Gönderen Konu: Emzikli Anneler  (Okunma sayısı 5016 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

selcuklu

  • Ziyaretçi
Emzikli Anneler
« : 20 Ekim 2011, 02:27:23 »

         *Haftada en az bir defa et yemeli.
         *Bolca çiğ sebze ve meyve yemeli.
         *Günde 1lt. süt yahut ayran içmeli.
         *Meme verirken susayınca, süt yahut az şekerli çay içmeli.
         *Kepek ekmeğini tercih etmeli.
         *Şekerden uzak durmalı.
         *Çok fazla kahve içmemeli.
         *Acılı yiyecekler yahut fazla baharatlı şeyler yememeli.
         *Çiğ sarmısak ve soğan yememeli.

Çevrimdışı Lena

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 1
Ynt: Emzikli Anneler
« Yanıtla #1 : 16 Aralık 2011, 21:58:52 »
süt icmeleri cok faydalı olur vede bulgur pilavı bunlar hem süt yapar hemde faydalı bilgiler icin teşekkür sagolun

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Emzikli Anneler
« Yanıtla #2 : 17 Aralık 2011, 09:49:21 »
Emziren anneler beslenmeye dikkat!

Annenin gebelikte ve emziklilikte yeterli ve dengeli beslenmesi bebeğin sağlıklı doğması ve anne sütü veriminin artmasında büyük rol oynuyor. Annenin gebelikte yeşil yapraklı sebzeler ile su ürünlerini tüketmesi bebeğin beyin gelişimine katkıda bulunuyor.


İSTANBUL - Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Hastalalıkları Uzmanı Dr. Ela Tahmaz emziren annelerin beslenmesi ile ilgili faydalı bilgiler ve lohusa annelere pratik öneriler verdi.

 
Anne sütü bebeğin hem sağlıklı olması, tüm besin ögeleri gereksinmesini karşılaması, kolaylıkla sindirilebilir ve enfeksiyonlara karşı koruması açısından yeri doldurulamaz bir besin.

Anne sütü doğumdan sonraki ilk yarım-bir saatlik süre içinde ve başka hiçbir ek besin, su dahil, verilmediğinde bebekler için en ideal besindir. Emziklilik (laktasyon) genellikle meme büyümesi, süt salgılanmasının başlaması ve başlayan süt salgılanmasının devamı olmak üzere üç döneme ayrılır. Herbir dönem metabolik üreme hormonlarıyla denetlenir. Emzirmenin başarılı olduğunu söyleyebilmek için annenin bebeğini güçlük çekmeden, hemen doğum sonrasında emzirmesi ve bebeğin sağlıklı olarak kilo alması gereklidir. Emzirme döneminde bedensel, psikolojik, doğum öncesi ve sonrası bir takım etmenler etki eder.

Emzirmede annenin salgıladığı süt, aldığı besinlerin bir ürünüdür. Süt salgısı için gerekli besinler annenin kendi gereksinmesine ek sayılmalıdır. Yenidoğan bebeğin beslenmesi için annenin salgıladığı sütün enerjisi ve besin ögeleri, annenin yedikleri ile kendi vücudundaki depolardan sağlanmaktadır. Emziren bir annenin beslenmesindeki amaç, kendi fizyolojik gereksinmelerini karşılayarak, vücudundaki besin yedeğini dengede tutmak ve salgılanan sütün gerektirdiği enerji ve besin ögelerini karşılamaktadır. Emzikli kadınlar için enerji ve besin ögeleri gereksinmeleri kişisel özelliklere göre farklılık gösterir. Bu özellikler sık doğumlara bağlı olarak depoların azalması, enfeksiyon sıklığı, beslenme yetersizliğinin varlığı ve derecesi, fiziksel uğraşların ağırlığı gibi enerji harcamasını
arttıran etmenlerdir.

Annenin gebelikte ve emziklilikte yeterli ve dengeli beslenmesi bebeğin sağlıklı doğması ve anne sütü veriminin artmasına neden olmaktadır. Annenin gebelikte koyu yeşil yapraklı sebzeler ile su ürünlerini tüketmesi bebeğin beyin gelişimine katkıda bulunmakta ve ileriye yönelik sağlık sorunları önlenmektedir. Emziklilikte süt salgılanması, kadının normal gereksinimden daha fazla enerji, protein, vitamin ve mineralleri almasını gerektirir.

