Gönderen Konu: Hayat  (Okunma sayısı 101972 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #60 : 23 Mayıs 2009, 04:39:20 »

Bize huzuru ne mal mülk, ne de makam ve mevki sağlar...

Bunları ancak benimsediğimiz büyük davalar, büyük idealler ve o doğrultuda yaptığımız işler kazandırır bize...

Biz kusursuzluk arayışımızın yönlendirdiği ve olabileceğimizin en iyisini olmamızı sağladığı zaman; başkalarına yardım ve hizmet etmeyi dilimizden çıkarıp davranışımıza aktardığımız zaman;

Bizi istediklerimize bağlayan bağlar sağlam ve güçlü olduğu zaman, içinde bulunduğumuz şartlar ne kadar kısıtlı olursa olsun işte ancak o zaman mutlu oluruz...

Roger Porter

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #61 : 25 Mayıs 2009, 03:24:43 »
Bir gülümsemenin insana hiçbir masrafı yoktur...

Bu kadar basit bir sermaye ile elde edeceğiniz kazançlar ise büyük olabilir...

Kısacık bir ana sığan gülümseme bir hafızada ömür boyu yaşayabilir...

Hiç kimse gülümsemenin meydana getireceği faydaları reddedecek kadar zengin değildir...

Hiç kimse de gülümsediği için fakir düşmez...

Gülümseme korkaklara güç, kederlilere neşe, hastalara sağlık verir...

Gülümseme yorgunları dinlendirir...

Onu satın alamazsın; onu dilenemezsin, onu çalamazsın...

Onu birisi size ancak gönül rızasıyla verir...

Yalnız fotoğraf çektirirken değil, fotoğraf çekerken de gülümseyiniz...

Carnegie

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #62 : 31 Mayıs 2009, 04:42:11 »
Vicdan kendi kendimizi suçlayabilme, sorgulayabilme ve gerektiğinde kendimize savaş açıp, şahitlik edip, ceza verebilme üstünlüğüdür.

Bedene ve akla ne denli muhtaçsak, iç dünyamız ve huzurumuz için vicdana da o denli ihtiyacımız vardır.

Aslında tüm bunlar biraz bilgi, biraz sorumluluk ve biraz da deneyimle birleştirilirse kusursuz sonuçların alınması her zaman mümkündür...

Vicdan, insanı hep doğruya ve güzele götüren acımasız bir yönetici ve yönlendiricidir...

Öyle ya da böyle, her gün gelişmekte olan sezgi ve duygularımızın etkisi altında daha anlaşılır ve berrak duruma gelen güncel olayların rengi ve tadı, vicdanımızı biraz daha geliştirir. Vicdan kendisine karşı dürüst olan insanın tek efendisidir...

H.Benazus

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #63 : 05 Haziran 2009, 20:22:20 »
Bildiklerini anlat, ama akıl vermeye kalkma...

Anlatılanları iyi dinle, ama hepsini doğru sanma...

Sessiz kalmak, bir şey bilmediğin anlamına gelmez, çok konuşmak da çok şey bildiğini göstermez...

Herkesi kendine eşit gör, her kim olursa olsun bir insanı küçümsemek akılsızlık, çok büyük görmek de korkaklıktır...

Cesaret akıldan gelirse cesarettir, bilgisizlikten gelirse cehalettir...

Anonim

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #64 : 18 Haziran 2009, 04:15:57 »
-En iyi şeyler küçük kaplarda taşınırmış...

-Küçük bir beden çoğu kez büyük bir ruha yataklık edermiş...

-Ufak balıklar lezzetli olurmuş...

-Ateşe küçük odunlar atılırsa alevler artarmış... Büyük odunlar ateşi söndürebilirmiş...

-Sağanak dediğimiz küçük damlacıklardan ibaretmiş...

-Ufacık bir yağmur kocaman bir toz bulutunu yok edebilirmiş...

-Muazzam bir aydınlık küçük bir delikten görülebilirmiş...

-Saman çöpü rüzgarın yönünü gösterirmiş...

-Bütün hasat bir kıvılcım yüzünden elden gidebilirmiş...

-Büyük bir geminin batması için küçük bir delik yeterli imiş...

-Deve büyükmüş ama ot yermiş, şahin küçükmüş ama et yermiş...

-Büyük makineleri küçük çarklar çalıştırırmış.

-Küçük başlangıçlar olmadan büyük sonuçların sağlandığı vaki değilmiş...

Anonim

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #65 : 08 Temmuz 2009, 05:30:25 »
Belki uzun; belki kısa bir yoldasınız.
Her başarısızlık sizin için bir kavşak,
Endişeleriniz birer viraj,
Arkadaşlarınız bazen gaz pedalı olur bazen fren
Düşmanlarınız trafik, ışıklar kırmızı
Aileniz yolunuzdaki uyarı tabelaları
İş hayatınız engebeli bir arazi,..

