Sadakat islami Forum

SADAKAT DİNLENME TESİSLERİ => BASINDAN => Konuyu başlatan: devletzede - 24 Şubat 2009, 21:21:16

Başlık: Finans kurumlarındaki Paralarınızı Hemen Çekin
Gönderen: devletzede - 24 Şubat 2009, 21:21:16


Finans Kurumlarındaki Paralarınızı Çekin

Sevigili kardeşlerim islama dayanmayan,sömürüye dayalı kapitalizmin yuvarlandığı girdaptan kurtulamayacağı anlaşıldı. Ekonomistler dahil,yöneticiler ve bu konuda uzman sıfatıyla konuşanların yaptığı tek şey halkı yanıltmaya yönelik tahminden başkası değil. Yani kumar oyunlarındaki tahminler gibi. Bu hafta şu sayıların çıkacağını düşünüyorum çekilişte gibi.

Bu zamana kadar ülkenin sorunlarını en iyi bilen biziz  ve ancak biz çözeriz diyen Başbakan da itiraf etti artık Muhalefete İŞSİZLİĞİ ÇÖZECEK ÖNERİNİZ VARSA SÖYLEYİN YAPMAZSAM NAMERDİM,SİYASETİ BIRAKIRIM diyerek.

Şimdi millete GAZ vererek siz büyüksünüz,siz her şeyi bilirsiniz vs... seçim kazanmaya çalışıyor parayla miting meydanına getirdiği adamlarıyla.  Zaten demokrasi GAZ rejimidir.Ne geldi aklıma biliyor musunuz? Hz. musa A.S. ile savaşan firavun askerlerinin çoğu kölelerdi. Yani Firavunun gasp sisteminde karnını doyuracak bir nimete konan şanslı kişilerdi bunlar. Ele geçirdikleri bu nimeti kaybetmemek için savaşıyorlardı sömürüyü kaldırmak isteyen sistemin peygamberiyle. Mazeretleri de ekmek davası. Nitekim Kuranda bunlarla ilgili ayette BİZLER GÜÇSÜZ MUSTAZAF KİMSELERDİK,MECBURDUK BÖYLE YAPMAYA dediklerini ama bunun Cehennemden kurtulmaları için geçerli bir mazeret olmadığını belirtir.

Niye paralarınızı çekin diyorum,biliyorsunuz finans kurumlarındakiler zaten devlet garantisinde değil, devlet garantisi de 50 bin tl ile sınırlı. Bankalar da bile bunun dışındakilerin garantisi yok. Hatırlayın başbakanın bundan önce imarbankasını batırdıktan sonra bu bankada paraları batanlara yaptıklarını. 7 yıldır mahkemelerde süründürüyor onları ve zaman aşımından davalarını düşürüyor. Holdinglere para toplayıp hortumlayanları milletvekili yaptı. Holdingzedelere de GİDİN PARANIZI KİME VERDİYSENİZ ONDAN ALIN dedi. İslami sistemim diyen Enver Örenin İhlaszedelere yaptığı zulüm ise 8 yıldır sürüyor.

Onun için büyük GÖÇÜNTÜ gelmeden finas kurumlarındaki paralarınızı çekip koyun evinize altın veya dövize çevirerek. Büyük çöküntüden sonra ne o finas kurumlarının sahiplerini,ne Başbakanı ne de yargıyı bulamazsınız ortada. Hepsi bir tarafa sıvışır. kalakalırsınız ortada. herkes kendi derdine düşer,kimse suçu da almaz üstüne,hepsi ak kaşık olur,olan buralarda parası olanlara olur sonunda,kabak onların başına patlar,ekonomiyi iflasa götürenler yine AK KAŞIK olarak arzı endam ederler ortada. Müslümanın örevi gelecek tehlikeden korumaktır kardeşini uyararak.

Komedi gibiyiz inanın nelerle uğraşıyoruz. Yani bütün derdimiz ağaçta yetişen meyveye elma mı desek yoksa kürtçe her neyse onu mu desek yoksulluğun,sömürünün diz boyu olduğu ortamda. Bunun için insanları öldürüyoruz. Hocam zaten biz bunların Şeytanın boş kuruntusu olduğunu biliyoruz bize niye söylüyorsun bunları diyeceksiniz. Ama bu gerçekleri solcu,miiliyetçi,kürt sitelerine yazamana müsade etmiyorlar.  Bu gerçeklerin de söylenmesi lazım.

Irk insanların icat ettiği KURUNTU mahsulü soyut bir kavramdır. Dil ise onların birbiriyle iletişimini sağlayan bir araçtır. İnsanın iki asli ihtiyacı vardır dünyada. Birincisi inanç,ikincisi ekmek,ekonomi ve bağlantısı olan ticaret,teknoloji. Dinini hangi dille daha iyi anlayabilecekse onu seçmesi ve öğrenmesi normaldir. Çünkü daha iyi iletişim kurabilir bu sayede ve daha iyi anlayabilir onu. Nitekim Afrikanın islamdan önce dili başkaydı ama islamı kabul etmelerinden sonra onu daha iyi anlayabilmek için dinlerinin dilini seçtiler bir çoğu. Aynı durum ekonomi ve teknolojinin dili için de geçerlidir. Nitekim onun için İngilizce öğreniyor dünya. Sen de kalkmış kürtçe için savaş veriyorsun. İleri ülkelerden hiç birinde var mı bu kadar boş  işlerle uğraşan. yok tabi. Bizde var.

İnsanların yek vücut olmalarında dil,din ve ülke birliği çok önemlidir. Mesela bir toplantıda iki kişinin orda bulunanlardan gizli fısıldaşarak konuşmayı yasaklar İslam,diğerleri dışlanmış hissetmesin diye kendini. Yanında senin bilmediğin dille anlaşan insanlar arasında dışlanmış hissedersin kendini,bırakın bağların kuvvetlenmesini bu durum bağları koparacak evhamlar üretir insanda. Acaba benim hakkımda kötü mü konuşuyorlar diye.  Aleyhimde konuşmasalar niye başka dilde konuşuyor bunlar dersin.Onun için İslamı kabul eden kişi İslam birliğini kuvvetlendirecek araçları hemen kullanmaya başlar. Nitekim ayet dil birliğinin bozulmasını CEZA olarak değerlendirmektedir. CEZA OLARAK ONLARIN DİLLERİNİ KARIŞTIRDIK VE BİRBİRLERİNİ ANLAYAMAZ OLDULAR buyurarak.

O çok aldatıcı şeytan sizi Allah ile aldatmasın buyuruyor Allah. Burada kastedilen şeytanın cin ve insanlardan oluştuğunun tesbiti yapılıyor bir başka ayette. Yukarıda bahsettiğim GAZ türünden kuruntular bunlar tabi. Aynı  içi boş kuruntuya dayalı GAZlar siyasiler tarafından veriliyor millete seçim meydanlarında, Nefsi okşayıcı ifadeler çoğu ama gerçekte durum tam tersi. Millet aç,onlar debdebe içinde. Vaatler veriyorlar hepmiz kardeşiz,kimseyi ayırmayız diye ama onlar helikopterlerle geziyorlar vatandaşın dolmuşa binecek parası yok. Bu nasıl kardeşlik,bu nasıl ayırmama. İşte Şeytanın vaatlerinin niteliği de bu. Allahın affının yanında kulun günahı denizde katre misali deyip hem günaha teşvik ediyor hem de buna rağmen ona cennete gireceği boş vaadini verip kandırıyor onu. Tabi Şeytanın vaadinin sonucu malum. Boş vaat. Ne af geliyor ne de Cehennemden kurtulma.  Tıpkı Başbakanınki gibi. Kişi başına 10 bin dolar geilrimiz var diyor ama 10 lira yok yoksulun cebinde. Hani kişi başına 10 bin doları vardı herkesin?

Lütfen nefisimizi okşayan sözlerle gaza gelip kandırılmayalım bir onların elindekine bir de kendi elimizdekine bakarak karar verelim. Şeytanların bizi boş kuruntular içeren vaatlerle tekrar bizi kandırmasına izin vermeyelim. Selamlar.