“Ayetlere sansür”e hâlâ ne MEB’den, ne siyasi iktidardan, ne de Diyanet’ten ses yok
Allah ıslah etsin
Boyalı basının ‘Camide uygulamalı namaz dersi’ haberleri üzerine cami ziyaretlerini müfredattan çıkaran Milli Eğitim Bakanlığı, gazetemizin gündeme getirdiği ‘Ayetlere sansür’ haberi ile ilgili olarak tam bir sessizliğe büründü.
Suçluluk psikolojisinin sessizliği mi?
Önceki gün gazetemizin manşetine taşıdığı ‘Ayetlere Sansür’ haberi ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı tarafından herhangi bir resmi açıklama yapılmaması dikkat çekti. İlköğretim 5’inci sınıf Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi kitabının 29’uncu sayfasında yer alan eksik ayetlere ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı’nın herhangi bir açıklama yapmaması anlamlı bulundu. Eğitim çevreleri MEB’in bu konuda herhangi bir açıklama yapmamasını eleştirerek, bu kadar hassas bir konuda açıklamanın derhal yapılması gerektiğine dikkat çekiyor.
Ahmet Açıkay
Önceki gün gazetemizin manşetine taşıdığı ‘Ayetlere Sansür’ haberi ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı herhangi bir resmi açıklama yapmaması dikkat çekti. İlköğretim 5’inci sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitabının 29’unu sayfasında yer alan eksik ayetlere ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı’nın herhangi bir açıklama yapmaması anlamlı bulundu. Eğitim çevreleri MEB’in bu konuda herhangi bir açıklama yapmamasını eleştirerek, bu kadar hassas bir konuda açıklamanın derhal yapılması gerektiğini ifade etti. Daha önce Yalova Atatürk İlköğretim Okulu öğrencilerinin uygulamalı ders olarak camiye götürülmesini kartel gazeteleri “Camide Ders” haberiyle gündeme taşımış bakanlıkta apar topar bir açıklama yaparak, “Cami de ders” uygulamasının müfredattan çıkarıldığını duyurmuştu.
Bakanlık müşavirinin bilgisi yok
Milli Eğitim Bakanlığı Basın Müşaviri Kenan Şahin ‘Ayetlere sansür’ haberine ilişkin herhangi bir açıklamanın yapılmayacağını belirterek, gazetemizin bunu istismar ettiğini iddia etti. Şahin, ayrıca eksik yazılan ayetlere ilişkinde bunun çok normal bir metin olduğunu söyleyerek, dualar kısmı alınıp diğer kısımların alınmadığını belirtti. İçişleri Bakanlığı’nın Ocak 2005 il milli eğitim müdürlüklerine gönderdiği genelgede mücahit, cihat, halife kafir sözcüklerinin kullanılmamasının gerektiği ile ilgili de böyle bir şeyden haberinin olmadığını kaydeden Bakanlık Müşaviri Kenan Şahin, bakanlığın bu konuda açıklama yapmama yetkisini kullandığını belirtti. Müşavir Kenan şahin MEB’i kastederek buradaki ekip bu konulara(dini konular) çok hassas bir ekip olduğunu da sözlerine ekledi.
Bu çelişki niye?
Nüfusunu büyük çoğunluğunun Müslüman olduğu bir ülkede normal bir şekilde ve müfredatta da olması hasebiyle ilköğretim çocuklarına camide uygulamalı ders veren öğretmen hakkında soruşturma açan bakanlık yetkilileri gazetemizin gündeme taşıdığı ayetlere sansür haberi ile ilgili olarak henüz resmi bir açıklama yapmadı ve sessizliğini koruyor. Kartel gazetelerinin Yalova’daki ‘Camide uygulamalı namaz dersi’ haberlerine yıldırım hızı ile cevap veren Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin yeni programından “camide abdest uygulaması” gibi etkinliklerin çıkarıldığını açıklayarak şunları söylemişti. Çelik, “Ders camide yapılacakmış, laiklik prensibi ayaklar altına alınmış gibi propaganda başladı. Bu yanlış. Öğrenciler camilere götürülecek, abdest alınacak. Bunlar öğretmenin ne yapabileceğini anlatan cümle. Mecburiyet değil. ‘Bunları çıkarın’ dedim. Talim ve Terbiye çıkardı” demişti. Bakan Çelik, ayetlere sansür haberimiz üzerine herhangi bir açıklama yapmazken gayri resmi olarak verdikleri bilgilerde bunun çok normal bir davranış olduğunu söylediler.
Denetleme kurulları ne iş yapar?
Resmi bir açıklamanın yapılmaması kafalara farklı yorumlar getiriyor. Sansürlü ayetlerin nasıl ve ne şekilde ilköğretim ders kitaplarına girdiğinin henüz açıklanmaması konun üstünün ört bas edilmek istendiği yorumlarına neden oluyor. Sorumlular ile ilgili olarak ne zaman soruşturma açılacağı ise bilinmiyor.
ne tuhaf ülkeyiz :cry:
Alıntı yapılan: "sentez"ne tuhaf ülkeyiz :cry:
:x
(http://www.milligazete.com.tr/newman/gfx/news/ayetleresansur07s.jpg)
AB yolunda birçok milli değerin silinmesinden sonra, şimdi de ders kitaplarında `Batılılar incinir` endişesi ile Fatiha ve Bakara surelerinin bir kısmını sansürlendiği ortaya çıktı.
