Gönderen Konu: Dostça Nasihat  (Okunma sayısı 11238 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı müteallim

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 4785
  • gizli mahzenlerde kalan tarihin yeni adresi
    • www.Libv- kamp-lintfort.de
Dostça Nasihat
« : 19 Mayıs 2005, 01:10:54 »

Dostça tavsiyeler

"Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı yapışın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki, hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini işte böyle açıklar." (Al-i İmran, 103)
Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Bütün mü'min kardeşlerimizi sevmeli ve kardeş olduğumuzu unutmamalıyız. Birbirimizin hak ve hukukunu korumalı, saygılı olmalıyız. Hiç kimse bir diğerini meşrep ve metod farklılıklarından dolayı tekfir etmemeli, bir diğerini; benim görüşüm hak, seninki batıl diyerek dışlamaya kalkışmamalıdır.
İslâmî hareket ve siyasal İslâm, hiçbir zaman bitmez, insanoğlunun hayatı devam ettiği müddetçe o da devam eder. Çünkü Hakk ve Batıl mücadelesi kıyamete değin devam edecektir. Küfür ve şirk var olduğu müddetçe, tevhid ve İslâm davası da var olacaktır.
İslâmî mücadeleden hiçbir zaman yılmamalıyız. Yaptığınız bütün hizmet ve hayırları sadece Allah'ın rızası için yapmalı ve Allah'tan başka hiç kimseden karşılık beklememeliyiz.
"Kullarıma, sözün en güzel olanını söylemelerini söyle. Çünkü şeytan aralarını açıp bozmaktadır. Şüphesiz şeytan insanın açıkça bir düşmanıdır." (İsra, 53)
Birbirimizin hatasını, yine birbirimizi kırmadan düzeltmeli ve kardeşane nasihatlarda bulunmalıyız. Mü'min kardeşlerimizin düğün, nişan ve taziyelerine iştirak etmeli ve onların her türlü dertleriyle dertlenmeliyiz.
Tağuti güçlere, nefsimizin ve modern dünyanın derin devletine karşı uyanık olmalıyız.
Şahsınızı ve ümmeti ilgilendiren konularda mutlaka istişare yapmalı ve oradan çıkan karara uymalısınız.
Mü'minler arasında fitne ve fesada sebep olacak her türlü hareketten sakınmalı ve büyük hastalıklardan olan gıybetten kendinizi korumalısınız.
Bulunduğunuz her mekânda Allah'ın dinini tebliğ etmeye çalışınız. Bunun için de örnek Müslüman ve örnek şahsiyetler olunuz. Muameleniz düzgün, özünüzle sözünüz bir olsun.
Modern çağ, her şeyi önüne kattı götürüyor. Elinize, dilinize ve belinize sahip olunuz.
Allah'ın adının anılmadığı topluluklardan uzak durmalı, malayanilikten ve vakti hoyratça tüketmekten sakınmalısınız.
Güzel giyinmek sünnettir. Kılık kıyafetinize önem vermeli ve her zaman temizliğe özen göstermelisiniz.
Her gün mutlaka tefsiriyle beraber Kur'an okumalı ve ailenizle İslâmî sohbetler yapmalısınız. Dünya Müslümanlarının haberlerine yönelmeli, diğer ülkelerdeki İslâmî hareketlere yabancı kalmamalısınız.
Pazartesi ve Perşembe günlerini oruçla geçirin ve farz namazların dışında nafile ibadet, zikir ve fikire çok önem verin. Bazen yalnız kalıp kendinizi dinleyin, tefekkür edin.
Sade bir hayatı tercih ediniz. Kokteyl türü toplantılara katılmayın ve kendiniz de o tür toplantılar tertip etmeyiniz.
Kim ne derse desin, kadınlarla olan ilişkilerinize mesafe koyun ve ikili ilişkilerden uzak durun.
Gözünüzü harama bakmaktan, genç kadınlara selâm vermekten, tokalaşmaktan kendinizi koruyun. Para, kadın ve mevkii putları, kolay altedilebilecek imtihanlar değildir. İman ve ibadetin lezzeti, para ve kadın putundan uzak durmakla alınır.
Rasulullah'ın ahlâkı Kur'an'dı. Hepimiz ahlâkını güzelleştirmeli ve güzel huylarla bezenmeliyiz. Eskiden olduğu gibi evlerimizi Erkâm'ın evi haline getirmeliyiz.
İnsana yatırım yapan kazanıyor. İnsanları kazanmadan, onları İslâm'a kazanmamız mümkün değildir.
« Son Düzenleme: 28 Haziran 2008, 14:04:56 Gönderen: isra »
  Kuslar gibi ucmasini baliklar gibi yüzmesini ögrendik amma kardesce yasamasini ögrenemedik

