bu konuda beni ve buradakileri aydınlatmanızı rica ederim
Soru şu şekilde sorulsa daha yerinde olurdu. Hangi durumlarda kadınlara bakmak caiz olur?
ikiside aynı kapıya çıkmaz mı kardeşim
kardesim hangi durumunu sorarsan sor kadina bakmak yani nikah düsen bir kadina bakmak caiz deyil ister yüzüne ister gözüne bak bakmamaya calisacaksin.
Alıntı yapılan: Mahi - 30 Mart 2008, 18:47:47
Soru şu şekilde sorulsa daha yerinde olurdu. Hangi durumlarda kadınlara bakmak caiz olur?
evlenecek kisi evlenecegi kadinin yüzüne bir defa bakmasinda bir sakinca yoktur onun disinda kadina bakmak haramdir.
Evleneceği kimseye bir defa bakmak diye adet tahsisi bildiğim kadarı ile yok?
Alıntı yapılan: maslak - 03 Nisan 2008, 20:11:25
ikiside aynı kapıya çıkmaz mı kardeşim
Az olanı anlatmak çok olanı anlatmaktan daha doğru ve kolaydır.O nedenle soruyu "Hangi durumlarda kadınların yüzüne bakmak caizdir." şeklinde sormanız daha yerinde olacaktı.
Kadının yüzüne bakmak her durumda haramdır. Fakat peygamber efendimiz bir çok hadis-i şerflerinde sadece evlenmeyi murat ettiğin kadının yüzüne bakmanın caiz olduğunu ifade buyurmuşlardır...
Sizden biriniz bir kadını istemek dilediğinde ona (yüzüne) bakmasında vebâl yoktur. Bu bakış, ancak, ( o kadını) istemeye karra verdiği için (caiz) olur. Her ne kadar kadın (bunu) bilmemiş olsa bile! (Feyz'ül-kadir C.1 S.335)
Evlenecek kadının yüzüne bir defa bakması yuvanın ileride sarsıntı geçirmemesi için caiz görülmüştür.
Yine Sahabe-i kiramdan bir zat Efendimizn huzuruna geldi ve ensardan bir kadınla evlenmek istediğini haber verdi.
Resul-u Ekrem
Ona baktın mı buyurdu. O:
Hayır bakmadım cevabını verdi. Efendimiz:
Git de ona bir bak zira ensarın gözlerinde bir şey vardır. buyurdu.
Sohbet ve Nasihatler Mehmet Emre.
Bu konuyu aydınlatmanızı talep ediyorum, kendi bildiklerim yanlış mı diye düşünmeye başladım e58))
mesele aciktir daha ne yazalim.o zaman siz neyi ögrenmek isterseniz onu yaziniz.
hocam siz demişsiniz ki;
evlenecek kisi evlenecegi kadinin yüzüne bir defa bakmasinda bir sakinca yoktur onun disinda kadina bakmak haramdir.
Mİftah hocada demiş ki
Evleneceği kimseye bir defa bakmak diye adet tahsisi bildiğim kadarı ile yok?
Mahi kardeşimde bir defa bakabileceğini söyleyen hadisi şerif sunmuş.
O zaman evlilik niyetiyle birbiriyle görüşen insanlar nasıl konuşacaklar birbirlerine bakmadan e58))
Bu konuya açıklık getirmenizi ben de isterim.
konuya açıklık getirsek
erkeğin kendisine nihahı düşen(yani kendisiyle evlenilmesi haram olmayan) kadınların
bileklerine kadar ellerine
bileklerine kadar ayaklarına
ve abdest esnasında yıkanması lazım olan yüzüne
şehvetsiz olarak ne kadar bakarsa baksın günahı yoktur. (fakat şehvetsiz olarak ifadesini iyi anlamak lazım)
yukarıda tarif ettiğimiz yerlerin dışında neresi olursa olsun şehvetli veya şehvetsiz bakması haramdır.
eğer bakışta şehvet varsa kadının veya kadınlara göre erkeğin her yeri haramdır.
Bir adam Ensâr'dan bir kadınla evlenmek istedi de Rasûlüllah ona: "Onu gör, çünkü Ensâr'ın gözlerinde bir şey (küçüklük ya da çakırlık) vardır." buyurdular..(Müslim nikâh 12)
Câbir'in rivâyetinde: "Biriniz bir kadına talip olur da onun hoşuna gidecek ve kendini ona çekecek taraflarına bakma imkânı bulursa baksın." denmiştir.(Ebû Dâvûd, nikâh 19; Hadîsi ayrıca Hâkim, Beyhâki ve A.b. Hanbel'de rivâyet etmişlerdir.)
Ebû Hümeyd'den nakledilen Hadîs-i Şerîfte: "Biriniz kadına tâlip olduğunda, evlenme gayesiyle bakmış olduktan sonra ona bakmasında günah yoktur." buyurulmuştur. (Müsned (Tertîbü'1-müsned) XVI/154; Hadîsi ayrıca Bezzâr ve Taberânî de rivâyet etmişlerdir. bk. Heysemî, Mecma'uz-zevâid IV/278)
Mugîre b. Şu'be: "Bir kadına tâlip olmuştuk. Rasûlüllah, "Ona baktın mı?" diye sordu. "Hayır", dedim. "Öyleyse onu gör. Bu, aranızı bulmada etkili bir yoldur" buyurdular." diye rivâyet etti.(Müsned (Tertîb) agy.)
Muhammed b. Mesleme (Mebsût'ta Muhammed b. Ümmi Seleme deniyor) gözüyle Dahhâk kızı Büseyne'yi kovalıyordu. Niyeti onunla evlenmekti. Kendisine: "Sen Rasûlüllah'ın ashâbından olasın da böyle yapasın, yakışır mı?" dendi de o şu cevabı verdi: Ben Rasûlüllah'ın şöyle dediğini duydum: "Allah bir adamın kalbine bir kadınla evlenme niyeti koyarsa, artık ona bakmasında bir beis yoktur."(Müsned (Tertîb) agy.; Hadîsi ayrıca Sâid b. Mansûr, Ibn Mâce, Ibn Hibbân ve Beyhakî rivâyet etmişlerdir.)
Buraya kadar verdiğimiz hadîs-i şerifler Hanefi fıkıhçıları Cessâs ve Serahsî'nin görüşlerine delil olarak zikrettikleri hadîslerdir.(bk. Cessâs, Ahkâmü'1-Kur'ân V/173; Serahsî, Mebsût X/155)
Bunlara dayanarak Cessâs der ki: "Bütün bunlar, evlenmek istediğinde kadının yüzüne ve ellerine şehvetle de olsa bakılabileceğini gösterir." "Güzellikleri hoşuna gitse de âyet-i kerîmesi de" (Ahzâb 33/52) buna işaret eder. Çünkü görmeden güzelliğini bilemez. Serahsî de şunları ilâve eder: Bu durumdaki erkek, kadının üzerinde elbise bulunduktan sonra onun vücûdunu hayal etmesinde de bir sakınca olmaz. Ancak, elbisesinin vücûduna yapışık (çok dar) olup organlarını olduğu gibi ortaya koyan ve şeffaf bir elbise olmaması da şarttır.(Serahsi agy.)Bu konuda başka rivâyetler de vardır: Mugîre b. Şu'be'nin yukarıya aldığımız hadîsinin devamında: Rasulüllah'ın "gör" demesi üzerine talip olduğum ensarlı kadının ebeveynine gidip durumu onlara anlattım. Biraz hoşlanmaz gibi oldular. Kadın da mahfilinden beni duymuş: "Görmeni Rasulüllah emretmişse gör. Ama öyle değilse, seni Allah'a havâle ederim." dedi. Bunu mühim bir olay olarak görür gibiydi. Onu gördüm ve evlendik, der.
Konumuz hakkında Asr-ı saâdetten ilginç bir olay da şudur: Halîfe Ömer b. Hattâb, Hz. Ali ve Fâtıma'nın kızları Ümmü Gülsümü Babasından istemişti. Babası küçük olduğunu söylediyse de Ömer, "onu sen bana ver, ben ondan başkasının beklemediği şeyler bekliyorum", dedi. Ali de, "onu sana gönderirim, beğenirsen sana nikâhlarım", dedi... Hz. Ömer'in begendiği haberini alınca da Babası onu ona nikâhladı. Hz. Ömer'in gayesi, ondan Rasulüllah'ın nesebine ortak olmaktı.(Haberi Sâid b. Mansûr, Ibn Abdilber, Ibnül-esir, Ibn Hacer ve Ibn Sâd naklederler. Kaynakları için bk. Ebu'n-nûr, Menhecü's-sünne fiz'i-zevâc 351.)
