Yanlış hatırlamıyorsam buna "Öğrenilmiş Çaresizlik" deniyor. Müge Kasaroğlu'nun bir kitabında benzer 2 örnek daha vardı benim hatırladığım:
1) Bir pire (mesela) en fazla 35 cm. yükseğe zıplayabiliyor. Bu pireyi 10 cm.lik bir kavonaza hapsediyorlar. Pire her zıplayışında kafası kavonozun dibine çarpıyor. Yani bir engelle karşılaşıyor.
Bir süre sonra kavonozu kaldırıyorlar, fakat pire önünde hiçbir engel olmadığı halde, 15 cm. 'den fazla zıplamıyor.
2) İki balığı büyük bir akvaryuma alıyorlar. Birisi büyük, diğeri küçük bir balık. Büyük balığın küçüğü yemesi bekleniyor. Bu iki balığın arasına saydam bir camdan engel koyuyorlar. Büyük balığı da aç bırakıyorlar.
Büyük balık, küçük balığa her yönelişinde kafasını cam engele çarpıyor. Belli bir süre sonra engeli kaldırıyorlar. Fakat aynı pire örneğindeki gibi, büyük balık küçük balığa yaklaşmıyor bile... O tarafa hiç yönelmiyor...
İlginç ama mantıklı örnekler. Aynıları bizlerin hayatında da oluyor ama farkında bile değiliz...