diyatetik

En çok karışan kavramlardan biride diyabetik ve diyetetiktir. Diyabetik ibaresi bulunan ürünler de şeker yerine tatlandırıcı kullanılmıştır. Bu ürünlerin yağ içeriği yüksek olabilmektedir. Dolayısı ile bu ürünler tercih edildiğinde kan şekeri çok yükselmez ancak çok yenirse içinde ki yağdan dolayı kilo alımına neden olabilir. Diyetetik ürünlerde ise yağ ve şeker miktarı azaltılmıştır.

Kan şekerini yükseltebilir, kalorisi diyabetik ürünlere göre daha düşüktür. Dikkat edilmesi gereken noktalardan biride, yapılan alışveriş sırasın da ürün ambalaj bilgilerinin doğru olarak okunabilmesidir.

Örneğin bir paket diyet bisküvi yiyeceksek, üzerin de 100 gramın da ki enerji değeri yazıyorsa ve paket 300 gram ise miktarı üçle çarpmak gerekir. Diyet ürünler günümüzde hayatımızın ayrılmaz parçalarından biridir.

Kilo vermek isteyenler için kalori sınırlandırılması yapılmasında iyi bir alternatiftir. Porsiyon büyüklüğü, miktarı ve seçimi doğru yapıldığın da sonuca ulaşmanıza yardım edebilir.

Dr. Ayça KAYA
İç Hastalıkları Uzmanı
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Ender Saraç'tan sağlıklı yaşamanın sırrı: Köy tipi beslenme
« Yanıtla #4 : 24 Nisan 2010, 05:27:47 »
Doktor Ender Saraç, göbek ve bel civarında beliren yağlanmanın birtakım ölümcül hastalıkların temelini oluşturduğunu söylüyor. Erkeklerin 94, kadınların 88 cm'yi geçmeyecek bir bel ölçüsüne sahip olması gerektiğini belirten Saraç, yaza hazırlık için enginar kürü yapılmasını öneriyor.

İlkbahar mevsimi geldi. Doğada yaşanan canlanma ve etrafa yayılan enerji, hiç şüphesiz ki insanları da etkiliyor ve onların yeni kararlar alma arzularını tetikliyor. Diyet yapmak, daha sağlıklı bir beden ve ruha sahip olmak da her bahar döneminde insanların aldığı kararların başında geliyor. Peki bahar aylarına özel bir diyet var mı?

Doktor Ender Saraç, klasik zayıflama trendlerinin değişime uğradığını ve zayıflamanın sadece bahar aylarına ait bir olgu olmayıp, bütün yıla yayılması gerektiğini düşünüyor. İnternetteki diyet yöntemlerinin ve oradan satılan ilaçların çoğunu tehlikeli bulan Saraç, "İnternetten satılan ilaçlar ve yöntemlere katiyen itibar etmeyin.

Bir hekim ya da diyetisyenin resmi sitesinde yazan ya da referanslı kaynaklardan okunanlara itibar etmek lazım. Benim adımla bile www.endersarac.net diye site kurup, fan kulüp ilaç tavsiye eden, bilgi verenler var. Oysa benim sitem sadece www.endersarac.com adıyla hizmet veriyor, o yüzden her bilgiyi kontrol etmek önemli." diyor.

Her diyetin herkese uymayacağını belirten Saraç, yine de genel doğru ve yanlışların herkes için geçerli olduğu görüşünde. Akşamları çok geç ve ağır yemenin, beyaz un ve beyaz şekeri fazla tüketmenin, fazla miktarda asitli ve şekerli içecek içmenin, kahvaltıda sürekli hayvansal gıdalar ve mayalı buğday ürünleri ile beslenmenin zararlı olduğunu kaydeden Saraç, bakliyatları haftada iki üç kere, proteini ise yeterince almayı tavsiye ediyor.

"Yeşil çay içer ve her gün biraz yürüyüş yaparsanız bayağı bir toksin atar ve zayıflayabilirsiniz." diyen uzman doktor, insanın sadece bedeninin değil, ruhunun da toksinlerden arınmaya ve detoksa ihtiyacı olduğunu söylüyor. Peki bedeni ata, ruhu da atın üzerindeki bir jokeye benzeten Saraç'a göre ruhun detoksu nasıl yapılmalı? "At eğer çelimsiz ise jokey ne kadar yetenekli olursa olsun beden ruhu aşağı çeker ve ruh tekâmülünü gerçekleştiremez. At çok mükemmel ama ruh yani jokey hastalıklı ise at nereye gideceğini bilmez.

