Sadakat islami Forum

EĞİTİM, AİLE, KÜLTÜR-SANAT, SAĞLIK => TARİHİ VE KÜLTÜREL DEĞERLERİMİZ => Konuyu başlatan: Ay Iıığı - 09 Ocak 2010, 20:54:05

Başlık: Nerede o eski mürekkepler…
Gönderen: Ay Iıığı - 09 Ocak 2010, 20:54:05
(http://www.dunyabulteni.net/images/news/77089.jpg)


İs mürekkebi imali oldukça meşakkatli bir uğraş olduğundan meşhur hattatlar mürekkep ihtiyaçlarını usta mürekkepçilerden temin etmekteydi.

Hat sanatının klasik İslam sanatları içerisinde müstesna bir yeri vardır. 'Ruhani hendese' olarak da isimlendirilen ulvî sanatı ruhunun derinliklerinden parmaklarının kıvrımlarına indirgeyebilen hat ustalarının kamış kalemlerinden dökülen lahuti harfler görebilen gözlere her daim şifa kaynağı olmuştur/olmaktadır.

Kütüphanelerin tozlu rafları arasında ziyaretçilerini bekleyen kimi yazma eserler vardır ki hoş kokulu satıraralıklarında kamış kalemin zikri dillenir.

Kamış kalemin zikri ise mürekkebin kıvamında; ustalığında gizlidir.

Nerede o eski mürekkepler…

Sahaflar Çarşısı bir zamanlar sarayın yazı işleriyle ilgilenen, mürekkep yapan, kağıt-kamış kalem üreten, kitap yazan, cilt ve tezhip yapan onlarca sanatkârdan oluşmaktaydı. Bu sanatkârlarla iletişim halinde olan en az on bin kişinin bulunduğunu Balıkhane Nazırı Ali Rıza Bey "Bir zamanlar İstanbul" adlı eserinde zikreder.


Medeniyetin kadife görünüşlü demir süngerleri eski zamanlara ait pek çok güzelliğin üzerinden geçti. Pek çok zanaatkâr ansiklopedi maddelerine nasıl sıkıştırıldıysa kitabiyat hizmetlerinde önemli yeri bulunan mürekkepçiler de öylece camilerin is odalarına hapsedildi! Kısaca 'eski zamanlar" olarak tavsif ettiğimiz zaman diliminde kimi hattatlar kendi mürekkeplerini kendileri imal etmekteydi. Hat sanatı eğitimi aldıktan sonra kitap yazımı hizmetine giren müstensihler şüphesiz mürekkepçilerin en iyi müşterileriydi. Bir kısım mürekkepçiler içerisinden de hatırı sayılır hattatların zuhur ettiği bilinmektedir.
Mürekkep imali oldukça meşakkatli bir uğraş olduğundan meşhur hattatlar mürekkep ihtiyaçlarını usta mürekkepçilerden temin etmekteydi.

Nerede o eski mürekkepçiler…

Eskiye ait usulleri kullanarak mürekkep yapan becerikli eller yok artık. Hat sanatı ustalarına nefis mürekkepleri hazırlayan mürekkepçiler asrî zamanlarda müzayede salonlarına düşüveren hokkaların derinliklerinde kayboldular.

Onların gaybubetlerinden beri hat sanatında kullanılan tabii mürekkeplerin yerini kimyevi terkipler aldı. Artık hattatların hokkalarını is mürekkepleri değil; lastik hammaddeleri dolduruyor maalesef!

Hat sanatı aşığı

Maziye ait terkiplerle günümüzde mürekkepçiliğe hayat veren Hattat İsmet Gülnihal'i ziyaret ettiğimizde onu mürekkep tezgahının başında bulduk.

İsmet Gülnihal 13 yıllık hat sanatı çalışmasının ardından sülüs, nesih ve rik'a nev'ilerinde Hattat Yusuf Sezer'den 1999 yılında icazet almış. Hocasından meşk aldığı yıllarda hat sanatında kullanılan malzemelerin azlığı/yokluğu Hattat İsmet Gülnihal'i bunların teminine ve üretimine sevk etmiş. İşe önce mürekkepten başlamış.

