Gönderen Konu: Facebook şirketler için büyük tehlike  (Okunma sayısı 5016 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı devran

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 282
Facebook şirketler için büyük tehlike
« : 25 Aralık 2009, 16:01:59 »

Sosyal iletişim siteleri nedeniyle çalışan verimliliğinde düşüş yaşayan şirketler için yeni tehlike, bu sitelerde oynanan oyunlar.
Sosyal iletişim siteleri nedeniyle çalışan verimliliğinde düşüş yaşayan şirketler için yeni tehlike, bu sitelerde oynanan oyunlar. FarmVille gibi oyunların verimi yüzde 12.5 oranında düşürdüğü açıklandı

Krizde az çalışanla çok iş yapmaya odaklanan şirketlerin en büyük düşmanı Facebook gibi sosyal iletişim siteleri oldu. Son dönemde ise şirketler için çok daha büyük bir tehlike var: Bu sitelerde oynanan oyunlar.

FarmVille, Cafe World, Restaurant City, Pet Society gibi pek çok oyun iletişim siteleri üzerinden iş saatlerinde oynanıyor ve önemli bir verim kaybına neden oluyor. Son yapılan araştırmaya göre, sosyal iletişim sitelerinde oyun oynayan çalışanların verim kaybı yüzde 12.5’i buluyor.

Nucleus Research’ten Rebecca Wettemann, “Bu nedenle giderek çok daha fazla şirket Facebook’u yasaklıyor” dedi. Şirketin araştırmasına göre, Facebook gibi sitelerin şirketlerin toplam verimliliğine zararı ise yüzde 1.5’e ulaşıyor.

Üyelerin % 20’si oynuyor

Dünya genelinde 350 milyon kullanıcısı olan Facebook’un yaptığı açıklamaya göre ise sitenin kullanıcılarının yüzde 20’si online oyun oynuyor. 70 milyon aktif kullanıcısı olan FarmVille en popüler oyun olarak gösteriliyor.

Online oyunların verimliliğe katkısı olduğunu savunanlar da var. Danışman Anand Tatambhotla, bu oyunları oynamanın sigara ya da kahve molasına çıkmak gibi olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Oyun oynayanlar kafalarını boşaltıyor ve işlerine başladıklarında çok daha konsantre olabiliyor.”

boyuthaber
Gün Olur devran döner.

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Facebook: Kişisel mahremiyet devri bitti
« Yanıtla #1 : 13 Ocak 2010, 13:25:29 »

Sitesi kişisel mahremiyet tartışmalarının odağına yerleşen Facebook'un patronu; "Kişisel mahremiyet devri geçti"

Bütün dünyada bir fenomen haline gelen internet sosyal ağı Facebook'un sahibi Mark Zuckerberg, kişisel mahremiyet anlayışının değiştiğini iddia ederek, "kişisel mahremiyet artık bir sosyal norm olmaktan çıkmıştır" iddiasında bulundu.

Zuckerberg'in bu çıkışı, Facebook'un, üyelerinin kişisel mahremiyet düzenlemelerinde (privacy settings) yaptığı son değişikliklerle, kişisel mahremiyet tartışmalarının odağına yerleşmesinden sonra gelmesi dikkat çekti. Facebook tarafından yapılan son düzenlemeler, kullanıcıların sadece kendi kişisel bilgileri üzerindeki hakimiyetlerini sınırlamakla kalmayıp daha fazla kişisel bilginin kamuoyuna açılması için zorluyor.

Washington merkezli mahremiyet hakları savunucusu bir organizasyonun öncülüğünde 9 dernek, Facebook aleyhine geçtiğimiz aralık ayında Amerikan federal mahkemesinde mahremiyeti ihlal davası açmıştı.

Zuckerberg, TechCrunch adlı internet blog takip şirketinin kurucusu Michael Arrington'a verdiği mülakatta, "Eğer Facebook'u bugün yeniden kursaydım, yıllarca olduğu gibi kişisel kullanıcı bilgilerini kişiye özel alanda değil, herkese açık halde yapardım" dedi. Facebook'un Aralık ayında yaptığı değişimle, kullanıcının adı soyadı, profil fotoğrafı, cinsiyeti, ikamet ettiği şehir, bağlantıları, arkadaş listesi ve abone olduğu tüm sayfalar, Facebook üyesi olsun ya da olmasın herkesin görebileceği bilgiler haline geldi. Bu bilgiler, arama motorlarında yapılan rastgele isim aramalarında artık çıkıyor.

