Türkler için kahve içmek bambaşka bir keyiftir.
Beraberinde getirdiği dostluk, sevgi ve paylaşım için bir fincan kahveye büyük anlamlar yüklenir. "Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır" sözü bunu en iyi şekilde vurgular. Kahve içmek Türk halkı için o kadar büyük önem taşır ki, dilimizdeki "kahvaltı" kelimesi kahve-altı sözcüklerinin bir araya gelmesiyle ortaya çıkmıştır.
Kahve ikramı da dostlukların pekişmesinde önemli bir yer tutar. Ev sahibi misafirine verdiği değeri, hazırladığı ve özenle sunduğu kahvesi ile gösterir. Evlilik öncesi kız istenirken, gelin adayının damadın ailesine kahve yaparak ikram etmesi de âdettendir. Kahvenin kabulü ise ikramda bulunanı onurlandırır. Dilimize yerleşen "kahvesi içilir olmak" ve "bir kahveni içerim" deyişleri bunu ifade eder.
Bol köpüklü kahveler içildikten sonra sohbet daha da uzar.
Gelelim kahvenin tarifine :
Nefis bir Türk Kahvesi hazırlamak için sadece 2 dakika yeterlidir
(http://www.mehmetefendi.com/images/tk/3.gif)
İçme suyunu fincanla ölçerek cezveye koyun (kalitede su etkendir).
(http://www.mehmetefendi.com/images/tk/4.gif)
Her fincan için iki çay kaşığı kahve (5 gr), iki çay kaşığı şeker ilave edin (ya da şeker arzuya göre).
(http://www.mehmetefendi.com/images/tk/5.gif)
Kısık ateşte kahve ve şekeri iyice karıştırın
(http://www.mehmetefendi.com/images/tk/6.gif)
Bir süre sonra kabaran köpüğü ister tatlı kaşığı ile ister dökerek fincanlara pay edin
(http://www.mehmetefendi.com/images/tk/7.gif)
Kalan kahveyi bir taşım daha pişirin ve fincanlara boşaltın.
(http://www.mehmetefendi.com/images/tk/8.gif)
Türk Kahvesi sunulurken yanında su verilmesi âdettir. İçilen su ağzı kahve lezzetine hazırlar
Bayanlar kulübü
Teşekkürler Tuğra
Kahve yapmasını bilmeyen arkadaşlar burdan öğrenirler artık:)
(http://img.blogcu.com/uploads/aintabarsiv_turk_kahve.jpg)
1954’ten bu yana kahve makinaları üreten bir firmanın da yöneticisi olan Has Kahve Evleri Müdürü Mujdat Aydın, iyi Türk kahvesi pişirme formülünü bulmak için binlerce deneme yapmış. Işte onun iyi kahve formülü:
• Bir fincan kahve için dolu bir tatlı kaşığı (5-5,5 gram) kahve kullanılır.
• Ateşe koymadan önce bakır cezveye yarım fincan soğuk su eklenir ve kahve suyla karıştırılır. Yarım fincan soğuk su daha cezveye eklenip tahta kaşıkla şöyle bir karıştırıldıktan sonra cezve kısık ateşin üzerine konur. İsteğe göre şeker eklenir.
• Ilık hale gelene kadar kahve karıştırılır
• Köpük cezvenin ortasında birleşirken ısıtılmış fincana boşaltılır.
• Cezve tekrar ateşe konur ve kahve hafif karıştırılır. Kaynamaya başladığında, ikinci köpük fincana boşaltılır.
• Kahve üçüncü kez kaynatılır ve fincana konur.
• Kahve 2 lokumla birlikte ikram edilir.
• Köpük açık renkli, kahve daha koyu
renkliyse kahve iyi kavrulmuş demektir.
• Kahvede köpük tazeliğin göstergesidir.
• Geleneksel olarak Türk kahvesi 3 kez kaynatılır. Ilk taşımdan sonra aldığımız kısım kahvenin köpük kısmıdır. ikinci
kaynatmayı takiben aldığımız telvedir, üçüncü kaynamada ise fincana içtiğimiz kahveyi boşaltırız.
kaynak:
benhayattayken.blogspot.com
Bilgiler için teşekkürler.