ENERJİ:
Emzikli kadının salgıladığı sütteki enerjinin önemli bir kısmı yediklerinden sağlanır. Kadının aldığıenerji tam olarak süt enerjisine dönüşememekte, vücut dokuları da bir miktar harcanmaktadır. Diyetin sağladığı enerjinin %80 oranında süt enerjisine dönüştüğü kabul edilmektedir.Sağlıklı bir annenin günde ortalama 700-800 ml süt salgıladığı esas alındığında emziklilik döneminde günlük enerji gereksinmesine 750 kalori ek yapılmalıdır. Bu miktarın 500 kalorisi annenin yediklerinden, 250 kalorisi ise gebelikte kazanılan depolardan karşılanır.

SIVI:
Emziklilikte su metabolizmasında artış vardır. Alınan su süt salgılanmasıyla, metabolik su ise artan yiyecek alımıyla artmaktadır. Süt miktarının değişmemesi için annenin sıvı alımını arttırmak gerekir. Günlük alınan toplam sıvı miktarı yaklaşık 3 litre olmalıdır. Bu miktar pratik ölçülerle 12 su bardağı su, süt, ayran, hoşaf, komposto, limonata, şerbet, meyve suları şeklinde önerilmektedir. Çay, kahve gibi içecekler süt verimini azaltmaktadır.
Dengeli ve yeterli beslenen kadınlarda, gebelikte biriken deri altı yağ dokusu, emziklilikte süt yapımında kullanılır. Bu süre içinde zayıflama diyeti yapılmamalıdır.

EMZİKLİLİKTE GÜNLÜK BESLENME PLANI
KAHVALTI:
1 su bardağı süt (kalsiyumla zenginleştirilmiş)
1 yumurta
1 kibrit kutusu kadar peynir
4-5 zeytin
1-2 ince dilim ekmek
1 meyve veya domates-salatalık

ARA ÖĞÜN:
Meyve, süt

ÖĞLE:
1 porsiyon etli sebze yemeği
1 porsiyon pilav veya makarna
1 kase yoğurt veya ayran
1 ince dilim ekmek
Salata, meyve

ARA ÖĞÜN:
1 kibrit kutusu kadar peynir
1-2 ince dilim ekmek
Meyve veya domates

AKŞAM:
Çorba ( tarhana, mercimek, sebze veya yoğurtlu çorbalar)
2-3 yumurta kadar et (balık, tavuk) veya kıymalı sebze yemeği
1 porsiyon zeytinyağlı sebze yemeği
Salata
1 kase yoğurt veya sütlü tatlı
1-2 ince dilim ekmek

GECE:
Meyve, süt veya sütlü tatlı

NOT:
Yemek aralarında ıhlamur, nane, papatya gibi bitki çayları, az şekerli limonata ve komposto içilebilir.


