FORUM AKTİVİTELERİMİZ > HAFTANIN MEVZUU ARŞİVİ

Kadir Gecesinin Fazileti [22 Eylül 2008]

(1/5) > >>

SadakatNet:


 
Hafta:    48


Mevzu: Kadir Gecesini Fazileti


Araştırmalarınızı bekliyoruz..


(Araştırma yapmak demek bildiklerimizi aktarmak demek değil, bu mevzu hakkında elimizdeki mevcut kitaplardan iktibas yapmak demektir. Her üyemizden bir iktibas yapmasını istirham ediyoruz.)

talib 67:
 Kadir Gecesini İhyâ Etmek

(Kadir Gecesini İhya Etmenin Fazileti Ve Daha Ziyade Ramazanın Hangi Gecelerinde Olduğunun Açıklanması)
 
Bu bölümdeki bir sure, bir ayet ve yedi hadisten; Ramazandaki bu gecenin bin ay yani 83 sene 4 aydan daha hayırlı olduğunu, inanarak ve sevabını 'tan bekleyerek bu geceyi değerlendirenin günahlarının bağışlanacağını, bu gecenin Ramazanın son on veya yedi gününün tek olanlarında aranması gerektiğini, bu gecede Rasûlullah (s.a.v.)'ın bize en çok okunmasını tavsiye ettiği duayı ve hayatı boyunca Ramazanın son on gününde ibadeti artırıp itikaf yaptığını öğreneceğiz. [1]
 
"Şüphesiz biz o Kur'an'ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesi nedir bilir misin? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. O gece melekler ve ruh Rabbinin emriyle herbir iş için veya herbir kişi için inerler de inerler. O gece tan yeri ağarıncaya kadar selam ve esenliktir." (Kadir: 97/1-5)
"Biz o Kur'an'ı mübarek bir gecede indirdik, zaten biz insanlığı her zaman uyarmaktayız." (Duhan: 44/3)
 
Ebû Hüreyre radıyAllahu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Faziletine inanarak ve karşılığını 'tan bekleyerek Kadir gecesini değerlendiren kişinin geçmiş günahları bağışlanır."[2]
 
 Abdullah İbni Ömer radıyAllahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre, bir grup sahâbî, rüyalarında Kadir gecesinin ramazan'ın son yedi gecesinde olduğunu görmüşler (ve bunu Hz. Peygamber'e bildirmişler)di. Bunun üzerine Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
– "Kadir gecesi ile ilgili rüyalarınızın, ramazanın son yedi gecesi üzerinde toplandığını görüyorum. O halde Kadir gecesini arayan onu ramazanın son yedi gecesinde arasın!"[3]
 
 Âişe radıyAllahu anhâ'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem ramazan ayının son on gününde câmiye kapanır ibadete soyunur ve şöyle buyururdu:
"Kadir gecesi’ni ramazanın son on günü içinde arayınız!"[4]
 
 Âişe radıyAllahu anhâ'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyururdu:
"Kadir gecesi’ni ramazanın son on günündeki tek gecelerde arayın!"[5]

 Yine Âişe radıyAllahu anhâ şöyle dedi:
Ramazan ayının son on günü girdiğinde Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem geceleri ihyâ eder, ev halkını uyandırır, ciddiyetle ibadete soyunur ve eşleriyle ilişkiyi keserdi.[6]
 
Yine Âişe radıyAllahu anhâ'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem, ramazanda diğer aylardan daha fazla (kulluk yapmaya) çalışırdı. Ramazanın son on gününde de ramazanın öteki günlerinden daha fazla ibadet ederdi.[7]
 
Âişe radıyAllahu anhâ şöyle dedi:
– Ey 'ın Resulü! Kadir gecesinin hangi gece olduğunu bilecek olursam, o gece nasıl dua edeyim? diye sordum.
– "ım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni bağışla! diye dua et" buyurdu.[8]
 
