Sadakat islami Forum

SADAKAT DİNLENME TESİSLERİ => KÖŞE YAZISI VE MAKALELER => BASINDAN => Mehmet Şevket Eygi Bey'in Günlük Yazıları => Konuyu başlatan: Mücteba - 09 Ocak 2012, 14:41:37

Başlık: İnşaAllah
Gönderen: Mücteba - 09 Ocak 2012, 14:41:37
İnşaAllah

ŞU tarihte şu olacak, bu tarihte bu olacak... Şu iş şöyle gelişecek, yok şöyle değil böyle gelişecek...
Müslümanlıkta, ileride olacağı tahmin veya arzu edilen şeyler için kesin konuşmak yoktur.
Mutlaka inşaAllah demek gerekir. Yani Allah olmasını isterse, takdir ederse...
İyi şeyler için inşaAllah olur, kötü tahminler için inşaAllah olmaz demelidir.
Gelecek gaybtır.
Bir gün gelecek, Kıyamet kopacak... Bu konuda Kur'anda, Sünnette, icmâ-i ümmette kesin bilgi vardır, onun olacağı kesinlikle söylenebilir ama tarihi hakkında kesin konuşulamaz.
Müslümanlara inşaAllahsız konuşmamalarını âcizâne tavsiye ederim.
"Yarın yatsıda İNŞAAllah filan camide buluşalım..."
"Oğlum Hukuk Fakültesine gidiyor, İNŞAAllah ileride iyi, adaletli, insaflı ve dürüst bir hukukçu olur..."

İnşaAllah geleceğim... İnşaAllah gideceğim... İnşaAllah şu işi yapacağım...
Kesin ve mutlak konuşanlar çok defa istediklerini yapamazlar.
Bir hastalık, bir kaza olur, bir engel çıkar...
Gelirim dedin ama inşaAllahı unuttun, sonra gideceğini unuttun ve gidemedin.
Nimetlere elhamdülillah demek gerekir.
Küfür ve dalâlet dışında her hale elhamdülillah denilmelidir.
Merhum ve mağfur İskilipli Âtıf Efendi Ankara'da bir sabah namazı vaktinde Ulus civarındaki daracağına götürülürken içinden "Yâ Rabbi bana şehidlik rütbe şerefini bahş ettiğin için Sana ne kadar şükr ve hamd etsem azdır..." demiştir sanırım.
Namaz kılan bir Müslüman, selam verdikten sonra, Allah'a gerektiği gibi ibadet edemediği için tevbe ve istiğfar etmelidir.

Güzel bir şey görünce maşaAllah...

İnsanı hayran bırakan bir şey görünce subhanAllah...

Korkulan bir şeyden bahs ederken hafazanAllah...


Kur'an, zaman ve mekandan münezzeh olan Hak Teala'nın bize şahdamarımızdan daha yakın olduğunu bildiriyor. Biz O'nu göremeyiz ama O bizi görüyor. O'nu hatırımızdan hiç çıkartmamalıyız. O'nu kemal sıfatlarla sıfatlamalı, noksan sıfatlardan tenzih etmeliyiz.
O dilemezse, yaratmazsa, izin vermezse bir sivrisinek kanadını bir kere bile çırpamaz.
Kimini aziz kılan O'dur, kimini zelil kılan O'dur.
Hiç kimse yüksek makamları kendisi çıkamaz. O'nu bir Yükselten vardır.
Düşenler kendileri düşmez, onları bir Düşüren vardır.
Zavallı Adnan Menderes düşecek adam mıydı?
İran Şahı nasıl düşmüştü? Bir düşünsene...
Sen "İslam'da kader mader yoktur" diyenlere bakma, kader imanın altı şartından biridir ve kadersiz hiçbir şey olmaz.
Kaderi inkar eden dinden çıkar.
Yükselmek ve alçalmak mı, yükseltilmek ve alçaltılmak mı?
Allahtan hayırlar dileriz, şerlerin def'ini niyaz ederiz.

İnşaAllah geleceğimiz ve bilhassa âkıbetimiz hayr olur.


Mehmet Şevket EYGİ - 9 Ocak 2012 Pazartesi