Zuckerberg, "Web'de kişisel mahremiyet nereye gidiyor?" şeklindeki soruya ise, Harvard Üniversitesi öğrenci yurdundaki günlerden itibaren, internette kişisel siteler ve bloglar sayesinde meydana gelen toplumsal değişmeleri örnek göstererek, "Kişisel mahremiyet duygusunun artık sona ermekte olduğunu ve kişisel mahremiyetin artık bir sosyal norm olmaktan çıktığını" iddia etti.

HABER7
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Ay Işığı

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1166
Dünya, vaktini Facebook'ta harcıyor
« Yanıtla #2 : 04 Şubat 2010, 15:21:25 »
Facebook, Myspace, Twitter vb. sosyalleşme sitelerinin tüm dünyada çektikleri insan sayısı artarken uğrattıkları iş kaybına ilişkin tartışmalar da sürüyor. The Economist dergisince yayınlanan bir dosyada, 350 milyon kişilik kullanıcı sayısı ile Facebook'un bir ülke olsa Çin ve Hindistan'ın ardından dünyada en kalabalık üçüncü ülke olacağına dikkat çekildi.
 
İngiliz The Economist dergisi, son sayısında Facebook, Myspace, Twitter vb. sosyalleşme siteleriyle ilgili kapsamlı bir dosya yayınladı. Dosyada bu sitelerin insanların iletişim kurma, çalışma ve oynama şeklini değiştirmekte olduğu not edilirken Amerika'da sosyal iletişim ağı sektörü gelirlerinin 1.2 milyar dolara ulaşarak son bir senede yüzde 4 büyüdüğü belirtildi.

Dosyada yer verilen Nielsen araştırma şirketinin verilerine göre, sosyalleşme sitelerinde günde ortalama geçirilen saate göre, Avustralyalılar 7 saatle birinci oldu. Bu arada, İngilizler 6 buçuk saat, İtalyalyanlar ve ABD'liler 6 saatle, Kuzey Koreliler 5.5 saatle listenin lk sıralarında yer aldılar.

Facebook ve benzeri sosyal iletişim ağlarının bu denli popüler olmaları, çeşitli iletişim olanağı sağlamaları, gizlilik kontrolünü kullanıcıya vererek özel bilgilerini paylaşmalarını mümkün kılmaları, uygulamalarla birlikte vakit geçirilecek birçok şeyin olması gibi faktörlerle açıklandı.

Bu sitelerdeki bedava oyun uygulamalarının hem eğlence sağlayıp hem de arkadaşlık ilişkilerini güçlendirirken sitelerin popülerliklerini artıran bir unsur olduğu kaydediliyor. Bu tür oyunların büyük bir endüstri haline geldiği belirtilirken 2012'de Amerika'da sosyal oyunlardan 2.2 milyar dolarlık gelir beklendiğine dikkat çekiliyor.

FACEBOOK İŞ YERİNDE MADDİ KAYIBA NEDEN OLUYOR İDDİASI

Öte yandan, sosyalleşme sitelerinin iş yerinde maddi kayba yol açıp açmadıkları da yoğun bir biçimde tartışılıyor. Bilgi Teknolojisi Şirketi Morse'a göre, çalışma sırasında sosyalleşme sitelerinin kullanımı İngiltere'ye yıllık 1.4 milyar euro kayba neden olurken Amerikalı Nucleus Research adlı araştırma kuruluşu, şirketler, çalışanlarının Facebook kullanmasını yasaklarlarsa verimliliğin yüzde 1.5 oranında artacağını hesapladı.

The Economist ise, bazı çalışanların internet erişimli akıllı telefonlara sahip olduğu, çalışanların engellendiklerinde bu sitelerde harcadıkları vakti çalışarak geçirecekleri anlamına gelmeyeceği için erişimi engelleme çalışmalarının da vakit kaybı olacağını savundu.

GİZLİLİK DE TARTIŞILIYOR

Dosyada, gizlilik meselesine de değinilirken yetişkinlerin yüzde 60'ının profillerine erişimlerini kısıtlamayı tercih ettiği yazıldı.