Sanat kitaplarını inceleyerek mürekkep terkiplerini bulmuş. Yaptığı ilk denemelerin başarısızlıkla neticelenmesi onu yıldırmamış. Eskiye ait usulleri günümüz teknikleriyle meczederek mürekkep imaline devam etmiş. Şimdilerde mürekkepçilikte 20 yılını geride bırakan Hattat İsmet Gülnihal hat sanatı camiasının önemli bir ihtiyacını karşılıyor.

Hattat Gülnihal bir yandan kağıdın müşfik yüzüne imza atarken diğer bir yandan da hat sanatı camiasına hizmet ediyor olmanın hazzını yaşıyor.

1990 yılından beri mürekkepçiliğe hayat veren İsmet Gülnihal'in makta ve kalemtıraş gibi yardımcı hat sanatı malzemelerini de imâl ettiğini belirtmekte yarar var.

Hattat İsmet Gülnihal ile mürekkepçilik üzerine kısa bir sohbet ettik.


İbrahim Ethem Gören / Dünya Bülteni
Başlık: Ynt: Nerede o eski mürekkepler…
Gönderen: Ay Iıığı - 09 Ocak 2010, 20:56:22
Mürekkep çeşitleri

İsmet Gülnihal is mürekkebi, kırmızı lâl mürekkebi, bezir mürekkebi, mavi mürekkep, zırnık mürekkebi, beyaz mürekkep gibi mürekkep çeşitlerini günümüzde modern ve klasik yöntemleri kullanarak imal ederek hat sevdalılarının hizmetine sunuyor.

(http://www.dunyabulteni.net/images_1/other/image003.20100107134354..jpg)

(http://www.dunyabulteni.net/images_1/other/image005.20100107134412..jpg)

(Süleymaniye Camii is odası)


İs odaları Osmanlı mimarisinin essiz özelliklerinden biri şüphesiz. Cami aydınlatmasında kullanılan kandillerin isleri is odalarında toplanarak hem camilerin kubbe ve duvarlarında lekelenmeleri önlüyordu, hem de hat sanatı için önemli bir malzeme teşkil ediyordu. İs odalarında belirli bir kıvama ulaşan kandil isleri kazındığında ortaya is mürekkebi çıkmaktaydı. Bugünancak özel izinlerle görülebilen Süleymaniye Camii'nin is odası Mimar Sinan'ın tasarımda ulaştığı zirveye işaret etmektedir.

Gaz sobası islerini lütfen israf etmeyin!


Elektrik, kandil ışığının yerini aldığından beri is odaları vazife görmüyor. Şimdi bu odalarda eski zaman mürekkepçileri mahpus! Erbabı için çareler tükenecek değil hani.

İsmet Gülnihal is mürekkebini gaz sobası isinden de elde ediyor. Dolayısıyla gaz sobanız varsa aman isini israf etmeyin. Erbabına ulaşınca bu isler yazıya dönüşecektir çünkü.

Gülnihal hat sanatıyla ilgili tüm kitapları almış. Ender bulunanlara mezatlarda talip olmuş. Bezir yağından da mürekkep imal edildiğini böyle öğrenmiş. Bezir yağını sobada yakarak bezir isini elde etmiş. Bezir isinin kamış kalemden süzülmesiyle en grift terkipler zahmetsizce yazılır olmuş.


Mürekkep imali



Gülnihal Arap zamkını suyun içerisinde bekleterek zamkın suda çözülmesini sağlıyor. Elde ettiği karışımı bir müddet bekletiyor. Suda çözülen Arap zamkının içindeki taş-toprak cinsinden yabancı maddeler böylece mayi kabının dibine çökerken, yaprak parçaları da suyun üzerine çıkıyor. Su üzerine çıkan parçacıklar süzüldüğünde Arap zamkı bal kıvamına geliyor. Bal kıvamına gelen Arap zamkına is katılarak bir havana aktarılıyor.

İsmet Hoca havanda su yerine Arap zamkını dövüyor. Günlerce, haftalarca... Havanın içini dolduran nesneye artık mürekkep adını verebiliriz. Havandan alınan mürekkep bir miktar sulandırıldığında hokkaya konmaya hazır hale geliyor.