Çevrimdışı ay-yüzlüm

  • yazar
  • ****
  • İleti: 641
DOSTCA NASIHAT
« Yanıtla #1 : 19 Mayıs 2005, 13:09:01 »
Allah cc razi olsun kardeşim çok güzel tavsiyelerde bulunmuşsun RABBİM amel etmeyi nasip etsin..
Yürü dünya yürü bu yol dergaha gider.
Bu yol gama,kedere,acıya,aha gider.
Çıkablirsen eyer bu yokuşu zirveye,
Hüzünlenme o zaman sonu felaha gider.

Çevrimdışı yusufum

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 418
Re: DOSTCA NASIHAT
« Yanıtla #2 : 23 Ağustos 2005, 01:46:34 »
ÖZ-67"]Dostça tavsiyeler



Kardeşim .Allah razı olsun senden.
Öyle bir zamandayızki ,küreselleşme adı altında insanlığı birbiri içine soktular.dinler, diller ,kültürler,birbiri içine girdiler.
Bu zamanda mü'min imanını kurtarabilirse ne mutlu ona .
Evden iman ile çıkıp ,akşam eve imansız dönmekten korkuyorum.
Rabbim yardım et..
ANA HAKİKAT'İ ANLAT

Çevrimdışı antepli

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 496
DOSTCA NASIHAT
« Yanıtla #3 : 24 Ağustos 2005, 18:30:49 »
ÖZ-67 hocam başta olmak üzre hepinizin ellerine yüreğine sağlık.Allah(a.c.)razı olsun sizlerden.
Bu dünyanın cefasından sefasına sıra gelmez.gafil olmayın ilme çalışın geçen günler geri gelmez...

Çevrimdışı müteallim

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 4785
  • gizli mahzenlerde kalan tarihin yeni adresi
    • www.Libv- kamp-lintfort.de
DOSTCA NASIHAT
« Yanıtla #4 : 18 Şubat 2006, 00:54:44 »
ACIKLI ÂKIBET
24 - 7 - 2003

Peygamber Efendimiz buyuruyorlar ki:

“Kıyâmet günü bir kişi getirilerek ateşe atılır. Bağırsakları karnından dışarı çıkar. Sonra o kimse, değirmen taşını çeviren merkep gibi (bağırsakları etrafında) dolanıp durur. Ateşe atılanlar çevresinde toplanır. “Ey falan! neden bu duruma düştün? Dünyâda bizlere iyiliği emredip kötülükten men eden sen değil miydin?”, diye sorarlar. O kimse “Evet o benim. Sizlere hayırlı iş yapın diye emrettiğim halde, kendim yapmazdım. Sizlere şerri yasakladığım halde, kendim şer peşinde koşardım”, diye cevap verir.(Şârânî, Levâkıhu’l-Envâr, 658 )

Cenabu hak saf süresinin bas ayetlerinde bu husu ile alakali söyle buyuruyor.

Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyi niçin söylüyorsunuz?   Yapmayacağınızı söylemeniz, Allah yanında kabahat olarak size yeter.

