Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

Son İletiler

#21
İSLAM-GENEL / Çesitli ihtiyaçlar için dualar...
Son İleti Gönderen Kendinibulanadam - 12 Eylül 2025, 15:46:47
Çesitli ihtiyaçlara karşı toplu dualar 30 adet.

Dua1:"Allah'ım rızkımızı bol,imtihanımızı kolay eyle, görünen ve görünmeyen sıkıntılarımızı,dertlerimizi,hastalıklarımızı gider ya Rabbi.Amin ecmain."

Dua2:"Allah'ım lutfunla zengin kılarak,kendinden başkasına muhtaç etme.Sıkıntılarımızı izale buyur. Içinde bulunduğumuz gam ve kederden kurtar.Amin ecmain."

Dua3:" Zayi olan nimetlerimizin yerine daha hayırlısını ver. Rızkımızı bereketli eyle. Rızkımız konusunda kanaat sahibi yap.Amin.Ecmain."

Dua4:(Allah'ın en sevdiği dua):"Ümmeti Muhammede umumî bir rahmet ile merhamet eyle."

Dua5:"Belanın felaketinden, helakın gelmesinden,kötü kazadan, düşmanların şamatasından sana sığınırım."

Dua6:
" Allâhümmeğfirli verhamni vehdini ve âfıni verzükni"
Manası: "Allah'ım!Beni bağışla,bana hidayet nasip eyle,bana rızık ver,beni afiyette daim eyle ve bana merhamet et."Amin

Dua7:
(Tüm duaları kapsayan dua)
"Allâhüme inni es'elüke min hayri mâ seeleke minhü nebiyyüke muhammedün ve neûzü bike min şerri mesteâzeke minhü nebiyyüke muhammedün sallellâhü aleyhi ve selleme ve entel müsteânü ve aleykel belâğu ve lâ havle ve lâ kuvvete illa bilâhil aliyyil azıym."

Meâli:

"Allah'ım muhakkak ben Peygamberin Muhammed aleyhisselam'ın, Zat-ı Ecelli Ala'ndan istediği hayırlı şeylerin en hayırlısını isterim. Senin Peygamberin Muhammed (S.A.V.)'in Senden istiaze ettiği şeylerin şerrinden de sana sığınırım Allah'ım.
yardım ancak Zat-ı Ecelli Ala'ndan beklenir. Dünyada da ahirette de istenilen şeye ulaştıracak ancak Sensin. Kuvvet ve kudret ancak Senin yardımınla gerçekleşir Allah'ım.

Dua8:Peygamber efendimizin Rızık, Bereket, ilim için aşağıdaki hadisde belirtilen duayı sıkça kullanırmış.

Ümmü Seleme (r.a)'dan rivayet edilir ki;

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) her sabah namazının ardından şöyle dua ederdi.

"Allahümme inni es'elüke ilmen nâfian veamelen mütekabbelen ve rızkan tayyiba."

"Allah'ım, senden faydalı bir ilim kabul edilmiş amel güzel bir rızık isterim."

Dua9:"Allah'ım, dalalete düşmekten,dalalete düşürmekten sana sığınırım.Hata yapmaktan,hataya düşürmekten sana sığınırım.Cahillik etmekten,cahillikle imtihan olmaktan sana sığınırım.Zulmetmekten,zulme uğramaktan sana sığınırım."

Dua10":Allah'ım insanların kahrından sana sığınırım."

Dua11:"Allah'ım zalimlerin zulüm ve baskılarından sana sığınırım."

Dua12:"Fakirlik ve bereketsizliğin def'i için şu beş kelimey,i Nebi Aleyhisselam, Hazreti Fatıma (r.Anha)'ya öğretmişlerdir. Hazreti Peygamber bu kelimeleri Cebrail Aleyhisselam'dan ta'lim etmiştir.

"Yâ evveline ve yâ âhırîne ve yâ zel kuvvetil metîni ve yâ erhamer râhimin."

Dua13:"Elini ağrıyan yere koy ve 3 kere besleme çek. Daha sonra 7 defa şu duayı oku:
Euuuzu bi izzetillahi ve kudretihi min şerri maaa ecidu ve uhaaaziru"(uzatmalar birden fazla harf ile belirtilmiştir.)
Duanın anlamı şu şekildedir: "(Şu an meydana gelen) hissettiğim ve istemediğim şeyin kötülüğünden Allah'ın izzet ve gücüne sığınırım."

Dua14" Diş Ağrısı İçin Dua Türkçe Okunuşu:

«Dâ' üsbüakes-sebate âla dırsike sümmek'rak ahir yasin.»

Diş Ağrısı İçin Dua Anlamı:

"Ağrıyan dişinin üzerine şehâdet parmağını koyup Yâsin-i şerîfin son tarafını nihayete kadar oku, biiznillah teâlâ şifâ bulur." (Suyûtî, el-Câmi'us-Sağîr, no: 5218)

Dua15:(Diş ağrısı için 3 defa,dişin üzerine aspirin koyulup okunur.)

Kuran-ı Kerim 36:78Yasin
-----------
وَضَرَبَ لَنَا مَثَلًا وَنَسِيَ خَلْقَهُ ۖ قَالَ مَنْ يُحْيِي الْعِظَامَ وَهِيَ رَمِيمٌ
Ve darebe lenâ meselen ve nesiye halkah(halkahu), kâle men yuhyil izâme ve hiye remîm(remîmun).
Kendi yaratılışını unutarak bize karşı misal getirmeye kalkışıyor ve: «Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?» diyor.

Dua16: Şifa Salavatı Okunuşu: "Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin tıbbi'l-ku�lû��bi ve devâihâ ve âfiyeti'l-ebdâni ve şifâihâ ve nûri'l-eb�sâri ve diyâihâ ve alâ âlihî ve sahbihî ve sellim."
Şifa Salavatı Anlamı: "Ey Allah'ım ! kalblerin tabîbi ve devası, vucutların afiyeti ve şifâsı, gözlerin nûru ve ziyâsı olan Muhammed'e, âline ve ashâbına salât ve selâm eyle"

Not:Şifa duaları için hem ilaç kullanıp hem dua okumak daha tesirlidir.
 
Dua17: "(Musibet için dua)Bismillahi alâ dini ve nefsi ve veledi ve ehli ve mâli ve alâ külli mâ e'tânihi Rabbi." ."Ya Rabbi! Dinimi ve nefsimi ve evladımı ve ailemi ve malımı ve bana vermiş olduğun her şeyi sana emanet ediyorum."

Dua18:(Musibet için dua)

"Bismillâhi ala nefsî ve mâlî ve dînî"
بِسْمِ اَللَّهِ عَلَى نَفْسِى وَ مَالىِ وَ دِينِى
Anlamı: Nefsim, malım ve dinim için Allâh (c.c.)'ın adıyla yardım isterim.

Dua19:(Musibet ve çaresizlik hallerinde ayet 7 defa okunur. Yunus a.s balığın karnındayken okumuştur.)
"Ve zennûni iz zehebe mugâdıben fe zanne en len nakdire aleyhi fe nâdâ fiz zulumâti en lâ ilâhe illâ ente subhâneke innî kuntu minez zâlimîn(zâlimîne)." Bu duanın manası: ''En sonunda karanlıklar içerisinde, 'Senin dışında hiçbir tanrı yoktur. Ben seni tenzih ederim. Gerçekten de ben kötü işler yapmışım!"

Dua20:(Çaresizlik halinde dua)

""La ilahe illAllahül'azim-ül-halim la ilahe illAllahü Rabbül-Arş-il'azim la ilahe illAllahü Rabbüs-semavati ve Rabbül-Erdı Rabbül'Arş-il-kerim." Bu duanın manası "Allah'ım beni bütün sıkıntılarımdan, sorunlarımdan kurtar. Şüphesiz ki sen her şeye kuvveti yetensin. Beni de en hayırlı olanlara vesile olacak biçimde arındır."

Dua21:"Vesvese duası şöyledir ki 'Amentü billahi ve rusulihi hüve'l evvelü hüve'l ahirü ve'z zahirü ve'l batinü ve hüve bi külli şey'in alim'

Dua22:(Vesvese ve şeytandan korunma duası)
"Allâhümme innî e'ûzü bike mineş-şeytâni min hemzihî ve nefsihî ve nefhıhî" Anlamı:"Allah'ım! Şeytandan, onun çarpmasından, kötü telkinlerinden ve vesvese vermesinden sana sığınırım."

Dua23"Allah'ım ümmeti Muhammede yardım eyle, ümmeti Muhammede merhamet eyle,ümmeti Muhammedden razı ol, Hz. Muhammed'in nurlu caddesinde dolaşır ya Rabbi,Hz.Muhammed'e cennette komşu eyle,Hz.Muhammed'in cennete cemalini görmeyi nasip eyle,Hz.Muhammed'in şefaatine nail eyle ya Rabbi. Hz.Muhammed'in sancağı altında topla ya Rabbi. Hz. Muhammed'in havzasından içip,ebedetiyyen susamayalım ya Rabbi."

Dua24:"Her türlü hayrı yaşantımıza ziyadesiyle ihsan eyle,ölümümüzü tüm şerlerden muhafaza eyle ya Rabbi."

Dua25:"Ülkemizi ve diğer  islâm ülkelerini tehlikelere karşı koru ve yardım eyle ya Rabbi.Bize dünyada iyilik ve güzellik,ahirette iyilik ve güzellik ver. Tüm sana inananları bagışla ya Rabbi."

Dua26:"Çaresiz dert ve hastalıklarımıza karşı,yardım eyle, sabır ver,dayanma gücü ver Allah'ım."

Dua27:(Sabah akşam üç defa okunacak korunma duası)
«Bismillâhillezi lâ yedurru ma'asmihi şey'ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semi'ul alim.»
«İsmi sayesinde yerde ve gökte hiçbir şeyin zarar veremeyeceği Allah'ın adıyla. O her şeyi işitir ve bilir» derse, ona hiçbir şey zarar vermez." (Ebû Dâvûd, Edeb, 101/5088; Tirmizî, Deavât, 13)

Dua28:"(Tövbe duası)

Tevbe ya Rabbi estağfirullah,tevbe ya Rabbi estağfirullah,tevbe ya Rabbi estağfirullah.Eşhedü enlâ ilâhe illAllah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh."diyip tövbe edilebilir.

Dua29:
(İman tazeleme duası )" Allahümme innâ ürîdü en üceddidel imâne tecdîden bir kavli lâ ilâhe illallâh Muhammedur resûlullah." denir ve üç defa tekrarlanır.

Dua30:"(Nikâh tazeleme duası)

" Allahümme innâ ürîdü en üceddidel imâne tecdîden bir kavli lâ ilâhe illallâh Muhammedur resûlullah." denir ve üç defa tekrarlanır.

"Lâilâhe illallâhül melikul hakkul mubîn.Muhammedur Resûlullahi sâdikul va'dül emîn,lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm." cümlesi ilave okunur.
#22
MANEVİYAT DÜNYAMIZ / Kendi anlamadığın bir konuda,b...
Son İleti Gönderen Kendinibulanadam - 08 Eylül 2025, 19:01:43
Kendi anlamadığın bir konuda,başkasının inandıklarına inanmak fayda verir mi?

Bir insanın kendi anlamadığı konularda başkasının inancına sahip olmak bir fayda vermez. Mesala öldükten sonra ne olacağını bilmiyorsan kendin,başkasının inandığı şeylere inanmanın faydası yoktur. Önemli olan bir şeyin ne olduğunu  ve ne olmadığını kendin anlayabilmendir. Mesala ne doğru, ne yanlış bunu kendin anlayabilmektir önemli olan.Sen neyin doğru,neyin yanlış olduğunu anlamıyorsan,başkasının inandığına inanmanın faydası yoktur. Kafir,münafık,müslüman böyle bir birinden fark olacaktır dünya ve ahirette.


Komunits,ateist,budist,putperest,satanist,deist,faşist,sadist,materyalist,siyonist,emperyalist,mecusilik,yahudilik,hristiyanlık ve müslümanlık gibi grup grup farklı inançlara sahip insanlar vardır. Herkes kendi inancını benimser hayatta.Bazılarıda reenkarnasyona inanır. Bazıları ise ölümden sonra hayat hiç yok zanneder. Her gruba diğer bir inanç ters gelir. Hakikat imanın bulunduğu kalplerde gerçeğe yansır fakat. Gerçekten ne olacağı kıyamet sonrası hakikat olarak ortaya çıkacağı düşünülür. Bir birine ters düşüncelerden biri hakikat diğerleri batıl olur.
Hadis:"Zerre kadar imanı olanda ateşten çıkacaktır."

[1*] Furkân, doğruyu yanlıştan ayırmak veya ayıran şey anlamında olup Allah'ın indirdiği kitapların ortak özelliğidir (Al-i İmran 3/4, Enbiya 21/48). Allah, kendini yanlışlardan koruyan müminlere de furkan yani doğruyu yanlıştan ayırma özelliği verir (Enfal 8/29).

"Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk, sapıklıktan ayırd edilmiştir. Artık her kim tâğutu inkar edip, Allah'a inanırsa, sağlam bir kulpa yapışmıştır ki, o hiçbir zaman kopmaz. Allah, her şeyi işitir ve bilir." (Bakara, 2/256)
#23
MANEVİYAT DÜNYAMIZ / Insanlık, kişilik,ekmek gidinc...
Son İleti Gönderen Kendinibulanadam - 06 Eylül 2025, 22:53:42
İnsanlık,kişilik,ekmek gidince bir daha geri dönmüyor mu?

Hayatta üç şey gidince bir daha geri dönmez. Bunlardan biri insanlıktır. İnsanlık gidince bir daha geri dönmez. Bu nedenle insan gibi yaşamak ve insan gibi ölmek ve yeniden diriltilirkende insan olarak diriltilmek önemlidir. Bunun içinde müslümanca yaşamak ve müslümanca ölmek önemlidir. Eğer insanlık ölecek olursa bu bidaha geri dönmeyecek birşeydir.İnsan olarak kalmak, insan haklarına saygılı olmayı ve hiç bir canlının haksız yere haklarını gasp etmemeyi gerektirir. İnsan hakkı,hayvan hakkı,bitki hakkı sebepsiz yere ihlal edilmemelidir. Yoksa insanlık yok olabilir. Kişilik kavramı da gidince geri dönmeyen birşeydir. Bu nedenle buda dikkatli olunması gerekli bir kavramdır. Akıl sağlığını tehdit eden şeylerden korunulmalıdır. Mastürbasyon yani istimnâ ve oyun bağımlılığı gibi sebeplerle kaybolabiliyor kişilik. Bir olmazsa olmaz gıdalardan biri olan ekmekte giderse dönmeyecek birşeydir. Bir hadiste bildirilene göre,ekmek bir toplumu sevmezse ve terk ederse bir daha geri dönmeyeceği hadislerde bildirilmiştir. Bunların terk etmemesi için, hayatın olmazsa olmaz yaşam kurallarına uymak zorunludur. Helaller meşru oranda işlenip,haramlardan elden geldiğince uzak kalınmalıdır. Gerekli dualar yapılarak bunların gitmesinden korunulmalıdır. En önemlisi de günahların affı için duanın gerekliliğidir.
#24
MANEVİYAT DÜNYAMIZ / Bazı dertler çaresiz midir?
Son İleti Gönderen Kendinibulanadam - 06 Eylül 2025, 15:41:11
Bazı dertler çaresiz midir?

Hayatta pek çok dert var içlerinden bazıları çaresizdir. Mesala boyun kısa kalması, sağlığın az olması, gücün kuvvetin çok az var olması, savaş ve yokluk,sevdiğin bir yakınının veya bir dostun veya bir sevgilinin hayatından çıkıp başka yerlere gitmesi. Bir yakınının veya bir dost veya sevgilinin ölümü. Topluma uyum sağlayamama.Kişilik kaybı. Ilaç kullansanda tam iyi olmayan hastalıklar. Sakatlık veya engellilik,mesala körlük,sağırlık veya dilin dönmeyişi. Çözülmeyen büyü gibi dertlerde vardır. Pek çok çaresi olmayan hastalık,pek çok dert daha vardır hayatta. Tabi bunlara hayat boyu sabır etmek lazımdır. Çok sabır ve tanrıdan yardım dilemek dayanma gücü dilemek lazımdır. Tabi her şeye rağmen eksikliklerimiz olsada isyan etmemek ve Allah'tan ümit kesmemek lazımdır. Düzenleyeceğini bazı şeylerin kabul etmek ve bunlarla yaşamaya alışmak lazımdır. Dünyada mutlu olamasakta ahirete mutlu olacağımıza inanmak lazımdır. Yaşayan herkesin normal insan olmayışını kabul etmek lazımdır. Bazı insanlar normal olamazlar hayatta. Tabi ahirette boynuzsuz koyunun,boynuzlu koyundan kısas yoluyla hakkı alınacaktır. Sabır edenler yüksek derecelere kavuşacaktır. Elimize diken batsa günahımız affolunur bunu resûlullah bildirmiştir. Dünyada çekilen sıkıntı ve dertler günaha kefaret olur buda bilinmesi gerekli birşeydir.Dua:"Allah, tüm çaresiz dert ve hastalıklar konusunda bize yardım edip sabır ve dayanma gücü versin.Amin."
#26
Hak çiğnemedikten sonra Allah ve ahiret korkunç değil mi?

Esasında,bitki hakkı,hayvan hakkı,kul hakkı gibi haklara fazla girmeyip,hak çiğnemeden yaşayanlara ne Allah korkunç birşeydir,nede rivayet edilen ahiret korkunç birşeydir. Esas olan kötülükten fazla iyilik yapmak, ve hak çiğnemekten uzak durmaktır. Allah ,bitki hakkına girmeden,hayvan hakkına girmeden,kul hakkına girmeden yaşayanların günah affı için duasını kabul eder ve tüm günahlarını bağışlar. Allah tabi,bitki hakkı,hayvan hakkı,kul hakkı gibi haklara girenlerin yaptığı hiç bir ibadete itibar etmiyor. Yani kabul etmiyor. Hak çiğneyenlerin ne duası kabul olur, ne diğer ibadetleri kabul olur. Allah katında değerleri olmaz bu kişilerin. Yaratılanların  hakkına çok ziyan verenler,cehenneme atılırlar. Sen yaratılanların hakkına ziyan vermez ve iyi olursan ahiret yurdun cennet zaten olur.

Hadis Allah buyuruyor:" Dünyada benden korkan ahirette benden korkmasın, dünyada benden korkmayan ahirette benden korksun."

Ebû Hüreyre'den (ra) nakledildiğine göre, bir gün Resûlullah (sas), "Müflis kimdir, biliyor musunuz?" diye sordu. Ashâbı, "Bize göre müflis, parası ve malı olmayan kimsedir." dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sas), "Şüphesiz ki ümmetimin müflisi, kıyamet günü namaz, oruç ve zekâtla gelir. Aynı zamanda şuna sövmüş, buna iftira etmiş, şunun malını yemiş, bunun kanını dökmüş ve şunu dövmüş bir hâlde gelir. Bunun üzerine iyiliklerinin sevabı şuna buna verilir. Üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları biterse, hak sahiplerinin günahları kendisine yüklenir. Sonra da cehenneme atılır." buyurdu.
(M6579 Müslim, Birr, 59)

Kur'an ayeti:"Her kim Rabbine suçlu olarak varırsa, şüphesiz ki ona cehennem vardır. Orada ne ölür, ne de dirilir."(Elmalılı Hamdi Yazır meali -Tâ-hâ (20) 74. Ayet.)

