İlmektir anlamışım

ilim ilim bilmektir
ilim kendin bilmektir

Yunus Emre demiştir

İlmektir anlamışım
bir müddet çalışmış idim örme fabrikasında
istanbulda Güngören de, top kumaş kontrolleri aklımda
Kırmızı boya kalemle yazardık parti numarasını
İlmek atarken örme makinaları bir aşağı bir yukarı yaparlardı
Cübbeli anlatmış idi Allah’ın sonsuz ilmi olan
Evliyaların makamlarını belirleyen ilmi otomatik çalışır
Otomatik dediysem makamlar bir aşağı olur bir yukarı
Yani bir mazlumun bir meczubun inlemesi alaşağı eder makamları
Dikkat etmek lazımdır, kalp kırmamak lazımdır
Sevmek sevilmek lazımdır. Bir meczup sizden bir şey istediğinde
Aslında istemiyor size vermek istiyordur
Vardır sebebi doludur kesesi maneviyatla
Örnek Behlül Dana;
Çize kumlara bir ev, yanaşır Halife Harun Reşit
Napıyorsun der, ev satıyorum cevabını alır
Kaç para
1 kuruş
Tebessüm eder Harun Reşit Öyle şey mi olur der
Annemiz Harun Reşit’in hanımı alır 1 kuruşa evi
Akşam rüyada gösterirler Koskoca bir Köşk cennette
Harun Reşite bu Köşk kimindir? Hanımınızın derler melekler
Alır hazineden bir kese gider hemen ev almaya
Ama fiyat olmuştur 33 bin altın.

Kaçan balık büyük oluyor kardeşim
Teklif ettiyse bir evliya gel tövbe edelim
Gel bizden el al, tövbe al
Demek ister ki
Anana, babana nesline şefaat edelim kurtaralım
Yediğini helal edelimi giydiğin helal olsun
Kabirde ki ceddinin kabir azabını dindirelim

Yaparlar bu evliyalara neler veriliyor bilemeyiz
Hele Hele seyyid ise bu evliya Mürşid
Kaçırmamak lazım bu fırsatı
Hemen aldım tövbe, başladım beş binden zikrime
Kal zikri bu kardeşim, dil damakta Allah demekte
Kalp Allah demekte, Tariki nakşi kastim Nakşibendi
Tasavvuf okulu, çay muhabbet iyilerle takılmaca.
Adıyaman, Kahta Menzil Şeyhinden aldım tövbemi
Çektim de çektim zikrimi
Aynanın arka lakıydı hayatım
Zikirle oldu ön yansıtan tarafı.

Barış Sağlam

Toprağı Sarmış

Sobanın üstünde kestane pişirmek istiyorum
Birde çay, birazda kaçak çay demlesem diyorum

Turşucunun ısmarladığı çay ve alakası güzeldi
Şâh-ı Sâkî bir itirafım olacaktı size şu anda

Ben merhamet gördüm tam yedi yıl çok özeldi
Sizinle buluştum o merhamete, bu yıl özeldi

Özlüyorum O sultanı, Menzil'in toprağı sarmış
Toprağa varacağız bizi Menzil'in toprağı sarmış

Barış Sağlam

şükran

Heyecanımdan

Saadetli ve ipeksi göğüs tüyleriniz hayalimde
Çay içiyorum, Adem babamızın göz yaşları aklımda

Yolculuk ettiğiniz yıldızı konuşuyoruz ailemle
Muhammed isminiz nede yaygındır memleketimizde

Şâh-ı Sâki ile gelsek huzurunuza ve saklansam
Saklansam hemen eteğinin arkasına, heyecanımdan

Meczup Barış

O'nun Şanı

Yâ Bâkî entel Bâki güzeldir Şâh-ı Sâkî
Klima çalışır, kapı açık özledim sanki

Heskeste rüyada görmüş, benden eksik kaldı
Döndüm döndümde içim yöneldim birdik sanki

Yâ Bâkî entel Bâki güzide Şâh-ı Sâkî
Orkidem cananım gönlümü kapladı sanki

Toprak tadı damağımda, yine sıkıştırdı
Menzil köyü gülleri yine dertli sanki

Meczup Barış