* Yukarıdaki ve diğer hadis kitaplarından öğrendiğimiz tüm hadisi şeriflere göre Kadir gecesinin hangi gece olduğu hakkında 40 civarında görüş nakledilmiştir ve ifadelerden de "Son yedi geceden dokuz geceden biri" şeklinde gibi esneklik bırakılmıştır.
Rasûlullah (s.a.v.)'in hayatına baktığımızda Ramazanda senenin diğer aylarından daha çok kendini ibadete verdiğini, Ramazanın da son on gününde mescide kapanarak ailesinden ve dünyalıklardan uzaklaşarak itikafa çekildiğini görmekteyiz ki, bu geceyi yakalayabilme Ramazanın son 1/3'de olacağı, bunun da sadece gecelerine değil, gündüzlerini de değerlendirmek gerekecektir. Çünkü yeryüzünün bir kısmı gece iken diğer yarı kürenin gündüz olması dolayısıyla icabında bu gecenin gündüz de olabileceğine ihtimal verilmelidir. Ramazanı ve bilhassa son on gününü geceli gündüzlü değerlendirmek için müslümanın tam bir gayret içinde olması da gerekmektedir. Bu konuda daha geniş bilgi için tefsirlerden Kadr suresinin tefsirini gözden geçirmek faydalı olacaktır kanaatindeyiz. [9]

________________________________________
[1] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 348.
[2] Buhârî, Îmân 25, 27, 28, 35, Savm 6, Terâvih 1, Leyletü'l–kadr 1; Müslim, Müsâfirîn 173–176. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 1; Tirmizî, Savm 1; Nesâî, Kıyâmü'l–leyl 3, Savm 39–40; İbni Mâce, İkâmet 173, Sıyâm 2, 39.
[3] Buhârî, Leyletü'l–kadr 2, Ta'bîr 8; Müslim, Sıyâm 205 –206. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 5; Tirmizî, Savm 71.
[4] Buhârî, Leyletü'l–kadr 3; Müslim, Sıyâm 219. Ayrıca bk. Tirmizî, Savm 72.
[5] Buhârî, Leyletü'l–kadr 3.
[6] Buhârî, Leyletül–kadr 5; Müslim, İ'tikaf 7. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 1; Nesâî, Kıyâmü'l–leyl 17; İbni Mâce, Sıyâm 57.
[7] Müslim, İ'tikâf 8. Ayrıca bk. Tirmizî, Savm 72; İbni Mâce, Sıyâm 57.
[8] Tirmizî, Daavât 84. Ayrıca bk. İbni Mâce, Dua 5.
[9] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 349.

alinti sadakat.

Ber-ceste:
İmam-ı Şarani Hazretlerine göre bu gece yani 20 Eylül 2008 cumartesi gecesi kadir gecesi. Mevla layıkıyla ibadet edebilmeyi nasip etsin cümlemize. Amin.
---

Kadir Gecesi’nin, Ramazân-ı şerif’in 20’sinden sonraki tek ge­ce­lerinde aranmasına dair müteaddit hadîs-i şerîf­ler vârid olmuş­tur. Bi­rin­­­den itibaren tek gecelerde aran­ma­sını tavsiye eden büyük­ler de vardır. imâm-ı şâ’rânî Haz­retleri, Kadir Gecesi’nin kaçıncı ge­ce ol­du­ğu­nu, Rama­zân-ı şerîf’in giriş günlerine göre şöyle tespit etmiştir:

v Pazar günü girerse, 28’i 29’a bağlayan gece.

v Pazartesi günü girerse, 20’yi 21’e bağlayan gece.

v Salı günü girerse, 26’yı 27’ye bağlayan gece.

v Çarşamba günü girerse, 18’i 19’a bağlayan gece.

v Perşembe günü girerse, 24’ü 25’e bağlayan gece.

v Cuma günü girerse, 16’yı 17’ye bağlayan gece.

v Cumartesi günü girerse, 22’yi 23’e bağlayan gece.

imâm-ı şâ’rânî Hazretleri 30 sene Kadir Gecesi’yle bu usûle göre müşerref olmuşlardır. Birçok ehlüllah bu usûlle Kadir Gecesi’ni bul­muşlardır.

Kadir Gecesi’nin bu ay içerisinde hangi gece oldu­ğunun giz­len­mesi, mü’minlerin her geceyi Kadir Gecesi bilip, her gece çokça ibâdet etmeleri içindir.

Kadir Gecesi’nde hava berrâk ve güzel olur. O gece her şey Allâh’a secde eder. Denizlerin suyu bir an için tat­lılaşır. Mü’min­ler afv-ı ilâhi ve mağfiret-i sübhânîye maz­har olurlar.