Ömrün ortasından sonra ruh daha çok bilgeleşmek ister. Beden ise birtakım sorunlarla daha aşağı frekansa doğru düşerse ruhu da aşağı çeker. İkisinin de kaliteli olması lazım. O yüzden ruhsal boyuta ne kadar yatırım yaptığınız daha önemli." diyen Saraç, dünyada tesadüfen değil, önemli bir sınav için bulunduğumuzun ve bize verilen emaneti istediğimiz gibi kullanma hakkına sahip olmadığımızın altını çiziyor.

Ruhumuzun stresli, agresif ve depresif olması durumunda bunun bedene yansıdığını belirten doktor Saraç, "Ruhumuz da obezite olabiliyor. Yalan, kin, iftira, hırs, gıybet, kıskançlık, hiddet gibi toksinler olabiliyor.

Köy tipi beslenirim, 20 yıldır hiç değişmedim

Sağlıkla ilgili tek dezavantajım aşırı çalışmak. 51 yaşındayım ve 20 yıldır fiziğim hiç değişmedi. Aynı elbiseleri giyiyorum, kilom, boyum aynı ve hiç hastalanmadım. Sabahları az yağlı keçi peyniri, tam buğday ya da çavdar ekmeği, maydanoz, bol zeytin yerim. Müsli ve yulaf ezmesi, az yağlı keçi sütü, organik yoğurt ve yumurta, bol ceviz ve içinde zencefil olan taze meyve suyu içerim.

Öğle yemeklerini aksatmam. Köy tipi beslenirim. Çorba, bakliyat, balık türü yiyecekler. Beyaz makarna, pilav, beyaz ekmek yemem, içeceklerime asla şeker atmam. Ara öğünde de ceviz, badem, kuru üzüm, erik pestili, meyve, Antep fıstığı yerim.

Akşamleyin mutlaka neşeyle yemek yerim eşimle. Balık ızgara, yeşil mercimek, siyah makarna, bulgur pilavı, sebze yerim. 22 yıl et hiç yemedim, son bir yıldır yemeye başladım. İşlem görmemiş et yerim, sucuk, pastırma yemem. Tavuk hiç yemem, içim almıyor. Kuzu eti yerim, sığır eti sağlıklı değildir.

Kırmızı şarap değil, alkolsüz üzüm suyu kalbe faydalıdır

Fransız PR şirketleri, 'Kırmızı şarap kalbe iyi geliyor' dediler. Bu araştırmanın aslı kırmızı şarap ve alkolsüz kırmızı üzüm suyundan yapılan içecekle ilgili idi. Alkolsüz üzüm suyu içen grupta daha çok fayda ve antidoksan etki görülüyordu, kırmızı şarap içenlerin bir kısmının kalp değerlerinde düzelme görülüyordu. Bunu 'kırmızı şarap kalbe iyi geliyor' diye duyurdular ve Fransa'da düşen şarap satışlarını pompaladılar. Birtakım doktorlar da 'Günde iki kadeh şarap için, kalbe iyi geliyor' diyorlar. Bu, yılda 720 kadeh eder. Bunlar 180 bardak zeytinyağı içmiş gibi kalori aldırır. Ben PR şirketlerinden gelen bu tür medyatik araştırmaları yemem. Emek vermeden sağlıklı beden olmaz.

Göbek ve bel civarında yağlanma ölümcüldür

Mutlaka egzersiz yaparım. Spor zararlıdır, sadece gençler ve profesyoneller içindir. Düzenli egzersiz öneriyorum. Göbekli olmayı sevmiyorum, göbek ve bel civarında yağlanma varsa birtakım ölümcül hastalıkların temelini atıyorsunuz. Göbek ve bel civarını ölçeceksiniz. Erkekseniz 94, bayansanız 88 cm'yi geçmeyecek. Geçerse insan ölümüne en çok yol açan 22 hastalığın temelini atmış olursunuz.

Zayıflamak için enginar

40 gün boyunca uygulanacak enginar kürü ile yaza sağlıklı bir başlangıç yapabilirsiniz. Enginarın 5-6 adet dış ve sap yaprağı, 3 avuç kuru ya da taze hindiba, 1 parça kök zerdeçal, yedi litre suya atılıp kaynatılacak. Her sabah ve akşam birer küçük su bardağı içilecek.

H. SALİH ZENGİN
Zaman
« Son Düzenleme: 24 Nisan 2010, 12:23:09 Gönderen: Tuğra »
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim