Nedir Bu Kanser?
(http://insanvehayat.com/wp-content/uploads/2014/10/kanser-610x250.jpg) (http://insanvehayat.com/nedir-bu-kanser/)
Bütün canlılar hücrelerden oluşur ve her hücrenin kendisine ait, onu kontrol eden, insandaki beyin organı gibi düşünebileceğimiz, bir çekirdeği bulunur. Bu çekirdeğin içinde ise bütün canlılarda birbirinden farklı olarak DNA yapısı bulunur. Yeni bir hücrenin oluşumu, bu hücrenin beslenmesi, diğer hücrelerle olan iletişimi, hücreye bir zarar geldiğinde onun onarılması ve tabi ki görevini tamamladığında da her canlı için bir son anlamına gelen hücrenin ölümü, DNA denilen bu yapı tarafından kontrol edilir. Hücrenin bütün canlılığını kontrol eden bu DNA yapısı hasar gördüğünde hücre ya apoptosize (programlı hücre ölümü) gidecektir veya apoptosiz yapabilme kabiliyetini kaybederek kontrolsüz bir şekilde çoğalmaya başlayacaktır.
DNA molekülünün hangi bölgesinin zarar gördüğüne bağlı olarak hücre, canlılığı ve hayatıyla ilgili yeteneğini kaybeder. Örneğin, DNA molekülünün hücrenin beslenmesini idare eden bir kısmı hasar gördüğünde hücre, hayatı için gerekli olan besini alamaz ve hücrenin yöneticisi olan DNA bunu fark ettiğinde apoptosizden sorumlu olan bölgesini aktifleştirerek hücreyi ölüme götürür. Ancak DNA’da oluşan bütün hasarların sonucu ölümle sonuçlanmayabilir. Çünkü hücreyi apoptosize götüren DNA bölgesinde bir zarar meydana geldiğinde hücre ölebilme özelliğini kaybeder ve kontrolsüz bir şekilde çoğalan bir hücre topluluğu haline gelir.
Kanser dediğimiz hastalığın esası da işte bu DNA molekülünün zarar görmesinden kaynaklanan kontrolsüz hücre çoğalmasıdır. Bu kontrolsüzce çoğalan hücre aslında vücuttaki bütün hücrelerden farklı ve yabancı bir yapı haline gelmiş olur. işte bu hücreye “kanser hücresi’’ ya da ‘’bütünör(tümör)” denir. Bütünörler, içinde bulunduğu organ veya sistem için gerekli olan görevini yerine getiremez. Ancak apoptosize de uğramadığı için sürekli bölünerek çoğalır, aktif hücrelerin yerine veya onların etrafına yerleşmeye başlar ve sağlıklı hücrelere zarar verebilir. Kanser hücrelerinin çoğalmasıyla birlikte, ilgili organ veya sistem de yavaş yavaş fonksiyonunu kaybetmeye başlar. Mesela; bir akciğer kanseri hücresi normal bir akciğer hücresinin DNA’sında meydana gelen bir hasar ile oluşur.
Bu akciğer kanseri hücresi yavaş yavaş çoğalarak akciğere yayılır ve bu organın solunum, kanın temizlenmesi gibi görevlerini yerine getirmesine engel olur. Ve bir organın çalışmaması, ölüme sebep olabilir.
DNA hasarı nasıl meydana gelir?
insan vücudunda çeşitli sebeplerle günde yaklaşık 10.000 DNA hasarı meydana gelir. Ancak vücudumuzda ve hücrelerimizde bu DNA hasarını onarıcı mekanizmalar bulunur. DNA hasarına uğrayan hücre “DNA repair system” (DNA onarıcı sistem) ile kendi içinde onarılmaya çalışılır. Onarılamayan hücreler ise immün sistem (bağışıklık sistemi) sayesinde, vücuda yabancı bir hücre olduğu fark edilerek, yok edilir. Ancak nadiren de olsa DNA hasarı onarılamaz veya yok edilemez. Böylece bu hücre, bir kanser hücresine dönüşür.
DNA’ya zarar veren birçok unsur bilimsel çalışmalar ile kanıtlanmıştır. Kimyasal maddeler, X ışınları, ultraviyole ışıklar, virüsler, düzensiz çalışan hormonlar ve stres gibi… Bu etkenlere “karsinojen” adı verilir ve farklı yollarla DNA hasarına yol açar.
DNA hasarına sebep olan kimyasal maddelere “kanserojen maddeler” adı verilir. Kullandığımız eşyaların boyanmasında kullanılan azo-boyar maddeler, bir çeşit besin tatlandırıcısı olan ve şekerden çok daha ucuza mal olduğu için oldukça yaygın olarak kullanılan aspartam, kozmetik sanayisinde kullanılan dioksan, gıda renklendiricisi olarak kullanılan dimetilfenilizoanilin ve sigara bunlardan yalnızca bazılarıdır. Kanserojen maddeler DNA zincirlerinin bağlarını bozarak DNA’nın zarar görmesine ve doğru şekilde çalışamamasına neden olur.
Güneşte veya röntgen çektirirken maruz kaldığımız ultraviyole ve X ışınları, düzensiz çalışan veya dışardan ek olarak alman bazı hormonlar, stresin neden olduğu ve vücuttan salgılanan bazı kimyasallar da kansorejen maddeler gibi DNA yapısında kırıklara yol açmaktadır.
Virüsler de bir DNA ya sahiptirler. Ve hücre içine giren bazı virüsler, DNA’larını, insan DNA’ sı içine entegre eder ve bu yolla insan DNA’sına zarar vererek işlevini kaybetmesine sebep olur.
Kanserden korunmak mümkün müdür?
Kanserden korunmak aslında oldukça zordur. Karsinojen olarak belirttiğimiz etkenlerin çoğuna irademiz dışında maruz kalmaktayız. Ancak kanserden korunmak isteniyorsa kimyasallar, sigara, stres gibi bütün bu etkenlerden mümkün olduğunca uzak kalınmalı, DNA hasar onarıcı mekanizmaların ve immün sisteminin sağlıklı çalışması için sağlıklı beslenmeye dikkat edilmelidir.
Ayşe EMEK | 08 Ekim 2014 | http://insanvehayat.com/nedir-bu-kanser/