Unutmadan hatırlatmakta yarar var, Hattat İsmet, İslâm yazısına hürmeten mürekkep yapımında sadece Zemzem suyu kullanıyor.

Türkiye'den dünyaya...


Gülnihal'in tezgâhından çıkan mürekkepler dünyanın dört bir yanındaki hat sanatı sevdalılarına hizmet ediyor. ABD, İngiltere, İtalya, Almanya ve Türki Cumhuriyetlerdeki hattatların yanı sıra Kuveyt, Suriye, Irak, İran ve Mısır'daki hat sanatı mektep ve medreselerinde de gönüllerinde kamış kaleme yol uzanan hat sanatı sevdalılarının hokkalarını Gülnihal'in mürekkepleri dolduruyor. Sahaflar Çarşısı'ndaki vitrinlerde mürekkep hokkası görecek olursanız aklınıza Hattat İsmet Gülnihal'i getirin!



İbrahim Ethem Gören / Dünya Bülteni
Başlık: Ynt: Nerede o eski mürekkepler…
Gönderen: Ay Iıığı - 09 Ocak 2010, 20:59:17
Hokka ve mürekkep koleksiyoncusu

(http://www.dunyabulteni.net/images_1/other/image008.20100107134645..jpg)

Hattat Gülnihal hatırı sayılır bir hokka ve mürekkep koleksiyonuna sahip. Bunların arasında Reis-ü'l Hattatîn Kamil Akdik'in hokka takımı da bulunuyor. Yıllarca eskicileri dolaşarak bir zamanların mabeyn katiplerinin, eski hat üstadlarının hokkalarını ve bu hokkaları dolduran nadide mürekkepleri satın almış.

Aherli kağıt yapımında epey mesafe alan İsmet Gülnihal 10 kadar talebesine aherli kağıt yapmasını, kağıdın murakkaa gerilmesini öğretmiş. Bir o kadar talebeye de hat dersi vermekte.

(http://www.dunyabulteni.net/images_1/other/image010.20100107134738..jpg)

Makta ve kalemtıraş

Gülnihal hat sanatının olmazsa olmaz malzemeleri olan kalemtıraş ve makta yapımı konusunda da mesafe kat ederek, kendine ait yöntemlerle makta ve kalemtıraş dizaynı geliştirmiş.

(http://www.dunyabulteni.net/images_1/other/image013.20100107134826..jpg)


İsmet Gülnihal'in koleksiyonunda abanoz, wenge, pelesenk, tik, bubinga, hurma, gül, kestane, padok, yılan, kempas, erik, kestane, ceviz, marbeu, dişbudak, ıhlamur gibi ağaç çeşitlerinden imal edilmiş onlarca makta ve kalemtıraş bulunuyor. Fildişi, sedef, balıkdişi, mercan, bağa, gümüş, altın, ve boynuz gibi maddelerin/metallerin ince bir kuyumcu hassasiyetiyle makta ve kalemtıraşa dönüştüğü kimi örneklerin üzerinde ustasının göz nuru açıkça görülüyor. Gülnihal saydığımız tüm bu malzemeleri artık son temsilcilerinin elinde hayat bulan makta ustalarına özenle işletiyor.

Müşterisiz meta zayidir
Günümüz hat sanatına güzide eserler kazandıran Hattat İsmet Gülnihal'in çalışmalarına Kültür Bakanlığı da seyirci kalmamış. İsmet Gülnihal'in makta ve kalemtıraş eserlerinden temin eden mezkur bakanlık bu eserleri bakanlık sergi ve teşhir reyonlarında/salonlarında meraklılarının hizmetine sunuyor.

Geçmiş ihya edilmeden gelecek inşâ edilemez
Hattat İsmet Gülnihal amacını tarihimize anlam katan geleneksel sanatlarımızı günümüzün teknik ve estetik öğeleriyle buluşturarak geleceğe aktarmak olarak özetleyerek mülakatımızdaki son cümleyi söylüyor: 'Geçmişi ihya etmeden geleceği inşa edemeyiz.'




İbrahim Ethem Gören / Dünya Bülteni