“Arkadaşınız şöyle olsun : Sizi doğrultmak isterken bile, kendisi doğrulsun, sizin Allah sevgisi için her şeyden geçmenizi isterken bile, Allah’a hizmet için kendini bile feda etmeniz onu memnun etsin.
“Ama söyleyin bana, eğer bir kişi Allah’ı nasıl seveceğini bilmezse, kendini ne şekilde seveceğini nasıl bilir; kendini sevmeği bilmezken, başkalarını ne şekilde seveceğini nasıl bilir?Kesinlikle imkansızdır bu.
Bu bakımdan, kendinize arkadaş seçeceğiniz zaman (çünkü hiç arkadaşı olmayan oldukça yoksul olandır) , önce, onun güzel soyuna, güzel ailesine, güzel giysisine, güzel şekline ve güzel sözlerine bakmayın. Çünkü, kolayca aldanırsınız.
Fakat, Allah’tan nasıl korktuğuna, dünyalık şeyleri nasıl hakir gördüğüne, Salih amelleri nasıl sevdiğine ve hepsinin üstünde kendi nefsinden nasıl nefret ettiğine bakın ki, gerçek arkadaşı kolayca bulasınız;
eğer o her şeyin üstünde Allah’tan korkuyor ve dünyanın fani şeylerini hakir görüyorsa ; her zaman Salih amellerle meşgul oluyor ve kendi nefsinden zalim bir düşman gibi nefret ediyorsa, Yine de böyle bir arkadaşı, sevgin onda kalacak şekilde sevmeyeceksiniz. Çünkü, bu şekilde bir puta tapıcı olursunuz.
Ama, onu Allah’ın size verdiği bir hediye olarak sevin, çünkü, bu şekilde Allah onu daha büyük bir sevgiyle süsleyecektir. gerçek bir arkadaş bulan cennetin zevklerinden birini bulmuştur; hayır, hayır böylesi cennetin anahtarıdır.
F. Gemuhluoğlu