► Adalet terazilerini Kıyamet Günü için kurarız. Hiç kimseye zulmedilmez. Hardal tanesi ağırlığında (basit bir şey dahi) olsa onu getiririz. Hesap sorucu olarak biz yeteriz.(21/Enbiyâ 47)

► Kimseye gücünden fazlasını yüklemeyiz. Bizim yanımızda hakkı konuşan bir Kitap vardır. Onlar zulme de uğramazlar.(23/Mü'minûn 62)

Mü'minûn suresi 103.ayet:"Kimlerin de tartıları hafif gelirse, artık bunlar da kendilerine yazık etmişlerdir; (çünkü onlar) ebedî cehennemdedirler."

► Bugün, hiçbir nefis en küçük bir zulme uğramaz ve yaptıklarınızdan başka bir karşılık da görmezsiniz.(36/Yâsîn 54)
#27
MANEVİYAT DÜNYAMIZ / Uğradığımız haksızlıklar için ...
Son İleti Gönderen Kendinibulanadam - 26 Ağustos 2025, 19:00:19
Uğradığın haksızlıklar için fazla üzülmemek gerekli,çünkü neden? Dünyadayken pek çok haksızlığa uğrayabilir insanlar. Bazen birileri biri yüzünden hasta olur,bazen birileri bizi maddi ve manevi zararlara uğratabilir, bazen sevdiğimiz birilerine bir zarar gelebilir. Ama uğradığımız tüm haksızlıklar için fazla üzülmemeliyiz. Çünkü dünyadaki adalet uğradığımız haksızlıklar için birsey yapamıyor ise, ilahi adalet dünya yada ahirette bize haksızlık edenlere gerekli cezayı verecektir. Yani ilahi adalet mutlaka tecelli edecek, herkes yaptığı hayır ve şerrin karşılığını alacaktır. Eğer biz sabır edersek düştüğümüz duruma, cennette yüksek derecelere ulaşacağız, bize kötülük yapanlarda cehennemde hak ettiği cezayı bulacaktır. Bu nedenle başımıza birileri yüzünden gelen kötülüklere fazla üzülmemek gereklidir.

Kuran-ı Kerim 36:54Yasin
-----------
فَالْيَوْمَ لَا تُظْلَمُ نَفْسٌ شَيْئًا وَلَا تُجْزَوْنَ إِلَّا مَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ
Fel yevme lâ tuzlemu nefsun şey'en ve lâ tuczevne illâ mâ kuntum ta'melûn(ta'melûne).
O gün hiçbir kimse en ufak bir haksızlığa uğramaz. Siz orada ancak yaptıklarınızın karşılığını alırsınız.

Kuran-ı Kerim 99:7Zilzal
-----------
فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ
Fe men ya'mel miskâle zerretin hayren yereh(yerehu).
Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür.

Kuran-ı Kerim 99:8Zilzal
-----------
وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَهُ
Ve men ya'mel miskâle zerretin şerren yereh(yerehu).
Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür.

Sabır üç çeşittir. En önemlisi günah işlememeye sabırdır. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Sabır üç çeşittir: 1- Belaya, musibete sabır, 2- Din bilgilerini öğrenirken ve ibadetlerini yaparken sabır, 3- Günah işlememek için sabır. Belaya sabredene 300, ibadet yapmaya sabredene 600, günah işlememeye sabredene ise, 900 derece ihsan edilir.) [Ebuşşeyh]

Cehennemden çıkmak ile ilgili hadisler ve ayet

Âyet-i kerimeleri açıklayan Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
(Allahü teâlâ iman sahiplerine, Cehennemde, günahları kadar azap eder. Sonra imanları sebebiyle ebedi olarak Cennete sevk eder.) [Ebu Nuaym]

