Gönderen Konu: Hayata dair küçük öneriler  (Okunma sayısı 5151 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Hayata dair küçük öneriler
« : 19 Ekim 2009, 05:00:06 »

1. Beklenmedik bir olayla karşılaştığınız zaman, paniğe kapılmayın. Sakin olmaya çalışarak olayı değerlendirin. İhtimalleri hesaplayın. Gerekirse yakın çevrenizle paylaşın. Sonra da hep birlikte çözümler üretin. (Hesapta olmayan gelişmeler karşısında paniklemek, zamanla kazanma ihtimaliniz bulunan şeyi peşinen kaybetmek anlamına gelir)

2. Küçük sorunlarla uykunuzu kaçırmayın. Ayrıca bütün sorunları “küçük sorun” olarak görün. Düşünün ki, kâinat kurulduğundan beri, varlığını koruyan hiçbir sorun yoktur. Her sorun bir şekilde çözülmüştür.

3. Geçmişte olup bitenleri düşünüp üzülmeyin. Geçmiş geri gelmeyeceğine göre hayatınızda bir “geçmiş” yoktur. O sadece sizin kafanızdadır. Kafanızdan geçmişin tortularını çıkarın, rahatlayın.

4. Endişeler gelecekle ilgili ise, bilin ki “gelecek” henüz gelmemiştir. Hem zaten geleceğinizin mükemmel olmayacağını nereden biliyorsunuz? İstikbal endişesine kapılıp yaşadığınız ânı kendinize zehir etmeniz çok anlamsız. Eğer tüm dikkatinizi bugününüzü iyileştirmeye verirseniz, zaten gelecek açısından karamsar olmanıza gerek kalmayacaktır.

5."Mükemmel” olmayı başkalarına bırakın, siz “iyi” olmaya bakın ve kendinizden memnun olmaya çalışın.

6. Kendi eşinizden, çocuklarınızdan ve en yakınlarınızdan başlayarak tanıdığınız tanımadığınız tüm insanlara nazik davranın. Hatırlarını sorun. Onları hoş tutmaya çalışın. Mümkünse insanlara küçük şeyler ikram edin. Elinizden geliyorsa muhtaçlara yardımcı olun.

7. Mümkün olduğu kadar sık açık havaya çıkın. Yürüyün. Spor ve piknik yapın. Uyuşturucu, alkol, sigara gibi zararlı maddelerden uzak durun. Zannedilenin aksine alkol, sigara, kafein, çikolata gibi maddeler insanı sakinleştirmez. Bilhassa alkol stresi arttırır. Sigara da insanı yatıştırmaz. (Bendeniz tam 35 sene sigara içtim, öyle bir şartlandım ki, sigara içmeden sakinleşemeyeceğimi, sağlıklı düşünemeyeceğimi, güzel yazamayacağımı, özetle yaşayamayacağımı zannederdim. Bırakalı dört yılı geçti. Şimdi sakinim, rahatım, yaşıyorum, düşünüyorum ve yazıyorum) Canınız çok sıkılınca sigara yerine su için. Wilson’a göre, bir bardak soğuk su en iyi sakinleştiricidir.

8. Yoğun çalışmaların sonunda deniz, ya da göl kıyısına inin. Suya bakın. Dalgaları dinleyin. Bu hem gözlerinizi, hem de ruhunuzu dinlendirecektir. Unutmayın ki gözler ruhun aynasıdır. (Yakınınızda deniz, veya göl yoksa gökyüzüne, yahut yeşilliğe bakın)

9. Çok sinirlendiğinizde derin nefesler alın. Sizi sinirlendiren kişiye kızgın bir cevap vermeden önce içinizden ona kadar sayın.

10. Uzun süre televizyon seyretmeyin. Saatlerce bilgisayar ekranına bakmayın. Bu ikisi gerilimi arttırır.

11. Kendinizi “şu işi ille de yapmalıyım” gibisinden ödevlerle yıpratmayın. Mecburiyet zevk almayı önler. Yaptığınız işe yalnızca “iş” gözüyle bakarsanız yorulursunuz. İşinizin keyifli yanlarını keşfedin. O taktirde yalnızca bir “iş” olmaktan çıkıp “zevk” haline gelecektir. Bu da sizi dinlendirecektir.

12. İşinizin en yoğun saatinde yorgunluk hissederseniz kendinizi koltuğa bırakıp gevşeyin. Gözlerinizi kapatın. Kollarınızı aşağıya sarkıtın. Kendinizi tatilde, deniz kıyısında balık tutarken hayal edin. On dakika sonra, eskisinden çok daha zinde ve çalışmaya hazır olacaksınız.

13. Yaşadığınız her günü tatil sayın. Farzedin ki tatildesiniz. Farzedin ki yaptığınız işi yapmak zorunda olduğunuz için değil, dinlenmek için yapıyorsunuz.

