[IMG]http://img12.imageshack.us/img12/6005/redrosebycrooked.jpg[/img] (http://img12.imageshack.us/my.php?image=redrosebycrooked.jpg)
GÜL DAMLASI
-gül'ümüze-
"Ruhum sana âşık sana hayrandır Efendim
Bir ben değil âlem sana kurbandır Efendim"
Ruhlar arasında en kâmil, istîdâdı en geniş ruh Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz'in rûh-u şerîfleri.
Bunu herkes biliyor da o ruha hayran olmak, her sıradan ruhun vasfı olamıyor.
O'nun ruhuna yakın bir ruh anlıyor, O'nun güzelliğini; o kemâlâtı, ancak kemâlât mertebelerinde yol almış olanlar tahmin edebiliyor.
Âfâkta,
"Ne kadar iyi anlatırsan anlat, senin anlattığın karşındakinin anladığı kadardır." diye özetlenen istîdat ve birikim hakîkati;
enfüste"
Ne kadar iyi bakarsan bak, ancak bildiğin kadar görebilirsin." sözüyle, evet, daha bir ye's yükleniyor, insanın elini ayağını bağlıyor,
ama bir yönüyle de kışkırtıcı oluyor;
insanı meraka düşürüyor, etrafını yoklamaya, iyi okumalar yapmaya sürüklüyor.
Âşık, önce kendi kurbanlığını farkediyor, sonra âlemin kurbanlığına açılıyor gözü.
Âşık olmak hayranlıkla kolkola yürüyor âlem-i dilde; aşk, perdeleri kaldırıyor yavaşça,
tahavvül ediyor aradaki nesneler; şâhit oldukça hayran oluyor âşık, öylesine güzelleşiyor Dildâr.
Kim ki, kusur görüyor, hâşâ; kim ki, güzelliğe vakıf olamıyor, o, mecaz kaydında kıvransın dursun!
Âlemle kendi arasındaki bağı gören, zaten kurban!
Bu hayranlıkta şaşkınlık yok, beğeni var; bu aşkta çılgınlık yok, akl-ı küll ile mezcoluş var;
bu kurban oluşta yokluk ve siliniş yok, denge ve istikamet var.
Mecaz ile hakîkat arasındaki o müthiş, o baş döndürücü fark var burda!..
Allâhümme salli alâ rûhi seyyidinâ Muhammedin fi'l-ervâh
Allâhümme salli alâ cesedi seyyidinâ Muhammedin fi'l-ecsâd
Allâhümme ebliğ rûha seyyidinâ Muhammedin minnâ tahıyyeten ve selâmâ
(Allâh'ım, ruhlar arasında Hazret-i Muhammed'in ruhuna salât eyle;
Allâh'ım, bedenler arasında Hazret-i Muhammed'in bedenine salât eyle;
Allâh'ım, Hazret-i Muhammed'in ruhuna bizden tahıyye ve selam ulaştır.)
Ayşenur Vural-Şebnem Dergisi