Bende kahveyle ilgili bir püf nokta ekleyim, eğer şeker yerine kahveyi yaparken nutella katarsanız acayip köpüklü ve lezzetli bir kahve oluyor, test edilip onaylanmıştır tarafımdan s4))
Adetde bid'atlerden biri de tütün ve kahve içmektir.
(adetde bid'at: Allah 'a ibadet etmek ve sevab kazanmak niyyeti olmaksızın meydana çıkarılan şeyler. Bunlar, hadis-i şerifde dalalet sapıklık olarak bildirilmiş bid'atlerden değildirler. Bunları yapanlara ceza verilmeyecekdir. (Hadika 1290 hicri senesi istanbul baskısı sayfa 143)
Zamanımızda iyi ya da kötü her insan bunları kullanmaktadır. Bunlar için çeşitli şeyler söyleniyor ise de sözün doğrusu, ikisine de haram ya da mekruh dedirtecek bir sebep yoktur. Her ikisi de adetde bid'atdır.
Müfsid, yani uyuşturucu olan maddelerin aklı gidermeyecek kadar az miktarını satmak ve her ilacı satmak caizdir. Tütünü de aklını gidermeyen kimselere satmak caizdir.
(Yukarıdakilerin tamamı alıntıdır. Tam ilmihal - seadeti ebediyye' den hazırlayan ve neşr eden Hüseyin Hilmi Işık 1976)
Şimdi bunları niye yazdın diyen olabilir. Ben sigara da içtim kahvede içtim, türk kahvesi de içtim. hatta çok daha gençken bu türk kahvesi değil de bildiğiniz şu gold mu diyelim neydi, o tür artık anlayın kahve içme alışkanlığı kazandıktan sonra çok değil iki haftada bende tansiyon problemi peydahlandı. Zaten ondan sonra da çok kahve içilirse.. bunları yapar bilgisi edinme felan, içmeyi bıraktık tabi. Aynı şekilde, sigarayı da bu sene için ikinci ve son kez olarak, bir daha başlamamak üzere bıraktım. Şimdi, sigara da çok içtiğim kahve de çok içtiğim, bunun her ikisinin de tadına bakanlar bilip takdir edecektir ki; tekel ürünleri içerisinde mesela özellikle marlboro alıp içenler bilir ki tütünde bir alkol kokusu rahatlıkla burun ile alınabilir. Durum böyle olunca yalan olmasın şimdi tekrar bu ebediyye kitabına dönüş yaparsam orda diyor ki; kendi tecrübesi ile zarar verdiğini anlayana haram olur. zarar vermezse haram olmaz.afyon ve esrar için az miktarda içilen ve aklı gidermeyecek miktarda kullanılması caizdir ve bu içen insana ve içilen miktara göre değişir diyor. aklı gidermediği anlaşılınca helal olduğu anlaşılmaktadır.
velhasıl son cümleler ile yine, Hanefi alimlerinden şeyh muhammed nihrırı, tabib-i müslim-i arifin sözü ile veya tecrübe ile zarar verdiğini anlayan kimseye tütün içmek haram olur diyor. böyle kesin anlaşılmadıkça helal olduğuna fetva vermişdir.
şimdi ben sorumu soruyorum, her ikisini de içen ve alışkanlık kazanan ki doktorun sigarayı bırak denilen bir hastanın bırakamamsı ve içmeye devam etmesi yine aynı şekilde içndeki kafein nedeniyle ki yukarıdaki adeti bid'at durumu göz önüne alınarak kahve içen birinin kazandığı bu kahve içme alışkanlığı, aklı gidermese bile bir bağımlılık yaratmamakta mı? o zaman çok az miktarda benim afyon ya da esrar içmeme kim neden karışsın ki? ama içen birinin aklı gitmediğini gören var mı bunu da arayıp sormak lazım. nihayetinde demek istediğim azcık azcık derken, kendi tecrübesi ile zarar görmeye başladım diyen birine haram olacaksa bu tütün ve kahve, neden içeriz ya da içelim ki bu tütün ve kahveyi? çünkü takdir edersiniz ki kahvenin de sigaranın da çeşidi olmasına rağmen, böyle azcık kendinden geçireni de var. hiç uykusunu getirmeyeni de var. ve tıbba göre bence ikisini de içmeye devam edenin pek fayda kaazanmayacağı bir gerçek. acaba diyorum, son peygamberimiz hz muhammed' den (s.a.v.) sonraki tecrübelerimiz için yaptığımız ve hala da yapılmayacak devam edilecek olan haramdı değildi, mekruhdu veya değildi ya da adeti bid'at dı değildi beyanlarının ahiret gününde gerçek akibeti ne olacak acaba. bu konuda yorum alabilirmiyiz..
