Diplomasını Çanakkale' de Alanlar

Başlatan 33.yıldız, 30 Mart 2010, 09:40:57

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

33.yıldız

Çanakkale zaferinin 95. yılı coşkulu bir şekilde kutlandı. Her sene kutlamaların zihnimde bir gündemi, öne çıkanı, hatırasıyla o yılı hatırlatanı hep kalmıştır. Maneviyatla kazanmak, azim ve irade, korkmamak, yılmamak gibi. Bu senenin de zihnime çakılanı diplomasını Çanakkale'de alan mektepliler...



Çanakkale zaferinin başından bitişine yaklaşık 10 bin öğrencinin hayata değil cennete mezun olduklarını tarihler yazmaktadır. Çıkarılan bir kanunla öğrenciler cepheye çağrılmamışsa da birçok talebe gönüllü olarak vatan savunmasına katılmayı tercih etmişlerdir. Bu mekteplilerin arasında tıbbiyeliler, liseliler, hatta İttihat ve Terakkiler tarafından miskin ve asker kaçaklarının yuvası haline gelmekle suçlanan medreselerdeki talebelerin yarıdan fazlası cepheye katılmışlardır. Hatta bu yüzden yılda 1800 hoca mezun veren bu medreseler, cepheye katılanların geri dönmemesinden dolayı Anadolu'da uzun yıllar cenaze yıkayacak, namazını kıldıracak hoca bulunamaz olmuştur.



Çanakkale geçilemedi belki ama özellikle genç nüfusun, okuyan genç nüfusun yok denecek kadar azalmasıyla vatanın geleceği neredeyse  tehlikeye düşmüştür. Cumhuriyetin ilk yıllarında ve sonrasında çekilen "gerçek aydın" sıkıntısı bunun bir sonucudur. Neyse ki etrafımıza baktığımızda aynı şuurda olan gençlerin yetişiyor olması vatanımızın istikbali açısından sevindiricidir.



Babamdan Çanakkale'de şehit olan mekteplilerin hikayelerini dinlerken, Çanakkale'de vatan savunması denince gayrete gelerek kalemlerini bırakıp cepheye götüren o ruhu hep merak etmişimdir. O ruhu sonradan anladım ama sevinmekle beraber etrafımdaki neslin amaçsız hayatı ve o ruhtan bi haber yetişmesi ziyadesiyle ümitsizliğe sevk etti uzun zaman.



Çanakkale'de şehit düşen mektepliler, mürekkeple, ilimle, kitaplarla, ebedi mefkurelerle yatıp kalkıyorlardı, ama şimdiki lise ve üniversite gençliği?



Çıkarılan kanuna rağmen komutana hediye vererek kendini orduya yazdıran mektepli, ilim irfan ordusu gençleri, askere gitmemek için sahte çürük raporları çıkarmak için rüşvet veren ve vicdani retçilerle kıyasladığınızda o ruh biraz daha beliriveriyor galiba?



Dönemeyeceğini bilerek tedrisatını yarım bırakan, mezuniyetini cennete saklayan o gençler, kendilerini ölüme seve seve götüren o ruhu kütüphane köşelerinde, ana sıcaklığını özler halde ilim meclislerinde ve medreselerde aldılar. O güzide ruh ve şuur, barlarda, televizyon karşısında magazin, yarışma ve maksadı belli dizileri izlerken kazanılabilir mi acaba?



Dünya hayatını imar için evladını dershanelere gönderen, özel ders aldıran kısacası her türlü sermayeyi çocuklarının altına seren anne babalar, acaba çocuklarının ebedi sermayeleri için ne kadar çaba sarf ediyorlar? Çanakkale'deki onbeşlilerin anneleri evlatları şehit olurken, "vatan sağ olsun, seni vatana kurban olasın diye doğurdum kınalı kuzum" derken evlatlarının yarım bıraktıkları okullarını düşünmüşler midir?



Bu seneki zafer merasimlerini izlerken hep bu soruları düşündüm. Düşünürken etrafıma baktım "sele kapılmış sürüklenen amaçsız genç topluluğu" gördüm. Eyvah Çanakkale gerçekten geçilecek derken sele kapılmış sürüklenen o gençleri tutup kurtuluşa çeken Çanakkale ruhuyla yetişen pırıl pırıl gençler gördüm.



Huzurla yatın Diplomasını Çanakkale'de alan gençler. Sizler mezun olsaydınız yapacağınız o güzel işleri şu an yapan, sizi örnek alan gençler var. Sizler üzerinize düşeni yaptınız, sıra bizde.


Ahmet Akça
egazetehaber.com
Ortak paydamız, İbrahimi dinler değil! EHLİ SÜNNET, EHLİ SÜNNET...

sakincan

Huzurla yatın Diplomasını Çanakkale’de alan gençler. Sizler mezun olsaydınız yapacağınız o güzel işleri şu an yapan, sizi örnek alan gençler var. Sizler üzerinize düşeni yaptınız, sıra bizde.


inş.
Bu akşam gül koydum yastığımın kenarına...
belki gelirsin rüyama...
benim için olmaz bilirim.......
gülün hatırına..

Günbatımı

Alıntı yapılan: 33.yıldız - 30 Mart 2010, 09:40:57
...
okuyan genç nüfusun yok denecek kadar azalmasıyla vatanın geleceği neredeyse  tehlikeye düşmüştür. Cumhuriyetin ilk yıllarında ve sonrasında çekilen "gerçek aydın" sıkıntısı bunun bir sonucudur.
 
...
Çanakkale'deki onbeşlilerin anneleri evlatları şehit olurken, "vatan sağ olsun, seni vatana kurban olasın diye doğurdum kınalı kuzum" derken evlatlarının yarım bıraktıkları okullarını düşünmüşler midir?

...
Huzurla yatın Diplomasını Çanakkale'de alan gençler.


Teşekkürler 33. yıldız...


Dua'sız üşürmüş yürekler!
Sana bir dua eden olsun, senin de bir dua ettiğin...
Bilmezsin hangi kırık gönlün duasıdır karanlıklarını aydınlatan,
Sana ummadık kapılar açan.
Bilmezsin kimin için ettiğin duadır, seni böyle ayakta tutan...


Hz. Mevlana