Kur`ân-ı Kerîm'i Okuma ve Okutma Hakkında Kırk Hadis
خَيْرُكُمْ مَنْ تَعَلَّمَ الْقُرْاَنَ وَ عَلَّمَهُ
(1.Hadis) -“Sizin en hayırlınız, Kur’ân-ı Kerim’i öğrenen ve öğretenlerinizdir.” (Buhari c.6,s.108)
Açıklama: Hadis-i Şerif'in metninde ilmi bir inceleme yapacak olursak, hayırda en üstün seviyeye ulaşabilmek için şu hususlara riayet etmek gerekeceği anlaşılır:
a-) Önce Kur'ân-ı Kerîm'i öğrenme daha sonra öğretme hizmetini şahsında toplamak gerekecektir. Sadece öğrenmekle yetinen kimse, hayırlı bir faaliyet göstermiş olsa bile hayrın en üstün derecesine ulaşamaz. Zira “Teallüm” ve “Talim” kelimeleri arasındaki atıf vavı, mutlak cem içindir. Bu sebeple, bir şahıs bu iki türlü hizmeti mutlaka şahsında toplayacaktır ki hayırda en önde olabilsin. Tek kanatlı bir kuş, ne kadar kanat çırpsa havaya yükselemez. Kur'ân-ı Kerîm'i bilen bir kimse, onu başkasına öğretmedikçe, bulunduğu seviyeden ileri giderse de üstün derecelere terakki edemez.
b-) “Teallüm” babı, tekellüf içindir. Bir kimsenin hayırda ileri derecelere ulaşabilmesi için, ilim öğrenirken karşılaşacağı külfet ve meşakkatlere severek katlanması gerekecektir.
c-) “Talim” babı da teksir olduğuna göre, çok okutmak suretiyle, fiilde; çok kimseyi bilgi sahibi yapmak yoluyla, mef`ulde çokluk meydana gelmedikçe hayrında en üstün olabilmek kabil değildir.
d-)İlim kelimesi, müteaddi bir kökten gelmektedir. Müteaddi olan bir fiil, mef`ulünü almadıkça, lafız yönünden kelam olsa bile mana cihetinden kemal olamaz. Yani, ilim sahibinin bilgisi kendi şahsında kaldıkça, laf ebeliğinden başka bir işe yaramış değildir. Alim, ilmini başkalarının kafalarına ve gönüllerine aktarmadıkça, “Ene” yi silip “İnna” yapmadıkça kemal derecesinde bir alim olamaz.
(https://scontent-cdg2-1.cdninstagram.com/t51.2885-15/e35/14310759_251514278577306_2130291861_n.jpg)
(https://scontent-cdg2-1.cdninstagram.com/t51.2885-15/e35/14310759_251514278577306_2130291861_n.jpg)