şimdi içime bir kuruntu düştü, bence sigara kesin haram olmalı ama okudukça bazı kitapları, haram olmayana da haram yakıştırması yaparsak bunun için de iyi olmaz diyor. Yani kesin bir dille haram desek bir türlü demesek iki türlü diyesim geldi. Dolayısıyla kesin bir dille şudur demektense zararını gördüğüm bildiğim için bu kesin yasaklanmalı diyebilirim. kahve içinse dediğim gibi sarhoş etmese bile içen biri kesinlikle alışkanlık kazanıyor ve faydası olmayacak. tabi kişiden kişiye değişeceğini yine söylemekle birlikte muhtemelen herkesde tansiyonu yükseltiyor olmalı. ehh kime dokunup dokunmayacağı meçhul tabi. iç de gör hesabı :D
http://www.sadakat.net/forum/islami-sorulariniz-ve-cevaplari/sigara-haram-mi-mekruh-mu-t83.0.html
Sigaranın haramlığına dair yukarıdaki linki inceleyebilirsiniz.
...
Kahve
Hz.Süleyman peygamber 16. yüzyıl rivayetlere göre de kahveyi içen ilk kişi Hz.Süleymandır. Hz.Süleyman yolculukları sırasında uğradığı bir şehirde şehrin sakinlerinin bilinmeyen bir hastalığa yakalandığını görür ve Cebrai'lin buyruğu üzerine Yemenden gelen kahve çekirdeklerini kavurarak bundan hazırladığı içeceği hastalara verir. Bunu içen hastalar iyileşir.(Vikipedi)
...
Kafein tüketiminin büyük kısmı kahveden kaynaklansa da, yegane kafein kaynağı kahve değil; karbonhidratlı içeceklerde de önemli oranda kafein bulunuyor. Yine çay da önemli bir kafein deposu; rengi koyulaştıkça içerdiği kafein miktarı artıyor. Şirketler, kafeini tadı için kullandıklarını söyleseler de, araştırmalar asıl nedenin bağımlılık yaratması olduğuna dikkat çekiyor.
Hangi içecekte ne kadar kafein var?
Filtre kahve - 135 mg
Hazır kahve - 95 mg
Espresso - 50 mg
Kafeinsiz kahve - 3 mg
Kola - 46 mg
Portakallı gazoz - 40 mg
Gazoz - 54 mg
Demlenmiş çay - 35 mg
Yeşil çay - 25 mg
Poşet çay - 25 mg
Sütlü kakao - 8 mg
Kahveli dondurma - 85 mg
Bitter çikolata - 31 mg
KAFEİN SAĞLIĞA ZARARLI MI?
Kafeinin kanser riskini artırdığına ilişkin hiçbir kanıt bulunmuyor.
KEMİK ERİMESİNE YOL AÇAR MI?
Kafeinin vitamin ve minerallerin (özellikle de kalsiyum ve demir) emilimini bloke ettiği biliniyor. Ayrıca diüretik etkisi nedeniyle kalsiyum depolanmasına olumsuz etkide bulunuyor; zira kalsiyum idrar yoluya da dışarı atılıyor.
Bu noktada, fazla kafein tüketiminin kemik yoğunluğunu azalttığını düşünmek akla yakın. Öte yandan Penn State College’de yapılan yeni bir çalışma, normal kafein tüketiminin kemik erimesine neden olmadığını gösteriyor. Amerikan Ulusal Osteoporoz Derneği de, kafein ve kemik erimesi arasında herhangi bir ilişkiye rastlanmadığını bildiriyor.
