Sadakat islami Forum

EĞİTİM, AİLE, KÜLTÜR-SANAT, SAĞLIK => SAĞLIKLI YAŞAM => YİYECEK VE İÇECEKLER => Konuyu başlatan: Tuğra - 02 Ocak 2009, 20:41:48

Başlık: Buğday
Gönderen: Tuğra - 02 Ocak 2009, 20:41:48
Buğdayın büyümesinde toprak tipi,sıcaklık, ve yağışların etkisi vardır. Buna rağmen buğday türü, geliştirilen türlerle birlikte dünyanın değişik bölgelerinde yetişebilen bir bitkidir. Arjantin' in güney ucundan, Fillandiya' nın kuzey ucuna kadar ve Çin' de denizden 3 000 metre yükseklikte dahi yetişmektedir.

(http://www.toruun.com.tr/images/un.gif)

Yurdumuz da ise; İç Anadolu, Güney Doğu Anadolu ve Trakya bölgesinde büyük tarım alanları varken, diğer bölgelerde de daha az oranda ekim alanları bulunmaktadır.
Yurdumuzda değişik buğday türleri ekilmektedir. Bu buğday türlerindeki farklılığa göre kullanım alanları da değişir.

Örneğin;
Triticum durum makarnalık;
Triticum durum compactum; gluten kalitesi yüksek
Triticum aestivum vulgare; mayalı ekmek yapımına gluten kalitesi daha uygundur.

Buğday tanesi; 4-8 mm uzunluğunda, 1.5-4 mm genişliğinde, mekik şeklinde, açık sarıdan kırmızıya kadar değişen renklerde olabilen bir bitki tohumudur. Tohum, kabuk (kepek) ile çevrilidir. Tohumun % 80-85 oluşturan endosperm (unsu kısım)' dan un elde edilir. Geri kalan kısım çimlenmenin başladığı embriyo (rüşeym)'dir.

karahanun.com

Başlık: Çavdar
Gönderen: Tuğra - 11 Ocak 2009, 14:29:57
Çavdarın ilk kez İÖ 6500 yıllarında Asya 'nın güneybatısında yetiştirildiği sanılmaktadır. Soğuğa en dayanıklı tahıl olan çavdar yüksek yerleri, kumlu ve gevşek toprakları sever. Rusya , İskandinav ülkeleri gibi kışları çok sert geçen yörelerde bile yetiştirilir ve sonbaharda ekilip ertesi yıl yaz başlarında biçilir. Üstelik buğday , arpa , mısır ve pirinç tarımına elverişli olmayan en verimsiz topraklarda bile öbür tahıllardan daha iyi ürün verir. Tahıllara büyük zarar veren külleme ve pas hastalıkları ile zararlı böceklerden de pek fazla etkilenmeyen çavdarın en önemli zararlısı çavdar mahmuzu hastalığına yol açan bir asklı mantardır.

Genellikle 1- 2 metre yüksekliğe ulaşan çavdarın görünümü arpaya çok benzer. Taneleri buğdaya göre daha ince uzun, kavuzları daha dar, kılçıkları da oldukça kısadır. Daha çok ekmeklik un ve hayvan yemi olarak değerlendirilen çavdarın bileşiminde karbonhidrat , protein , potasyum ve B vitamini bulunur.

Çavdar unundan yapılan ekmek de buğday ekmeği gibi hafif olur. Buğday ve çavdar ununda bulunan protein karışımları ( glüten ) hamurun kabararak esnek ve yumuşak olmasını sağlar. Bu yüzden, başka tahılların unundan ekmek yapılırken hamura buğday ya da çavdar unu katılması gerekir.

Dünya genelinde, besin olarak kullanılan çavdar miktarı bu amaçla kullanılan buğdayın yarısı kadardır. Besin değeri yüksek olan çavdar başka tahıllarla karıştırılarak hayvanlara da yedirilir. Dünyanın çeşitli yörelerinde çavdardan viski , cin, votka gibi aklollü içkiler ve kvas denen Rus birası yapılır. İnce uzun, esnek ve sağlam olan çavdar sapları da çatı kaplaması, şilte dolgusu, örme şapka, kağıt ve mukavva yapımında kullanılır.

Yılda 30 milyon ton dolayında olan dünya çavdar üretiminin üçte birinden fazlasını Rusya sağlar. Doğu Avrupa ülkelerinde ve Almanya Cumhuriyeti 'nde de geniş çapta çavdar üretimi yapılır. Türkiye 'de 1960 yılında 650 bin hektar olan çavdar ekim alanı 1987'de 242 bin hektara kadar düşmüştür. Bu alandan elde edilen ürün 1987 verilerine göre 380 bin ton dolayındadır. 85 bin tonu geçen üretimiyle Kayseri ilk sırada yer alır. Niğde , Sivas , Yozgat , Nevşehir ve Konya öteki önemli çavdar üreticisi illerdir

Karahanun
Başlık: Yulaf
Gönderen: Tuğra - 17 Ocak 2009, 09:39:37
Yulafın beyaz, siyah, sarı, kırmızı ya da boz tohumlu, kısa ya da uzun saplı pek çok çeşidi vardır. Tarım uzmanlarının öteden beri sürdürdükleri çalışmalarla değişik iklim ve toprak koşullarına uygun yulaf çeşitleri geliştirilmiştir. Örneğin, bunlardan kırmızı yulaf sıcak ve nemli iklimlerde yetiştirilir.

Yulafın dünyaya, yabanıl olarak yetiştiği Asya'nın batısı ile Avrupa'nın doğusu arasında kalan bölgelerden yayıldığı sanılır. Yabanıl yulaflardan türeyerek günümüze ulaşmış olan kültür yulafları içinde en çok yetiştirileni hiç kuşkusuz Avena sativa türüdür. Bugün yulaf, arpa ve çavdardan daha büyük miktarlarda üretilen bir tahıldır.

Serin ve nemli iklimleri sevdiği için en iyi Avrupa 'nın batı ve İskandinav ülkelerinini de içine alan kuzey bölümlerinde, Rusya 'da ve Kuzey Amerika 'da yetişir. Bununla birlikte Avustralya ve Yeni Zelanda'da da ekilir. Yulaf fazla yağış almayan kurak yerlerde kalın kavuzlu, uzunca tohumlar verir.

ABD ve Rusya dünyanın en çok yulaf üreten ülkeleridir; ama, İskoçya, İsveç ve Finlandiya gibi küçük kuzey ülkelerinde, buğday ve çavdardan daha iyi ürün verdiği için yulaftan geniş ölçüde yararlanılır. Türkiye'de ise başlıca Marmara, Ege ve İç Anadolu bölgelerinde yetiştirilen yulafın üretimi 350 bin tona yaklaşır.

Bol miktarda nişasta ile protein , vitamin ve mineraller de içeren yulaf taneleri en çok hayvan yemi olarak kullanılır. Ayrıca bitki tazeyken biçilerek yeşil yem ya da taneler hasat edildikten sonra kuru yem olarak hayvanlara yedirilir. Yulaf unundan hazırlanan hamur buğday unu gibi kabarmadığından ekmek yapımında kullanılmaz.

Yulaf unundan daha çok lapa ya da gözleme gibi yiyecekler yapılır; taneleri ise özellikle kahvaltı için hazırlanan, besleyici değeri yüksek tahıl karışımlarına katılır. Yulaf eskiden buğdayın pahalı olduğu dönemlerde onun yerini almıştır. Bugün de kuzey ülkelerinde yulafın gıda ürünleri arasında küçümsenmeyecek bir yeri vardır.

Yulaf üretiminin yapıldığı bölgelerin coğunda yulaf ilkbaharda ekilir. Kış yulafları dona ve kara dayanıklı olmadığı için Kuzey Kutbu 'na yakın bölgelerde yetiştirilemez. Aynı arpa gibi yulaf da bazen üçgül ve buğdaygillerden öbür bazı bitkilerin fidelerini güneş ve rüzgârın zararlı etkisinden korunmak için, onlarla birlikte ekilir.

Karahanun