Ama....

Depolarınız prensiplerinzle doluysa,
Motorunuz iradeniz kadar sağlamsa,
İnandığınız herşey sigortanız olmuşsa,
Allahın varlığını ve birliğini her zaman hissediyorsanız
dilediğiniz yola mutlaka varacaksınız...

alıntı

Çevrimdışı Nev Bahar

  • okur
  • *
  • İleti: 70
Siz kendi güneşini perdeleyen bulutsunuz
« Yanıtla #66 : 08 Temmuz 2009, 08:34:11 »
Hayatın boşluklarını doldurmak,
yahut dolu bir hayatı boşaltmak insanın elinde olmalı.
Hayatı dolu dolu yaşayanlar da,
başıboş gezinenler de bir tercih yapıyorlar aslında.
Bereketle dolmak ya da bereketten kaçmak.
Elinde olmalı insanın.

Dua, bereketi çağırır günlere..
Bereket duayı bollaştırır.
Her ikisinin yokluğu, başka yoklukları ve başka boşlukları davet eder.
Neden boş olmasın ki günler bir gaye olmayınca?..
Bugün okuduğum kitapta çok beğendiğim bir cümle vardı:

"Siz kendi güneşini perdeleyen bulutsunuz" diyordu..

Ne kadar da doğru.

Güneş sızamıyorsa ördüğümüz bulutların arasından,
suçu güneşte değil dönüp bir de kendimizde aramalıyız..

Güneşsiz günlere ah-u vah etmek sisleri dağıtmıyor.
Esefler hiçbir kalbi mutlu etmiyor, mutmain etmiyor.

Eseften uzaklaşmak diliyorum tüm kalplere..

Ümit ediyorum
Ümitle, güzellikleri istiyor
ve bekliyorum...

...Aşk-ı Bekâ'dan
Aldırma yürü!
Göğsüne yüreğinden başka muska takma. Nebi (Aleyhissalatu Vesselam) klavuzun, İman sermayen, amel azığın, sevgi yakıtın, Ahlâk karakterin, edep aksesuarın, Merhamet sıfatın, şeref ve izzet adın olsun...
{ Halil Cibran }

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #67 : 14 Temmuz 2009, 04:23:36 »
Geçmişi hiç dert etmeyeceksin,

Kendini hep yeni doğmuş sayacaksın,

Her yeni gün, sana ne istediğini söyleyecektir...

Kendi işinden zevk alacaksın,

Başkalarının yaptıklarına değer vereceksin,

En küçük şey senin canını sıkmak ister...

Sen ise hep gününü gün edeceksin,

En önemlisi hiç kimseden nefret etmeyip,

Yarını Yaradana bırakacaksın...

Goethe

Çevrimdışı Ay Işığı

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1166
Ynt: Hayat
« Yanıtla #68 : 24 Temmuz 2009, 13:07:08 »
Hayatı kucaklayacağız diye peşine düştüklerimiz, hayatı kucağımızdan kaçırıyor.
 
Yaşamamıza tat katacağız diye avuçladıklarımız, yaşamayı avuçlarımızdan uçuruyor.

Senai Demirci

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #69 : 25 Temmuz 2009, 03:10:19 »
Çocukluk ve yaşlılık birbirine benzer...

Her iki durumda da, değişik sebeplerle, insan oldukça savunmasız olur...

Bedenimizin çevresinde görünmez bir zırh oluşması ergenlik döneminde başlar...

Bu zırh bu dönemde oluşur ve ergin hayat boyunca kalınlaşır...

Gelişimi biraz da “inci”ninkine benzer, yara ne denli büyük ve derinse, çevresinde oluşan zırh o kadar güçlü olur...

Ama sonra zamanla, çok uzun süre giyilen bir giysi gibi en çok kullanılan yerlerinden yıpranır, dikişleri atar ve ani bir hareket sonucu yırtılır...

Başlangıçta hiçbir şey fark etmezsin, zırhının hâlâ seni sıkıca sardığını sanırsın, ama bir gün birdenbire, aptalca bir şey karşısında bir çocuk gibi nedenini bilemeden ağlamaya başlarsın...

Susanna Tamaro

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #70 : 31 Temmuz 2009, 05:22:59 »
Fosfor parıltısı saçan balık çeşitleri vardır...

Bunlar derin sulara, yosunlara ve deniz hayvanlarına yaklaştıkça bütün bu mahlukatın ışık içinde parıldadıklarını görürler...

Fakat bu balıklar bu pırıl pırıl yanan güzelliğin, her an kımıldayan kaynağını kendi vücutlarında taşıdıkları için onu hiçbir zaman göremeyeceklerdir...

İşte mesut insanlar da bu balıklara benzerler...

Andre Maurois

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #71 : 07 Ağustos 2009, 04:38:41 »

Hayat birbiri ardına gelen durumlardan ibarettir...

İçinde bulunduğumuz bu zamanı, başka bir zaman izleyecektir...

Hoşumuza giden bir şey olmaktaysa, bu anın getirdiği mutluluğun tadını çıkarın, fakat unutmayın ki, o an er geç yerini başka türlü bir zamana bırakacaktır... Eğer bunu kabul edebiliyorsanız, o an değişirken bile huzurlu kalabilirsiniz...

Eğer bir ızdırabınız varsa, ya da, çok mutsuz bir dönem geçiriyorsanız, bunun da geçeceğini bilin..

Bu bilinci yüreğinizde barındırmak, en çetin zamanlarınızda bile perspektifinizi korumanızı sağlar. Her zaman kolay olacağını söyleyemem, ama çoğu kez çok işe yarar...

 R.Carlson

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #72 : 10 Ağustos 2009, 06:26:49 »
Erdemli insan: Seken ayağımı, çolak elimi anlayışla karşılayan insandır...

Erdemli insan: Kulaklarımın onun söylediklerini süzerek dinleyeceğini bilir...

Erdemli insan: Gözlerimin donuk, cevaplarım kısa olmasına bozulmaz...

Erdemli insan: Masaya çay döktüğümde başka yerlere bakınır...

Erdemli insan: Yüzünde sımsıcak gülücükle bir dakikalığına bile olsa sohbet için yanıma yaklaşan insandır...

Erdemli insan: Asla “Bunu bana daha önceden anlatmıştın” demez...

Erdemli insan: Size sevildiğinizi ve yalnız olmadığınızı hissettirir...

Erdemli insan: Siz ona gidemediğinizde ayağınıza kadar gelen doktor gibidir...

Erdemli insan: Gününüzün iyi geçmesini gün batımınızın sevecenlikle yoğrulmasını sağlar...

Erdemli insan: Çok sevdiğiniz ailenize benzer ilgisi bugün burada olmamızın sebebidir...

Grace McDonald

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayat
« Yanıtla #73 : 13 Ağustos 2009, 03:53:13 »
Arzularımızı ve korkularımızı ortadan kaldırdığımızda bizim için hiçbir zalim kalmayacaktır...

Eğer kanatlarımız balmumundan yapılmışsa güneşten uzak durmalıyız...

Allah, bütün insanları mutlu olmaları için yaratmıştır; bedbaht oluyorlarsa kendi hataları yüzünden oluyorlar...

İnsan, insanın efendisi olamaz...

Bardağımızı kırdıklarında, komşumuzun bardağı kırıldığı zamanki kadar sakin olmalıyız...

Düşmanlarımızı düşünmek için ayıracağımız bir dakika bile düşmanlarımızdan daha değerlidir.

Nefret ve intikam hissi bize büyük zararlar verir.

Kader eninde sonunda şöyle veya böyle günahlarımızın bedelini önümüze koyar.

Görünen ya da görünmeyen zaman içinde herkes günahlarının bedelini öder.

Bunu bilen adam kimseye kızmaz, gücenmez, kimseyi aşağılamaz, kimseyi itham etmez, kimseden nefret etmez, kimseye kin tutmaz...

Bunu bilen adam karşılaştığı aksiliklere şaşmaz...

Önüne çıkan maddi-manevi engellerin kendi günahlarından başka bir şey olmadığını bilir...

Epiktetos

Çevrimdışı ikra42

  • okur
  • *
  • İleti: 94
Ynt: Hayat
« Yanıtla #74 : 16 Ağustos 2009, 11:45:12 »
Görünen ya da görünmeyen zaman içinde herkes günahlarının bedelini öder.
epiktetosun bu yazısını çok seviyorum..tam anlamıylada katılıyorum...bu yazı sürekli hatırda tutmak lazım...mevlanada demişya insanın sıkıntı işlediği günah yüzündendir huzuru sevapları yüzünden.tam olarak bu değil ama anlamı bu yani sözün..aklın yolu bir değilmi..mevlanada aynısını söylemiş epiktetosta ...zamanlar ve mekanlar farklı olsada ilahi yasalar hiç değişmez ve bunları zamanın bilgeleri insanları aydınlatmak için söylerler..sitede en çok bu bölümü seviyorum..tekrar tekrar okuyorum teşekkürler isra....