Bu konudaki endişelerin hedef kitlesi elbette ki yetişkinler. Süt yerine kafeinli içecekler kullanmaya alışkın olan yetişkin nüfus, yeterince kalsiyum alamıyor. Bu durumda sütlü kahve içmek, mantıklı bir çözüm olabilir ve ihtiyaç duyulan kalsiyumu sağlayabilir.
KAFEİNİN TANSİYONA ETKİSİ VAR MI?
Kafein tüketimi kan basıncını birkaç dakikalığına, hatta birkaç saatliğine yükseltebilir, ancak yüksek tansiyona yol açmaz. Ancak zaten yüksek tansiyonu olan kişiler yoğun stres altındayken kafein tüketimiyle tansiyonlarının daha da yükseldiği ve inme riskinin arttığı belirlenmiştir.
KAFEİNİN KALBE ZARARI VAR MI?
Kahve çarpıntıya, düzensiz ve hızlı kalp atışına neden olabilir. Bu durum, aritmisi veya kalp rahatsızlığı olanlar için problem yaratabilir. Washington Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, günde altı fincan ve üzerinde kahve içenlerin kalp krizi geçirme risklerinin arttığını gösteriyorsa da, kafeini tek başına kalp hastalıklarından veya kalp krizinden sorumlu tutmak yanlış olur.
KAFEİN BAŞ AĞRISI YAPAR MI?
Kafein, baş ağrılarına karşı kullanılan ağrı kesicilerin etkisini artırır. Ancak sürekli kullanımı, baş ağrılarının tekrarlamasına neden olabilir. Reçetesiz satılan ilaçların kafeinle birlikte iki günden daha uzun süre alınmaması gerekir.
UYKUSUZLUĞA NEDEN OLUR MU?
Kafein, uyku hormonu olarak bilinen melatonin düzeyine etki eden bir uyarıcıdır. Metabolize edilebilmesi için 4 ila 7 saat gerektiği unutulmamalıdır.öğleden sonra içilen bir fincan kahve geceyarısında uykunun kaçmasının sorumlusu olabilir.
ANKSİYETE VEYA PANİK ATAĞA YOL AÇAR MI?
Yüksek dozda kafein, beyin kimyasını etkileyerek anksiyete ve panik atak oluşumunu güçlendirebilir.
MİDEYE DOKUNUR MU?
Kahve, hatta kafeinsiz kahve, midede asit üretimini artırarak yemek borusu ve mide geçişini etkiler. Bu durum da midede rahatsızlığa ve yanmaya sebep verebilir.
KAFEİNİN FAYDALARI
Araştırmalar, kafeinin pek çok olumlu etkisinin de bulunduğunu gösteriyor. Herşeyden önce, kafeinin psikolojik bir canlandırıcı olduğunu söylemekle başlayalım. Uyku hali yaratan adenosin adlı bir beyin kimyasalını bloke eden kafein, düşünsel performansı artırır ve ruh haline olumlu katkıda bulunur. Üstelik bu etkisini 50 mg’dan az dozlarda (örneğin bir fincan çay ile) dahi gösterir.
Kas koordinasyonunu ve gücü artırır.
Enerji sarfiyatını yükseltir ve daha fazla kalori yakmaya yardımcı olur.
Akciğerlere giden solunum yollarını rahatlatır ve astım krizlerini azaltıcı etkisi vardır.
Bağırsakları yumuşatıcı bir etkisi vardır. Ancak fazla alındığı takdirde ishale yol açabilir.
Günde 2-3 fincan kahve içen erkeklerde safrataşı oluşumunu azalttığı görülmüştür.
JAMA’da yayınlanan yeni bir araştırmaya göre kafein tüketimini artırarak Parkinson riski azaltılabilir.
BAĞIMLILIĞA YOL AÇAR MI?
Kafein de tıpkı nikotin, amfetamin ve kokain gibi bağımlılık yaratan bir madde. Beyinde dopamin gibi belli bazı sinir iletkenlerini artırarak alışkanlık yaratıyor. Bir fincanlık bir doz bile bağımlılığa sebep oluyor ve bu miktar alınmadığı zaman vücutta tepkiler meydana geliyor. Dahası, bütün bu semptomların ortaya çıkması için yalnızca üç günlük kullanım yeterli.
