Mehdi a.s. ile ilgili bilinen doğrular ve yanlışlar

Başlatan suden, 02 Ocak 2010, 16:57:39

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

suden

biz ailecek bu konuyu  sahih yerlerden alim hocalarımızdan detaylı bir şekilde bizlere anlatmasını isteriz.şimdiden Allah razii olsun
said,cennetlik kişidir.başkasından ibret alandır.
şaki,cehennemlik kişidir.BAŞKASINA İBRET OLANDIR.

azizistanbul

o zaman bir hocanın kapısını ailecek çalın ve size Alim hocalarımız bu meseleyi detaylı bir şekilde anlatsın Allah sizlerden de razı olsun.
جُلُوسُكَ سَاعَةً عِنْدَ حَلَقَةٍ يَذْكُرُونَ اللهَ خَيْرٌ مِنْ عِبَادَةِ اَلْفِ سَنَةٍ

müteallim

Alıntı yapılan: suden - 02 Ocak 2010, 16:57:39
biz ailecek bu konuyu  sahih yerlerden alim hocalarımızdan detaylı bir şekilde bizlere anlatmasını isteriz.şimdiden Allah razii olsun
Ahir zamanda dünyâya gelecek olan Hz. Mehdî’nin alâmetlerini de, Resûlullah Efendimiz muhtelif hadîs-i şerîflerinde bildirmiştir.

Bazı saf kimseler, büyük zannettikleri kimselere “Mehdî” demektedirler. “el-Fütûhâtü’l-İslâmiyye”de (c.2, s. 297) deniliyor ki: “Beklenilen Mehdî, Hz. Fâtıma’nın soyundan olacaktır. Mekke’de zuhûr edecektir. O zaman, Müslümanlar Halîfesiz olacaktır. İstemediği hâlde, zorla Halîfe yapılacaktır. Zuhûr edeceği zaman, yaşı ve ömrü kesin belli değildir.”

Onaltıncı yüzyılda yetişen büyük İslâm âlimlerinden Ahmed İbn-i Hacer-i Mekkî Heytemî’nin (v. 974/1566) “el-Kavlü’l-Muhtasar fî Alâmâti’l-Mehdî el-Muntazar”, yine büyük âlimlerden İmâm Celâleddîn-i Suyûtî’nin (v. 911/1505) “Cüz’ün mine’l-Ehâdîs ve’l-Âsâri’l-vârideti fî Alâmâti’l-Mehdî”, “el-Bürhân” ve İmâm-ı Şa’rânî’nin (v. 973/1565) “Muhtasar-ı Tezkire-i Kurtubî” kitaplarında Mehdî’nin alâmetlerinden ikiyüz kadarı bildirilmektedir.

Hz. Mehdî’nin alâmetlerini bildiren hadîslerden bir kısmını zikredecek olursak:

“Mehdî bendendir, yeryüzünü hak ve adâletle doldurur.” [Ebû Dâvûd]

“Mehdî, Kureyş’ten ve Ehl-i Beyt’imdendir.” [İ. Ahmed]

“Mehdî bizdendir. Allah onu bir gecede olgunlaştırır.” [İbn-i Mâce, İ. Ahmed]

“Mehdî, benim soyumdandır.” [İbn-i Mâce]

“Mehdî, Fâtımanın evlâdındandır.” [Ebû Dâvûd, Hâkim]

“Mehdî, amcam Abbâs’ın soyundandır.” [İ. Asâkir, Dârekutnî]

“Ya Abbâs, senin soyundan bir genç dünyâyı adâletle doldurur, Îsâ ile namaz kılar.” [Dârekutnî, İbn-i Asâkir, Hatîb]

[Burada tenâkuz (çelişki) yoktur. Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri, anne tarafından “seyyid”, baba tarafından “şerîf” idi. Hz. Fâtıma’nın soyundan bir genç, Hz. Abbâs’ın soyundan biri ile evlenince, Hz. Mehdî de her iki soydan da gelmiş olur.]

Hz. Ali, oğlu Hasanı gösterip, “Bu oğlumun neslinden biri çıkacak, dünyâyı adâletle dolduracaktır” buyurdu. (Ebû Dâvûd)

“Dünyayı küfür kaplamadıkça Mehdî gelmez.”

[İ. Rabbânî, II, 68. mek.]
“Mehdî çıkınca, Allahü teâlâ ona rahmetini indirir.” [İ. Ahmed, Hâkim]

“Mehdî gelince, bir bereket olacak, ümmetim râhat edecektir.” [İbn-i Ebî Şeybe]

“Kıyâmet kopmadan önce, Allahü teâlâ, benim evlâdımdan birini yaratır ki, ismi benim ismim gibi, babasının ismi, benim babamın ismi gibi olur. Ondan önce dünyâ zulümle dolu iken, onun zamanında adâletle dolar.” [Tirmizî, İbn-i Asâkir]

“Ehl-i Beyt’imden bir zât yeryüzüne hâkim olmadıkça kıyâmet kopmaz. Onun alnı açıktır, kemer burunludur. Yeryüzü zulümle dolu iken, o, dünyâyı adâletle doldurur. İdâresi yedi yıl sürer.” [Müslim]

“İsmini duyduğunuz kimselerden, yeryüzüne [ya’nî, o zaman bilinen memleketlerin çoğuna] dört kişi mâlik oldu. İkisi mü’min, ikisi de kâfir idi. Mü’min olan iki kişi, Zülkarneyn ile Süleymân (aleyhimesselâm) idi. Kâfir olan ikisi de, Nemrûd ile Buhtunnasar idi. Beşinci olarak, yeryüzüne, benim evlâdımdan biri, yâni Mehdî de mâlik olacaktır.” [İ. Suyûtî]

“Mehdî’nin başı hizâsında bir bulut olacak; buluttan bir melek, ‘Bu Mehdîdir, sözünü dinleyin’ diyecektir.” [Ebu Nuaym]

“Eshâb-ı Kehf, Mehdî’nin yardımcıları olacak, Îsâ (aleyhisselâm) bunun zamanında gökten inecek ve Deccâl ile harb ederken, Mehdî onunla beraber olacaktır. Bunun hükümdârlığı zamanında, her zamankinin aksine olarak ve hesâpların tersine olarak, Ramazân-ı şerîfin ondördüncü günü güneş tutulacaktır ve birinci gecesinde ay tutulacaktır.” [İ. Suyûtî]

“Şarktan çıkan bir grup, Mehdî’ye yardım ederler.” [İbn-i Mâce, Taberânî]

“Horasân tarafından gelen siyâh sancaklılara katılın. Onların içinde Allah’ın halîfesi Mehdî vardır.” [Hâkim, İ. Ahmed, Deylemî]

“Bir ümmet nasıl helâk olur ki, başında ben, sonunda Meryem oğlu Îsâ ve ortasında da Ehl-i Beyt’imden Mehdî vardır.” [Hâkim, İ. Asâkir]

“Îsâ, Mehdi’nin arkasında namaz kılacaktır.” [İbni Hacer-i Mekki]

NOT:Ehlince malümdurki arabi lafizlar ayet ve hadisi seriflerde hakikat,mecaz ve kinaye denilen ilimler vardir.bu hadisi seriflerde gecen ifadelerin birkismi hakikat bir kismi mecaz bir kismi kinyevi lafizlar oldugundan anlamaya calismak ve mehdi-i ali raqsülün mutlaka gelecegine inanmak lazimdir cünkü mehdiyi inkar ehli sünnet itikadinca küfür sayilmistir.

bizim inancimiza göre mehdii ali rasül isa a.a. ve deccal ayni zamanda gekecegi icin bunlarin geldigi yönündedir.
  Kuslar gibi ucmasini baliklar gibi yüzmesini ögrendik amma kardesce yasamasini ögrenemedik