Sadakat islami Forum

SADAKAT DİNLENME TESİSLERİ => KÖŞE YAZISI VE MAKALELER => BASINDAN => Mehmet Şevket Eygi Bey'in Günlük Yazıları => Konuyu başlatan: Mücteba - 20 Temmuz 2012, 11:00:09

Başlık: On Bir Ölçü
Gönderen: Mücteba - 20 Temmuz 2012, 11:00:09
On Bir Ölçü

BİR ülkenin, bir halkın, bir devletin halinin iyi, orta veya kötü olduğu şu ölçülerle anlaşılır:

* Birincisi mimarlık ve şehirciliktir. Binin bir helikoptere, böyle bir lüksünüz yoksa şehir hatları vapuruna oturup seyredin ve şu İstanbulun mimarlık ve şehircilik rezaletine bakın. Dünyanın en güzel şehrini ne hale getirmişiz. Bereket eski Padişahlar büyük camiler yaptırmışlar da haysiyetli birkaç bina görebiliyorsunuz.

* İkincisi: Lisan ve edebiyattır. 1928'den önce yazılmış Türkçe kitapları, belgeleri okuyamayan cahil bırakılmış bir toplum... Atalarının, dedelerinin mezar taşlarını da okuyamıyor... Dilde devrim yaparak lisanı bitirmişler, sığır diline çevirmişler. Milyonlarca vatandaş ünlemlerle konuşabiliyor ancak. Aha oho moho... Yuh be... Amma da kral be... Çüş be... Ulan ben seni... Böğürtüler... Homurtular... Bazen iniltiler...

* Üçüncü kıstas: Binin bir tramvaya, metroya, otobüse ve gözlemleyin. On sekiz yaşında taş gibi bir delikanlı oturuyor, yetmiş yaşında ihtiyar onun yanında ayakta seyahat ediyorsa ve bu durum genelleşmiş ve normal hale gelmişse o toplum bitmiştir.

*Dördüncü ölçü: Her yıl yayınlanan uluslararası temizlik ve şeffaflık rapor ve anketlerinde Türkiye'nin hangi sırada olduğuna ve hangi notu aldığına bakınız. Notu 10 üzerinden 5'in altındaysa durumu berbat demektir.

* Siyasetine bakınız: Temiz mi, kaliteli mi yoksa kirli ve vasıfsız mı?

* Beşinci ölçü: Trafiğine bakınız. Anarşi ve kaos içindeyse, sık sık korkunç kazalar oluyorsa, sıkışıklıktan halk çıldıracak hale gelmişse, her gün trafiğe binlerce yeni oto çıkarken yollar aynı kalıyorsa, çare ve çözüm üretilemiyorsa o ülke iflas etmiş demektir.

* Altıncı ölçü: Toplumun israf durumuna bakınız. Eğer şu ülkede her gün evet her gün altı milyon ekmek çöpe atılıyorsa, o ülke başına gelecek afet ve belalara hazır olsun.

* Yedinci ölçü: Yüz kızartıcı ayıplar, günahlar, fısk ve fücurlar, çirkinlikler, azgınlıklar Allahtan korkulmadan, kullardan utanılmadan küstahça âşikâre rezilce işleniyorsa çok kötüdür o ülkenin hali, çok karanlıktır istikbali.

* Sekizinci ölçü: Kadın hak, hürriyet ve haysiyetleri ayaklar altına alınmışsa, devlet TC başlıklı fahişe vesikalarıyla birtakım bedbaht kadınların genelevlerde para karşılığında seks yapmasına izin veriyorsa, bundan KDV ve gelir vergisi alınıyorsa, genelev imparatoriçesi Madam'a devlet büyüklerinin de katıldığı resmî törenlerle vergi rekortmenliği ödülleri verilmişse...

* Dokuzuncu ölçü: Dere yataklarına dev binalar yapılıyor ve buraları seller basınca vatandaşlar boğulup ölüyorsa...

* Onuncu ölçü: Halka satılan gıda maddelerinin, meşrubatın, meyve ve sebzelerin içinde üç yüzden fazla kimyevî madde, boyla, aroma, hormon vs varsa... Mısır şurubuna boya ve aroma katılarak sahte bal üretilip satılabiliyorsa... Yüzlerce domuz çiftliğinde domuz üretilip halka daha diye yediriliyorsa... Müslüman halka eşek eti yediriliyorsa... Etin kilosu 25 lira iken pazarlarda kilosu 9 liradan sucuk satılabiliyorsa...

* On birinci ölçü: Terör şehitleri içinde bir tek kodamanın, büyük adamın, nüfuzlu ve zengin kişinin, holding sahibinin oğlu yoksa, ölenlerin hepsi fakir ve fukara çocukları ise...

Şimdi bu satırları yazdığım için birileri bana münafık diyecekmiş... Desinler!..


Mehmet Şevket EYGİ - 20 Temmuz 2012 Cuma