Belirtilen semptomlar arasında baş ağrısı, yorgunluk, huzursuzluk, depresyon, konsantrasyon bozukluğu, hatta soğuk algınlığı belirtileri sıralanıyor ve en az 1-2 hafta devam ediyor.
KAFEİNİ BIRAKMALI MI?
Bu karar kişiden kişiye değişiyor. Uzmanlara göre kafein tüketiminden uzak durması gereken kişiler şöyle sıralanıyor:
- hamileyseniz veya hamile kalmak istiyorsanız,
- yüksek tansiyonunuz varsa,
- çarpıntınız varsa,
- midenizde yanma hissediyorsanız,
- panik ataktan şikayetçiyseniz,
- mesane problemleriniz varsa,
kafeine dur demeniz iyi olur.
Ayrıca osteoporoz risk grubundaysanız yeterince kalsiyum aldığınızdan emin olmanız gerekiyor. Kafeinden vazgeçmeye niyetiniz yoksa da en azından ölçüyü kaçırmamanızda fayda var. Günde 400 mg’ın üzerinde kafein tüketimi zararlı bulunuyor.
Şayet belirtilen sorunlar sizin için geçerli değilse ve herhangi bir şikayet yaşamıyorsanız, günde 3,4, hatta 5 fincanı keyifle yudumlayabilirsiniz.
KAYNAK : NTVMSNBC.COM
İstanbul Üniversitesi yayınlarından Gıda Kimyası kitabında deniyor ki: (Çaydaki tein ile, eskiden ayrı bir alkaloit olarak kabul edilen Kafeinin aynı olduğu tespit edildi. Çayda %2,5-3, kahvede ise %1,3 oranında kafein bulunur.
Kafein, zihni açar, kan dolaşımını artırır, vücuda sıcaklık verir, yorgunluğu giderir, sindirimi kolaylaştırır. Fazlası sinir sistemi üzerinde etki yapar. Kalb hastalıklarında, sinirleri zayıf insanlarda ve çocuklarda az miktar kahve bile fena etki yapabilir.) [s. 658]
Çaydaki kafein, kahvedekinden iki misli fazladır. Kahvedeki kafeine haram denirse, çaydakine de haram denmesi gerekir. Çoğu zarar veren şeyin, zarar verecek miktarını kullanmamalıdır! Vücuda zarar verecek kadar çok yemek de haramdır. Bazı gıdalar, bazı hastalara zararlıdır. Vücuda zarar verdiği bilinen şeyleri kullanmak doğru değildir. Bir kimseye kahve ve çayın fazlası zarar veriyorsa az içmeli, azı da zarar veriyorsa hiç içmemelidir! Hastaya haram olan bir şey, sağlama da haramdır denmez. İmam-ı Münavi hazretleri, Camius-sagir şerhinde kahve içmenin haram ve mekruh olmadığını bildirmiştir. (Hadika s.143)
mehmetalidemirbas.com
Bazı islam alimleri uykusu kaçsın diye içmişler. . Ders okutmak için. . . Haram olsa içmezlerdi.
Eh kutup yıldızı tütünle kahveyi aynı kefeye koydunya sen başka bir şey yapma bu sana yeterde artar.
teşekkürler
Alıntı yapılan: setre - 11 Kasım 2008, 20:30:19
Bilgiler için teşekkürler.
Bende kahveyle ilgili bir püf nokta ekleyim, eğer şeker yerine kahveyi yaparken nutella katarsanız acayip köpüklü ve lezzetli bir kahve oluyor, test edilip onaylanmıştır tarafımdan s4))
Teşekkürler...
Deneyelim inşaAllah &))
"Bir fincan içmeden kendime gelemem" diyenlerdeseniz, her gün filtrede kalan kahveleri de çöpe atıyorsunuz demektir. Bu kahveleri geri kazanmanın yolları var.