AMELSİZ İLMİN NETİCESİ

Ziyâd bin Lebid (r.a.) anlatıyor:

Nebiyyi Ekrem (s.a.v.) bir şeyden bahsetti ve “O korkunç hâdise, şer’î ilmin yok olup gitme vakti geldiği sırada olacaktır”, buyurdu. Bunun üzerine ben dedim ki:

— Ya RasûlAllah! Biz Kur’ân-ı okuyup dururken, onu evlâdımıza okuturken, onlar da çocuklarına öğretirken kıyâmet gününe kadar öğretip okuttukları halde nasıl olur da ilm-i şer’î yok olur gider? Kur’ân elden ele, dilden dile dolaşıp dururken buna imkân var mı?, dedim. Rasûlü Ekrem (s.a.v.):

— Anan seni yavru kılsın ya Ziyad! Ben gerçekten seni, Medîne’de fıkıh ilmi en çok olan biri zannederdim. Şu Yahûdiler ve Hıristiyanlar da Tevratı ve İncili okumuyorlar mıydı? Hem de nesilden nesile çocuklarına, torunlarına okuttururlardı. Fakat onlarda bulunan emir ve yasaklardan hiçbir şeyle amel etmiyorlardı! buyurdular. (Mişkât-ül Mesâbih)

 
Rabbim söylediklerimizle amel etmeyi nasip eylesin.
  Kuslar gibi ucmasini baliklar gibi yüzmesini ögrendik amma kardesce yasamasini ögrenemedik

Çevrimdışı insirah

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1090
DOSTCA NASIHAT
« Yanıtla #5 : 27 Ekim 2006, 18:43:35 »
nasihatlar süper :x Allah razı olsun
Hayat başladığı noktaya, bittiğinde geri döner! Hayatta her şey noktayla başlar, noktayla biter... Sümeyra Denizli

Çevrimdışı müteallim

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 4785
  • gizli mahzenlerde kalan tarihin yeni adresi
    • www.Libv- kamp-lintfort.de
Evinizdeki mahremiyete dikkat
« Yanıtla #6 : 17 Temmuz 2007, 01:52:16 »
Evinizdeki mahremiyete dikkat



Dışarıda nasıl ki mahremiyetimizin sınırları varsa evimizde de mahremiyetin bazı sınırları olmalıdır. Odalara girerken kapı vurmak ve sesli olarak izin istemek, ev içinde de kılık kıyafetlere dikkat etme gibi aile içinde mahremiyet sınırlarına özen göstermek hem tarafların birbirine hem de yüce Mevlâ'ya saygının bir gereğidir. Ebeveynler bu mahremiyet anlayışını, başka bir ifade ile utanma(haya) duygusunu, küçük yaşlardan itibaren çocuklarına kazandırmakla yükümlüdürler. Çünkü sağlıklı bir mahremiyet duygusu geliştiren çocukların taciz riski daha azdır ve sağlıklı bir cinsel kimlik gelişimi için temel oluşturur.

Çocuğunuzda sağlıklı bir mahremiyet gelişimi için neler yapabilirsiniz?

• Çocuğa ayrılmış olan odaya büyükler girerken kapıyı çalarak sesli olarak izin istemeleri çok önemlidir. Böylece çocuk, hem kendisine değer verildiğinin farkına varacak, hem de özel odalara girerken izin istenmesi gerektiğini büyüklerinden görerek öğrenmiş olacaktır.

• 12. ayından sonra eğer çocuğunuzla beraber yıkanıyorsanız bu durumu değiştirin. Bu tür vücut yakınlığı sevimsiz kaçar ve çocuğunuzun zihninde karmaşık ilişkilerin doğmasına yol açar. Çocuk kendi bedeniyle anne ve babasının bedeni arasında sınırlar olduğunu bilmelidir. Böylece çocukta kendi bedeninin özel olduğu bilinci oluşur.

• Çocuğunuza 3-4 yaşından itibaren kendi giyinmesini ve giyinirken genel olarak odasında yalnız kalması gerektiğini ses tonunuza dikkat ederek yumuşak bir üslupla anlatmaya çalışın. Özellikle misafirlerin yanında giyinilmemesi gerektiğini sık sık yineleyin. Odasında giyinen çocuğunuza kapısını ve penceresini kapalı tutmasını öğretmeye çalışın.

