Kadın olsun-erkek olsun bir kimsenin tertib sahibi sayılması için erginlik çağına girdiği vakitten itibâren en az altı vakit namazı kazaya kalmamış olmalıdır.
Böyle bir kimsenin kazaya kalan namaz vaktinde kılınan namaz arasında ve kaza namazları arasında tertibe (sıraya) riâyet etmesi şarttır.
Çünkü, îbn-i Ömer (R.A.)'den Peygamberimiz (S.A.V.)'in:
Bir kimse namazı unutup da onu hatırlamasa ancak imâmla beraber kılarken hatırlasa unutmuş olduğu namazı kılsın, sonra imâmla beraber kılmış olduğu namazı tekrar kılsın.» buyurmuşlardır.
Eğer, namazlar arasında sırayı gözetmek şart olmasaydı, Peygamberimiz (S.A.V.) imâmla kılınan namazın tekrarını emretmezlerdi.
Hattâ Peygamberimiz (8.A.V.) Hendek Muharebesinde dört,vakit namazı kılamamıştı. Peygamberimiz (S.A.V.) sıra ile kaza ettikten sonra:
«Beni nasıl namaz kılar gördünüz ise öylece namaz kılınız.» buyurmuşlardır.
Tertlb sahibi olan bir kişi, her nasılsa bir vakit namazı kılamayıp kazaya bıraksa, ikinci namaz vakti gelince önce kazaya kalan namazı kılması lâzımdır. Eğer o kazaya kalmış namazı hatırladığı hâlde vaktin namazını kılarsa, imâm-ı A'zam (Rh. A.)'a göre; kılmış olduğu vakit muvakkaten bozulmuş olur.
Ebû Yûsuf (Rh. A.)'a göre; bu namaz farz olmaktan çıkıp Nafile olur. imâm-ı Muhammed (Rh. A.)'e göre; tamamen namaz olmaktan çıkar. Bu kalan kaza namazını altı vakitten önce kılarsa, kılmış olduğu vakit namazlarının farziyeti bozulup nafile olurlar. Altı vakit kıldıktan sonra bu kalan kazayı kılarsa îmâm-ı A'zam (Rh. A.)'a göre; bu altı vakit namaz sahih olur. Ebû Yûsuf'la imâm-ı Muhammed (Rh.A.)'e göre; sahih olmaz. Meselâ: Bir kimse uykudan uyanamayıp "Sabah Namazını kılmamış olsa, Sabah Namazını kaza etmeden ve her namaz kılarken bu kaza namazı hatırında olduğu hâlde Öğle Namazını, İkindi Namazını, Akşam Namazını, Yatsı Namazını, ertesi günün Sabah Namazını kılsa, o günün öğle Namazım da kılarsa vakit altı olduğundan bu öğle Namazı önceki beş vakit namazın sahih olmasına sebeb olur. Eğer altıncı vakit olan öğle Namazında önce kazaya kalmış Sabah Namazını kaza ederse, kılmış olduğu beş vakit namaz bozulmuş olur. Bu takdirde beş vakit namazın sahih olmasını te'min eden öğle Namazıdır ve beş vakit namazı bozan .kazaya kalmış Sabah Namazıdır.
Tertib sahibi Vitir Namazını kılmayıp, ertesi gün Sabah Namazından önce Vitir Namazını kaza etmeden, Sabah Namazını kılarsa, Sabah Namazı bozulur. Bu mes'ele imâm-ı A'zam (Rh. A.)'a göredir.
Ebû Yûsuf'la imâm-ı Muhammed (Rh. Aleyhimâ.)'e göre; Vitir Namazı sünnet olduğu için Sabah Namazı bozulmaz. Çünkü, sünnet
namazlarla, farz namazlar arasında sırayı gözetmek şart olmayıp, farzlar arasında şarttır. Bir kimse unutup Yatsı Namazını abdestsiz olarak kıldıktan sonra, sünnetler ile Vitir Namazını abdestli kılsa İmâmı A'zanı (Rh. A.)'a göre; sünnetleri tekrar kılar, fakat Vitir Namazını kılmaz. Ebu Yûsuf la îmâm-ı Muhammed (Rh. Aleyhimâ.)'e göre; Vitir Namazını da tekrar kılar.
İmâm-ı A'zam'la Ebû Yûsuf (Rh. Aleyhimâ.) 'a göre; namazın farziyet vasfı bozulmadan asıl namaz bozulmayıp Nafile olur. Çünkü Iftitâh Tekbiri namazın farziyet vasfıyla asıl namaz için alınmış olur. Bu takdirde zaruretten dolayı vasfın bozulmasıyla asıl namaz bozulmayıp Nafile namaza dönüşür.
Meselâ: Fakir olan bir kimse üzerinde borç olan keffâret orucunu tutarken zengin olup köle azâd etse, fakir iken tutmuş olduğu oruçlar Nafile oruca dönüşür.
İmâm-ı Muhammed (Rh. A.)'e göre; namazın farziyet vasfı bozulunca, namazın aslı da bozulur. Çünkü İftitâh Tekbiri farz için alınmıştır. Farziyeti bozulunca farziyet için alınmış olan İftitâh Tekbiri de bozulur.
Tertib sahibi, üç şeyin biliyle tertib sahibi olmaktan çıkar:
1 — Vaktin daralmasiyla. Meselâ: Bu kimse kazaya kalmış olan Yatsı Namazını Sabah Namazında hatırlasa, vakit ise yalnız Sabah Na
mazını kılmaya müsâid bulunsa, Sabah Namazını kılar. Yatsı Namazını önce kaza etmemesi, bu Sabah Namazının sahih olmasına mâni'
olmaz.
2 — Unutmakla. Çünkü uhutan kimse kaza namazını vakit namazından önce kılmaktan âcizdir. Unutması sebebiyle kazaya kalan
namazını kılmakla mükellef tutulsa âciz olan kimseye gücünün yetmediği bir şeyle teklif edilmiş olur. Çünkü Allah-ü Teâlâ (C.C.):
«Allah hiçbir kimseye gücünün yeteceğinden başkasını yüklemez.»(El-Bakara sûresi; âySt: 286) buyurmuştur.
3 — Kazaya kalan namazların altı olması. Kazaya kalan bu namazlar gerek yeni kazaya kalmış olsun, gerek eskiden kazaya kalmış olsun. Yakın bir zamanda kazaya kalmış bulunanlar altı vakit olunca ittifakla tertibi düşürür. Eskiden kazaya kalmış altı vaktin tertibi düşürmesi hususunda âlimler ihtilâf etmişlerdir.
Meselâ: Bir kimse bir ay namaz kılmasa. bir ay da kılsa ve kalan bir aylık namazını kılarken üzerinde kalmış olan. kaza namazı hatırında olsa; bazılarına göre; kılmış olduğu vakit namazı caiz olmaz. Çünkü düşmüş olan tertîb tekrar dönmüştür. Bazılarına göre ise; kılmış olduğu vakit namazı caizdir. Fetva da bunun üzerinedir. Çünkü eskiden kazaya kalmış namazlar tertibi düşürmüştür. Yeniden namazı terketmek tertibin düşmesini kuvvetlendirmiştir. Buna göre; gerek eskiden kazaya kalan namazlar, gerek yeni kazaya kalan namazlar altı olunca tertibi düşürür.
Bir kimsenin üzerinde altı vakitten ziyâde kaza namazı olup, bu namazları kaza ederek beş vakitten aza düşürse tertibi tekrar dönmez.
Bazı kimselere göre; tertîb tekrar döner.
Bir kimse altı vakit veya daha ziyâde vakit namazını terkedip, üzerinde bu kaza namazları varken vakit namazlarını kılmaya başlasa, sonra bir vaktin namazını yine kazaya bıraksa, ikinci vakitte bu kaza namazı hatırında olduğu halde vakit namazını kusa, o kimsenin vakit namazı sahih olur.
Aynı şekilde bir kimse üzerinde borç olan kaza namazlarını kılıp, yalnız iki veya bir vakit kaza namazı kalsa, bu kaza namazlan hatırında olduğu hâlde vakit namazını kılsa, vakit namazı sahih olur. Çünkü kaza namazının azalmasıyla tertîb geri dönmez.
(Mültekâ C. 1 S.254-255-256-257. Bab'ul-fevait)
Bir kimse üzerindeki birçok kaza namazını ödemek suretiyle hiç kazası kalmasa sahib-i tertip olur mu?
Olmaz, zira "sakıt olan geri gelmez." O kimse, kaza namazının sayısını altı vakte çıkardığı zaman sahibi tertiplik onun üzerinden düşer ve bir daha geri gelmez..."
Mehmet Emre Çagımız ve Günümüz Meselelerine Fetvalar...
Alıntı yapılan: Mahi - 26 Şubat 2008, 01:13:12
Olmaz, zira "sakıt olan geri gelmez." O kimse, kaza namazının sayısını altı vakte çıkardığı zaman sahibi tertiplik onun üzerinden düşer ve bir daha geri gelmez..."
Mehmet Emre Çagımız ve Günümüz Meselelerine Fetvalar...
Eğer sahibi tertib olmayan bir kimse kazaya kalan namazlarının tamamını kaza ederse yine sabibi tertib olur.ve buna göre devam eder. Sonra yine en az 6 vakit namazı geçerse onları kaza etmeden sahibi tertib olmaz.
Büyük islam İlmihali Ömer Nasuh Bilmen