(http://www.iyilikguzellik.com/images/haber/1207.jpg)
Filtrede kalan kullanılmış kahveyi veya fincandeki telveyi mutfak temizliğinde kullanabilirsiniz. Özellikle tava, tencere temizlemek için birebir... Ancak dikkatli olun. Kahve taneleri çiziklere neden olabilir.
Kullanılmış kahveyi bahçenizde ya da saksılarınızda kullanabilirsiniz. Bu sizi karıncalardan koruyacak...
Kahve, aynı zamanda doğal bir deodorant. Kullanılmış kahvenizi önce kurutup sonra da poşetlere koyup giyisi dolabınıza koyabilirsiniz.
iyilik güzellik
ya, kahve yapmasını bilmeyen kalmamıştır t20)) g2))
Alıntı yapılan: setre - 11 Kasım 2008, 20:30:19
Bilgiler için teşekkürler.
Bende kahveyle ilgili bir püf nokta ekleyim, eğer şeker yerine kahveyi yaparken nutella katarsanız acayip köpüklü ve lezzetli bir kahve oluyor, test edilip onaylanmıştır tarafımdan s4))
Nutellayı denemedim ama, dün akşam hobby türü çikolota denedim. Kahve cezvede iken içine biraz çikolota attım. Nasrettin Hoca'nın hesap, ben de beğenmedim. :D
Günde birkaç fincan kahvenin, Hepatit C gibi karaciğer hastalıklarının ilerlemesini yavaşlattığı anlaşıldı.
Amerikalı araştırmacılara göre, günde en az 3 fincan kahve içen hastaların ileri safhadaki müzmin Hepatit C ve diğer karaciğer rahatsızlıklarının ilerleme ihtimali, kahve içmeyenlere nazaran yüzde 53 azalıyor.
ABD Ulusal Kanser Enstitüsü uzmanlarının araştırması, 766 karaciğer hastası arasında üç aylık kontrollerle yaklaşık dört yıl boyunca yürütüldü.
Kahvenin sütlü veya sade olup olmadığının belirtilmediği araştırma sonuçları, Hepatology dergisinin kasım sayısında yayınlanacak.
Araştırmacılar, kahvenin genellikle sarılık hastalığından ileri gelen ikinci tip şeker hastalığı riskini de azalttığını düşünüyor.
Dünya Sağlık Örgütüne göre, dünyada her sene 3-4 milyon kişi Hepatit C'ye yakalanıyor. Vakaların yüzde 70'inde hastalık müzminleşip siroz ya da karaciğer kanserine çevirebiliyor.
iyilik güzellik
Damla sakızlısı çıkmış deneyen var mı?
Alıntı yapılan: Hâsıl-ı Kelam - 03 Aralık 2009, 01:51:40
Damla sakızlısı çıkmış deneyen var mı?
ben içmiştim fena değil.genelde sadeyi tercih ettiğim için farklı tatlar pek sarmaz beni
damla sakızlı kahve içtim hiç begenmedim. tiryaki işi degil velhasıl
Alıntı yapılan: İsra - 03 Aralık 2009, 02:57:46
ben içmiştim fena değil.genelde sadeyi tercih ettiğim için farklı tatlar pek sarmaz beni
Alıntı yapılan: mardin - 03 Aralık 2009, 12:45:04
damla sakızlı kahve içtim hiç begenmedim. tiryaki işi degil velhasıl
Teşekkürler.Genelde deneyenler sizle gibi beğenmediklerini söylüyorlar.
Mide problemlerim nedeni ile doktor tarafından yasaklanmış durumda içindeki kafein mide asitini arttırıcı özelliklere sahipmiş ama unutkanlık için iyi geldiği söyleniyor.
sabahları içerseniz fazla zararı olmaz demişti bir doktor
Benim sorun biraz ileri safha olduğu için külliyen yasak maalesef
Alıntı yapılan: Emir-ül Bahr - 03 Aralık 2009, 17:35:33
Benim sorun biraz ileri safha olduğu için külliyen yasak maalesef
Allah şifalar versin
Hz. Allah şifa versin.
