Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

Çok yaşamak için...

Başlatan Lika, 07 Şubat 2009, 09:13:10

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Lika

Anadolu velilerinden Cemal Halife hazretlerine rahime-hullahü teâlâ, bir gün, bir sevdiği; - Efendim, uzun ömürlü olmak istiyorum. Ne yapayım? diye sordu.
Cevabında;
- Din kardeşlerine yemek yedir, buyurdu.
- O zaman ömrüm uzar mı efendim?
- Evet. Allahü teâlânın kullarına yemek yedirenin ömrü uzun olur, buyurdu.
Ve ekledi:
- Din kardeşimiz her şeyin üstündedir, her şeyden aziz, her şeyden değerlidir.
- Hikmeti ne efendim?
- Çünkü onun duası, kurtulmamıza sebeptir de ondan.
Bir gün de, nasihat isteyen komşu bir gence;
- Sertlikten kaç! buyurdu. Yumuşak ol. Yumuşaklık, insanı süsler.
Şöyle devam etti:
- Peygamber Efendimiz de yumuşak huylu idi. Çünkü Allahü teâlâ; “Ey Habibim! Sen yumuşak davranmasaydın, tatlı dilli, güler yüzlü olmasaydın, yanında hiç kimse kalmazdı” buyuruyor.
Ve ilave etti:
- Eshab-ı kiram “aleyhimürrıdvan”, Onun uğrunda mallarını, canlarını, her şeylerini feda ettiler.
Delikanlı merak etti:
- Neden efendim?
- Güzel ahlakına âşıklardı çünkü. Güzel ahlakın en güzeli nedir, bilir misin oğlum?
- Nedir efendim?
- İnsanlara yumuşak davranmaktır. Sertlik, ne ailede, ne iş yerinde, ne de devlette geçer akçe değildir. Dikkat et, sert insanlar yalnız insanlardır.

MÜMİNİN ALAMETİ


Bir gün de, sevdikleriyle sohbet ederken;
- Müminin alametlerinden birini söyleyeyim mi? diye sordu.
- Söyleyin efendim, dediler.
Buyurdu ki:
- Mümin, verdiği zaman sevinen, günah işlediği zaman üzülen kimsedir.

Abdüllatif Uyan 


Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

lalegül

MÜMİNİN ALAMETİ

Bir gün de, sevdikleriyle sohbet ederken;
- Müminin alametlerinden birini söyleyeyim mi? diye sordu.
- Söyleyin efendim, dediler.
Buyurdu ki:
- Mümin, verdiği zaman sevinen, günah işlediği zaman üzülen kimsedir.


Allah razı olsun.
Şu rahmete bakın ki,
insanlar bütün azalarıyla günah işlerken,
sadece diliyle yaptığı tövbeyle affolunuyor.

Aziz Mahmud Hüdai (k.s)

Lika

Rabbim cümlemizden razı olsun kardeşim :)
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim