Sadakat islami Forum

SADAKAT DİNLENME TESİSLERİ => KÖŞE YAZISI VE MAKALELER => BASINDAN => Mehmet Şevket Eygi Bey'in Günlük Yazıları => Konuyu başlatan: Mücteba - 21 Şubat 2012, 13:12:42

Başlık: Meşreb Farklılıkları
Gönderen: Mücteba - 21 Şubat 2012, 13:12:42
Meşreb Farklılıkları

Ehl-i Sünnet camiası içinde hayırlı çeşitlilik vardır. Fıkıhta dört mezhep olması bu hayırlı çeşitliliklerdendir.

Ehl-i Sünnet Müslümanları arasında meşreb çeşitlilikleri de vardır. Bu da bir zenginliktir.


Çeşitli meşrebler olması iyidir ama bunların mensuplarının meşreb taassubu gütmesi, meşreb militanlığı ve holiganlığı yapması çok kötüdür ve ayıptır. Fitne ve fesada sebebiyet verir, iman kardeşliğini zedeler.

Herkes, benim meşrebim iyidir diyebilir ama öteki meşrebler kötüdür diyemez.

Zamanımızda, cahillik yüzünden meşreb kavgaları yapılmaktadır. Bu kavgalar Sünnî Müslümanlara yakışmıyor.

Dört mezhep mensupları, on dört ana tarikat mensupları hep kardeştir. Birbirlerini meşreb farkı yüzünden tenkit etmeye, kınamaya, iman kardeşliği bağlarını gevşetmeye hakları yoktur.

"Benim meşrebim öteki meşreblerden iyidir... Benim meşrebim iyidir, öteki meşrebler hatâlıdır..." gibi sözler şeytanî ihtilaflara ve tefrikaya yol açar.

Resulullah Efendimizin (Salat ve selam olsun ona) Ashabı içinde de çeşitli meşrebler vardı, onların hepsi muhteremdir.

Hilafet yıkıldı, İslam medreseleri kapandı, tarikat tekkeleri yasaklandı ve cahillik yaygın hale geldi.

Dört fıkıh mezhebinin dördü de haktır.

Bütün gerçek tarikatların hepsi de haktır.

Nakşî, Kadirî, Rufaî, Mevlevî, Bedevî, Cerrahî, Halvetî ve diğerleri... Hepsi Tarikat-i Muhammediyedir.

Önemli olan şeyler şunlardır:


1. İtikadın Kur'ana, Sünnete uygun sahih bir itikad olması.

2. Beş vakit namazın dosdoğru kılınması, diğer farz ibadetlerin yerine getirilmesi.

3. İslam ahlakına uyulması.

4. Kur'anın yap dediklerinin yapılması, yapma dediklerinin yapılmaması.

5. Peygamberimizin (Salat ve selam olsun ona) Sünnetine uyulması.

6. Tek bir Ümmet olunması.

7. Ümmetin başında, bütün Müslümanların biat ve itaat edeceği ehliyetli bir İmam-ı Kebir bulunması.

8. Her Müslümanın kendisini kurtaracak kadar ilmihalini ve ahlakını öğrenmesi ve hayata uygulaması.

9. Emr-i mâruf ve nehy-i münker yapılması.

Meşreb farklılıkları yüzünden din ve iman kardeşlerimizi dışlamayalım.

Allah katında en üstün mü'min, şu veya bu meşrebe mensup olan değil, en taqvalı olandır.


Taqva ilimle, irfanla, firasetle, ihlasla, temiz niyetlerle, mürüvvetle, büyük cihad ile, hayırlı amellerle nail olunan bir mevhibedir.

Benim şeyhim çok büyük, öteki şeyhler çok küçük.

Benim şeyhim senin şeyhini döver.

Benim tarikatım hak, ötekiler nafile.

Var mı yok mu bizim cemaatimiz.

Bu gibi sözler kemal değil, noksanlık alametidir.

Meşreb farklılıkları içinde sarsılmaz bir Ümmet birliği oluşturan, birbirini seven, birbirini tutan, birbirine yardım eden Müslümanlar olmalıyız.


Mehmet Şevket EYGİ - 21 Şubat 2012 Salı