LOHUSA ANNEYE PRATİK ÖNERİLER
 Anneler eski vücut ağırlıklarına dönmek için acele etmemelilerdir. Bu süre 6 ay ya da daha fazla sürebilir. Bebeğinizi emziriyorsanız eski formunuza daha kolay dönebilirsiniz.
 Gebelik sırasında önerilenden fazla kilo aldıysanız her ay iki kilo kaybetmeniz normaldir. Ayda iki kilodan fazla ağırlık kaybı doğru değildir.
 Lohusalar zayıflama diyeti uygulamamlıdır. Ancak unlu, yağlı ve şekerli besinleri aşırı yememeğe dikkat edilmelidir.
 Doğumdan sonra bebeği emzirirken gebelik öncesi döneme göre daha fazla sıvı besin alınmalıdır.
 Kalsiyum yönünden zengin olan süt, yoğurt ve peynir belirtilen miktarlarda düzenli plarak tüketilmelidir.
 Hergün bir adet yumurta ve bir porsiyon etli sebze yemeği veya kurubaklagil yenilmelidir.
 Kuru fasulye, nohut, mercimek ve bulgur karışımı yemekler, portakal, mandalina, domates,maydanoz, yeşil biber, taze soğan gibi C vitamini yönünden zengin sebze ve meyvelerle birlikte tüketilmelidir.
 Vitaminlerden zengin sebze ve meyveler diyette her öğün olmalıdır.
 Salam, sosis, sucuk gibi katkı maddesi içeren diğer hazır gıdalar mümkün olduğu kadar yenmemelidir.
 D vitamini besinlerde bulunmaz. Ancak güneş ışınlarının doğrudan cilde yansıması ile sağlanır. Bu nedenle emzikli anne güneşlenmeye özen göstermelidir.
 Yemeklerde mutlaka iyotlu tuz kullanılmalıdır. Doğal besinlerde yeterince alınmayan iyot, ancak iyotlu tuzun kullanılması ile anne sütünden bebeğe geçer.
 Kuru yemişler ve kuru meyveler yoğun enerjileri yanında, demir ve kalsiyum gibi minerallerden de zengindir. Ağırlık kontrolü yapılarak bu besinler tüketilebilir.
 Kansızlığa neden olduğundan yemeklerle birlikte çay içilmemelidir. Çay kuşluk, ikindi gibi öğün aralarında, yani yemek yendikten 1-2 saat sonra açık olarak içilmeli, çaylara limon, limon suyu eklenmelidir. İçecek olarak ıhlamur, nane, papatya, kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir.
 Sebzelerin, makarna ve eriştenin haşlama suları dökülmemelidir. Kuru fasulye, nohut ve barbunya gibi kurubaklagiller iyice yıkandıktan sonra ıslatılmalı ve haşlama suları dökülmemelidir.
 Hazır meyve suları, gazoz ve kolalı içecekler yerine taze sıkılmış meyve suları, ayran ve limonata tercih edilmelidir.
 Pekmez kan yapıcı, şeker ise boş enerji kaynağıdır. Şeker yerine tatlı olarak pekmez yenmesi kansızlığa karşı alınacak önlemlerden biridir.
 Tarım ürünlerine haşare öldürücü ilaçlar atıldığından, sebze ve meyveler iyice yıkanmalıdır.
 Yiyecekler hazırlanırken ellerin temiz olmasına dikkat edilmelidir. Eller sık sık sabunlu su ile yıkanmalıdır.
 Sigara ve alkol kullanılmamalıdır.
 Doktora danışılmadan ilaç kullanılmamalıdır.
 Emzirme süresince bebeğin hep memede olması ve emerken uykuya dalması emzirmenin iyiye gittiğinin bir işaretidir.
 Başarılı bir emzirme için bebek rahat olmalı, yorgun ve tok olmamalıdır, burun delikleri temiz olmalı, rahat soluk alması sağlanmalıdır.
 Bebeğin emme refleksi memenin ağzına yerleştirilmesi ile oluşur. Bebeğin ağzına birkaç damla süt sıkılarak tadını alması ve emmeyi başlatması istenmektedir.
 Emzirme süresi her bebeğe göre değişebilir, doygunluğa ulaşması yani olgun sütü emmesi beklenmelidir.


ANNE SÜTÜNÜN FAYDALARI
 Yeni doğan bebek için en ideal besin anne sütüdür.
 Anne sütü en doğal ve taze besindir.
 Anne sütü kolay sindirilir.
 Anne sütü her zaman temizdir, mikropsuzdur.
 Anne sütü bebeğinizi hastalıklardan korur.
 Anne sütü bebeğinizle aranızda özel sevgi bağı kurulmasını sağlar.
 Doğumdan sonra ilk birkaç gün içinde gelen koyu ağız sütünü ziyan etmeden bebeğinize mutlaka veriniz.
 Gebelik sırasında memenize masaj yaparak emzirmeye hazır duruma getiriniz.
 Emziklilikte beslenmenize dikkat ederseniz sütünüz iyi gelir, bebeğiniz sağlıklı büyür.
 Normal beslenmenize ek olarak günde 10-12 su bardağı kadar sıvı yiyecekler ( süt, ayran, komposto, çorba gibi) tüketiniz.
 Bebeğinize ilk 6 ay sadece anne sütü veriniz.
 Her ay bebeğinizin kilosunu kontrol ediniz.
 6. aydan sonra anne sütü tek başına yeterli değildir. Bu ayda ek besinlere başlanmalıdır. Anne sütünü ek besinlerle birlikte 1-1,5 yaşına kadar verebilirsiniz.


ntvmsnbc

Çevrimdışı Himmet

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 849
Ynt: Emzikli Anneler
« Yanıtla #3 : 08 Mayıs 2012, 16:41:52 »
velhasıl anne bebeklerine yetişmeye çalışırken kendini ihmal etmemelidir.Buda pek mümkün değildir.Bu sebeple anneyede bir kişinin yardım etmesi icab ediyor.Hele çevrenizde iki bebekli anne varsa Allah rızası için yalnız bırakmayın derim.Burada özellikle babalara çok görev düşüyor.
Yukarıda süt tavsiyeleri var ama dr.lar bebeğe gaz yaptığı için tavsiye etmiyorlar.Onun yerine evde hazırlanmış kompostolar, bulgur, balık ve mayalı gıdalar(ayran,boza) gibi çok faydalıdır..!.
Zâtının, Sıfâtının, Esmâının, Efâlinin Hudutsuzluğunca Şükürler Olsun Yâ RABBİİM..