• Çocuğunuzun tuvaletteyken kapısını kapalı tutması gerektiğini, banyo veya tuvalete girmek istediğinde kapıyı mutlaka çalması gerektiğini öğretin. Böylece banyo ve tuvaletin özel bir alan olduğu fikri kafasına yerleşecektir. Eğer çocuğunuz lâzımlığa tuvaletini yapıyorsa dikkat edeceğiniz nokta, lâzımlığı herkesin görebileceği bir yere koymamanızdır.

• Yatak odanız da en az tuvalet ve banyo kadar önemlidir. Çocuğunuza siz yatak odasındayken kapının vurulmadan girilmeyeceğini öğretin. 'Ben giyiniyor olabilirim. Ve giyinirken yalnız kalmalıyım' gibi açıklamalar yapabilirsiniz. Ancak, zaman zaman çeşitli sebeplerle geceleri yatak odanıza gelebileceğini düşünerek dikkatli olmanız gerekir.

• Ev içi kıyafetlerinizde de dikkatli olmalısınız. Yani erkekler için göbekle diz kapağı arasının ve kadınlar için de göğüs ile diz kapağı arasının asgari olarak örtülü olması lâzımdır.

Çocuğunuza mahremiyet anlayışını kazandırmaya çalışırken, zorlayarak, korkutarak katı bir disiplinle yaklaşmamaya dikkat etmelisiniz. Aksi takdirde ya söylenenin zıddını yapan yada konuşmayan, özgüveni eksik bireyler karşımıza çıkabilir.
  Kuslar gibi ucmasini baliklar gibi yüzmesini ögrendik amma kardesce yasamasini ögrenemedik

Vuslat Yolcusu

  • Ziyaretçi
DOSTCA NASIHAT
« Yanıtla #7 : 17 Temmuz 2007, 01:54:58 »
hocam Allah razi olsun güzel konulara deyindiniz.

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
DOSTCA NASIHAT
« Yanıtla #8 : 17 Temmuz 2007, 09:21:20 »
Allah razı olsun çok mühim meseleler...

Çevrimdışı Eymen

  • Moderatör
  • araştırmacı
  • *****
  • İleti: 313
Ynt: DOSTCA NASIHAT
« Yanıtla #9 : 28 Haziran 2008, 13:36:33 »
Teşekkürler, dikkat edilmesi gereken fakat çoğuna dikkat etmediğimiz mevzular.
Zaman bir kılıçtır; sen onu kesmezsen, o seni keser.

Çevrimdışı duha

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 5144
  • ѕησωƒℓαкє
Ynt: Dostça Nasihat
« Yanıtla #10 : 09 Kasım 2010, 17:53:42 »
Allah razı olsun çok mühim meseleler...
söz Hayâtî'dir; İnanç taşıyoruz.....

[/center]

Çevrimdışı mazlum

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 861
  • Allah'a giden tüm yollar.Kalp lerden gecer.
Ynt: Dostça Nasihat
« Yanıtla #11 : 09 Kasım 2010, 21:22:58 »
müteallim Hocam Allah razı olsun , Emeklerinize yüreginize saglık .
Bu müstesna yazılarınızı , keşke hızmet olsa üzerimizede , kapı kapı dolaşıp bu yazıları ,
Tüm din Kardeş'lerimizin evlerine posta kutularına , bedava dagıtsak . kimbilir kimlerin
Kalbine Şimşekler çakar .


Bir harf yeter inan, varsa o evde bir insan.

Dost Ararsan Kendine Bak
Dostun Ağlasını Bulursun
Düşman Ararsan Yine Kendine Bak
Düşmanında Ağlasını Bulursun .
vesselam .

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Dostça Nasihat
« Yanıtla #12 : 14 Mayıs 2012, 02:26:22 »
Güzel tavsiyeler Allah razı olsun