Osmanlı’da 5 mangıra ne alınırdı?

Başlatan Ay Iıığı, 16 Nisan 2010, 17:54:02

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ay Iıığı



Osmanlı para birimi olarak gümüşten akçeleri kullanmıştı. Osman bey döneminde bir istisna gümüş paraya rastlansa da genellikle resmi para basım tarihi olarak Orhan Bey dönemi gösterilir. Genellikle her padişah kendi adına para bastırmıştır. İlk altın para bastırmak Fatih Sultan Mehmet’e kısmet olmuştur.

18 yüzyılda Osmanlı parasının değerinin düşmesi ile halk metelik ve mangırla tanışır. Metelik pek az gümüş karıştırılmış sikkeye, on paralık meskukata denir. Mangır ya da mıngır ise bakır sikkeye verilen isimdir. Beş mangır bir metelik eder.

Abdulmecid döneminde ilk kağıt para basılır ve mecidiye diye anılan zamanımızda da kullanılan altın bastırılır.

20. yüzyılın başlarında bir mangıra simit, kabak çekirdeği alınabilir.

Beş mangır yani bir meteliğe ise bakkaldan bir dilim ekmek bir dilim kaşar peyniri alınırdı. Ragıp Akyavaş’ın hatıralarına göre mektep edebiyatında bunun adı beşbeşti.

Bir meteliğe Yenicami avlusunda bir tabak pilav ve yarım porsiyon saray lokması yenirdi.

Bir meteliğe Ayasofya tramvay durağındaki meşhur işkembeciden bir kase çorba içilirdi.

Bir meteliğe Hasanpaşa fırınından bir kandil çöreği alınırdı.

Bir meteliğe İkdam ya da Sabah gazetesi alınabilirdi.

O zamanlar Galata Köprüsü’nden geçmek para ile olduğundan bir meteliğe baştan başa yürünürdü.

Sütlüce’den Eyüpsultan’a bir kayık sefası yapmak istiyorsa kayıkçılara bir metelik ödenmesi  gerekirdi.

Yazın sıcaktan bunaldığında gazoz içmek isteyenler ya da kışın Konyalı’da bir bardak nefis salep içmek isteyenler de bir metelik ödemek zorundaydılar yani beş mangır.

Ekmek ile beraber ciğer kızartması  yemek isteyenler Fatih’in meşhur ciğercisine dört metelik öderlerdi.

Cebinde parası olmayanlar ise meteliğe kurşun atarlardı.



Dünya Bülteni

Tuğra

〰〰〰〰🐠