14. İşinizden sıkıldığınızda sesini duymakla mutlu olacağınıza inandığınız birini arayın. Bu herhalde eşiniz olacak. (Ya da bana böyle geliyor)

15. Birlikte çalıştığınız, ya da birlikte yaşadığınız insanlara öyle davranın ki, sizi “şef-müdür-âmir-patron” olarak görmesinler; “arkadaş” olarak, (daha yaşlı iseniz) “baba” olarak görsünler. Bu insana mutluluk verir.

16. Kaybettiğiniz şeyleri (imkânları, fırsatları, eşyaları, paraları) düşüneceğinize, sık sık sahip olduklarınızı ve ondan sonra sahip olabileceklerinizi düşünün.

17. Zaman zaman huzurevlerini, hastahaneleri, bazen de hapishane ve kabristanları ziyaret edin. (Şükretmek için pek çok sebebiniz olduğunu göreceksiniz).

18. Yumuşak bir ses tonu kullanmaya çalışın. “Düzeltmek” için değil, “anlamak” için insanlara yaklaşın.

19. Sizden beklentileri olan insanların beklentilerini karşılayabilecek durumda iseniz, bunu gönülden yapın. Bir işi ancak gönülden yaparsanız mutlu olursunuz.

20. Her duyduğunuza inanmayın, her dedikoduyu, her söylentiyi ciddiye alıp kendinizi hırpalamıyın. (Elin ağzı torba değil ki büzesiniz).


Bitmedi: Yarın devam ederiz.

Yavuz Bahadıroğlu

Çevrimdışı tefhim

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 360
Ynt: Hayata dair küçük öneriler
« Yanıtla #1 : 19 Ekim 2009, 11:17:31 »
Yine çok uzun ama çok faideli bir yazı teşekkürler.

Ömrünüzde yazılarınız gibi uzun ve faideli olsun inşeAllah.
Bedeel islemü gariben feseyeudü gariben fetuba lilgurabai.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayata dair küçük öneriler
« Yanıtla #2 : 19 Ekim 2009, 19:04:34 »
Alıntı
Ömrünüzde yazılarınız gibi uzun ve faideli olsun inşeAllah.
Amin

dua için teşekkürler tefhim kardeşim :)

Alıntı
Teşekkürler İsra yine harikasın.

estağfirullah :mhcp

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Hayata dair küçük öneriler (2)
« Yanıtla #3 : 20 Ekim 2009, 04:35:19 »
Maddelere dün kaldığımız yerden devam ediyoruz:

21. Daima yüreğiniz ve beyninizle birlikte yaşayın. Her zaman her istediğinizi yapmayın. İsteklerinizi analiz edin, mantık süzgecinden geçirin.

22. Sık sık Allah’ı hatırlayın. Her şeyi ve herkesi Allah’ın kontrol ettiğini, onun bilgisi dışında hiçbir şeyin olamayacağını düşünün. Bu düşünce, problemlerinizi aşmada size rehber olacaktır.

23. Gereksiz şeylerle yaşadığınız alanları doldurmayın. Kullanmayacağınız eşyalara para vermeyin. (Bunları almak gerçi sizi kısa bir süre oyalayabilir, ancak mutlu edemez. Hatta zaman içinde yer darlığı çekeceğinizden ve israf ettiğiniz düşüncesi kafanızın bir yerlerini tırmalayacağından bu yüzden mutsuz olma ihtimaliniz daha yüksektir)

24. Ne kadar paranız olursa olsun ve ne kadar çok şey almak isterseniz isteyin, tüm paranızı harcamayın. Bir kenarda “kara gün akçesi” bulunsun. Bunu bilmek size hem güven verecek, hem de gelecek konusunda karamsarlığa kapılmanızı önleyecektir.

25. Fevri olmayın. Ani kararlar almayın. Her zaman makul ve mantıklı olmaya çalışın. Bazı karar ve isteklerinizin, sonradan, başınıza dert açabileceğini hiçbir zaman aklınızdan çıkarmayın.

26. Bir insana (anneniz, babanız, eşiniz, çocuğunuz gibi) onu sevdiğinizi söylemekten çekinmeyin. “Sevdiğimi nasılsa biliyor” diye düşünmeyin. İnsan sevildiğini bilse de, sevenin ağzından tekrar tekrar duymak ister. Yalnız, birisine sevdiğinizi söylerken, bu mutlaka içinizden gelmeli, kurgulanmış olmamalıdır. Sun’i sevgi gösterileri hemen hissedilir. Bu da kırgınlıklara ve mutsuzluklara yol açar.

27. Özür dilemeniz gerektiğinde bundan çekinmeyin. Ama abartmayın. Ayrıca da muhatabınızdan gözlerinizi kaçırmayın. Hatadan dönmenin erdem olduğunu düşünerek özür dileyin.

28. Evleneceğiniz insanı mutlaka değerlendirin, meşru zeminlerde onu tanımaya çalışın. Ama sizin için dünyaya özel gönderilmiş biriyle karşılaşmayı da beklemeyin. Muhtemelen sizin evleneceğiniz insan da, her insan gibi, mükemmel olmayacaktır.
Bununla birlikte iki kusurlu insan iyi bir beraberlik kurabilir. Bunun tek şartı, karşılıklı fedakârlıktır.
Siz de evliliğinizin uzun yıllar sürmesini istiyorsanız, eşinizi kendinize benzetmeye kalkışmak yerine, farklı yanlarından keyif almayı öğrenmeli, zaman zaman da uzlaşma ortamı aramayı bilmelisiniz. Evlilikte karşılıklı anlayış şart.

29. Bazen hayal etmek insana mutluluk verir. İsteyip de elde edemediğiniz şeyleri hayal edin. Ama başkası sizi hayallerine ortak ederse, akla ne kadar uzak olursa olsun, sakın gülmeyin.

30. Sevmekten korkmayın. Sevdiğinizi derinden sevin. Sonuç ayrılık olsa bile sevmek insanı mutlu eder. Sevgi hayatı anlamlı kılan nadir şeylerden biridir.

31. Zaman zaman eşinizle tartışabilirsiniz. Dengeli ve kararında yapılan tartışmalar kimseyi mutsuz etmez. Tabii tartışmayı sertleştirip kavgaya döndürmezseniz...

32. Sevdiğiniz insanı akrabalarından dolayı suçlamayın. Akrabalarını o seçmemiştir. Bilin ki, her insan farklı bir dünyadır. Ve kimse kimsenin günahından sorumlu değildir.

33. Bir kimseden duymak istemediğiniz bir söz duyduğunuzda, derin nefes alın, gülümseyin ve duymak istemediğiniz sözü söyleyen kimsenin yüzüne bakın. Bu hareketiniz muhatabınıza son derece akıllı, dengeli, soğukkanlı, kararlı ve kendine alabildiğine güvenen üstün meziyetli bir insan olduğunuzu düşündürecektir. Bu da size henüz başlamayan tartışmayı kazandıracaktır. Hak edilmiş her kazanç insana huzur ve mutluluk verir.

34. Cevabını bilmediğiniz bir soru sorulduğunda kendinizi sıkmayın. Yine gülümseyin ve muhatabınıza bu konuyu bilmediğinizi, zaten her şeyi bilmek zorunda olmadığınızı, böyle bir iddia ile gelmediğinizi, bununla birlikte konuyu araştırıp öğreneceğinizi söyleyin. Bu tavrınız sizi muhatabınızın nazarında yüceltir.

Hâlâ bitmedi: Devamı yarına...

Çevrimdışı adilcevaz

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 235
  • susukunlugum asaletimdendir.
Ynt: Hayata dair küçük öneriler
« Yanıtla #4 : 20 Ekim 2009, 18:28:50 »
çok bilgili bir paylaşım olmuş sevgili isra.tşkkrlr.:)
Bütün dünyayı verseler gamım bitmez nedendir bu
Taa ezelde gam turabıyla yoğrulmuş bendendir bu
Terk etme insafı makamı imtihandır bu
Gelen gider giden gelmez iki kapılı handır bu!

fasulye

  • Ziyaretçi
Ynt: Hayata dair küçük öneriler
« Yanıtla #5 : 20 Ekim 2009, 18:50:00 »
 Hiç umudum kalmadı yalnızca bir gururum kaldı diyenlerdenseniz.
 Miftahulkuluub yapımından,  moderatör yönetmenliğin  İsra sunumuyla  Yavuz Bahadıroğlu imzalı;  Altın pahasından Hayata dair öneriler.
« Son Düzenleme: 20 Ekim 2009, 19:00:35 Gönderen: fasulye »

Çevrimdışı adıgüzel

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 130
Ynt: Hayata dair küçük öneriler
« Yanıtla #6 : 20 Ekim 2009, 23:16:14 »
bilgiler kopyalandı,teşekkürler
Doğrunun doğruluğu bütün sülalesine akseder hepsini hayra götürür.

Çevrimdışı ikra42

  • okur
  • *
  • İleti: 94
Ynt: Hayata dair küçük öneriler
« Yanıtla #7 : 21 Ekim 2009, 17:34:03 »
süper teşekkürler isra...

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Hayata dair küçük öneriler
« Yanıtla #8 : 22 Ekim 2009, 03:16:15 »
rica ederim:)


35. Kaybettiklerinize yanarak hayatı kendinize zehir edeceğinize, sizi kayba sürükleyen hatalarınızdan ders çıkarıp onları tekrarlamama kararlılığında mutlu olmayı deneyin.

36. Kaç yaşında olursanız olun, annenizi ihmal etmeyin. Annenizle konuşmak her yaşta sizi mutlu edecektir.
37. Büyük dostluklar küçük kırgınlıklar yüzünden yıkılır. Küçük kırgınlıkların dostluklarınızı bitirmesine izin vermeyin. Sonra çok pişman ve mutsuz olabilirsiniz.

38. Bir işin “hata” olduğunu görürseniz, ya da hissederseniz “bakalım ne olacak, nasıl bitecek?” merakıyla daha ilerilere gitmeyin. Gittiğiniz nokta dönülmez nokta olabilir. Bu da sizi hırpalar. Yol yakınken hatadan dönün, ibret dersinizi alın ve hemen etkisinden kurtulmaya çalışın. Bir hatayı sürekli düşünmek, insanı kendi beceriksizliğine inandırır. Bu da insanı mutsuz eder.

39. Özellikle sevdiğiniz birinin telefonuna gülümseyerek cevap verin. Karşınızdaki bunu hemen hissedip mutlu olacaktır. Ve onun mutluluğu hemen size de yansıyacaktır. Böylece yalnız sesinizle değil, bir yüreğinizle de konuşmuş olacaksınız.
40. Ara sına kendinizle baş başa kalın. Kendinize vakit ayırın. Ne zamandır işten-güçten fırsat bulup yapamadığınız bir şeyi yapın. Meselâ eski muhitinize gidip eski komşularınızı ziyaret edin.

41. Doğru değerlerinizi korumak kaydıyla değişmeye ve yenileşmeye daima açık olun. Bu yapınız çocuklarınız ve torunlarınızla aranızdaki kuşak farkını bile ortadan kaldırabilir.

42. Televizyona ayırdığınız zamanı (ortalama her gün beş saat) git gide sınırlayıp kitaba ayırdığınız vakti arttırın. Kitap okumak insanı mutlu eder.

43. Kadere iman insan ruhunu rahatlatır. Ama daha da rahatlamak istiyorsanız, tedbirde kusur etmeyin.

44. Evinizi, iş yerindeki ve trafikteki sorunlardan sizi kurtaracak bir mutluluk sığınağı olarak görün. Yuvanızı mutluluk sığınağına dönüştürmek için çaba harcayın.

45. Evinizin tüm odalarını kullanın. Zaman zaman dekorunda değişiklikler yapın.

46. Eşler zaman zaman tartışır. Bu kaçınılmazdır. Eğer günün birinde eşinizle bir tartışmaya girerseniz, sakın konu dışına çıkmayın. Konu neyse tartışmayı onunla sınırlayın. Geçmişte yaşanan bazı olumsuzlukları bir birinize hatırlatmayın. Bu hatırlatma ve dokundurmalar tartışmayı kavgaya dönüştürür.

47. Tartışmanız bitmeden yanından ayrılmanız gerekiyorsa, eşinizden özür dileyerek mazeretinizi bildirin. Ve gideceğiniz yerden ilk fırsatta onu arayın. Böylece fikirlerine ve kendisine değer verdiğinizi göstermiş olursunuz. Bu onu mutlu edecek, belki de tartışma böylece bitecektir.

48. Zaman zaman eşinize hediye alın, bir birinizi hafifçe şımartın.

49. Her şeyin açıkça söylenmesini beklemeyin, satır aralarını okumaya da çalışın.

50. Bilgilerinizi başkalarıyla da paylaşın, bu sizin hem değerinizi arttıracak, hem de mutlu edecektir.

51. Çevreye karşı duyarlı davranın. Bir çiçeği, kelebeği sevmek, severek onları seyretmek insana mutluluk verir.

52. Üzerinize elzem olmayan işlere karışmayın. Sonra üzülebilirsiniz.

53. Yoksullara yardım edin. Yardım etmek için çok paranızın olmasını beklemeyin. “Çok veren maldan, az veren candan” hesabı, olandan verin. Bu da sizi rahatlatacaktır.

54. Zorlandığınız zaman “Bu da geçer ya hu!” deyin. (Bu deyiş ceddimiz tarafından levhalaştırılıp her mekâna asılmıştı).

55. Bunlara rağmen, ille de strese girmek ve üzülmek istiyorsanız, günde beşon dakikanızı üzülmeye ayırabilirsiniz. Ayırdığınız on dakika sonuna kadar ne kadar istiyorsanız üzülün. Ama süre bitiminde yeni bir enerji ile işinize dönün ve o gün başka hiçbir şeye üzülmeyin.

Yavuz Bahadıroğlu