''Mide vucudun evi gibidir,ev hasta olunca bütün vucud hasta olur''
Bu linklere bir bakın isterseniz.
http://www.sadakat.net/forum/yiyecek-ve-icecekler/bitki-caylarindaki-sifa-t41191.0.html;msg211646#msg211646
http://www.sadakat.net/forum/saglikli-yasam/mide-yanmasindan-kurtulun-t40336.0.html
http://www.sadakat.net/forum/yiyecek-ve-icecekler/kolay-sindirim-mutluluktur-t39799.0.html
http://www.sadakat.net/forum/saglikli-yasam/mide-ve-sindirim-sistemi-hastaliklari-t41999.0.html;msg214440#msg214440
Emir-ül Bahr, Allah acil şifalar versin.
Çok teşekkür ederim Tuğra, bu konuda bana danışan arkadaşa çok iyi gelecek bu tavsiyeler inşaAllah.
Allah şifa versin
Amin, geçmiş olsun kardeşim.
Kahveyi artık türk kahvesi yapan basit bir kahve makinası ile yapıyor herkes, çokta köpüklü oluyormuş kullananların anlatımına göre.
Hepinizden Allah razı olsun buraya yazınca konu biraz dağıldı bunu düşünemedim.
@Tuğra başlıklar için çok teşekkür ederim düşünmeniz bile ihya etti şifa oldu. Gerçi ot içmekten ruhsarımız solmuş olsada diğer malumatlar ile birlikte en kısa zamanda inceleyeceğim :)
Fincan ustası Uğur Bey'den okkalı kahvenin tarifini istiyoruz. Bakır cezveye konulan kahve ve şekerin (kesinlikle küp şeker kullanmayın) ardından soğuk su konması gerektiğini belirtiyor ve ekliyor: "Kahveyi karıştırdığınız kaşığı dik tutarsanız kahve köpüklü olur, yan tutarsanız kaymaklı olur." 1. taşımda köpük, 2. taşımda ortası alınır, 3 taşımda ise kahvesi konur. Uğur Bey, kahvenin normal ve rahatlı olmak üzere ikiye ayrıldığından bahsediyor sonra. Normal kahve yanında bir bardak suyla gelen kahve. Ancak rahatlı kahve, gül lokumuyla ikram ediliyor. Makbul olan da bu. Çünkü kahvenin yanında çikolata ikram edilmesi bizim geleneklerimiz arasında yer almıyor.
(Zaman)
bende hep böyle hazirliyorum ama fazla köpüklü olmuyor. o yüzden artk kahveyi süt ile hazirliyorum ;) ve herkes bayiliyor. sadece bayanlar degil erkeklerinde kahve yapabilmesi cok önemli ;)
Yıllar önce Kahramanmaraş-Göksun'da öğretmenlik yapıyorum. Sınıfıın birisinde kahvenin nasıl yapılacağını anlattım. Espiri olsun diye "şayet köpürmezse içine tükürürsünüz" tarzında bir şeyler söylemiştim. Sınıfta babası öğretmen olan bir kız vardı. Kızın babası kaza geçirmiş, bizde onu ziyarete gitmiştik. Ziyarette kahve getirdiler. Kahveleri aldık... Benim aklımda söylediğim yok tabiki... Bir de baktım, kapı aralağından kız ellerini yukarı kaldırarak, içine tükürmediğini ima ediyor. Sonrasında epey gülmüştüm.
Bazıları da kabartma tozu koyduklarını iddia ediyorlar :))
Kahve
Hz.Süleyman peygamber 16. yüzyıl rivayetlere göre de kahveyi içen ilk kişi Hz.Süleymandır. Hz.Süleyman yolculukları sırasında uğradığı bir şehirde şehrin sakinlerinin bilinmeyen bir hastalığa yakalandığını görür ve Cebrai'lin buyruğu üzerine Yemenden gelen kahve çekirdeklerini kavurarak bundan hazırladığı içeceği hastalara verir. Bunu içen hastalar iyileşir.(Vikipedi)
Kolay ele geçmeyecek bir bilgi , bu yaşıma geldim ilk defa duydum bu hikayeyi .
Sabahın bu saatinde iyi olurdu, Fakak iş ten geldik , size Afiyet olsun a30))