Meselenin mezheplerarası münakaşasını yapan Ibn Kudâme de şunları söyler: Evlenmek istediği kadına bakmanın mubahlığı konusunda ilim ehli arasında ihtilâf bilmiyoruz. (hepsine göre helâldir)... Kadının izni olsa da olmasa da bakabilir. Çünkü Rasulüllah, "bakın" diye mutlak emrediyor ve onun izin verip vermemesini sözkonusu etmiyor. Ama bakmanın ötesinde birşey söylemediğinden onunla halveti de câiz değildir... Bu konuda kadının yüzüne bakabileceği konusunda ilim ehli arasında ihtilâf yoktur. Çünkü yüz avret değildir ve güzelliklerin merkezi ve bakılacak yerdir. Âdeten açık olmayan yerine bakması helâl olmaz.Evzaî etli yerlerine bakabileceğini söylemiş, Dâvûd (ez,Zâhirî)'den de bütün bedenine bakabileceği rivâyet edilmiştir. Çünkü, diyor, Rasûlüllah'ın, "ona bak" sözünün dış (zâhir) anlamı bunu gerektirir.(Ibn Kudâme, el-Mugnî VI/553) Onun bu görüşte "hatâ ettiği meydandadır, çünkü bu söz sünnetin kâidelerine ve icmâa muhâliftir"(Davudoğlu, Sahi'h-i Müslim Şerhi VN/271) Yüz, eller ve ayaklar konusunda, kadının evinin içinde genellikle açık tuttuğu kısımlarına gelince, bir görüşe göre: Oralara bakmak helâl değildir. Çünkü hiç açılmayan kısımları gibi oralara bakmak da helâl kılınmamıştır ve ihtiyaç, eller ve yüz ile giderilir. Diğer bir görüşe göre; oralara da bakılabilir. Çünkü başına açık olarak bakılabileceği rivâyeti vardır. (Ibn Kudâme, age VI/553-54) Imam Mâlik, avret bölgeleri görülür korkusu ile habersizce bakmayı kerih görmüştür. Ondan diğer bir rivâyete göre, kadına izinsiz bakmak câiz değildir. Fakat bu görüş zayıftır. Çünkü Peygamber (s.a.s.) tâlip olunan kadına bakmaya mutlak surette izin vermiş ve bu konuda onun müsaâdesini şart koşmamıştır. Hâttâ kadın genellikle bu izinden utanır. Bakan kimsenin o kadın beğenmemek ihtimalı vardır. Izin şart olursa beğenilmeyen kadın gücenir. Onun içindir ki ulemâdan bazılârı: "Kadına dünür göndermeden önce onu görmek ve bakmak... Bu bizzat mümkün olmazsa güvenilir bir kadın göndermek müstehaptır." demişlerdir.( Davudoğlu, age, Vll/271-72)
Özetlersek, erkeğin evlenmek istediği kadına tâlip olduğu zaman bakabileceği gibi, evlenme niyyeti devam ettiği sürece daha sonra da bâkabileceği anlaşılıyor. Yeter ki; henüz nikâhları yapılmamışken halvette kalmasınlar, yanlarında başka yabancı erkek bulunmasın, vücudunun normal ev kiyafeti dışındaki yerleri açık olmasın, elbisesi çok dar ve şeffaf bulunmasın.Çünkü bu durumdaki kadın ve erkek -niyetleri gerçekten evlenmek olduğu sürece birbirine büsbütün yabancı olan kadın ve erkekler gibi değildirler. Duyguları hırsızlama şehevî hislerden değil, sevgi ve muhabbetten kaynaklanır. (Allahu a'lem)
Kaynak: http://www.keskinbicak.net/ sitesi kütüphanesinden "İslamda Evlilik Ve Aile Hayatı" adlı eser...