(İçinizde Cehenneme uğramayacak hiç kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesin hükmüdür. Allah'tan sakınanları oradan kurtarır; zalimleri [kâfirleri] de dizüstü çökmüş olarak orada bırakırız.) [Meryem 71, 72]


(İman edip de imanlarını şirkle bulaştırmayanlar, Cehennemde ebedî kalmaktan emindirler. Onlar için, bu korku yoktur) [En'am 82]


(Kalbinde zerre kadar imanı olan Cehennemde sonsuz olarak kalmayacak, Cehennemden çıkarılacaktır.) [Buhari, Müslim]

(Cehennem ehlinin bir kısmı ne ölür, ne azaptan kurtulur, ne de hayata kavuşur. Bir kısmı da, ölür kömür halini alır. O zaman şefaat izni çıkar. Onlar Cennet kıyılarına kadar getirilir, Cennet ehline "Bunları hayat ırmaklarında yıkayın" denir. Yıkandıktan sonra yeni bitmiş taze ot gibi hayat bulurlar.) [Müslim, İbni Mace, Darimi]


(Tevhid ehlinden bazıları günahları sebebiyle Cehenneme girince, puta tapanların onlara, "Allah'a inanmanız size yarar sağlamadı" demeleri üzerine, Allahü teâlâ gazap eder. İman ehlini Cehennemden çıkarıp hayat ırmağında yıkatır. Temiz halde Cennete girerler.) [Ebu Nuaym]

(İyi kötü herkes Cehenneme girer. Yalnız mümine, serin ve selamet olur, İbrahim'e ateşin serin olduğu gibi. Allah takva ehlini kurtarır, zalimleri ise orada yüzüstü bırakır.) [İbni Mace]


(Şefaat etmeye devam ederim ve şefaatim de kabul olunur. Ya Rabbi lâ ilahe illAllah Muhammedün Resulullah diyen herkese şefaatimi kabul et derim. Böylece zerre imanı olan hiç kimse Cehennemde kalmaz.) [Deylemi]


(Sayısız insan Cehenneme girer. Bana da şefaat izni verilir. Secdeye kapanıp şefaat isterim. O zaman "Kaldır başını, şefaatin kabul olundu" buyurulur.) [Taberani]

(VAllahi Cehenneme giren mümin, orada 80 yıl kalmayınca çıkamaz.) [Deylemi]
#29
MANEVİYAT DÜNYAMIZ / Dünyanın faniliğini anlamak lü...
Son İleti Gönderen Kendinibulanadam - 26 Ağustos 2025, 00:03:48
Dünyanın faniliğini anlamak lüzumlu mu?  Dünyada herşey gelip geçicidir. En büyük tat veren şeylerde,en büyük acı veren şeylerde zamanla gelip geçer. Her nefiste ölümü tadıcıdır. Yani ancak Allah baki kalıcıdır. Herşey zamanla kaybolup gider, elimizde pozitif derecatlar ve negatif derecatlar kalır. Buda yaptığımız doğru ve yanlışlardır. Mesala 150 yıl sonraya gitsek, ne biz dünyada kalırız, nede bize ait şuan bulunan mal mülk o zamana kalır. Hepsi yok olur. Ne içinde yaşadığımız ev baki kalır nede biz,nede diğer eşyalar ve sahip olduklarımız. Hepsi bir gün bizi terk eder ve pek çoğu yok olur. Dünya Kanunî Sultan Süleyman'a bile kalmamış,bize mi kalacak. Hz. Muhammed peygamber olduğu halde ve diğer peygamberler,peygamber olduğu halde onlarada dünya kalmadı. Evliya olan Mevlana hazretleri gibi, imam Gazali hazretleri gibi,Şems hazretleri gibi evliyalara da dünya kalmadı. Yani dünyada ve etrafımızda olan herşeyin fani olduğunu görmek lazımdır. Ayrıca dünya bir imtihan yeridir. Bazen hastalık,bazen dert,bazen sıkıntı,bazen kasvet,gam,keder,üzüntü,meşekat,özürlülük ve çesitli hayat acıları çoğu zaman insanlarda görülen sıkıntılar olabiliyor. En çok bu anlarda intihar fikri akla giriyor ne yazıkki. Bunuda şöyle düşünmeli,eğer dünyada mutlu olamadıysak, mezarda yani kabrimizde mutlu olabilecekmiyiz. Eğer kendi eceliniz ile ölmüyor yani intihar ettiyseniz,kabirdede mutsuz olursunuz.Yeteri kadar doğru hayat yaşamadıysanız kabirdede durumunuz iyi olmaz. Bu açıdan herşeyden önce dünyanın fani olduğu ve gerçek yaşantının ölüm sonrası ahirette olduğunu bilmek gerekir.

"Herkes ölümü tadacaktır; yaptıklarınızın karşılığı size eksiksiz olarak ancak kıyamet gününde verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılır da cennete konursa artık kurtulmuştur. Dünya hayatı zaten aldatıcı şeylerden ibarettir. "(Al-i İmrân suresi 185. Ayet.)

https://www.islamveihsan.com/bu-dunya-fanidir.html

https://www.hakikat.com/hakikat-dergisi/281/dunya-hayati-sakin-sizi-aldatmasin-fatir-5

https://sorularlaislamiyet.com/kaynak/dunya-hayati
#30
MANEVİYAT DÜNYAMIZ / Geçmis ve geleceğimizin önemi ...
Son İleti Gönderen Kendinibulanadam - 24 Ağustos 2025, 22:01:19
Insanın geçmişi ve geleceğinin önemi nedir? Herkes insan olsa bile insanlar arasında fark vardır. Bazıları bahtiyar ve mutlu, bazıları kara bahtlı mutsuzdur. Bazıları rahmet ettiği insan,bazıları rahmet etmediği insandır. Bazıları ise hem rahmet hem merhamet ettiği insandır. Bu açıdan bazı insanlar müslüman,bazı insanlar ise kafir ve münafık olur. Müslüman rahmet ve merhamet ettiği kişi,kafir merhamet etmediği ve bazıları ise hem rahmet hem merhamet etmediği kişidir. Bir insan cemaatle kılınan namazda rükû ve secdeye imamdan önce gidip gelirse kabrinden hayvan şeklinde kalkar, bir günah işleyeni gördüğünde tepki göstermeyenlerde hayvan şeklinde kalkarlar kabirden. Bir namazı kazaya kasten bırakıp bu namaz borcunu ödemeden ölende 80 cehennem yılı cehennemde kalır. Duası kabul olan,ibadeti kabul olan ve bu ibadetlerin bütün faydalarını gören insanlarda geçmiş ve geleceği hz. Muhammed gibi olanlar olur. Mesala Allah rızası için olmayan ibadetler yedi gök kapısı olan kapıları geçmez ve kabul olmaz. Geçmişi ve geleceği hz. Muhammed gibi olmayanlar dini ibadetlerin hem dünya hem ahiret için olan faydalarının hepsini görmezler. Hem rahmet ettiği hem merhamet ettiği insanlar cennetlik,merhamet ve rahmet etmediği insanlar cehennemliktir. Bu açıdan cennete hiç azap görmeden girecek insanın geçmiş ve geleceği hz. Muhammed gibi olmalıdır. Hz Muhammedin dediği gibi bir cennet ve cehennem var ise ayrıca tüm önümüzün hesabını ve sualini vermemiz, birbirine geçen haklarımızın sevap ve günah olarak tahsili gerekir. Hem kabirde hemde ahirette ömrümüz nasıl geçirdiğimizin hesabını vermemiz ve nerde doğru yapıp nerde yanlış yaptığımıza ve büyük bir hata yapıp yapmadığımıza bakılması gerekir. Bu açıdan bir insanın geçmiş ve geleceğinin müslüman bir insana mı yoksa kafir bir insana mı benzediği önemlidir. Hiç cehennem azabı çekmeyecek isek geçmiş ve geleceğimizin peygamber olarak gönderilen kişiler gibi olması gerekir.