(Duâ ve ibâdetler, Fazilet Neşriyat)

Mahi:
«Biz Kur'ân-ı (toptan) leyle-i  kadirde (levh-ı mahfuzdan semai dünyaya) indirdik; (Beyt'ül'ızzetteki melâike-i kâtibine yazdırdık ve orada Kur'ân-ı azizi bu suretle hıfzettik. Ve ondan sonra icap ve iktiza ettikçe, Cebrail vasıtasiyle yirmi üç yılda âyet âyet Habibimiz Muhammed Aleyhisselâma gönderdik). Leyle-i kadrin ne olduğunu (ve ondaki şerefin derecesini) biliyor musunuz? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. (Yani, o gecedeki ibadet ve taâtın sevabı bin ay ibadet ve taâtın sevabından daha faydalıdır.) O gecede melekler (ve Cebrail Rablerinin izniyle o sene vukuunu murad buyurduğu her umur ve husustan dolayı) yeryüzüne inerler. O gece ayn-i selâmettir. Zira o gecede selâmettin başka bir şeyle Cenab-ı Hak hükmetmez. Veyahut o gece aynı selâmdırki, o gecede mü'minleri selâmlayan melekler yeryüzünde çoktur. Şafak vakti zahir oluncaya kadar.» Kadir Süresi (Muhtasar terceme meal)

Bu geceye kadir gecesi denilmesinin hikmeti: Bütün işlerin ve hükümlerin bu gecede takdir edildiğindendir. Cenab-ı Hakk Kur'anda şöyle buyuruyor:
«Belli ve apâşikâr olan Kur'ân hakkı İçin. Biz onu mübarek bir gecede indirdik ki, onunla kâfirleri azaptan korkuturuz. O gece hikmete uygun olan her iş, nezdimizden sadır olan bir emir ile ayrılır» (Duhân sûresi, 1, 2, 3, 4, 5)

Rivayet olunur ki: «Kadir gecesi olduğu vakit, melekler sidre-i müntehâden dünyaya inerler. Cebrail Aleyhisselâm, onlarla beraber yanında dört adet sancak olduğu halde, sancağın birini Mescid-i Haram'ın dışında; birini Tûr-i Sina'nın üzerinde; birini Mescid-i Aksa'ya, birini de Mescid-i Sahra'ya korlar. Kadın ve erkek bütün mü'minlerin evlerine girerler. Girince selâm erirler. Ancak, devamlı şarap içenlere, akrabaya gelip gitmiyenlere, domuz eti yiyenlere uğramazlar.» buyurdu.

Kadir gecesinde melekler pis yerlere, kiliselere ve fenalık yapılan yerlere uğramazlar. Cünüp olan yere, suret bulunan yere, şarap ve hınzır etinin bulunduğu yerlere uğramazlar.

Kadir Gecesinde Meleklerin İnmesi
Abdullah ibni Abbâs radıyAllahü anh, Peygamber efendimizin şöyle buyurduğunu naklediyor:
"Kadir gecesi olduğu zaman, Aliâhü Teâlâ, Cibril aleyhisselamayere inmesini emreder. O da, yanında yeşil bir bayrak bulunduğu halde bir gurup melekle beraber yere iner. Onu (bayrağı) Ka'benin damına diker. Onun (Cebrail aleyhisselamın) altıyüz kanadı vardır. Onların içinde iki kanadı vardır ki, onları sadece Kadir gecesinde açar. O gece ikisini açtığı zaman, onlar doğu ve batıyı geçerler.
Cebrail ile diğer melekler bu ümmetin içine dağılırlar ve her ayakta olana, oturana, namaz kılana ve zikredene selam verirler ve müsafaha ederler. Ya'ni (aralarına) girerler ve (onlarla) müsafaha ederler. Kadın ve erkek mü'minlere devamlı dua ve istiğfarda bulunurlar. Cebrail aleyhisselam, ehl-i kıbleden her kime dua ederse, (gider) onunla müsafaha eder ve ona selam verir. Bunun alameti cildinin titremesi, gözlerinden yaş akması ve kalbinin incelmesidir. Çünkü bunlar Cebrail aleyhisselamın müsafahasından olur.
Fecir doğuncaya kadar (melekler) Onların (mü'minlerin) dualarına âmin derler. Fecir doğunca Cebrail (aleyhisselam) meleklere; gidiyoruz gidiyoruz der. (Bunun üzerine melekler); derler ki, yâ Cebrâîl! Allâhü Teâlâ, ümmet-i Muhammed'in ihtiyaçlarını ne yaptı?
(Cebrail aleyhisselam) der ki, Allâhü Teâlâ onlara nazar etti (baktı) ve dört kişi müstesna onları af ve mağfiret etti. Derler ki, bu dört kişi kimlerdir? (Cebrâîl aleyhisselam) der ki, devamlı şarap içen, ana— babaya âsi olan, akrabalık haklarına riayet etmeyen ve müşahin (Eshâb-ı kiram sordu: Yâ Rasûlellah! Müşahin kimdir? Üç günden fazla (müslüman) kardeşi ile konuşmayandır, buyurdu. (Tenbîh-ül-gâfilîn)

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
"Onlar (melekler) bize selam vermek ve bize şefaat etmek için (yeryüzüne) inerler. Selam kime isabet ederse, onun günahları affolunur.
Bazı âlimler şöyle söylemişlerdir: Bu gecenin fazileti, yeryüzünde tâatle meşgul olmaktır. Melekler de; tâatlannın sevabı daha çok olsun diye yeryüzüne inerler. Tıpkı kişinin, tâatlannın sevabı daha çok olsun diye Mekke'ye gitmesi gibi. Bunun için meleklerin yeryüzüne inmesini bildiren haberlerden maksat insanları tâate teşvik etmektir.
Bazı insanlar (âlimler) de, (âyet-i kerimede geçen) "Melâike" kelimesini bazı melek gruplarına has kılmışlardır ki, onlar "Sidret-ül-müntehâ"daki meleklerdir. Ka'b hazretierinin bildirdiğine göre:
"Sidret-ül-müntehâ'da birtakım melekler vardır (ki) Allah'tan başkası onların adedini bilmez. (Devamlı Allâhü Teâlâya,) ibâdet ederler. Cebrail aleyhisselamin yeri, onların ortasındadır. Onların içinde, kendisine, mü'minlere karşı şefkat ve merhamet verilmeyen hiç yoktur. Kadir gecesi, Cebrail aleyhisselam ile birlikte yeryüzüne inerler. (Öyle ki) secdede veya ayakta, erkek ve kadın mü'minlere dua eden bir melek bulunmayan bir yeryüzü parçası kalmaz.
Cebrail aleyhisselam da (o gece) bütün insanlarla müsafaha eder. Bunun alameti; cildin titremesi, kalbin incelmesi ve gözün yaşarmasıdır. Çünkü bunlar, Cebrail aleyhisselamın müsafahasından olur.
O gecede her kim üç kere lâ ilahe illellah, derse (Allâhü Teâlâ,) bir tanesiyle, (günahlarını) mağfiret eder, bir tanesiyle ateşten (Cehennemden) âzâd eder ve bir tanesiyle de Cennete koyar."
Semaya ilk olarak Cebrail aleyhisselam çıkar. Güneşin önüne vardığı zaman, iki yeşil kanadını açar. O iki kanadı, sadece o gecenin o saatinde açar. Sonra bir melek çağırır. Bunun üzerine bütün (melekler) gelir. Bu meleklerin nuru ile Cebrail aleyhisselamın kanadının nuru bi-raraya gelir. Bundan sonra o gecenin sabahında Cebrail aleyhisselam ve melekler güneş ile dünya seması arasında dururlar. O gün Mü'minlere ve Ramazan orucunun (sevabını) umarak tutanlara; dua, rahmet ve istiğfarla meşgul olurlar.
Bu arada halka halka olup otururlar. Semanın melekleri de onlarla biraraya gelir ve onlara; adam adam ve kadın kadın sorarlar. Ta ki, falanca ne yaptı onu nasıl buldunuz? Onlar da derler ki, onu geçen seneibâdet ehli, bu sene ise bid'at ehli olarak gördük. Falancayı, bir sene önce bid'at ehli, bu sene ise ibâdet ehli olarak gördük. Birincisine dua etmekten vazgeçerler. İkincisi için ise dua ile meşgul olurlar. Yine derler ki, biz falancayı (Kur'ân-ı kerim) okurken, falancayı rükude, falancayı secdede gördük. Onlann, o geceki durumu budur, ta ki, ikinci semaya çıkıncaya kadar.
Bütün semalarda böyle yaparlar, ta ki, "Sidret-ül-müntehâ"ya ulaşıncaya kadar. "Sidre" onlara der ki: Ey bende ikamet edenler, bana insanlardan bahsedin. Zira benim, üzerinizde hakkım var ve ben, Allah'ı sevenleri severim.
Onlar (ya'ni melekler) ona isimlerini ve babalarının isimlerini zik¬rederek, kadın ve erkeklerden bahsederler. Ta ki haber Cennete ulaşıncaya kadar. (Haber ulaşınca), Cennet der ki, "Allah'ım! Onları bana acele olarak gönder, bu arada, Sidre ehli ve melekler, âmîn âmîn, derler." (Kadı Beydâvî tefsirinin Şeyhzâde haşiyesi)

