Gönderen Konu: Ka'b bin Züheyr'e verdiği hırka  (Okunma sayısı 4404 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı kenz

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1129
Ka'b bin Züheyr'e verdiği hırka
« : 01 Mart 2007, 12:39:22 »

Resulullah efendimiz, Tebükte, Eyle halkına bir Eman Fermanı yazıp verdiği zaman, eman alameti olmak üzre bir de, Bürde (Hırka) vermişti.
Ebül'Abbas Abdullah bin Muhammed, bu Bürde'yi, onlardan üç yüz dinara satın aldı. Abbas oğulları, bu Hırkaya, seleften halefe tevarüs ettiler.
Halifeler, bayram günlerinde onu üzerlerine giyip Peygamberimize aid Asa'yı ellerine alarak dışarı çıktıkları zaman, kalbler ürperir, gözler kararırdı.
Meşhur Arap şairlerinden Ka'b bin Züheyr, af dilemek ve Müslüman olmak için Peygamberimize gelip içinde "Şüphe yok ki: Resulullah, doğru yolu gösteren bir Nur, kötülükleri yok etmek için Allahın sıyırılmış keskin, yalın kılıçlarından bir kılıçtır!" beyti de, bulunan (Banet Süad) kasidesini okuduğu zaman, Peygamberimiz, sırtındaki Bürdesini (Hırkasını) çıkarıp ona giydirdi.
Hz. Muaviye, halifeliği sırasında, Ka'b bin Züheyr'e "Resulullahın Hırkasını, bize sat!" diye haber saldı. Kendisine on bin dirhem gönderdi.
Ka'b. bin Züheyr "Ben, Resulullahın Hırkasını giymek hususunda hiç kimseyi, kendime tercih edemem!" diyerek Hz. Muaviye'nin dileğini reddetti.
Hz. Ka'b bin Züheyr, vefat ettiği zaman, Hz. Muaviye onu, Ka'b'ın oğullarından yirmi bin dirheme satın aldı. Peygamberimizin, Ka'b bin Züheyr'e vermiş olduğu bu mübarek Hırka, Halifeden Halifeye tevarüs edilerek geçti.
Emevi saltanatının çöküşünden sonra ilk Abbasi Halifesi Ebül'Abbas Seffah bin Abdullah bin Muhammed tarafından üç yüz dinara satın alındı.
Bayramlarda Halifeler tarafından giyildi. Halife Muktedir'in, öldürüldüğü zaman kanı, bulaşarak kirlendi. Abbasiler, Mısır'a gelirken, onu, yanlarında getirdiler. Yavuz Sultan Selim, Mısır'ı alıp Halife olduğu zaman Mısırdaki "Mübarek Emanetler" arasında bu mübarek Hırka da, İstanbula getirildi.
İstanbulda Topkapı Hırka-ı Seadet Dairesinde herkes tarafından ziyaret olunan bu mübarek Hırka: 1,24 santim boyunda, geniş kollu siyah yünlü kumaştan yapılmıştır.
Hırkanın içi, kaba dokunmuş krem renk yünlü kumaş kaplıdır. Önünde sağ tarafından 0,23x0,30 eb'adında bir parçası noksandır. Sağ kolunda da, eksiklik vardır. Hırka, yer yer yıpranmıştır.
Müteaddid bohçalara sarılmış olarak 0,57x0,45x0,21 ebadında üstten açılır kapaklı altın bir çekmece içindedir. Hırka-i Seadetin, bu ebadda Sultan Murad III. Tarafından yaptırılmış olan altın bir mahfazası da; mevcuddur. Bu mahfaza, sanat itibarile fevkal'ade olup ayrıca zümrüdlerle de bezenmiştir.
İNSAN akli ile melekleşen nefsi ile iblisleşen bir aciptir İNSAN
İNSAN kendi kabahatini bilmeyen cehli ile dünyalara sığmayan bir mağrurdur İNSAN
İNSAN bütün zaaf ve acziyyetine rağmen kudrete kafa tutan taşkın bir şaşkındır İNSAN
İNSAN maziye bağlı hâle aldanmış istikbali gözler bir taştır İNSAN

Vuslat Yolcusu

  • Ziyaretçi
Ka'b bin Züheyr'e verdiği hırka
« Yanıtla #1 : 01 Mart 2007, 14:47:56 »
kardesim Allah razi olsun paylastiginiz icin

Çevrimdışı ben biryolcuyum

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 170
    • harikalardiyari10
Ka'b bin Züheyr'e verdiği hırka
« Yanıtla #2 : 01 Mart 2007, 16:04:50 »
Alıntı yapılan: "Vuslat Yolcusu"
kardesim Allah razi olsun paylastiginiz icin
:x
Senden daha yüksek birisi konuşurken onun söylediğini daha iyi bilsen bile sakın itiraz etme.

Çevrimdışı Ahi

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 923
  • Bugün Allah (c.c) için ne yaptın?
Ka'b bin Züheyr'e verdiği hırka
« Yanıtla #3 : 02 Mart 2007, 11:10:21 »
Paylaşım için Allah (c.c) razı olsun.
Herhangi bir insan vaktini nasıl geçireceğini, üstün bir insan ise vaktini nasıl tasarruf edeceğini düşünür. – Schopenhaver

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Ynt: Ka'b bin Züheyr'e verdiği hırka
« Yanıtla #4 : 21 Temmuz 2010, 06:28:54 »
Paylaşım için Allah (c.c) razı olsun.
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim