Ankara’ya Mektup
Sayın Ankara ! Poyraz deresinin sesini bir dinleyin.
Poyraz deresinde yaşıyanlar,sizde yokluktan inleyin.
Size hizmet getirmiyen siyasileri,acımayın mimleyin.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
Köylünün ulaşımı pek zordur, yoktur ! yolu bile.
Her seçim zamanında,her defasında getirilir dile.
Seçimden sonra hizmet yok,işleri güçleri hep hile.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
Oy kolik siyâsîler lütfen! gidin de bir bakın.
O yollarda giderken,tekeriniz patlamasın sakın.
O garîbân köylüm,beddua ediyor size akın-akın.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
Doğu doğu dediler de, batıya hiç bakmadılar.
Kırcalı yolsuz kalmış,hastası ölmüş hiç takmadılar.
Oy isteyen herifler, yalan söylemekten bıkmadılar.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
Lütfen!zahmet buyurup,gidinde oraları bir görün.
Batıdaki köyler,doğudaymış gibi yaşıyorlar sorun.
Siz “hizmet yokta,terör onun icin var”deyip durun.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
Hisarköy,adalı.okcular,kırca ve daha yukarısı.
Buralar doğunun değil,olmuş batının fukarası.
Bu köylere hizmet götürmüyor,devletin ümerası.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
Bu yörenin insanı! Devletine bağlı,kaldırmaz baş.
Hizmet eli uzanmasada,sabreder bağrına bağlar taş.
Eline silâhını alıp’da yakamaz can, dağıtmaz kaş.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
Ey!Doğuya hizmet gitmiyor diye nârâ atanlar.
Kalleşce bu cennet vatanın toprağını satanlar.
Servetine servet,yetim malını cebine katanlar.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
Belki!Toprağın üzerinde gezerken rahat olursunuz.
Altına inince, yapdıklarınızı fazlasıyla bulursunuz.
Ölemez!Ínanın can verirken ulum ulum ulursunuz.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi…
Döner koltuklardaki,sorumluluk taşıyan beyler.
Gurbet diyârından Mevlûdî, sizleri îkâz eyler.
Devletin hizmetini,adâletli dağıtmanızı yeyler.
Burası ! Doğunun bir köyü değil, Poyraz deresi..
15.04.2006 saat 14.02
Esslingen