İbni Abbas (R.A.) dan: «Cenab-ı Hakk ezeli mukadderatını; bu geceden gelecek kadir gecesine kadar olacak bütün yağmur, rızık, öldürme ve diriltme ve diğer şeyleri memur olan meleklere teslim eder. Rızık, nebatat ve yağmura ait hususları Mikaile; rüzgâr, zelzele, gök gürültüsü (Saika) ve güneş ile ayın tutulması hususlarını Cebraile; amellerin nüshasını îsrafile; ölüme ait olan hususları da Azraile teslim eder.»

Şâirin dediği gibi:
«Çok genç var ki, emniyetle sabahlar ve akşamlar; halbuki kefeni kadir gecesinde kesildi, fakat haberi yoktur.
Çok ihtiyarları uzun ümitler kapladı, halbuki vücutları kabir karanlığına gömülmeğe karar verilmiştir,  haberleri yoktur.
Çok nişanlılar eşleri için hazırlıkta bulunurlar, halbuki kadir gecesinde ruhları kabzedilmiş haberleri yoktur.»

Mahi:
Kadir: Takdir ve şeref manasınadır. O gecede yapılan ibadetin sevabının takdirinden kul âcizdir.
Peygamber (S.AV.) Efendimiz: «Kadir gecesinde Allah'ın geniş rahmeti yeryüzüne iner; bu rahmet her mü'mine isabet eder, Cenab-ı Hak Cebraile; Rahmetimden daha kalmış mıdır? diye sorar, Cebrail kalmıştır, der, Cenab-ı Hak, onu da serp, onların ve onlara yakın olanların üzerine» buyurur.

Rivayet olunur ki: Hazreti Musa münacatında: «Yarabbi!Sana yakın olmak istiyorum.» der.
Cenab-ı Hak: «Kadir gecesinde uyanık olan, bana yakın olur» buyurur.
Hazreti Musa: «Yarab Cenneti isterim.»
Cenab-ı Hak: «Kadir gecesinde tesbihe devam eden cennete girecektir.»
Yarabbi cehennemden necat isterim»
Cenab-ı Hak: «Kadir gecesinde sabaha kadar istiğfarda bulunan necat bulacaktır.»
Yarab, rızanı isterim, «Bizim rızamız kadir gecesinde iki rek'at namaz kılandadır.» buyurur.



Kadir Gecesi Ne Zamandır?
Cumhür-ı ulemâya göre, Kadir gecesi devamlıdır ve her sene tekerrür eder ve Ramazan ayına mahsustur.
Kadir gecesinin Ramazan ayının hangi gecesi olduğu hususunda: 8 kavil vardır, şöyle ki:
1— Ramazan ayının birinci gecesidir.
2— Onyedinci gecesidir.
3— Ondokuzuncu gecesidir.
4— Yirmibirinci gecesidir.
5— Yirmiüçüncü gecesidir.
6— Yirmidördüncü gecesidir.
7— Yirmibeşinci gecesidir.
8—Ubey bin Kâ'b ve bir kısım Sahâbe-i kirama göre de yirmi dir. Bu, aynı zamanda âlimlerin çoğunun kavlidir.

Muhammed bin Hanefiyye hazretleri; Kadir gecesi yedi gecededir, demiştir.
İbni Mes'ûd radıyAllahü anh da, senenin bütün gecelerindedir, demiştir.
Bazı âlimler de onun, Ramazan ayında olduğunu söylemişlerdir. Fakat onun hangi gecede olduğu bilinmemektedir. Bazı âlimler, (21) yirmibirindedir, demişlerdir. Alimlerin çoğuna göre ise, yirmi yedisindedir. (Tefsir-i Hanefi)

Kadir Gecesinin Alametleri
Alimler, Kadir gecesi için birkaç zayıf alamet zikretmişlerdir. Şöyle ki:
1— İbni Abbâs radıyAllahü anhın rivayet ettiği, "O sûre otuz kelimedir." hadis-i şerifi.
2— Yirmiyedisindedir, kavli.
3—İbni Abbâs radıyAllahü anhın rivayet edilen Kadir gecesi dokuz harftir. Oda bu sürede üç kere zikredilmiştir. Buna göre yirmi yedi olur sözü.
4— Osman bin Ebil As hazretlerinin bir hizmetçisi vardı. O'na dedi ki, efendim ayda bir kere denizin suyu tatlı oluyor. Bunun üzerine hizmetçiye dedi ki, o gece olunca bana haber ver! Sonra baktılar o gece, Ramazanın yirmiyedisidir.
5— Hazreti Hasan'ın rivayetine göre Peygamber efendimiz aleyhissalatü vesselam buyurdu ki:
"Kadir gecesinin alametlerinden bazıları şunlardır: Durgun ve rahat bir gecedir, (ya'ni) ne soğuktur, ne de sıcaktır, onun sabahında güneş şuasız doğar."
Ubeyd bin Ömer hazretleri diyor ki, Ramazanın yirmi yedisinde denizdeydim. Suyunu içtiğimde, tatlı ve yumuşak buldum.

Kadir gecesi Ramazan ayının son gecesidir, diyenlerin delili şu hadis-i şeriftir:
"Ramazanın her gecesinde, iftar vaktinde; tamamı azabı haketmiş, bin kere bin kişi ateşten âzâd edilir. Ramazanın son gecesinde ise, Allâhü Teâlâ o günde bütün Ramazan boyunca azad ettikleri kadar kişiyi âzâd eder."
Çünkü birinci gece birisinin bir erkek çocuğunun olması gibidir. Bunun için şükür gecesidir. Son gece de ayrılık gecesidir. Bir kişinin oğlunun ölmesi gibidir, dolayısiyle sabır gecesidir. Şükür ile sabrın arasındaki farkı bilirsin. Şükür (nimeti) artırır. Bakınız Allâhü Teâlâ: "Şayet şükrederseniz artırırım." (İbrahim: 7) Sabreden ise Allah ile beraberdir. Çünkü Allâhü Teâlâ: "Hiç şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir." (Bekara: 153) buyurmaktadır. (Kaadı Beydâvî tefsirinin Şeyhzâde haşiyesi)

Diğer kitaplardan da anlaşıldığı gibi ulemânın; Kadir gecesinin zamanı hakkındaki kavilleri sekizden fazladır.
Kadir gecesinin zamanı hakkında ihtilâf edilmiştir, Cumhuru ulema «Allah'ın, kullarına rahmet ve hidayeti olarak her sene bu ümmet üzerine bu gece vardır» demiştir.. Ebû Hanife ve diğer bazı âlimler: «Bu Ramazana mahsus değildir.» demişlerdir. Ekserî ulema kadir gecesi Ramazanın ilk gecesinde, bazısı, yedisinde, bazısı yirmisinde ve ekserisi yirmi yedinci gecesindedir, diye karar vermişlerdir.
Şeyh Ebulhasen el-Horasânî der ki= «Kadir gecesine tesadüf ettim, her tesadüfümde ramazanın yirmi yedinci gecesine rastladım» (Şerhi şir'a)
Bütün alimlerce kadir gecesi Ramazanın içinde mevcuttur, ancak hangi gecede olduğu kafi bilinmemektedir.
Mühyiddin-i Arabî «fütuhat » adlı kitabında: «Kadir gecesi her sene değişir; aynı gecede bulunmaz» der. İnsanlar bu gece hakkında ihtilafa düşmüşlerdir. Bazıları «Senenin içinde deveran eder.» demişler. Bazıları «şabanda görülmüştür» Bazıları «Rebiulevvel ayındadır,» demişlerdir. Bu itibarla bu hususta bir çok kaviller vardır. İslâm Alimleri tarafından kırk altı çeşit görüş serd edilmiştir. Fakat en muteber, Ramazanın yirmi yedinci gecesinde olduğu husustur.
Resûl-i Ekrem: «Kadir gecesini Ramazanın son on gününün tek sayılı gecelerinde arayınız.» buyurmuştur. (Buhâri)

Denildi ki: Allah bazı şeyleri hikmeti icabı bazı şeyler arasın'da gizlemiştir:
Ramazan geceleri arasında kadir gecesini her gece ihya edilsin diye. Cuma günü içinde icabet lemistir ki; her saati değerlendirmek mümkün olsun ta namazı beş vakit namazlar arasında gizlemiştir ki; beş namaz muhafaza edilsin diye; isim A'zamını Kur'anın içinde ledi ki, bütün Kur'ân ism-i Azam niyetiyle okunsun diye; rızasını tâatlar içinde gizledi ki; her tâat yapılsın diye;gadabını günahlar arasında gizledi ki; her günahtan kaçınılsın diye; yametin ne zaman kopacağını gizledi ki; daima ehl-i iman olsun diye; eceli gizledi ki; mü'min daima hazırlıklı olsun
Kadir gecesi ilk sıralarda Resûlüllaha gösterildi, ona unutturuldu. Kendisi «Onu Ramazanın yirmisinden sonra arayınız» buyurdu. Bu buyruğu meşhurdur. (Tuhfe-i Merdiyye)

«Mirac-i Diraye» adlı kitapta: Bilki, kadir gecesini aramak müstehaptır. Çünkü bu gecelerin en faziletlisidir Bunda olan amel, bin amelden daha hayırlıdır.»

Peygamberimiz (S.A.) Efendimiz şöyle buyuruyor: Aişe (R.A.) dan: «Resûlüllah (S.A.) Efendimiz Ramazan ayında diğer aylardaki ibadetinden fazla ibadet ederdi. Ramazanın son on gününde de, ramazanın diğer günlerindekinden fazla ibadet ederdi.» (Müslim)
Kadir gecesinde çeşitti dualar yapmak, dünya ve ahiretimizi istemek ve o gecede bol bol istiğfarda bûlunmak lâzımdır ve faydamız icabıdır.

Enes bin Mâlik radıyAllahü anh diyor ki:
"Bu geceyi (Kadir gecesini); namaz, dua ve tesbih ile ihya etmek, içinde kadir gecesi bulunmayan bin ayın gecelerini ihya etmekten daha hayırlıdır."
Rasûlüllah aleyhissalatü vesselam buyurdu ki:
"Her kim kadir gecesinin (faziletine) inanarak ve (sevabını) umarak ihya ederse, geçmiş günahları mağfiret olunur." (Buhâri, Ebulleys-i Semerkandî tefsiri)

Kadir Gecesi yapılacak ibadetler
Kadir gecesinde 4 rek'at namaz kilinir. Iki rek'atte bir selâm verilir.
1'nci rek'atte: 1 Fâtiha, 3 Innâ enzelnâhü,
2'nci rek'atte: 1 Fâtiha, 3 Kulhüva'llâhü ehad...
3. ve 4. rek'atlar da aynen kilinir. Bu namaza söyle niyet edilir: "Yâ Rabbi! Bu gece hürmetine, Efendimiz hürmetine, rahmet-i ilâhiyen hürmetine, benim tevbelerimi kabul eyle. Afv-i ilâhiyene, feyz-i ilâhiyene mazhar eyledigin zümreye ilhak eyle."

Namazdan sonra, bir defa:
اَللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ واللهُ اَكْبَرُ اَللهُ اَكْبَرُ وَِللهِ الْحَمْدُ
"Allâhü Ekber, Allâhü Ekber. Lâ ilâhe ille'llâhü vAllâhü Ekber. Allâhü Ekber ve lillâhi'lhamd."

100 Innâ enzelnâhü...
100 Elem nesrahleke...
100 defa:
اَللَّهُمَّ اِنَّكَ عَفُوٌّ كَرِيمٌ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّى
"Allâhümme inneke afüvvün kerîmün tühibbül afve fâ'fü annî"


(Abdullâtif, Mev'iza-i Hasene, Sohbet ve nasihatler Fazilet Neşriyat Dua ve İbadetler'den derlenmiştir.)

Navigasyon

[0] Mesajlar

[#] Sonraki Sayfa

Tam sürüme git
Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek