Aslen Malatyalıdır ve Sıddıkı Azamdan sonra Kemalatı Nübüvvet yolunda ikinci nur merkezidir. Hacegan yolunun ve hatminin müessisidir. Buyurduki;
"Oğlum, sana vasiyetim şudur ki;
Bütün hallerinde ilim, edeb ve takva üzre olasın.
Selefin eserlerini oku, izlerinden yürü. Ehli sünnet ve'1-cemaat çizgisinden ayrılma!
Fıkıh ve hadis öğren, cahil sofilerden uzak dur.
Namazını cemaatle kılmaya itina et. Fakat imam, ya da müezzin olma.
Şöhretten uzak dur; çünkü şöhret afettir. Herhangi bir makama göz dikme!
Mahkeme ilamlarına adını yazdırma, kimseyle mahkemelik olma.
Kimseye kefil olma.
Halkın vasiyetlerine de karışma.
Padişah ve devlet adamlarıyla düşüp kalkma!
Dergah kurma ve dergahta oturma!
Parlak oğlanlarla, namahrem kadınlarla, lafını bilmeyen avam insanlarla ülfet etme!
Güzel seslere fazla kapılma; zira onun çoğu kalbi öldürür. Güzel sesleri ve hoş nağmeleri büsbütün red ve inkar etme, zira onlara bağlı olanlar çoktur.
Az ye, az konuş, az uyu ve kalabalıktan arslandan kaçar gibi kaç! Daima kendi yalnızlığınla Hakk ile beraber ol!
Helal lokmayı ara ve şüphelilerden kaç.
Nefsin hakkında iktidar sahibi oluncaya kadar evlenme ki, dünya seni yutmasın, seni kendisine meylettirmesin.
Çok gülmekten; özellikle de kahkahayla gülmekten sakın; sonra gönlünü öldürürsün.
Herkese şefkat nazariyle bak ve hiç kimseyi hor görme!
Dışını süslemeye çok önem verme ki, dış mamurluğu iç haraplığından gelir.
Halkla çekişme, hiç kimseden bir şey isteme ve kimseye hizmet teklif etme!
Şeyhlere malın, canın ve gücünle hizmet et. Onların işlerini red ve inkara kalkışma! Çünkü bu hal, felah bulmayan bir hüsrana yol açar.
Dünyaya ve dünyacılara meyletme. Daima elbisen sade, yoldaşın derviş, mayan ilim, evin mescid, dostun Teala hazretleri olsun."
KADDES-ELLAHÜ SİRRAHÜL-AZİZ
Abdulhalik Gücdevânî (K.S.) Hz.lerine bir derviş sordu:
“Nefsimin istediğini mi yapayım, yoksa istemediğini mi?”
Hazret cevap verdi:
“Bunu tayinde insanın aklı yanılabilir. Cenab-ı Hakk’ın emrettiği yapılır, nehyettiği yapılmaz. Kulluk da budur, dervişlik de budur.”
***
Abdulhalik Gücdevânî (K.S.) Hz.lerinin yanına gelen bir misafir, “efendimiz! Allahu Teâlâ’nın bizi son nefeste imandan ayırmaması için ve canımızı şeytanın tuzağına düşürmemesi için duânızı ricâ ediyorum.” diye istirhamda bulundu. Hazret buyurdu ki:
“Farz namazların peşinden yapılan duaların kabul edileceği müjdesi verilmiştir. Siz, farzların peşinden bizim için hayır dua edin; biz de farz namazlarımızı eda ettikten sonra sizi dualarımızda yad edelim. Umulur ki Mevlâmız, bizim hakkımızda sizin duanızı, sizin hakkınızda da bizim duamızı kabul buyurur.”
İşte ehlullahtaki edeb ve tevâzû.
Namazını cemaatle kılmaya itina et. Fakat imam, ya da müezzin olma.
İlginç.
Alıntı yapılan: Miftahulkuluub - 29 Şubat 2008, 13:39:57
Namazını cemaatle kılmaya itina et. Fakat imam, ya da müezzin olma.
İlginç.
Galiba şöhretle alakalı bir mesele...
Alıntı yapılan: Turgut67 - 29 Şubat 2008, 17:20:42
Galiba şöhretle alakalı bir mesele...
Veya vebal ile.
bence zamanın şartları onu gerektiriyormuştur