mazhar

  • Ziyaretçi
Anne sütünde ezber bozan gelişme
« Yanıtla #4 : 07 Ekim 2012, 22:44:58 »
Anne sütünde ezber bozan gelişme


Bebek emzirmek bilinenin aksine memenin sarkmasına değil, dik kalmasına yaradığını ortaya çıktı.

Aesthetic Surgery Journal Dergisi’nin Eylül 2012 sayısında yer alan bir makalede, meme yaşlanmasıyla ilgili 2009-2010 yılları arasında yaş ortalaması 47,6 olan 161 çift ikiz kadın üzerinde yapılan bilimsel çalışmanın sonuçları yayınlandı.

Sonuçları, “Çarpıcı ve ezber bozan” şeklinde nitelendiren Estetik ve Plastik Cerrah Doç. Dr. Tayfun Türkaslan çalışmayı, “Kadınlar genellikle emzirdiklerinde meme şekli bozulacak, sarkma olacak diye düşünür. Ancak araştırma bu düşünceyi tamamen çürütüyor” sözleriyle değerlendirdi.

Doç. Türkaslan’a göre, ikizler üzerinde karşılaştırmalı yapılan ilk çalışma olduğu için, araştırma sonuçları tüm dünyada büyük ilgi gördü: “Tek yumurta ikizi 161 çiftin genetik yapısı aynıydı. Olguların tıbbi hikayeleri, kullandıkları ilaçlar ayrı ayrı kaydedildi. Menopoz sonrası kullanılan hormon tedavileri kaydedildi. Takipler, metrik hassas topografi ile yapıldı. Çalışma ikizler üzerinde yapıldığı için genetik faktörler kontrol altına alınarak sonuçların tartışmasız olması sağlandı. Böylece meme dokusuna etki eden çevresel faktörler ve yaşam tarzı ile ilgili konuların etkisi daha net anlaşılmış oldu.”

KADINLAR EMZİRİRKEN DEFORMASYON KORKUSU YAŞAMAYACAK

Araştırmanın ortaya koyduğu bir diğer bulgu ise nemlendirici kullanımının da emzirmeyle benzer etki yapması. Çalışmayla emzirmenin, nemlendirici kullanımının ve hormon tedavilerinin memenin gençlikteki gibi görünmesine yardımcı olduğunun kanıtladığını vurgulayan Doç. Dr. Türkaslan, şunları söyledi: “Artık hastalarımıza, el ve yüzlerine nemlendirici sürerken göğüslerine de sürmelerini tavsiye edeceğiz. Ancak meme büyüten kremleri önermiyoruz. Ayrıca araştırma gösterdi ki emzirmenin olumsuz etkisi, sadece meme başının büyümesiyle sınırlı kalıyor. Artık kadınlar, emzirirken deformasyon korkusu yaşamayacak, emzirerek genç ve canlı göğüslerini daha fazla koruyacak.”

Menopozda veya jinekolojik hastalıklarda kullanılan hormon tedavisinin de benzer etki yaptığını belirten Türkaslan, ancak kanser riski nedeniyle hormon ilaçlarının jinekolog gözetiminde kullanılması gerektiğinin altını çizdi.

EMZİRME, ANNEYİ DE BEBEĞİ DE SAĞLIKLI KILIYOR

Çalışmanın, meme estetiğini bozan çevresel faktörleri de kesin bir şekilde ortaya koyduğunu kaydeden Doç. Dr. Türkaslan, “Sigara, alkol, çoğul gebelikler, yüksek vücut-kitle endeksi ve göğüslerin aşırı büyük olmasının, memelerin erken sarkmasına, derisinin incelmesine ve yaşlılıktaki gibi görünmesine neden olduğu bu araştırmayla teyit edildi” dedi.

Doç. Tayfun Türkaslan’a göre araştırma, emzirmenin teşvik edilmesi açısından da anlamlı. Çünkü emzirme, hem kadın hem de bebeğin sağlığında çok önemli bir etkiye sahip.

2012-09-21 11:36:00 4064
Haber3.com