Standart gizlilik ayarlarını değiştirerek profilleri daha açık hâle getirdiği için eleştirilen Facebook'un sahibi Mark Zuckerberg de, sosyal normların değiştiğini ve insanların bilgilerini daha açık hâlde paylaşmaya istekli olduğunu savunurken bazı gizlilik yanlısı gruplar Facebook'un trafiğini artırmak ve Twitter gibi revaçta olan sitelerle yarışmak için gizlilik önlemlerini gevşettiği eleştirisinde bulundular

Kaynak: Ajanslar

mazhar

  • Ziyaretçi
Başkalarını takip etmek depresyon nedeni
« Yanıtla #3 : 11 Ağustos 2013, 01:08:23 »
Başkalarını takip etmek depresyon nedeni


Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ali Osman Engin, "Göteborg Üniversite'nden bir grubun bin kişi üzerinde sosyal paylaşım siteleri konusunda yaptığı ankete göre başkalarının hayatlarını Facebook üzerinden takip eden internet kullanıcıları, bunları kendi hayatlarıyla kıyasladıktan sonra bunalıma giriyor" dedi.
 
 Engin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sosyal paylaşım sitelerinin bireysel düzeyde psikolojik travmalara neden olduğunu belirterek, bunun örneklerinin medyada görüldüğü söyledi.
  
 İnsanların kendi ölçülerinde sosyal paylaşım sitelerine sınır koyamadığını ancak sosyal paylaşım sitelerinin insanların sınırlarını zorladığına dikkati çeken Engin, "Toplumsal ve bireysel açılardan genel kabul ve red alanları birbirine karışmıştır. Bozulan sosyal yapıyla ilgili sınırsızlıkları sosyal paylaşım siteleri teşvik etmektedir" diye konuştu.
 
 Engin, Göteborg Üniversite'nden bir grubun bin kişi üzerinde sosyal paylaşım siteleri konusunda anket yaptığını anlatarak, şunları kaydetti:
  
 "Ankete göre, başkalarının hayatlarını Facebook üzerinden takip eden internet kullanıcıları, bunları kendi hayatlarıyla kıyasladıktan sonra bunalıma giriyor. Araştırmayı yapan gruptan Leif Dent, bu durumu sahte bir hayata benzeterek, "Facebook'ta insanlar, hayatlarının en güzel anlarını ve en güzel resimlerini paylaşır. Bu paylaşımlar diğer insanların yanılmasına sebep olur çünkü paylaşımı yapan insanın gerçek hayatını veya mutsuz anlarını Facebook'ta göremezsin. Başkalarının sanal hayatını kıskanmak, sosyal paylaşım siteleriyle beraber insanları etkileyen problemler arasına girdi" diyor. Ergenlik öncesi ve ergenlikte sosyal ağların ve teknolojinin sürekli ve uzun saatler kullanılması kaygıya, depresyona ve daha başka psiko-patolojilere neden olabildiği düşünülüyor."
 
 Facebook ve Twitter kimlik krizine sokuyor
 
 Engin, Oxford Üniversitesi'nde yapılan araştırmada da Facebook ve Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinin gençleri kimlik krizine soktuğunun belirlendiğini kaydetti.
  
 Sosyal paylaşım sitelerinde vakit geçirmenin dikkat eksikliğine ve sözsüz iletişime neden olabileceğine dikkat çeken Engin, şöyle devam etti:
 
 "Günümüzün en temel sosyal sorunlarının başında gelen sosyal paylaşım sitelerinin özellikle çocuklar ve gençler üzerindeki olumsuz etkilerini belirlemek amacıyla oldukça yoğun çalışmalar yapılıyor. Şüphesiz gençlerin toplumsal varlığımızın devamı ve milli, manevi, sosyal ve kültürel değer ve normlarımızı edinip benimsemeleri ve insanlık adına yeni medeniyet değerlerini üretebilecek düzeyde katkı sağlamaları bekleniyor. Toplumsal birlik ve beraberlik adına bunun gerçekleşmesi oldukça önemlidir."
  Milli Gazete

http://www.milligazete.com.tr/haber/Baskalarini_takip_etmek_depresyon_nedeni/288414#.Ugan-KyNC5c
« Son Düzenleme: 11 Ağustos 2013, 01:09:58 Gönderen: mazhar »