Milli Eğitim Bakanlığı `nın skandalları bitmek bilmiyor. MEB Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı onaylı İlköğretim 5`inci sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitabında Fatiha Suresi `nin son ayeti ve Bakara Suresi `nin 286`ncı ayetlerinin bir kısmının yazılmaması dikkat çekti. İlköğretim okullarında ücretsiz dağıtılan ders kitabında ayetlerin içerisinden özellikle `Kafir` sözcüğünün çıkarılması dinlerarası diyalog masalının uzantıları olarak değerlendiriliyor.
Dinlerarası diyalog ile Müslümanların her hakkı ellerinden alınırken misyonerlere bütün kapılar açılıyor . Başörtülü öğrenciler en temel hakları olan eğitim hakkından mahrum bırakılıyor. Buna karşılık, yetişen neslin dinini tam olarak öğrenmesine mani olmak için planlı bir faaliyet yürütülüyor. AKP iktidarında, uyum yasaları çerçevesinde bazı İslami kavramların ders kitaplarından çıkarılmış olduğu henüz hafızalardaki tazeliğini koruyor.
Ahmet Açıkay
Milli Eğitim Bakanlığı `nın skandalları bitmek bitmiyor. MEB Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı onaylı İlköğretim 5`inci sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitabında Fatiha Suresi `nin son ayeti ve Bakara Suresi `nin 286`ıncı ayetlerinin bir kısmının yazılmaması dikkat çekti. İlköğretim okullarında ücretsiz dağıtılan ders kitabında ayetlerin içerisinden özellikle `Kafir` sözcüğünün çıkarılması dikkat çekti. 20 kişilik MEB komisyonundan bu kitabın nasıl geçtiği ise merak ediliyor.
Misyonerlik faaliyetlerinin had safhaya vardığı bir dönemde MEB `in ilköğretim okullarının din derslerine daha çok önem vermesi beklenirken, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinde ayetlerin bazı kısımlarına sansür uygulandığı ortaya çıktı. Özellikle AKP iktidarı döneminde AB uyum yasaları çerçevesinde `cihat , şeriat, cemaat, halife , hicret , medrese ` gibi 45 civarında bazı `İslami ` kavramlar da ders kitaplarından çıkarılmıştı.
Ayetler de AB `ye uyma sürecinde
İlköğretim 5`inci sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi - 2006 beşinci baskısında yer alan metinler şaşkınlığa neden oldu. Ders kitabının 29`uncu sayfasında yer alan `Kur `an `dan ve Peygamberimizden dua örnekleri` başlığı altında bulunan sure ve ayetlerin bazı kısımlarının eksik olduğu ortaya çıktı. Birinci kısımda yer alan Fatiha Suresi `nde son ayet eksik olarak yazılırken Bakara Suresi `nin son ayeti olan ve `Amene Rasulü ` olarak bilinen kısımda da ayetin bazı kısımlarının özellikle eksik yazıldığı belirlendi.
Bakara Suresi `nin 286`ıncı ayetine kitapta aynen şöyle yer alıyor; `Sen bizim mevlamızsın... bize yardım et`
Ayetin üç nokta ile eksiltilen kısmında aslında `Kafirler topluluğuna karşı` ifadesi yer alıyor. Yani eksik tamamlandığında bu kısım orjinal haliyle şu şekilde oluyor: `Sen bizim mevlamızsın, kafirler topluluğuna karşı bize yardım et`.
Fatiha `da da eksik
Milyonlarca ilköğretim çocuğuna dağıtılan ders kitabında ayrıca Fatiha Suresi `nin de son ayetinin eksik olarak yazıldığı ortaya çıktı.
Son ayette `Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet...` şeklinde yer alan metnin devamında Diyanet İşleri Başkanlığı `nın yayınladığı meale göre Yahudi ve Hıristiyanlara vurgu yapan `Gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil` cümlesinin yer alması gerekiyor. Burada da ayetin özellikle son kısmının eksik bırakıldığı dikkat çekiyor.
20 kişinin gözünden kaçmış
Talim ve Terbiye Kurulu onaylı ders kitabının yazar kadrosunda ise 20 kişilik bir liste yer alıyor. Yazarı `Komisyon` olan kitaptaki ayetlerde eksiklikler bulunması nasıl oluyor da 20 kişinin gözünden kaçtığı sorusunu akla getiriyor. İlköğretim çağındaki çocukların ders kitaplarında bu şekilde bir yanlışın yapılması öğrenci ailelerini de tedirgin ederken, konuya derhal açıklık getirilmesi bekleniyor.
Bu ilk değil
Daha önce de ilköğretim okullarında Milli Eğitim Bakanlığı onaylı `Hıristiyanlık propagandası` yapan kitapçıkların dağıtıldığı ortaya çıkmıştı. `Efe Fuarda ` isimli kitapçıklarda, `Haç ` ve `Paskalya Yumurtası` gibi Hıristiyanlığın en önemli sembollerine yer verilmişti. Milli Gazete `nin ortaya çıkardığı bu skandal kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştı. Ayrıca geçen ay da Milli Gazete `nin gündeme getirdiği ilköğretim 7`inci sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı`nda Yahudiliğin simgesi olan Kippalı öğrenci fotograflarının yer alması kamuoyunda tepkilere yol açmış. Bakanlık tepkiler üzerine fotografın değiştirilmesine karar vermişti. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı yayınladığı bir genelge ile İslami içerikli 45 kavramın ders kitaplarından çıkartılmasını istemesi de hafızalardaki sıcaklığını koruyor.
2007-02-08 06:02:47 Milli Gazete
http://www.tumgazeteler.com/?a=1942433