Sadakat islami Forum
DİNİ KATEGORİLER => GÖNÜL SULTANLARIMIZ => Konuyu başlatan: Vuslat Yolcusu - 06 Mart 2007, 19:59:03
-
Mekke'nin fethinden sonra İslâm'ı kabul edenler arasında Hz. Ebû Bekir'in babası Ebû Kuhâfe de bulunuyordu. Yaşı sekseni aşmış, âmâ bir kişi olan Ebû Kuhâfe, Hz. Peygamber'in huzurunda hidayete ermekte geç kalmışlığını telâfi edercesine aşkla kelimei şehadet getiriyordu. Bu esnada sevinmesi gereken "Sıddıyk" (yürekten tasdik edip, sorgusuz sualsiz bağlanan) lakaplı Ebû Bekir ağlıyordu. Fakat bu ağlayış bir sevinç ağlayışı değil üzüntü ağlayışıydı. Bu, meclisteki herkesin hayretine sebep olmuştu. Sordular:
- Ey Ebû Bekir, neden sevinilecek bir günde gözyaşı döküyorsun? Cevap verdi:
- Allah'ın Resulünün en büyük arzusu amcası Ebû Talibin müslüman olmasıydı. Fakat bu dileği bir türlü gerçekleşmedi. Ben isterdim ki şu anda benim babamın yerinde şehadet getiren Ebû Talib olsun, babamın Müslüman olmasından dolayı benim gönlüm hoşnud olacağına, amcasının Müslüman olmasından dolayı Allah Rasûlünün gönlü hoşnud olsun. İşte bu olmadığı için ağlıyorum.
-
Allah razı olsun paylaşımalınız çok güzel böylelikle tarihi bilgimz pekişmekte
-
Allah razı olsun paylaşımalınız çok güzel böylelikle tarihi bilgimz pekişmekte
:x
-
Allah rAZı OlsuN...
-
Allah razı olsun paylaşımalınız çok güzel böylelikle tarihi bilgimz pekişmekte
-
kendinden önce,kardeşini tercih etme çok büyük bağlılık isteyen bir makam (yeni tabirle EMPATİ) Resülullah sallAllahu eleyhi ve sellem sevgisinin ne derece yüksek olduğunu bize bu hadise tekrar hatırlatıyor. Teşekkürler.