AYİNEDİR BU ÂLEM
HERŞEY HAK İLE KÂİM
MİR’AT-I MUHAMMET’DEN
MEVLA GÖRÜNÜR DÂİM
Yâ Rabbî!
Gül dikensiz, diken gülsüz olmaz.
Beni şeyhimden, şeyhimi benden,
Cümlemizi sevgili peygamberinden ayırma.
Âmin!
ÇÜ MİR'ATTIR VELiYYULLAH KULÛ Bİ
VİRİR HER KİM GÖNÜL GİDER HUCÛBİ
ÂNÂ CÂRİ OLUR KEVSER ŞURÛBİ
İÇENLER MEST OLUR EYLER TURÛBİ
GÖNÜLLERE GİRÛP HAKKA GİDELİM
CEMAL-İ BÂ KEMALE SEYR İDELİM."
AÇİKLAMASİ: dostlarının kalpleri, 'ın (CC) nur aynasıdır. Onlara gönül verenlerin (sevenlerin) perdeleri gider, ( (CC) ile beraberliğe engel olan her tür düşünce ve sevgiden meydana gelen perdeler kalkar.) Kevser Şurubu gibi olan 'ın (CC) feyzi onun kalbine akar. O feyzden içenler hayran olup sevinçlerinden kuş gibi uçarcasına ibadet ederler. Öyleyse bizde dostlarının kalplerine girip (CC) cemalini ve kemalini seyredelim. AMİN!
RABITA :
Bağ, alaka. Birlik, Cemiyet, Bağlantı, Bağlantı vasıtası. Bağlılık, Tutarlılık, Tertip, Düzen, Münasebet, İlgi (* Tas), Müridin şeyhini düşünerek, kalbinden dünya ile ilgili şeyleri çıkarması, şeyhi vasıtası ile Hz. Peygamber'e (SAV) ve Allah'a (CC) kalbini bağlamasıdır. (Yeni kamus, Osmanlıca-Türkçe sözlük)
Biz bunu, mürşid ile mürid arasındaki muhabbet (sevgi) bağı olarak kullanalım. Veya, mürşid ile mürid arasındaki manevi (gizli) alaka; daha başka bir tabirle de, müridin mürşid ile kurmuş olduğu manevi birlik ve beraberliktir. Böyle bir birlik ve beraberlik sonucu kul (mürid), Allah (CC) ile beraber olduğunu ve Allah'ın (CC) kendisine can damarından daha yakın olduğunu anlıyor. Böylece bütün isyan çeşitlerinden uzaklaşarak, ibadet ve itaatin zirvesine kavuşuyor.
TASAVVUF: islamiyet'in temel prensiplerine dayanarak nefsi arıtıp, ahlakı güzelleştirerek dini yaşama ve Allah'a (CC) ulaşma ilmi.
(Osmanlıca-Türkçe sözlük)
وَهُوَمَعَكُمْ اَيْنَ مَاكُنْتُمْ
"O (Allah (CC)) sizinle beraberdir. Nerede olursanız olun" (HADÎD 4)
وَنَحْنُ اَقْرَبُ اِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
"Biz (Allah (CC)) O'na (kulumuza) Şah damarından daha yakınız" (KAF 16) buyuruyor. Yüce Hakkımız (Yaratıcımız).