Sadakat islami Forum

SADAKAT DİNLENME TESİSLERİ => GÜNLÜK HAYAT => Konuyu başlatan: Şecaatli - 29 Ekim 2013, 00:25:59

Başlık: Paraya ve Maddeye Endekslenen Hayat...
Gönderen: Şecaatli - 29 Ekim 2013, 00:25:59
Mehmet Şevket Eygi - PARAYA ve MADDEYE ENDEKSLİ HAYAT

VAHŞİ kapitalist sistem halkımızı, bu arada Müslüman çoğunluğu paraya ve
maddi çıkara endekslemiştir. Toplumumuzda para ve menfaat ana/temel değer
olmuştur. Para ve kazanç getirmeyen nice ilim, sanat, değer hor
görülmektedir. İnsanlarımız şartlı refleksli, zombilere, robotlara
dönüştürülmüştür. 
Para ve maddi çıkar konusunda cehennemî ve şeytanî bir kısır döngü
içindeyiz. 
Nice faydalı iş var, lakin para getirmediği ve menfaat sağlamadığı için
insanlar onlarla meşgul olmuyor. 
Müslüman kesim genelde o kadar bozuldu ki, Allah rızası için yapılması ve
ücretinin Allah'tan istenmesi gereken nice dini hizmet para ve menfaat
karşılığında yapılıyor. 
Para put olmuştur.
Paraya tapınmak, en azından mecazi manada müşrikliktir. 
Milyonlarca Müslümanın ve bilhassa gençlerin para konusunda çok sıkı ve
etkili bir rehabilitasyon tedavisi görmesi gerekir. Bu tedavi ve eğitimi
hakiki tasavvuf tarikatleri verebilir. 
Tarikatler ikiye ayrılır: Gerçek tarikatler, sahte tarikatler. Sahte
tarikatler Müslümanları para tuzağından, para cehenneminden, para
yangınından kurtaramaz. Müslümanlıkta para kazanmak, maddi menfaat
devşirmek, zengin olmak amaç değildir. Müslüman, ihtiyacı nispetinde
geçimini temin etmek için çalışır. Lakin onun asıl ve temel işi Allah'a
kulluk ve ibadet etmektir. İbadet deyince sadece namaz oruç hatıra
gelmemelidir. Allah yolunda ihlasla yapılan cihad da ibadettir, yine ihlasla
yapılan İslamî eğitim (tedris ve tederrüs) ibadettir, Tevhid dinini
insanlara anlatmak maksadıyla tebliğ ve davet faaliyetleri ibadettir.
Helalinden para kazanıp zekât vermek, parayla hayır hasenat yapmak (Allah
rızası için olmak şartıyla) onlar da ibadettir. 
İslam insanı bir homo religiosis'tir. Para, ticaret, madde adamı değil.
Ashab-ı kiramdan, aşere-i mübeşşere'den Abdurrahman İbn Avf Hazretleri çok
zengindi. Yüklü yedi yüz deveden (bir rivayette bin deve) oluşan bir ticaret
kervanı Medine yakınlarına gelmişti. Resulullah Efendimiz (Salat ve selam
olsun ona) bir sohbetinde Allah yolunda sadaka vermenin hayır hasenat
yapmanın faziletinden bahsetmişti. Bu sohbette Abdurrahman İbn Avf
Hazretleri de bulunmuştu. Efendimizin konuşmasından sonra yanına yaklaşmış,
Şam'dan gelen ticaret kervanımı hem develeri hem üzerindeki mallarla
birlikte Allah yolunda infak buyurmanız, dağıtmanız için zat-ı
risaletpenahinize sunuyorum, demişti. 
Müslüman zengin böyle olur. O bin dağıtır, Allah bir milyon verir. 
Müslüman zengin paraya tapmaz. Müslüman zengin haram ve şüpheli kazanç elde
etmez. 
Müslüman zengin ihalelere fesat karıştırmaz. 
Müslüman zengin haram rantlar yemez. 
Müslüman zengin haram komisyonlar almaz.
Ribanın yetmiş çeşidi vardır. Müslüman zengin yetmişinden de uzak durur.
Müslüman zengin servetinin kendisine emanet olarak verilmiş olduğunu çok iyi
bilir. 
Müslüman zengin parasının ve servetinin kendisi için yaman bir sınav
olduğunun bilincindedir. 
Müslüman kardeşlerime ve bilhassa gençlere önemle rica ediyorum, para ve
maddi çıkar konusundaki sınavı kaybetmemek için uyanık olsunlar. 
İnsanlar uykudaymış, ölünce uyanırlarmış, öldükten sonra uyanmak işe
yaramayan geç kalınmış bir uyanıştır.

Pazar, Nisan 28, 2013