Gönderen Konu: kafdağı  (Okunma sayısı 10288 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı efsanef

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 283
kafdağı
« : 24 Şubat 2013, 14:13:42 »

 
 
Dünyayı kuşattığı rivâyet edilen yeşil zümrütten yaratılmış efsanevî dağ.

Kafdağı, edebiyatta, özellikle masallarda, uzaklığı ve olağanüstü büyüklüğü simgelemek için kullanılan; arkasında acayip yaratıkların, devlerin bulunduğu düşünülen sembol dağdır.

Kur'ân-ı Kerim'in ellinci sûresi olan Kâf suresi dolayısıyla müfessirler yeryüzünde mevcud olmayan bu dağ hakkında birçok rivayetlerde bulunmuşlardır. Bu rivâyetler Fahruddin Râzî gibi müfessirlerce zayıf görülmektedir.

Marifetnâme'de, " sahih rivâyetlere göre", "tefsir ve hadis âlimleri ittifakla şöyle bildirmişlerdir" gibi umumî ifadelerle Kafdağı hakkında bilgi verilmekte fakat bilginin kaynağı zikredilmemektedir. Marifetnâme'de şöyle denilmektedir:

"Yedi kat göklerin hey'et ve eşkâli sahih rivâyetlere göre, yedi çadır gibi olup, yeryüzünü çevreleyen içiçe daireler feklindeki sekiz Kafdağı'ndan yedisi üzerine karar etmişlerdir. Sekizinci dağıl birinci kat gök olan dünya semasının içinde yeryüzünü çevreler. Göklerin alt kısımları yedi Kafdağı'nda son bulur"

Bütün dağların damarlarının yeryüzünü çevreleyen Kafdağı'na bağlandığı, bu damarların zelzeleye bakan meleğin emrine verildiği, Allah Teâlâ bir yerin halkını günahtan alıkoymak istediğinde, meleğin o yerin damarını hareket ettirdiği, Marifetnâme'de verilen bilgiler arasındadır.

Cenabı Hakkın yarattığı yedi denizden en küçüğünün, dünyayı Kafdağı'nın ötesinden kuşattığını söyleyen İbrahim Hakkı'ya göre, Allah Teâlâ, yedinci kat göğün duvarı olan Kafdağı'nın ötesinde büyük bir yılan yaratmıştır. Bu yılan o büyük dağı başı kuyruğuna gelecek şekilde çevrelemiştir. Kıyamete kadar Hak Teâlâ'yı yüksek sesiyle tesbih eder.

İsmail Hakkı Bursevî, Kafdağı ile ilgili daha değişik bilgiler verir ve yeri geldikçe bazı izahlar yapar. Ona göre: "Bütün yeryüzü pınarları Kafdağı'ndan çıkar. Her iyi ve kötü, ondan içer; onu niyet ve ameline uygun olarak bulur" (Rûhu'l-Beyân, IX, 102).

"Allah Kafdağı'ndan önce altı dağ yaratmıştır. Yedincisi Kafdağı dır. O, yerin etrafında bir kayaya oturtulmuştur" diyen İsmail Hakkı, Allah'ın Kafdağı'nı, "yerin yedinci tabakası altındaki Cehennem ateşinden yer halkını korumak için yüksek bir kale gibi yarattığını" rivâyet ederek bunu şöyle yorumluyor:

"Bunda Kutbu'l-aktâb'ın durumuna işaret vardır Çünkü O da derecesinin yüksekliği dolayısıyla bütün erenleri (kutupları) gözetir, kontrol eder Kafdağı diğer dağları koruduğu gibi, Allah da âlemi maddî ve mânevî âfetlerden O (kutbu'l-aktâb) vasıtasıyla korur" (a.g.e. IX, 102).

Kafdağı'nı, "dünya etrafındaki okyanusu kaplayan hava küresi (küre-i nesîmî) dir" diye tevil edenler de vardır.

Kur'ân'da Kafdağı ile ilgili herhangi bilgi olmadığı gibi, sahih hadislerde de yoktur. Bu rivâyetlerin muharref İncil ve Tevrat'a dayan hurafe ve İsrailiyyat olduğu, eski âlimlerin hiçbir tenıkide tabi tutmadan bunları eserlerine aldıkları bildirilmektedir.

 


Çevrimdışı yurt2

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 118
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #1 : 25 Şubat 2013, 02:10:14 »
kaynak nedir?
Son cümlede ne demek isteniyor? Benim anladığım İsmail Hakkı Bursevi Hazretlerinin hurafecilerle aynı kefeye konduğudur. Bu yazıyı paylaşan üye bunun ne manaya geldiğini bi zahmet açıklayıversin...
« Son Düzenleme: 25 Şubat 2013, 09:51:42 Gönderen: yurt2 »
Allâhü Teâlâ’nın takdîrine razı olmak, kalbi tedavi eder.
Hz. Ali (kv.)

Çevrimdışı son yolcu

  • okur
  • *
  • İleti: 84
  • TİTREDİM EFENDİM (SAV) , SENİ ANDIM DÜN GECE...
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #2 : 25 Şubat 2013, 10:42:31 »
Açıklama bekliyoruz...

Lütfen kaynağınzıı belirtinki bizde ne derece güvenilir bir yerden bunu paylaştığınızı anlayalım...

VE AŞKKKKKKKK İNSANIN ALNINA DOKUNDU... SÜBHANE RABBİYEL ALA ...

Çevrimdışı efsanef

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 283
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #3 : 25 Şubat 2013, 12:18:21 »
şamil islam ansiklopedisi  halit ünal'ın yazısından alıntıdır

Çevrimdışı yurt2

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 118
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #4 : 25 Şubat 2013, 12:29:26 »
Siz bu paylaştığınız kafdağı yazısıyla aynı görüşte misiniz?
Allâhü Teâlâ’nın takdîrine razı olmak, kalbi tedavi eder.
Hz. Ali (kv.)

Çevrimdışı tk1978

  • IZLEMCI
  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 455
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #5 : 25 Şubat 2013, 15:56:27 »
Arkadas bir yazi paylasmis. Kendisi yorumda bulunmamis. Marifetnamenin nasil yazildigi, hangi usule göre yazildigi ehlince maglumdur.

Rûhu'l-Beyân sahibinin´de kimden emir alarak yazdigi´da maglumdur. Ehli Iman Rûhu'l-Beyân´da yazilana Iman eder, yazan´dan dolayi degil, yazdirandan dolayi.

Bu sartlar altin´da yaziyi paylasan arkadasin fikri bizi pek alakadar etmemeli. Isteyen istedigine inanir. Ben Arkadasin bu paylasimin "Iman ehlinin her kitabi eline alip okumamalarini, dikkat edilmesi gerektigi gibi dikkat edilmeli" diye ikazda bulundugunu algiladim.
« Son Düzenleme: 25 Şubat 2013, 15:58:43 Gönderen: tk1978 »

Çevrimdışı son yolcu

  • okur
  • *
  • İleti: 84
  • TİTREDİM EFENDİM (SAV) , SENİ ANDIM DÜN GECE...
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #6 : 25 Şubat 2013, 16:36:58 »
. Bu sartlar altin´da yaziyi paylasan arkadasin fikri bizi pek alakadar etmemeli. Isteyen istedigine inanir.

sevgili Tk kardeşim...

bence efsanef kardeşimin fikri bizi alakader eder ,


Eğer kardeşimizin fikrinde bir yanlışlık varsa banane deyip geçemeyiz düzeltmek kardeşleri olarak bize düşer.

İsteyen istediğine inanır diye bişey yok, olamazda...

Bütün ehli sünnet aynı şeye inanır...

Herkesce kabul görmüş Allah dostaları hakkında bi düşünce beyan ederken 2 kere okuyacaksın..

düşüncen neyse altına katılıyorum yada katılmıyorum yazacaksın... Fikrin yoksa siz ne düşünüyosunuz diyeceksin ki bizde ona göre yorum yapalım...

Sizin gibi ilim irfan sahibi kardeşlerimize bunları anlatmak bizim gibi tıfılların işi değil, haddimizide biliriz elbet...

Sürcü lisan eylediysek affola, selamatle..
« Son Düzenleme: 26 Şubat 2013, 10:36:23 Gönderen: Tuğra »
VE AŞKKKKKKKK İNSANIN ALNINA DOKUNDU... SÜBHANE RABBİYEL ALA ...

Çevrimdışı yurt2

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 118
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #7 : 25 Şubat 2013, 18:41:30 »
Ben Arkadasin bu paylasimin "Iman ehlinin her kitabi eline alip okumamalarini, dikkat edilmesi gerektigi gibi dikkat edilmeli" diye ikazda bulundugunu algiladim.
Ben bir sitede yanlış olduğunu gördüğùm bir yazıyı alıp paylaşsam, hiç yorum yapmadan bıraksam. Benim paylaşımımdan da böyle bir manayı herkes kendi kafasından bulabilecek mi?
Allâhü Teâlâ’nın takdîrine razı olmak, kalbi tedavi eder.
Hz. Ali (kv.)

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #8 : 25 Şubat 2013, 21:08:43 »
Alıntı
Kur'ân'da Kafdağı ile ilgili herhangi bilgi olmadığı gibi, sahih hadislerde de yoktur. Bu rivâyetlerin muharref İncil ve Tevrat'a dayan hurafe ve İsrailiyyat olduğu, eski âlimlerin hiçbir tenıkide tabi tutmadan bunları eserlerine aldıkları bildirilmektedir.

Bu yazının üstünde yazılanları inkar manasına gelen bu sözler...
İsmail Hakkı Bursevi Hazretleri'nin düşüncelerini yok sayacak bir açıklama...
Altın bardakda zehir sunmaya benzedi'ki, bu kardeşimiz, bu yazıyı okumadan paylaştığını düşünüyorum...
« Son Düzenleme: 25 Şubat 2013, 21:16:42 Gönderen: mazhar »

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #9 : 25 Şubat 2013, 23:29:24 »
efsanef bazen forum'a geliyor, kuyuya bir taş atıyor sonra kayboluyor. Paldır güldür paylaşımlarda bulunuyor; ne kaynak var nede vurgu, yığın halinde paylaşımlar. Kötü niyetli olduğunu düşünmüyoruz. Allah kendisine selamet versin.

Lütfen paylaşımda bulunurken daha dikkatli olalım.

amanbe

  • Ziyaretçi
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #10 : 07 Mart 2013, 14:20:17 »
Kaf dağı ile ilgili bilgiler Envâr-ul Aşık'în adlı eserde de mevcuttur. Gerekirse paylaşabilirim.

amanbe

  • Ziyaretçi
Ynt: kafdağı
« Yanıtla #11 : 12 Mart 2013, 13:23:47 »
Hatta paylaştım bile :)

Kaynak: Envar-ül Aşıkin
Başlık: Yer ve Göklerle, Bunlarda Bulunanlar

Bundan sonra Allah, kanatlarının sayısını kendisinden başka kimsenin bilemediği yel'e esmesini emretti. Rüzgar esti, suya dokundu. Su dalgalandı,  köpüklendi ve buharı çıktı. Allah-u Teala köpüğe emretti, köpük dondu. İşte bu donmuş köpükten Allah-u Teala yeri, dalgalardan da dağları yarattı. Alemde yetmişaltıbin altıyüz yetmişüç dağ vardır. Allah-u Teala bu dağların bütün damarlarını Kaf dağına bağlanmıştır. Kaf dağına da bir melek görevlendirdi. Bir kavmi helak etmek dilediği vakit, o meleğe emreder, melek de oranın damarını çeker. Böylece o yerde deprem olur veyahut çökerek orada bulunanlar helak olur.

İbn Abbas (r.a.) diyor ki: "Kaf dağı yeşil zeberceddendir, yeryüzünü tamamen kaplamıştır. Göklerin rengi Kaf dağındandır."

<<Kısas-ı Enbiya>> da rivayet edildiğine göre, Resul-i Ekrem: "Kaf dağının ardında kafur'dan yapılmış yetmiş dağ, onların ardında anberden yapılmış yetmiş, onların ardında da gümüşten yapılmış yetmiş, bunların ardında da demirden yapılmış yetmiş, bütün bunların ardında yetmiş dağ var ki herbiri ayrı birer alemdir. Her alemde sayısını Allah'tan başka kimsenin bilemiyeceği kadar çok melek vardır. Onların tesbihleri "Lâ ilahe illAllah Muhammedün resulüllah"dır.

Yine rivayet edildiğine göre Resul-i Ekrem: "Allah-u Teala Kaf dağının ardında otuz bu dünya kadar büyüklüğünde ak bir yer yarattı. İçi yaratıklar ile doludur", buyurmuştur.